Müziğin doğuşu
Müziğin Tarihçesi
müzik nasıl bulundu
Ademoğlu bir rivayete kadar konuşmaya başlamadan önce şarkı söylemeye başladı Bu rivayeti en fazla destekleyen görüşün ise şarkı söylemenin teknik olarak konuşmaktan daha kolay görülmesi olduğu söylenebilir Her ne kadar müziğin keşfi pek fazla antik çağ uygarlığına yakıştırılsa bile Lucretius isimli bu çağın önde gelen bir şairi bunun bir insanlık icatı yok, tabiatta duyulan seslerin taklit edilmesinden doğduğu öngörüsünü ortaya atmıştık oysa kendimce de en mantıklı gelen zihin budur Yunan Mitolojisinde musadı bahşedilen dokuz küçük tanrıçanın yaptığı eylem ise musicolarak ifadelendirilmiştir
Ilk başlarda kendi halinde yapılan bu eylem süreç içerisinde kayıtlı kurallar civarda yapılmaya başlanınca sesleri ifadelendirme ihitiyacı gündeme gelmiştir Sesler önceler çeşitli biçimlerde gösterilmeye çalışılsa da birincil teknik çalışmanın Boethius'a ait olduğunu bildirmek mümkündür Sesleri harflerle sembolize eden Boethius bu harflerin yüzyıllar sonra bile gitar ve piyano çalanların akor şifrelerini sembolize etmekte kullanılacağını şayet de hiç hesap etmemişti Bu harfler ve karşılıkları şunlardır:
Bu harf sistemi de yeterli olmayınca İtalyan bir papaz olan GUİDO d ’AREZZO bir Kilise ilahisini öğretebilmek için geliştirdiği parmak ve el formülünden faydalanarak bugünkü notaların isimlerini bulmuştur
ANTİKÇAĞ UYGARLIKLARINDA MÜZİK
İBRANİLER: Geleneklerine fazla tabi olan yahudiler Davut Peygamber döneminde doruğa ulaşan müzikle yakınlıklarını bozmadan günümüze taşıyabilmişlerdirİbrani çalgıları Nebel, Asor(Santur),Kinnor,Pan flüt,Halil(bir tür zurna),Sofar(içi manâsız koç boynuzu)dır
MEZOPOTAMYA: Gezegenlere tapan Mezopotamyalılar müzik ve matematik aracılığı ile uzay ve insan arasında bir bağ kurmuşlardır
ÇİN: Beş sesden oluşan pentatonik dizi kullanılan Çin müzik kültüründe felsefi ögeler kendini göstermektedir Konfiçyus ’un müzik üstüne araştımalar yaptığı ve dağıtılmış kaynaklar oluşturduğu bilinmektedir Çin ’de Ipekli telli çalgılar,bambu kamışından nefesliler,maden ya da taştan yapılmış çanlar,deriden yapılmış davullar,tahta ya da ağaçtan yapılmış davullar kullanılıyordu
ESKİ YUNAN:Tek sesli bir müzik anlayışında Lir ve zurnalarla (ailos) yapılan bir ezgi yapısı bulunmaktaydıBizdeki ozanlık geleneğine benzeyen yolcu şarkıcıların destanlar ve dini ezgiler, cesaret konulu şarkılar bu dönemin eserlerindendir Pan flüt etkisi bariz bir şekilde hissedilir
MISIR: Flütlerin yapısından hareketle fazla geniş bir ses aralığına sahip müzikal anlayış olduğunu anlatmak mümkündürDini törenler haricinde gündelik hayatta da müzik önemli bir yer tutmaktadır Davul,def,darbuka,arp, kitara ,ney,flüt gibi çalgıların yanı sıra su ile işleyen birincil orga Mısırlılar ’da rastlıyoruz
ORTAÇAĞDA MÜZİK
Orta Çağda kilise egemenliğindeki bir toplum anlayışı içerisinde müzik sanatının da bundan farklı düşünülmesi muhtemel değildir Ortadoğunun ritmik yapısı ile Yunan müziğinin ezgisel anlayışının birleştiği Eski Roma müziği bu dönemin en önemli olgusudur Birincil defa nota çalışmalarının bu dönemde görüldüğünü Boethius ve Guido d ’Arezzo ’nun bu dönemdeki en kayda değer müzik adamları olduğunun bildirmek mümkündürKutsal kitaplardan ilahilerin söylendiği bir dönemde Aziz Amrosius döneminde ahali ezgilerinin de müzikal anlayışa girdiği görülmüştür Boethius notaları harflerle sembolize etmiş daha sonra Guido d ’Arezzo notaların bugün kullanılan isimlerini vermiştirAziz Gregorius vaktinde çok katı bir dini müzik anlayışı sunulmuş ve tek sesli merasim melodileri onun adıyla “Gregor Melodileri veya “Saf Şarkıdiye anılmıştırBu dönemin en akılda kalıcı özelliği bayan sesinin bile yasaklandığı,daha da ileri gitgide artarak çalgıların bile fazla nadir kullanıldığı, halkın yaptığı müziğin kiliseye sokulmadığı bir dönem olarak değerlendirebiliriz
RÖNESANS DÖNEMİNDE MÜZİK
Her alanda olduğu gibi müzikte de din dışı konular bilhassa Hümanizm ele küskün, çoksesliliğe geçilmiştirMajör ve Minör tonları bu dönemde kullanılmıştırMüzikal dram icat edilmiştir Bu çağda insan sesi yerine çalgıya tartma kazandırılıp çalgı toplulukları oluşturulmuşturPalestrina ve Orlando di Lasso bu dönemin meşhur müzik adamlarıdırİnsan seslerindeki renk ayrımı çalgılar için de yapılmıştır Çalgılar bu ayrıma göre farklı alanlara yönlendirilmiş büyüklüklerde yapılmıştır *