Nesnel varlığı insansal bilincin urunu sayan duşuncecilik anlayışı
Oznel duşuncecilik tarihsel surecte ceşitli bicimlerde ileri surulmuştur: Şupheciliği (kuşkuculuğu) yontem olarak kullanan butun Yunan duşunurleri, başta Protagoras olmak uzere hemen butun sofistler, başta Pyrrhon ve Anesidemos olmak uzere butun şupheciler, oznel duşunceciliğe duşmekten kacınamamışlardır Bunun nedeni de butun şuphecilerin; duyumların, nesnelerin niteliklerini yansıttığı olgusunu yadsımalarıdır Usculuğun (rasyonalizmin) kurucusu Fransız duşunuru Rene Descartes ’ın metafiziği, nesneyi, insan zihninin bir tasarımı saymakla tumuyle oznel duşunceci bir oğretidir Fiziğinde ozdekci olan Descartes, metafiziğinde duşuncecidir
İngiliz duşunuru ozdeksizci Berkeley, oznel duşunceciliğin Fichte ve Mach ’la birlikte uc buyuk ve tipik temsilcilerinden biridir Nesnel gercekliği yadsıyan ve tek gercekliğin insan duyumlarından ibaret olduğunu savunan İngiliz duşunuru David Hume ’un, Alman duşunuru İmmanuel Knat ’ı hazırlayan şupheci oğretisi de acık bir oznel duşunceciliktir Oznel duşunceci oğretilerden bir de Fransız duşunuru Auguste Comte ’un olguculuğudur Ceşitli oznelci oğretilerde ceşitli adlar altında ileri surulen ‘algı ’ların olguculuktaki yeni adı ‘olgu ’dur Olgucular, ‘olgular ’ sozunden ‘algılar ’ı anlarlar Onlara gore bize aracsız olarak verilen tek bilgi ‘olgular ’ eş deyişle algılarımız ve duyumlarımızdır Bilim bunlarla yetinmeli, başkaca bilgiler edinme isteğine boşuna kapılmamalıdır Buysa nesnel dunyadan kopmayı ve kendi bilinci icine kapanmayı, eş deyişle oznel duşunceciliğe duşmeyi dile getirir
20 yuzyılın yaygın oğretisi ‘varoluşculuk ’ da belli bir oznel duşunceciliktir Heidegger ’e gore ‘ ’evren ancak icinde insan bulunduğu oranda vardır ’ ’ Demek ki nesnel gercekliği yaratan insandır ve insansız nesnel gerceklik yoktur Papaz Berkeley de unlu ozdeksizciliğinde bundan başka bir şey soylemiş değildir Varoluşculara gore ozgurluk, bireyin toplumdan ve onun nesnel yasalarından sıyrılışı demektir Yeniolguculuk, yenigercekcilik, uyumsuzluk felsefesi, yaşam felsefesi vb gibi daha pek cok ornekleri bulunan oznel duşuncecilik de nesnel duşuncecilik gibi, bilimdışı bir varsayımdır Ustelik de tekbencilik gibi bir sacmada temellenir S325
Platon felsefesinin cıkış noktası Sokrates felsefesidir Daha sonra Sokrates ’i ve Sofistleri aşarak kendi idea felsefesine ulaşmıştır Ancak bu hicbir zaman tamamlanmış bir doğma olmamıştır Platon ’un dini bir renk taşıyan ruh ve ruhun olumsuzluğu anlayışının kokleri orphikPythagorascı oğretidir Olumsuz ruh bircok defalar yeryuzune gelmiş ve Hades ’e (oburdunya) geri donmuştur Yeryuzunde(doğada) her şey birbirine bağlı olduğu icin, ruh, bunlardan birini gorunce, bir araştırma ile otekilerini de anımsayabilir ve bulabilir Oğrenmek, eskiden bilinen bir şeyi yeniden hatırlamaktan, bilince cıkarılmasından başka bir şey değildir Ruhun olumsuzluğunu tanıtlama cabaları, Platon ’u doğa problemlerini ele almaya goturmuşturs56
Ona gore idea, birliği olan, kendi kendisiyle hep aynı kalan gercek asıl varlıklardır İdea birliktir, bolunemez, değişmez, oncesizsonrasız olarak kendi kendisine eşittirs57 İdealar nesnelerin Tanrısal ilk ornekleridir Her şeyin gercek nedeni Nous ’tur Nous her şeyi ‘iyi ’ye, her şey icin ‘en iyi ’ olana gore duzenler S62 Nous(Evrensel Akıl) ya da Tanrı yeryuzundeki nesneleri bu ilk orneklere gore yaratmıştır Nesneler ideaların birer yansımaları, kopyaları, resimleridirler ve asıl olan değil gecici olandırlar Duyularustu İdealar dunyası asıl, duyulur dunyadaki nesneler ise bunların yansımalarıdır yalnızca
Hem ideaları hem de duyulur dunyayı, iyi ideası (Demiourgos) Tanrısal Akıl (Nous) iyi olduğu icin yaratmıştır Demiourgos kosmosu yaratırken, ilk olarak ruhunu oluşturmuştur Bu ruh hem evreni hareket ettiren ilkedir hem de onun egemenidir Hem onun icindedir hem de onu cevreler, evrenin matematik biciminin kendisidir o Burada Pythagorascı oğretinin etkileri acık olarak gorulur Buradaki buyuk değeri olan ana duşunce ‘Evrenin matematiksel bir duzeni olduğu ’ ’ duşuncesidir Duyulur dunyayı, şekilsiz butun cisimsel formlara burunen, ilk madde olan uzayın(topos) icinde, bir ereğe gore tek bir eksiksiz, yetkin ve iyi olarak yaratmıştır Doğa, oluş halinde bir dunya olduğu icin, oncesiz değildir, meydana gelmiştir Evren(kosmos) yetkin olunca aklı ve ruhu da olacaktır