Preeklampsi, hamilelik sırasında dikkat edilmesi gereken, halk dilinde gebelik zehirlenmesi olarak bilenen ender görülen fakat annenin ve bebeğin hayatını tehdit eden ciddi bir rahatsızlıktır. Genel olarak gebeliğin 20. haftasından sonra meydana gelen gebelik zehirlenmesi, bazı durumlarda daha önce veya doğumdan sonra da ortaya çıkabiliyor.
Şikayetler hafiften şiddetliye eğilim gösterebilir
Preeklampsi çoğunlukla hamileliğin 20. haftasından sonra ikinci üç ay ya da üçüncü üç ayda ortaya çıkan kan basıncı bozukluğudur. Doğum sonrası da ortaya çıkabilir ve Postpartum eklampsi olarak adlandırılır. Preeklampside yüksek tansiyon birden ortaya çıkabildiği gibi kan basıncınızda yavaş ve sürekli bir artış da olabilir. Ayrıca belirtiler hafiften şiddetliye değişim gösterebilir. Kesin olarak nedeni bilinmemekle beraber riski artıran faktörler;
- genetik etmenler
- kan damarı problemleri
- otoimmün bozukluklardır.
Doğum sonrası preeklampsi, bebeğinizin doğumundan sonra görülür ve gebelikte hiçbir preeklampsi belirtisi göstermemiş olsanız bile gerçekleşebilir. Doğum sonrası preeklampsi belirtileri doğumdan en erken 48 saat, en geç 6 hafta sonra görülebilir. Bu belirtiler, genellikle preeklampsiyle aynıdır, ancak doğum, preeklampsinin iyileşmesini sağlar. Doğum sonrası preeklampsi tedavisi ve nöbetleri engellemek içinse genellikle tansiyonu düşürmek için ilaç tedavisi kullanılır.
Risk faktörlerine dikkat!
Henüz bir tek preeklampsi nedeni belirlenememiş olmasına rağmen bilinen bazı risk faktörleri aşağıdaki gibidir:
- İlk hamileliğinizse,
- İki gebelik arasında 2 yıldan az ya da 10 yıldan fazla zaman varsa,
- Bir önceki gebeliğinizde preeklampsi rahatsızlığı yaşadıysanız,
- Ailenizde preeklampsi geçmişi varsa,
- Yüksek tansiyon ya da böbrek hastalığı geçmişiniz varsa,
- 40 yaşın üzerindeyseniz,
- İkiz, üçüz ya da daha fazla bebek taşıyorsanız,
- Diyabet, kan pıhtılaşma bozukluğu, deri veremi ya da migren hastalığınız varsa
- Obezite varsa
- Bebeğiniz tüp bebekse.
Preeklampsiden korunmak her zaman mümkün değildir, ama bilinen risk faktörlerinden birine sahipseniz, aşağıdaki önlemleri alabilirsiniz.
- Tercihen gebe kalmadan önce risk faktörlerini belirleyip önlem alın. Örneğin, yüksek tansiyonunuzu kontrol altına alın, gerekiyorsa kilo verin; diyabetiniz varsa gebelik öncesi bu rahatsızlığınızı kontrol altına aldığınızdan emin olun. Risk faktörlerinden birine sahip olduğunuz halde, zaten hamile kalmışsanız, doktorunuz size atmanız gereken en iyi adımlar hakkında önerilerde bulunacaktır.
Gebelikte preeklampsi işaretleri ve semptomları şunları içerir:
- İnatçı baş ağrısı
- Uçuşan noktalar görmek ve görmede bozukluk
- Karnın üst bölgesi ya da omuzlarda ağrı
- Baş dönmesi ve kusma (gebeliğin ikinci yarısında)
- Ani kilo artışı
- Yüzde ve ellerde ani şişlik
- Nefes almakta zorluk
- İdrara çıkma sayısının düşmesi
Tedavi Preeklampsi rahatsızlığının şiddetine göre belirleniyor
Bebeği doğurmak, preeklampsinin tek tedavi yöntemidir. Ancak erken doğum, bebek için tehlikeli olabilir. Bu yüzden doktorunuz, preeklampsi rahatsızlığınızın şiddeti ve doğumunuza ne kadar kaldığına bağlı olarak en iyi tedavi seçeneğine karar verecektir.
- Hafif preeklampsi: Eğer Preeklampsiniz hafif düzeyde ise doktorunuz hastanede ya da ayakta tedavi ile, bebeğinizin hareketlerini görüntüleyerek daha sık takip etmek isteyebilir. Doğum öncesi kontrollerinizi daha sık yaptırmanız istenebilir. Doktorunuz gebeliğinizin 37. haftasında doğumu başlatmayı önerebilir.
- Şiddetli preeklampsi: Eğer Preeklampsiniz şiddetli düzeyde ise hastanede tedavi edilmesi en sağlıklısıdır ve preeklampsiniz kötüye gidiyorsa, doğumunuz 34. hafta ya da hemen öncesi veya sonrasında başlatılabilir. Tansiyonunuzun düşmesi ve nöbetleri engellemeye yardım etmesi için ilaç tedavisi uygulanabilir. Karaciğer ve trombosit fonksiyonunun iyileştirilmesi ve bebeğinizin akciğerlerinin gelişimi için kortikosteroidler de verilebilir.