Son Konu

PHP mi ASP.NET mi?

bilgiliadam

Yeni Üye
Katılım
16 Ağu 2017
Mesajlar
1,516,397
Tepkime
42
Puanları
48
Credits
-46,831
Geri Bildirim : 0 / 0 / 0
“Bence Python, ama Türkiye’de Python’cu birisi zor iş buluyor… Fakat Java‘nın da hakkını yememek lazım… Keşke Ruby ile yazsak… ASP.NET‘in profesyonel bir alt yapısı ve arkasında dünyanın en büyük yazılım şirketlerinden birisi var, ama Google’da Go diye bir programlama dili çıkartmış duydunuz mu? belki Google’daki sıralamalara etkisi oluyordur… Swift açık kaynak olmuş, hem web hem de masaüstü versiyonunu yazabiliriz…” Falan diye tartışırken bir bakmışız ki birileri projenizi yapmış ve satışa başlamış bile…

MSN Messenger (2005-2009)
Bir zamanlar herkes MSN ile mesajlaşırdı. 2005 yılında popüler olan ve 2009 yılında popülerliğini kaybetmeye başlayan MSN yerini zamanla Facebook, WhatsApp ve Skype’a bıraktı. Bundan seneler sonra da bu iletişim ihtiyacımızı başka bir şeylerle gidermeye devam edeceğiz. Yani mesele MSN, WhatsApp ya da Facebook değil. Mesele bir şekilde ihtiyaçları karşılıyor olmaya devam etmek. 2005 yılında MSN’e bağlanıp geleceğinizi de sadece onu kullanacak şekilde tasarlamış olsaydınız şuan pek arkadaşınız olmayabilirdi.

Konumuza dönecek olursak; mesele bir dile, bir araca ya da bir hizmete bağlı kalmak değil, asıl amacımıza hizmet edecek şekilde, günümüze ve ihtiyaçlara göre ayak uydurup kendimizi geliştirmeye devam etmek. Özetle anlatmak istediğim bu olduğu için yazıyı bu cümle ile noktalayabilirim, fakat bayağıdır yazı yazmadığım için müsadenizle bir kaç paragraf daha yazayım diyorum.

Dil; amaç değil araç
Yazılım geliştirici olarak yıllardır PHP ile projeler geliştiriyorum. Tüm bu süreçte PHP benim için amaç değil bir araçtı. Benden bir şey talep ediliyor ve bu talebi PHP ile yerine getiriyordum. Amacım istenilen şeyleri başarmak.

Sıfırdan düşünecek olursak; amacımız bir Android uygulaması geliştirmek olduğunda Java öğrenmemiz gerektiğini ya da amacımız tasarımları web sitesine çevirmek olduğunda HTML, CSS ve gerekirse JavaScript öğrenmemiz gerektiğini okuyabiliyoruz.

“Kod şiirdir” yazısında programlama dillerinin lisan dillerine benzediğinden bahsetmiştim. Bu konuda için de “İngilizce mi daha iyi? Türkçe mi?” gibi bir soru sorarak benzer bir bakış açısı kazandırmaya çalışabilirim. Türkçe konuşan birisi de hayatını yaşıyor, İngilizce, Arapça, Fransızca konuşan birisi de. Hâl böyleyken neyi tartışmamız gerekiyor?

Ayrışma noktası
PHP, Python, ASP.NET, Java gibi dillerin her birisiyle temel programlama işlevlerini yerine getirebiliriz. Örneğin tüm bu dillerde toplama ve çıkartma işlemi yapabiliriz. Tıpkı ilgili ülkenin dilinde selam vermeyi öğrenmek gibi, selam vermek her dilde farklı fakat hepsinde gerçekleşen şey aynı.

Amacımızın basit toplama ve çıkartma işlemleri yapmak ise hangi dili seçmemizin neredeyse hiç bir önemi yok. Önemli olan sizin bu işlemi hangi ortamda yapmak isteyeceğiniz. Peki bir dil ne zaman ayrışır? Yine bu soruya lisan dilleri kıyası ile yanıt arayabiliriz. Türkçe ve Fransızca nerede ayrışır? Eğer ticaret yapmak için hedeflediğim kitle Fransız ise bunu başarmak için Fransızca öğrenmem gerekiyor. Eğer işitme engelli insanlara ulaşmak istiyorsam tüm lisan dilleri bir kenara işaret dilini öğrenmem gerekiyor.

Ama Ruby daha iyi
İyi ama mevzu da zaten aynı şeyleri bir çok dil ile birebir yapabiliyor olmamız. Bu nedenle hangisinin daha iyi olup olmadığını tartışmamız gerekiyor diyebilirsiniz. Ben PHP ile de ASP.NET ile de ve daha saymadığım diğer popüler diller ile de yapılmış çok fazla popüler site olduğunu biliyorum. PHP ile de çok kaliteli ve milyonlarca kişiyi karşılayabilecek siteler yapabiliyorsunuz, ASP.NET ile de. Yani PHP de iyi, ASP.NET’de iyi, Ruby’de. Sizin tarzınıza ve yapacağınız şeye hangisi daha yakınsa onunla ilerleyebilirsiniz.

iOS mu Android mi?
Bu yazıda maksadım teknik açıklamalar yapmak ya da diller arasında kıyaslama yapmaktan ziyade konuyu soyut olarak ele alıp bu ve benzeri tartışmalara karşı farklı bir yaklaşım kazandırmaktı. Bu nedenle bu tarzda diğer tartışmaları da bu çerçevede değerlendirebilirsiniz. Örneğin iOS mu Android mi? Çay mı kahve mi? Bunları tartışmak yerine çayımızı ya da kahvemizi yudumlayarak daha iyi bir gelecek için neler yapmamız gerektiğini tartışabiliriz.

Maksat üzüm yemek
Bir zamanlar CodeIgniter popülerdi, şimdi Laravel, yarın bir başkası olabilir. Tüm diller ve kütüphaneler hakkında bilgi sahibi olup, bir konuda uzmanlaşmaya çalışın. Yarın kullandığınız dil için bir alternatif bulduğunuzda o dile geçebilir ya da başka dillerden destek alabilirsiniz. Hatta neden bu alternatifleri siz oluşturmayasınız? Ya da en azından olanların gelişmesine yardımcı olabilirsiniz.

Programlamayı öğrenmeye Visual Basic ile başlamıştım. Sonrasında ASP ile bir şeyler yapmaya çalıştım, sonrasında PHP ile tanıştım. Uzun zaman önce PHP framework olarak CodeIgniter kullanıyordum. Sonra Laravel çıktı. Bugün PHP için Laravel’i tercih ediyorum, yarın benim işlerimi kolaylaştıracak başka bir dil ya da framework olursa onunla da bir şeyler geliştirmek için hazırım. Maksadımız üzüm yemek olsun. Yediklerimizin yerine de bir şeyler koyabiliyorsak ne mutlu bize.

En un mot
Si vous savez quoi dire, la langue est la deuxième chose à considérer. Mais si vous ne savez pas quoi dire, aucune langue ne peut vous aider. Donc, d’abord trouver quelque chose à la peine de dire.

в двух словах
Если вы знаете, что сказать, язык Вторая вещь, чтобы рассмотреть. Но если вы не знаете, что сказать, ни один язык не может помочь вам. Итак, сначала найти что-то стоит говорить.

要するに
あなたが何を伝えるべきかを知っているなら、言語は考慮すべき第二のものです。 しかし、何を伝えるべきか分からなければ、言語はあなたを助けません。 だから、最初に価値のあるものを見つけてください。

In a nutshell
If you know what to tell, language is second thing to consider. But if you don’t know what to tell, no language can help you. So, first find something to worth telling.

Kısaca
Eğer ne anlatacağınızı biliyorsanız, dil düşüneceğiniz ikinci şeydir. Ama ne anlatacağınızı bilmiyorsanız hiç bir dil size yardımcı olamaz. Öylese önce anlatmaya değer bir şey bulun.

Bir sonraki PHP serüveninde görüşmek üzere esen kalın.
 
Üst Alt