Toplum olarak sahiden pek artı okumaya eğilimli değiliz Her seferinde okumaktan kaçar, sıkılırız Bir romanı okumak yerine, filmi çıksın izleyelim deriz Bir nevi daha basit gelir bize Çoğu zamanda kitap okumayı süre kaybı olarak nitelendirirler Lakin okunan yazı ile, izlenen film arasında dağlar kadar ayrım vardır
Kitapları okuduğunuz vakit siz kafanızda bir obje yaratırsınız Okurken, kendiliğinden zihninizde canlanır , okudukça şekillendirirsiniz Neredeyse beyninizde filme dönüştürürsünüz onları O şekilde hareket verir, orda konuşturursunuz karakterleri Ama filmde size ayrı karakterler, farklı yüzler sunarlar Siz de onları kabullenmek zorunda kalırsınız
Peki nasıl okuma alışkanlığı kazanılır?
Doğrusu minik yaştan itibaren başlanması gerekir Ağaç yaş iken eğilir tabiri tam bu noktada söylenebilir Başta kişinin alaka duyacağı, kısa yazılar olmalıdır Örneğin; arabaları fazla seven bir kişi, ilk olarak otomobil resimlerinin olduğu kitap, dergilerden başlayabilir daha sonra yine arabaların konu aldığı minik hikayeler, yazılarla devam edebilir Bir zaman sonra kendi ricası yönünde birkaç kitap okuduğunda aslında haberdar olmadan bu alışkanlığı kazanmış olur Ardından otomobil ile başlayan okuma faslı, gemilerle, daha sonra tümör, halk olarak dallara ayrılır Her okuduğu bilgide yeni bilgiler edinir ve meraklanır Bir kitabın içerisinde geçen bir cümle, onu farklı yerlere götürebilir Araştırma eğilimine girer Böylelikle sahiden, bilgi bilgiyi doğurmuş olur
sonradan tavsiyeler işin içine girer Halk başkalarının övdüğü şeyleri daha fazla merak eder Hepimiz, etrafımızdaki insanların bir kitabı çok dillendirmesinden ve bizim onu merak etmemizden dolayı okumuştur Benzer şekilde filmler de öyledir Kesintisiz gündemde tutulan filmler, ‘Aa bu film çok iyiymiş, görsel efektleri süpermiş ’ diye söylenmesinden ve bir nevi reklamının iyi yapılmasından dolayı insan zihninde istemsiz bir şekilde merak uyandırır Kitaplar da bu şekildedir Çevrenizde size bir kitabı okumanızı öneren ahali var ve size o kitabı övüyor ise siz de okumak istersiniz Bu sebeple kitap okuma alışkanlığı bu şekilde de tetiklenebilir
Kitap okumaktan ya da uzun yazıları okumaktan korkmamak gerekir Pek bir alışılmışlık haline geldik ama, bir yazıyı okumaya başlamadan ilk kez yazının uzunluğuna bakıyoruz Eğer uzun ise ‘Amaaan boşver kim okuyacak hemen bunu, özeti değil mu bunun ’ diyoruz Çağa ayak uyduralım derken, çağın ardındaki kalıyoruz doğrusu
O yüzden her daim yanımızda bir kitap olmalı, okumalıyız Bilgisayar ortamından okuduğunuz yazılar ile, elinizdeki kitaptan okuduğunuz yazılar aralarında ayrım vardır İkisinden de bambaşka zevkler alırsınız Ön yargılarınızı yıkıp elinize kitap almalı ve önce sevmelisiniz Kitabın kalınlığı gözünüzü korkutmamalı, ya da kim okuyacak bu kadar sayfayı diyerek içinizden geçirmemelisiniz Bunu başardığınızda, siz de okumayı sevecek ve okuma alışkanlığı kazanacaksınız
Kitapları okuduğunuz vakit siz kafanızda bir obje yaratırsınız Okurken, kendiliğinden zihninizde canlanır , okudukça şekillendirirsiniz Neredeyse beyninizde filme dönüştürürsünüz onları O şekilde hareket verir, orda konuşturursunuz karakterleri Ama filmde size ayrı karakterler, farklı yüzler sunarlar Siz de onları kabullenmek zorunda kalırsınız
Peki nasıl okuma alışkanlığı kazanılır?
Doğrusu minik yaştan itibaren başlanması gerekir Ağaç yaş iken eğilir tabiri tam bu noktada söylenebilir Başta kişinin alaka duyacağı, kısa yazılar olmalıdır Örneğin; arabaları fazla seven bir kişi, ilk olarak otomobil resimlerinin olduğu kitap, dergilerden başlayabilir daha sonra yine arabaların konu aldığı minik hikayeler, yazılarla devam edebilir Bir zaman sonra kendi ricası yönünde birkaç kitap okuduğunda aslında haberdar olmadan bu alışkanlığı kazanmış olur Ardından otomobil ile başlayan okuma faslı, gemilerle, daha sonra tümör, halk olarak dallara ayrılır Her okuduğu bilgide yeni bilgiler edinir ve meraklanır Bir kitabın içerisinde geçen bir cümle, onu farklı yerlere götürebilir Araştırma eğilimine girer Böylelikle sahiden, bilgi bilgiyi doğurmuş olur
sonradan tavsiyeler işin içine girer Halk başkalarının övdüğü şeyleri daha fazla merak eder Hepimiz, etrafımızdaki insanların bir kitabı çok dillendirmesinden ve bizim onu merak etmemizden dolayı okumuştur Benzer şekilde filmler de öyledir Kesintisiz gündemde tutulan filmler, ‘Aa bu film çok iyiymiş, görsel efektleri süpermiş ’ diye söylenmesinden ve bir nevi reklamının iyi yapılmasından dolayı insan zihninde istemsiz bir şekilde merak uyandırır Kitaplar da bu şekildedir Çevrenizde size bir kitabı okumanızı öneren ahali var ve size o kitabı övüyor ise siz de okumak istersiniz Bu sebeple kitap okuma alışkanlığı bu şekilde de tetiklenebilir
Kitap okumaktan ya da uzun yazıları okumaktan korkmamak gerekir Pek bir alışılmışlık haline geldik ama, bir yazıyı okumaya başlamadan ilk kez yazının uzunluğuna bakıyoruz Eğer uzun ise ‘Amaaan boşver kim okuyacak hemen bunu, özeti değil mu bunun ’ diyoruz Çağa ayak uyduralım derken, çağın ardındaki kalıyoruz doğrusu
O yüzden her daim yanımızda bir kitap olmalı, okumalıyız Bilgisayar ortamından okuduğunuz yazılar ile, elinizdeki kitaptan okuduğunuz yazılar aralarında ayrım vardır İkisinden de bambaşka zevkler alırsınız Ön yargılarınızı yıkıp elinize kitap almalı ve önce sevmelisiniz Kitabın kalınlığı gözünüzü korkutmamalı, ya da kim okuyacak bu kadar sayfayı diyerek içinizden geçirmemelisiniz Bunu başardığınızda, siz de okumayı sevecek ve okuma alışkanlığı kazanacaksınız
