Osmanlı Camileri ve Özellikleri
Osmanlı Cami Resimleri
Osmanlı Devletinde Cami mimarisi Mimar Sinanla zirveye ulaşmıştır
Osmanlıya katılan yeni milletlerin İslâm'ı kabul etmeleri ve onların mimarî anlayışının etkisi, fetihlerle ele geçirilen bölgelerin kültürel tesiri, coğrafî şartları, malzemenin sağladığı bir takım imkânlar câmi mimarisinde gelişmelere yol almıştır İran, Maverâünnehr, Anadolu, Kuzey Afrika ve Endülüs'te artan câmi mimarisi Osmanlılar'da Mimar Sinan'la zirveye ulaştı Osmanlı câmi mimarisinin başlıca üslûp ve ekolleri özet olarak şunlardır:
a) Bursa Üslûbu (13251501): Yüce Cami
b) Klâsik Üslûp (15011616): Şehzade Camii
c) Yenileştirilen Klâsik Üslûp (16161703): Sultan Ahmed Camii
d) Lâle Devri üslûbu (17031730): III Ahmet Çeşmesi
e) Barok üslûbu (17301808): Nuru Osmaniye Camii
f) Ampir üslûbu (18081874): Ortaköy Camii
g) Yeni Klâsik Üslûp (18741930): Valide Camii
Klâsik Türk câmileri esas şu kısımlardan meydana kazanç: Dış avlu, iç avlu, son cemaat mahalli, sahn, emrindeki sofalar, mihrap İç avlunun etrafı revaklı olup, orta yerde abdest olmak için bir şadırvan bulunur Arkadaki duvara bitişik bölüm son cemaat mahalli olup, geç kalanların cemaatle namaz kılmalarını tedarik için mihrap yapılmıştır Câmi içinde yer alan minber, mihrap, vaaz kürsüleri, müezzin mahfelleri bir takım câmilerde padişahın namaz kılması için yapılan hünkâr mahfelleri birer sanat şaheseridir Minareler ise bir beceriklilik ve zerafet sembolüdür *