Son Konu

Omurgasızların Ozellikleri

bilgiliadam

Yeni Üye
Katılım
16 Ağu 2017
Mesajlar
1,516,397
Tepkime
31
Puanları
48
Credits
-6
Geri Bildirim : 0 / 0 / 0
omurgasızların genel ozellikleri,
omurgasız hayvanların ozellikleri,
omurgasızların ortak ozellikleri,

Omurgasızların Ozellikleri Hakkında Bilgi

Omurgasızlar tamamı heterotrof (hazır besin alan) canlılardır Hucre ceperleri yoktur Kloroplast taşımazlar Hayvanlar omurgalı ve omurgasız olmak uzere iki buyuk gruba ayrılır Sungerler, Solenterler, Yassı Solucanlar, Yuvarlak Solucanlar, Halkalı Solucanlar, Yumuşakcalar, Kabuklular, Orumcekgiller, Cokayaklılar, Bocekler ve Derisi Dikenliler omurgasız hayvanlar grubunu meydana getirir Balıklar, Kurbağalar, Surungenler, Kuşlar, Memeliler omurgalı hayvanlar grubuna ait canlılardır

Omurgasız Hayvanlar ve Ozellikleri

Omurgasız olarak adlandırılan canlıların yapılarında bir ic iskelet bulunmaz Omurgasız hayvanların vucudunun dış kısmını orten ve destekleyen bir dış iskelet bulunur Omurgasız hayvanlardan bazıları suda, bazıları da karada yaşamaya uyum sağlamıştır Yaşamın hicbir evresinde, vucuda desteklik yapan bir sırt ipliği (notokord) bulunmaz Sinir sistemi gelişimi, ilkel gruplarda uyartılara bolgesel cevaplar verilmesi şeklindeyken, gruplarda gelişmişlik duzeyine gore değişiklik gosterir Gercek dokulara sahip oluşlarına gore, omurgasızlar iki gruba ayrılır:

1 Grup: Parazoa (Gercek dokulara sahip olmayan canlılar)

2 Grup: Eumetazoa (Gercek dokulara sahip canlılar)

1 Grup: Parazoa (Gercek dokulara sahip olmayan canlılar)

Omurgasız hayvanların ilk grubunu oluşturan bu canlılarda, gercek dokular bulunmaz Bir hucrelilikten cok hucreliliğe gecişin temsilcileri ola*rak kabul edilen bu canlılar, sadece hucresel duzeyde ozelleşme gosterebil*mişlerdir Bu nedenle de, vucutta belirli organ sistemlerinin varlığından soz edilemez Hucreler tabakalaşma gosterseler de bazal lamina adı verilen yapının veya hucreler arasında bağlantı bolgelerinin bulunmaması nedeniyle, do*ku varlığı kabul edilmez Parazoa grubu a) Placozoa b) Porifera (Sungerler) olmak uzere ikiye ayrılır

a) Placozoa: Şubenin tek uyesi olan Trichoplax adhaerens en basit cok hucrelidir Aynı zamanda, şimdiye kadar bilinen en az miktarda DNA iceren hayvansal organizmadır Ağız ve sindirim sistemi bulunmaz Vucudu yassı ve asimetriktir Yassı vucut yuzeyindeki tek tabakalı yassı epitel hucrelerinin her biri, bir adet kamcı taşır

b) Porifera (Sungerler)

En basit yapılı cok hucreli hayvanlardır Hicbir sistemleri yoktur Sungerlerde sadece hucresel duzeyde farklılaşma gorulur Ureme organları vucutlarının belli bir yerinde değildir İskelet elemanları gorulmesine rağmen, ger*cek doku ve organ bulunmaz Hem tatlı sularda hem de denizlerde yaşarlar Vucutlarında por denilen delikleri coktur Coğunlukla şekil bakımından bitkilere benzerler Kırmızı, mavi, gri, sarımtırak ve siyah renkte olabilirler Eşeysiz coğalmaları tomurcuklanma ile olur İskeletleri organik ve inorganik maddelerden meydana gelmiştir Su vucuda osteum adı verilen acıklıklardan girer ve oskulum adı verilen acıklıktan cıkar Su, vucut icerisinde akışı esnasında suzulur ve iceriğindeki kucuk organizmalar besin olarak kullanılır Sadece hucre ici sindirim gorulur Boşaltımda gorevli olan kontraktil (vurgan) kofullar, hayvanlar icinde sadece sungerlerde bulunur Sinir sistemleri yoktur Uyartılara verilen tepkiler bolgeseldir Ergin bireyler, daima bir yere bağlı olarak (sesil) yaşarlar Bazı turlerinin ekonomik değeri vardır

2 Grup: Eumetazoa (Gercek dokulara sahip canlılar):

Omurgasız hayvanların geri kalan tum şubelerini ve hatta omurgalıları da kapsayan bu grubun canlılarında, gercek dokular bulunur Ozelleşme, doku duzeyinden organ ve sistem duzeyine kadar, ceşitli gelişmişlik seviyele*rinde ortaya cıkar

Solenterler (Coelenterata)

Vucutlarının merkezinde bir sindirim boşluğu bulunur Bu kısmı hem ağız hem de anus olarak kullanırlar Vucut dokusu iki hucre sırasından oluşmuştur Dışarıdaki hucre sırasında canlıyı koruyan yakıcı kapsuller vardır Deniz anası, Hidra ve Mercanlar solenterlere ornek olarak verilebilir Bu şubede ilk defa ağız oluşumu gozlenir Ağız, aynı zamanda anus gorevindedir Sindirim boşluğu gelişmiştir Boylece hucre dışı sindirim de başlamış olur Sinir sistemi sadece sinir ağı yapısındadır Noronlar kutuplaşmadığı icin, uyartı her yone doğru iletilir Boşaltım ve solunum sistemleri yoktur

Solucanlar

Omurgasız canlılardan olan solucanların coğu tatlı sularda ya da dip camurlarında yaşar Balcık icindeki organik besinlerle beslenirler Bazıları başka canlıları avlayarak beslenir, bazıları da asalaktır Az da olsa denizde yaşayan turleri de vardır Yassı solucanlar, yuvarlak solucanlar ve halkalı so*lucanlar olarak incelenirler

a) Yassı Solucanlar (Platyhelminthes)

Vucut dorsoventral olarak yassılaşmıştır Solunum, iskelet ve dolaşım sistemleri bulunmaz Basit duyu organlarına sahiptirler Yassı solucanlarda anus ve damar sistemi yoktur Parazit yaşayanların bazılarında sindirim sis*temi yoktur Ağız hem anus hem de ağız gorevini yapar Sinir ve ureme sistemleri vardır Boşaltım sistemleri bulunur Alev hucreleri taşıyan protonefridiumları vardır Kucuk bir grubu tatlı su ve nemli toprakta serbest, diğerleri insan ve hayvanlarda parazit olarak yaşar Planaria ve tenyalar yassı solucanların en tanınmışlarındandır

b) Yuvarlak solucanlar (Nematoda)

Nemli topraklarda, tatlı sularda veya denizlerde dağılım gosterirler

Vucut yuzeyi yumuşak ve esnek bir kutikula ile ortuludur Coğu ayrı eşeylidir ve erkekler, dişilerden daha kucuk yapılı olmaları ve vucutlarının arka kısmının uc tarafta kıvrılmasıyla ayrılırlar Şubenin coğu temsilcisi, ekonomik değere sahip olan hayvan ve bitki turlerinde parazittir Parazit olan turlerde, genellikle bir başkalaşım evresi gorulur Sindirim sistemlerinde anus ve ağız ayrılır Coğu bitki ve hayvanlarda parazit olup bazıları da su ve toprakta serbest olarak yaşar Kancalı Kurt (Trişin) ve Bağırsak Kurdu (Ascaris) en cok bilinen ornekleridir

c) Halkalı solucanlar (Annelida)

Vucutları cok sayıda halkanın sıralanmasıyla oluşmuştur Vucutların*da baş bolgesi ayırt edilebilir Sindirim kanalı ozel bolumlere ayrılmıştır Kapalı dolaşım gorulur Hermofrodit olmalarına rağmen kendi kendilerini dolleyemezler Deri solunumu yaparlar Ağız ve anus oluşumu ile tek yonlu sindirim sistemi gorulur Sulukler haricinde butun gruplarda solom (vucut boşluğu) odacıklara bolunmuştur İci sıvı ile dolu olan vucut boşluğu, hid*rostatik iskelet gorevindedir

Sulukler dışında tum uyelerde kapalı dolaşım sistemi gorulur Bu grup, en gelişmiş rejenerasyon (kendini yenileme) yeteneğine sahiptir Toprak solucanı ve suluk en tanınmış ornekleridir

Yumuşakcalar (Mollusca)

Vucutları uc belirgin bolgeden oluşur: baş, kaslı ayak ve visceral kitle (organlar) Dorsal vucut duvarında manto boşluğu bulunur Manto boşluğuna sindirim, boşaltım ve ureme sistemlerinin urunleri atılır Bazı gruplarda manto boşluğu değişikliğe uğrayarak akciğerleri meydana getirmiştir Manto aynı zamanda kabuk salgılar

Yumuşakcalarda acık dolaşım sistemi gorulur Gaz değişimi vucut yuzeyi, solungaclar, akciğerler ve manto ile gercekleştirilir Cizgili kas ilk defa bu grupta ortaya cıkar Vucutlarında hem cizgili hem de duz kaslar bulunur Sinir sistemi, deri altı sinir ağı şeklindedir Karın bolgesinde kaslı ayakları vardır Solungac solunumu yaparlar Ahtapot, salyangoz, midye yumuşakcalara ornektir

Eklem Bacaklılar (Arthropoda)

Hayvanların en geniş şubesidir ve tum bilinen turlerin yaklaşık %'unu icerir Segmentli vucutları, eklemli uyeleri ve oldukca iyi gelişmiş organ sistemleri bulunur Genel olarak her segmentte bir cift uye bulunur Vucutları baş (cephalo), goğus (thorax) ve karın (abdomen)'dan oluşmuştur Karasal yaşama en iyi uyum sağlamış omurgasızlardır Acık dolaşım sistemi gorulur Ayrı eşeylidir Basit bir solumun ve sinir sistemi vardır Ağız ve anus gelişmiştir Sindirim sistemi tam ve tek yonludur Acık dolaşım sistemi gorulur Gaz değişimi; deri yuzeyi, solungaclar, trake sistemi veya kitapsı akciğerler ile gercekleştirilir Su akrepleri, at nalı yengeci, deniz orumceği ornek olarak verilebilir

Kabuklular (Crustacea)

Eklem bacaklılar icinde yer alan ve iki cift anten taşıyan tek gruptur Ancak tespih boceklerinde (Isopoda), karasal formlarda sadece tek bir cift anten bulunur Diğeri kaybedilmiştir Coğu sucul ortamlarda yaşar ve sucul faunadaki hayvanlardan zooplanktonların onemli bir kısmını teşkil ederler Bir kısım kabuklu ise, ceşitli hayvanların severek tukettiği besinler arasında sayılır Orneğin Artemia, flamingoların diyetinin onemli bir elemanıdır Vu*cut, başgogus (cephalothorax) ve karın (abdomen) olmak uzere 3 belirgin bolgeye ayrılır Kabukta kalsiyum biriktirilmesi ile, yapıda sağlamlık kazanılmıştır Yengec ve İstakozlarda (Decapoda), birinci bacak cifti makas şek*lini almıştır Solunum, solungaclarla gercekleştirilir Bacaklar da solungac gorevi gorebilir Acık dolaşım sistemi gorulur ve toplar damarlar bulunmaz Ayrı eşeylidirler ve gelişmelerinde genellikle metamorfoz (değişim) gorulur Coğu kabuklu, guneş ışığına veya gunun saatlerine gore dikey goc icgudusune sahiptir Tatlı su ve denizlerde yaşarlar Uyeleri eklemlidir Bazıları mikroskobiktir (Dafnia ve Syklops gibi) Bazı turleri besin değeri sebebiyle ozel olarak uretilirler Karides, yengec, İstakoz, siklops, balanus en tanınmış or*neklerindendir

Orumcekgiller (Arachnida)

Ortalama 60000'in uzerinde tur ile, oldukca kalabalık bir gruptur Orumcekgillere dahil olan canlıların buyuk coğunluğu karasal yaşama uyum sağlamıştır Solunum organı kitapsı akciğerler veya trakelerdir Kucuk yapılı orumceklerin bir kısmında ise deri solunumu gorulur Kalp sırt tarafında konumlanmıştır Kanları renksizdir ve solunum pigmenti coğunlukla hemosiyanin'dir Beslenme coğunlukla karnivordur (etcil) ve bircok tur, uzun sure aclığa dayanabilir Bazı akrep turleri bir yıl boyunca, bazı orumcek turleri ise 2 yıl kadar aclığa dayanabilmektedir Ayrı eşeylidirler ve erkek genellikle dişiden daha kucuktur Yumurtaların korunmasında ceşitli strateji*ler gorulur Eklemli dort cift bacak taşırlar Baş ile goğus bolgesi birbiriyle kaynaşmış durumdadır Antenleri yoktur Bir coğu bezler icinde zehir taşır Su kenesi, orumcek, kene, akrep gibi ornekler verilebilir

Orumcekgillerden akar ve kenelerin coğu parazit olarak, hayvan veya bitki ozsuları ile beslenir Buyuk coğunluğu kordur Ender olarak, farklı sayılarda ve az gelişmiş gozlerin varlığına da rastlanır Karada yaşayan hemen her canlıdan kan emebilen kenelerde, vucut kan emildikce şişer Bircok virus ve bakteri taşıdıkları icin, benekli humma ve tifus gibi hastalıkları bulaştırabilirler

Cokayaklılar (Myriapoda)

Karasal canlılardır Vucutları uzun ve segmentlidir Her segmentte ayak bulunur Cıyanlarda her segmentte bir cift, kırkayakta ise her segmentte iki cift ayak bulunur Govdede, son segment haricinde her vucut segmenti bir cift uye taşır Trake solunumu yaparlar Deri, kalsiyum karbonat icermesi nedeniyle sert yapılıdır Cıyan ve kırkayak bu grubun orneklerindendir

Bocekler (insecta)

Canlılar dunyasının en geniş hayvan sınıfını oluştururlar Vucutları baş (cephalo), goğus (thorax) ve karın (abdomen) olmak uzere 3 bolumden oluşur Bazı gruplarda bu vucut bolumlerinde kaynaşmalar gorulebilir Baş bolgesinde bir cift anten ve bir cift bileşik goz bulunur Sınıf ozelliği olarak goğusleri 3 segmentlidir ve her segmentten bir cift bacak cıkar Coğunda 2 ve 3 goğus segmentlerinden birer cift kanat cıkar Hayvanlarda ucmailk defa bu sınıfta ortaya cıkmıştır

Dış iskelet bulunur Vucutlarında sadece cizgili kas bulunur Solunum trake sistemiyledir Acık dolaşım sistemi gorulur Vucutta dolaşan solunum sıvısı hemolenf adını alır ve coğunlukla renksiz, bazen de soluk yeşilsarı renktedir Vucutları bez bakımından zengindir Cekici veya itici koku, mum, zehir, ipek, yağ, tukuruk, antikoagulan madde gibi bircok maddeyi salgılamak uzere ozelleşmiş cok sayıda bez taşırlar Duyu organları ve sinir sistem*leri iyi gelişmiştir Bircok grupta, ozel gorevleri olan duyu organlarına rast*lanır Avlanmak veya avcılarından korunmak icin son derece başarılı uyumlar kazanmışlardır Renklenmeleri buyuk ceşitlilik gosterir Bazılarında ışık cıkarma ozelliği gorulur Yumurta ile coğalırlar ve gelişmelerinde coğunlukla bir metamorfoz gorulur Bazı gruplarda koloni halinde sosyal yaşam ornekleri gorulur (Karıncalar, Arılar, Termitler) Yaşam ve beslenme şekilleri*ne gore, ağız parcaları, anten ve bacak yapıları farklılık gosterir Coğu kara*da yaşar Cekirge, kelebek, bit, sinekler ve yaprak bitleri tanınmış diğer orneklerindendir

Derisi Dikenliler (Echinodermata)

Hemen hemen hepsi deniz hayvanları olup, coğunlukla zeminde surunerek yaşarlar Kalker plakcıklardan oluşmuş iskeletleri vardır İskelette tipik olarak dikenler bulunur Bu nedenle derisi dikenliler olarak adlandırılırlar Acık dolaşım gorulmektedir Solungac, deri ve kese solunumu vardır Hareketlerini diken şeklindeki cok sayıda ayakla yaparlar Deniz yıldızı, deniz kestanesi ve deniz hıyarı en cok bilinen ornek turleridir
 
Üst Alt