Son Konu

Peygamber Efendİmİz (s.a.v)'İn Bazi Sifat Ve Fazİletlerİ

iltasyazilim

Yeni Üye
Katılım
25 Ara 2016
Mesajlar
2
Tepkime
1
Puanları
38
Yaş
35
Credits
-2
Geri Bildirim : 0 / 0 / 0
Hem insanlara hem de cinlere peygamber olması Şeriatının hükmünün kıyâmete kadar bâki olması Şeriatinin evvelki dinlerin bazı hükümlerini neshetmesi Son peygamber olması Şeriatinin küçük büyük bütün günahlara şâmil olması Vâlidesinin küçük büyük bütün günahlara şâmil olması Vâlidesinden sünnetli doğması Büyük ve küçük abdestini yerin yutması Mûbarık gölgesinin yere düşmemesi Önünün gördüğü gibi arkasınıda görmesi Mübârek ayaklarının yumuşak yerlerde iz yapmayıp, sert yerlerde iz yapması Mûbarek vücuduna zararlı insanların dokunmaması Asla ihtilam olmaması Her nereye gitmek istese, nûrunun oraya kendinden varması Kimin yanında durursa, boyunun ohdan yüksek görünmesi Üzerinde devamlı bir bulutun bulunması Evvâbin, teheccüt ve kuşluk namazlarının kendine vâcip olması Teyemmün ile namaz kılması Uyuması ile abdestinin bozulmaması Doğduğu an secdeye varması Dünyaya gelmesiyle şeytanın semâya çıkmaması Mahluklar içinde ilk olarak Muhammed Aleyhisselamın rûhu yaratıldı Allah'ü Teâlâ O'nun ismini arşa, cennetlere ve yedi kat göklere yazmıştır in Hz Âdem'e (as) karşı secde etmeleri için emrolunması, HZ Adem'in (as) alnında Peygamberimiz Muhammed Aleyhisselamın nûru bulunduğu içindir Dünyaya geleceği zaman çok büyük alâmetler görüldü İnsanlar ve melekler içinde en çok ilim ve akıl O'na verildi Bütün varlıklara rahmeti, faydası yayılmıştır Mü'minlere faydası meydandadır Başka peygamberlerin zamanındaki kâfirlere dünyada azaplar yapılır yok edilirlerdi O'na imen etmeyenlere azap edilmedi birgün Cebrail (as)'a Allah'ü Teâlâ benim âlemlere rahmet olduğumu bildirdi, benim rahmetimden sana da nasip oldu mu?dedi Cebrail de Allah'ın büyüklüğü, dehşeti karşısında, sonumun nasıl olacağından hep korku içindeydim Sana emin olduğumu bildiren âyeti getirince bu müthiş korkudan kurtuldum Bundan büyük rahmet olur mu?dedi O'nu sevmek herkese farzdır Ashâbının hepsini sevmek vaciptir Benden sonra ashabıma düşmanlık etmeyiniz Onları sevmek beni sevmektir Onlara düşman olmak, bana düşman olmaktır Onların inciten beni incitmiş olur Beni incitende Allah'ı incitir Allah'ü Teâlâ kendini incitene azap yaparbuyurur Başka peygamberler yapılan iftiralara kendileri cevap vermiştir Muhammed aleyhisselama yapılan iftiralara ise, Allah'ü Teâlâ cevap vererek, O'nun müdâfasını yapmıştır Kendisini ismi ile çağırmak, yanında yüksek sesle konuşmak uzaktan kendisine seslenmek, yolda önüne geçmek haram edilmiştir O'nun ismini taşıyan mü'minler cehenneme girmiyecektir Kıyâmet günü kabirden ilk önce Rasûllah kalkacaktır Üzerinde cennet elbisesi bulunacaktır Rasûlullah (sav) ilmi, irfanı, fehmi, akıl, zekâsı, cömertliği, tevâzûu, şefkati, sabrı, gayreti, hamiyyeti, sadâkati, emâneti, şecaati, fetaneti, veri'ı, iffeti, keremi, insafı, hayâsı, zühdü ve takvâsı diğer peygaberlerden çoktu Dostundan ve düşmanından gördüğ zararları ve eziyetleri affederdi Uhud gazasında kafirler yanağını kanatıp, dişlerini kırdıkları zaman bunu yapanlar için Yâ Rabbi! bunları affet cahilliklerini bağışladiye duâ etmiştir Her çağırına efendimdiye cevap verirdi Kimsenin yanında ayağını uzatmazdı Diz çöküp oturuyordu Kendini kimseden üstün tutmazdı Bir yolculukta yemek için koyun kababı yapılacaktı, biri kesti, biri derisini yüzdü diğeride pişirdi Peygamberimiz (sav) Efendimiz de odun topladı Her zaman hizmetinde bulunan Enes bin Mâlik (ra) diyor ki, Rasûlullaha on sene hizmet ettim O'nun bana yaptığı hizmet, benim O'na yaptığımdan çok idi Bana incindiğini, sert söylediğini hiç görmedim Yolda karşılaştığı müslümana önce kendisi selam verirdi Misâfirlerine, ashâbına hizmet eder, Bir toplumun en üstünü, hizmet edenidirbuyururdu Hastaları ziyarıt eder, cenâzelerde bulunurdu Gönül almak için kâfirlerin ve münâfıkların hastalarını da ziyâret ederdi Kahkaha ile güldüğü hiç görülmedi Sessizce tebessüm ederdi Bâzen gülerken mübarek ön dişleri görünürdü Hep düşünceli, üzüntülügörünür, az söylerdi Lüzumsuz ve faydasız birşey söylemezdi Konuştuğu kimsenin yüzüne bakmaya utanırdı Bekçileri, kapıcıları yoktu Herkes kolayca yanına gelip derdini söyleyebilirdi İçinizde Allah'ü Teâlâyı ençok anlıyan ve O'ndan ençok benimderdi Benim ğördüğümü görseydiniz az güler çok ağlardınızderdi Çok cömertti Kendisinden birşey istenince, hemen verirdi, yok ise yok demez sükut ederdi Peygamberimiz (sav) Efendimizin çok güzel kokusu vardı Kokusundan dolayı O'nun geçtiği sokaklar ve mübarek elini değdiği yer akşama kadar çok güzel komardı Terlediği zaman hanımları, bu teri alır daha güzel kokardı Terlediği zaman hanımları, bu teri alır daha güzel koksun diye evde bulunan kokuların içine katarlardı Doğduğu gecede Mekke'yi bütünüyle misk ve anber kokusu kaplamışdı Doğduğu gece kisrânın sarayı yıkıldı, mecûsÎlerin (ateşe tapanların) bin yıldır yanan ateşi söndü, lat ve uzza dâhil bütün putlar kırıldı ve o gece iblis hapsedildi Dedesi Abdul Muttalip, annesi Âmine'ye doğduğu geceyi şöyle anlatır: Kabei Mükerreme'nin içinde idim, şöyle gördüm: Kâbei Mükerremenin duvarları sevincinden titredi, birbirine seslenip şöyle dediler, beni necis olan putlardan temizleyecek âlicenap Peygamber teşrif etti İşte o zaman anladım ki, sen doğurdunDoğumunda yanında bulunan Safiye b Abdulmuttalip gördüklerini şöyle anlatır; doğduğu anda secde etti, mubarek başını kaldırıp anlaşılır bir dille şehadet getirdi Şehadet ederim ki, Allah'dan başka ilah yoktur, ben Allah'ın resûlüyümbüyük bir nûr zâhir oldu Sünneti yapılmış ve göbeği kesilmiş olduğunu gördüm O'nu yıkamak istediğim zaman: Ey Safiye zahmet etme biz O'nu yıkadıkdiye bir ses işittim O'nu bir şeye sarmak için elime aldığımda arkasında bir mühür gördüm, üzerinde Lâ ilâhe illallah Muhammedün Rasûlullahyazıyordu Doğduğunda secde ettiği anda 'ümmetim, ümmetimdiyordu Allah'ü Teâlâ semâları ve yerleri yaratmadan evvel, peygamberimiz (sav) Efendimizin mübarek ruhaniyetini yarattı ve O'na MUHAMMEDismini verdi O mubarek ismi, zatına has Celâl ismi ile birlikte şöyle yazdı Lâ ilâhe illallah Muhammedün Rasûllullah (Allah'dan başka ilah yoktur, Muhammed Allah'ın Rasûlüdür) Cenneti yarattıktan sonra tûba ağacının yapraklarına, cennetin bütün köşk ve saraylarının üzerine Lâ ilâhe illallah Muhammedün Rasûlullahyazdırdı Allah'ü Teâlâ bu ismi üzerine Hz Âdem'in (as) tevbesini kabul buyurdu Hz Âdem (as) tevbesini yaparken, Yâ Rabbi Muhammed (sav) hürmetine deyince Allah'ü Teâlâ sordu Sen Muhammed'i nerden biliyorsun? Hz Âdem (as) şöyle anlattı Sen yüce zatında beni topraktan yarattı, sonra bana can ve din İşte o zaman gözümü açıp bakınca gördüm ki, bütün semâların ve yüce arşın üzerinde Lâ ilâhe illallah Muhammedün Rasulullah yazılmış O'nun ismi senin isminle beraber gelmiş Muhammed (sav)'in, kulların en makbulu olduğunu bildim Sebebi ismi zâtın ile beraber Öyledir O, cümleden muazzez ve muhteremdir O, senin evladın arasıdadır Cümle enbiyadan sonra âhir zamanda dünyayagelecektir O Muhammed olmasaydı, seni, tüm gökleri, arşı ve cenneti yaratmazdım Cümle mahluk O'nun hürmetine yaratılmıştır Bütün nebîler ve resuller O'nun geleceğini haber vermişlerdir Peygamberimiz (sav) Efendimizin annesi Âmine hatun hâmile iken rüyasında kendisine şöyle denmiştir Cümle mahlukatın ulusuna hamilesin, doğumunu yaptıktan sonra adını Muhammed (sav) koyAllah'ü Teâlâ tarafından kainatın yaratılmasından önce ismi yazılmaya başlanan Peygamberimiz (sav) Efendimizin çok senâ edilen, övgüye, ve medhe layık olan üstün zat anlamına gelen Muhammed(sav)'in geçmişte olduğu gibi yakın geçmişte ve günümüzde de yine Allah'ü Teâlâ tarafından ismi celilesi ile beraber yazılmıştır Bunlar, Horasan'da bir erkek çocuğun bir tarafında Lâ ilâhe illallahbir taraftında Muhammedün Rasûlullah, bir gül ve bir ağaç üzerinde birinci satırda Lâ ilâhe illallahikinci satırda Muhammedün Rasûlullahdiye yazılarak, mânâ aleminde olanlar adeta madde âleminde de tekerrür etmiştir Yeryüzünde bilinen ismi Muhammed(sav) olduğu halde, göklerde bilinen ismi AHMED'dir Ahmed ismi daha önce hiç konmamıştır Kur'anı Kerim de (Sâff sûresi 6 âyet) Bir resûlün müjdecisi olarak anlattı Benden sonra gelecek, ismi Ahmed olacak diye Hz İsa(as)dan haber verişinden anlaşılmaktadır
 
Üst Alt