Zindan iki hece Mehmed'im lafta!
Baba katiliyle baban bir safta!
Bir de geri adam, boynunda yafta
Halimi duşunup yanma Mehmed'im!
Kavuşmak mı? Belki Daha olmedim!
Avlu Bir uzun yol Tuğla doşeli,
Kırmızı tuğlalar altı koşeli
Bu yol da tutuktur hapse duşeli
Git ve gel Yuz adım Bin yıllık konak
Ne Ayak dayanır buna, ne tırnak!
Bir Alem ki, gokler boru icinde
Akıl, olmazların zoru icinde
Ustuste sorular soru icinde
Duşun mu, konuş mu, sus mu, unut mu?
Buradan insan mı cıkar, tabut mu?
Bir idamlık Ali vardı, asıldı;
Kaydını duştuler, muhur basıldı
Gecti gitti, birkac gunluk fasıldı
Ondan kalan, boynu bukuk ve sefil;
Bahceye diktiği uc beş karanfil
Mudur bey dert dinler, bugun maruzat!
Catık kaş Hukumet dedikleri zat
Beni Allah tutmuş kim eder azat?
Anlamaz; yazısız, pulsuz dilekcem
Anlamaz! ruhuma gecti bilekcem!
Saat beş dedi mi, bir yırtıcı zil
Sayım var, maltada hizaya dizil!
Tek yekun icinde yazıl ve cizil!
İnsanlar zindanda birer kemmiyet;
Urbalarla kemik, mintanlarla et
Somurtuş ki bıcak, nara ki tokat;
Zift dolu gozlerde karanlık kat kat
Yalnız seccademin younde şefkat
Beni kimsecikler okşamaz madem
Op beni alnımdan, sen op seccadem!
Caycı getir ilac kokulu caydan!
Dakika duşelim, senelik paydan!
Zindanda Dakika farksızdır aydan
Karıştır cayını zaman erisin
Kopuk kopuk, duman duman erisin!
Peykeler, duvara mıhlı peykeler
Duvarda, başlardan yağlı lekeler
Gomulmuş duvara, baş baş golgeler
Duvar, katil duvar yolumu bictin
Kanla dolu sunger Beynimi ictin
Sukut Kıvrım kıvrım uzaklık uzar
Tek nokta secemez dunyadan nazar
Yerinde mi acep, olu ve mezar?
Yeryuzu boşaldı habersiz miyiz?
Guneşe goc var da, kalan biz miyiz?
Ses demir, Su demir ve Ekmek demir
İstersen demirde muhali kemir
Ne gelir ki elden, kader bu, emir
Garip pencerecik, kucuk daracık;
Dunyaya kapalı, Allah'a acık
Dua, dua, eller karıncalanmış;
Yıldızlar avucta, gok parcalanmış
Gozyaşı bir tarla, hep yoncalanmış
Bir soluk, bir tutsu, bir ucan buğu
İplik ki incecik, orer boşluğu
Ana rahmi zahir, şu bizim koğuş
Karanlığında nur, yeniden doğuş
Sesler duymaktayım; Davran ve boğuş!
Sen bir devsin, yuku ağırdır devin!
Kalk ayağa, dimdik doğrul ve sevin!
Mehmed'im, sevinin, başlar yuksekte!
Olsek de sevinin, eve dosek de!
Sanma bu tekerlek kalır tumsekte!
Yarın elbet bizim, elbet bizimdir!
Gun doğmuş, Gun batmış, ebed bizimdir!