Necip Fazıl Kısakürek, Türk Edebiyatı ’nın Muhafazakarlar ’ından, şair, hikâye ve piyes yazarı, gazeteci, düşünür
1905'te dünyaya geldi Çocukluğunu, duruşma reisliğinden emekli büyük babasının, Çemberlitaş'taki konağında geçiren ve belirtilen bir secereyle, Alâüddevle devrinin Şeyhülislam Mevlâna Bektût'a dayanan ve Dulkadiroğulları ’na tabi Kısaküreklersoyunun mensubu olan Kısakürek, okuyup yazmayı az önce 5 6 yaşlarındayken dedesi, Mehmet Hilmi Efendi'den öğrendi ve 1916 senesine dek, Büyükdere'de Emin Efendi isimli, sarıklı bir hocanın işlettiği semt mektebinden başlayarak çeşitli okullara devam etti
Birincil ve orta öğrenimini, Fransız Papaz ve Kumkapı'daki Amerikan Koleji ’nde tamamlamasının arkasında, Serasker Rıza Paşa Yalısı ’ndaki, Askeri Deniz Lisesi'nde eğitimini tamamladı
Şiir yazmaya, on yedi yaşındayken, annesinin arzusuyla başlayan ve birincil şiirleri, 1922 senesinde, Ziya Gökalp'in kurduğu ve Yakup Kadri ve arkadaşlarının çıkardığı, Yeni Mecmua'da, yayınlanan Kısakürek, Ulusal Mecmua ve Yeni Yaşam dergilerinde çıkan şiirleriyle adını duyurdu
Lisedeki hocaları arasında, Yahya Kemal Beyatlı, Ahmet Hamdi, İbrahim Aşkı gibi dönemin ünlü isimleri bulunan, Kısakürek, 1924 ’te, İstanbul Edebiyat Fakültesi Felsefe Bölümü'nü bitirdikten sonradan 20 yaşında, Maarif Vekâleti ’nin Avrupa ’ya okumaya gönderilecek, birincil talebe grubu için açtığı sınavda gösterği başarıyla gönderilmeye hak kazandığı Fransa'da, Sorbonne Üniversitesi Felsefe Bölümü ’nü bitirdi
1925 ’te basılan ilk kitabı Örümcek Ağı ve 1928 ’de yayınlanan Kaldırımlar gibi eserleriyle, kendini fazla genç yaşta, modern şairlerin önüne çıkararak, edebiyat çevrelerinde büyük yankı uyandırdı
Paris'te geçirdiği dönemin ardından, Osmanlı Bankası'nın Ceyhan, İstanbul ve Giresun şubelerinde çalıştı
5 Ağustos 1929 ’da Ankara'ya dışarı giden ve 9 sene boyunca, Meslek Bankası ’nda müfettiş ve muhasebe müdürü olarak çalışan Kısakürek, döndükten sonra, 1939 – 1943 seneleri arasında, bir Fransız okulu, Robert Kolej, İstanbul Güzel Sanatlar Akademisi, Ankara Devlet Konservatuarı, Ankara Üniversitesi, Dil ve TarihCoğrafya Fakültesi gibi okullarda öğretmen olarak ödev aldı
Şiirleri Ulusal Eğitim Bakanlığı ’nın ders kitaplarında okutulan Kısakürek ’in, askerliği bittikten sonradan Ankara'ya dönmesinin ardındaki, 1932 senesinde, az önce otuz yaşına basmamışken yayımlanan ve kendisini şöhrete taşıyan, üçüncü şiir kitabı, Ben ve Ötesi, başarısının devamının geleceğinin sinyallerini vermekteydi
Şan basamaklarını çabucak tırmanırken, felsefi arayışlarını sürdüren Kısakürek için, 1934 yılı bir dönüm noktası niteliğini taşıdı Bohem hayatını en yoğun yaşadığı dönemde, Kısakürek ’in, Beyoğlu Ağa Camii'nde vaiz olan, Abdülhakim Arvasi ile tanışması, az kalsın tüm tiyatro eserlerinde karşımıza çıkan, üstün bir etik felsefesinin savunulduğu dönemin temelini oluşturdu
Büyük alaka gören, Tohum, Para, Bir Adam Yaratmak gibi piyesleri arasında, Bir Adam Yaratmak, Türk tiyatrosunun hatırı sayılır oyunlarındandır
Necip Fazıl'ın şairliği ve oyun yazarlığı dek, çıka dergilerde meydana çıkan yazılarla sürdürdüğü çaba de yazarı Türk Edebiyatı ’nın kayda değer isimleri arasına sokmuştur
1936 ’da yayımlanmaya başlanan 17 sayılık, haftalık Ağaç Dergisi, dönemin ünlü edebiyatçılarının birleştiği bir mektep haline geldi
Büyük Doğu Dergisi'nde meydana çıkan yazılarıyla, İsmet Paşa ve tek parti döneminde, Cumhuriyet Halk Partisi ’nin yönetimine karşı sürdürdüğü muhalefet sonucunda, hakkında açılan fazla sayıda davada yüzlerce yıl hapsi istenen Kısakürek, 163 maddeye tutarsız bulunan yazıları ve zaman zaman dağıtılmış gerekçelerle, birkaç yılda bir hapis cezası almasının ardındaki yayımladığı, Cinnet Mustatili adlı eserinde hapishane anılarına yer verdi
çoğu kez kapatılan ve toplatılan Büyük Doğu'nun çıkmadığı dönemlerde, jurnal fıkra ve çeşitli yazıları Yeni İstanbul, Son Posta, Babıalide Sabah, Bugün, Ulusal Gazete, Hergün ve Tercüman Gazeteleri ’nde yayımlanan ve Büyük Doğu'da çıkan yazılarında Adıdeğmez, Mürid, Ahmet Abdülbaki gibi imzalar altında yazılaryazan Kısakürek ’in, 1962 yılından itibaren, Anadolu ’nun çeşitli şehirlerinde verdiği konferanslar da uyarı çekti ve büyük alaka gördü
1980'de, Kültür Bakanlığı Büyük Ödülü'nü ve Türk Edebiyatı Vakfı kadar verilen beratla Sultanüş Şuara ünvanını şampiyon Kısakürek, 1981 ’de İman ve İslam Atlası adlı eseriyle zihin dalında Milli Kültür Vakfı Armağanı'nın sahibi olurken, 1982 ’de de, Türkiye Yazarlar Birliği kadar verilen, Üstün Hizmet Ödülü'nü kazandı
25 Mayıs 1983 tarihinde, İstanbul ’da hayata veda eden Necip Fazıl Kısakürek, Eyüp ’te toprağa verildi *