Morbid obezite olarak bilinen ileri derecede obezite, ideal vücut ağırlığının yaklaşık 45.5 kg (VKİ-vucut kitle indeksi >40) üzerindeki vücut ağırlığı olarak tanımlanır. Bu rahatsızlık örnek vermek gerekirse hipertansiyon, diyabet ve koroner arter hastalığı gibi yaşamı tehdit eden komplikasyonların gelişmesiyle birliktelik gösterir. Son yıllarda insidansı devamlı yükselen obezite, insanların sağlığını tehdit eden ciddi ekonomik ve sosyal sorunlar oluşturan bir durumdur. Komplikasyonları ile yüksek maliyetlere neden olmaktadır.
Hastalığın en iyi tedavisi korunma ile başlamalıdır. Obeziteden korunmak için temel olarak alınan ve harcanan kalori dengesine dikkat edilmesi gerekir. Buna rağmen oluşmuş obezitelerde hormonel ve metabolik bozukluklar sorumlu olabilir. Vücut kitle indeksi 40 kg/m2′nin üzerindeyse operasyon gündeme gelebilir. Obezite tedavisi için sayısız tedavi yaklaşımı desteklenmiş olup bunların içerisinde düşük kalorili diyet, ilaç tedavisi, davranış değişikliği ve egzersiz tedavisi yer almaktadır. Bununla birlikte, morbid obezitenin uzun vadeli tedavisinde etkili olduğu kanıtlanmış yegane yaklaşım cerrahi müdahaledir.
Morbid Obeziteye Hangi Etmenler Yol Açar?
İleri derecede obezitenin nedeni yeterince anlaşılamamıştır. Muhtemelen sürece dahil olan birçok etmen bulunmaktadır. Obez bireylerde, enerji depolama noktası çoğunlukla yüksektir. Bu farklı eşik değer düşük enerji tüketimi ile birlikte yavaş metabolizmadan, aşırı kalori alımından veya bunların bileşiminden kaynaklanabilir. Obezitenin bir kalıtımsal özellik olduğunu ileri süren bilimsel veri bulunmaktadır. ABD’deki erişkin nüfusun yaklaşık %3-5′i ileri derecede obeziteye sahiptir.
Morbid obezite büyük olasılıkla hem iştah düzenlemesi hem de enerji metabolizmasının karmaşık bozukluğuyla sonuçlanacak şekilde etkileşim kuran genetik, psikososyal, çevresel, sosyal ve kültürel etkilerin bir birleşiminin sonucudur. İleri derecede obezite basit olarak hastanın kendini kontrol edememesi şeklinde gözükmektedir.