iltasyazilim
Yeni Üye
Bir insanın, nesnenin ya da manzaranın saklanabilir resmini çeken makinalara fotoğraf makinesi denir Devlete Ait çekilen objenin yansıttığı ışık, mercekler yardımıyla makinedeki ışığa sağduyu kimyasal maddelerle kaplı filmin üzerine düşürülerek resim oluşturulur Filmin üzerine düşen ışığın artı olması durumunda resim bozulacağından, film banyo edilip, fotoğraf fotoğraf kartına basılana değin karanlık odada muhafaza edilmelidir
Her tür resim makineleri obtüratör (ışık kapakçığı), diyafram, vizör (göz merceği) ve objektif denilen dört asıl parçadan oluşmaktadır
Fotoğraf çekimine başlamadan makinenin ayarlanması gerekmektedir Oysa gelişen teknoloji tamamen günümüzde, tüm ayarlarını kendi kendine otomatik yapan makineler kullanılmaya başlanmıştır Hatta hiç ayar gerektirmeyen kolay donanımlı makineler de bulunmaktadır Uzaktan ya da yakın resmi çekilecek nesnenin görüntüsünün net olarak çıkması için başlangıçta tarafsız (mercek) ayarının yapılması gerekir Obtüratör denilen ışık kapakçığı saniyeden daha kısa bir anda açılarak ışığın film üstüne düşmesine izin verir Işığın makinenin içine tatmin edici ölçüde girmesini karşılayan deliğe de diyafram denir giderken çekim yapılan yerde ışık tatmin edici değilse flaş kullanılır Fotoğrafı çekilecek objenin veya manzaranın çerçevesini atamak için vizörden bakılır Gördüğümüz objenin resmini çekmek için obtüratörü açan fotoğraf çekme düğmesine yani diğer adıyla deklanşör düğmesine basılır Fotoğraf çekildikten sonra kurma kolu çevrilerek film ileriye sarılır ve kullanlımamış yeni bir karenin objektifin önüne gelmesi sağlanır
Bir Takım resim makinelerinin içinde, görüntüyü fotoğrafa dönüştürecek zorunlu kimyasal maddeler ve film paket olarak yerleştirilmiştir Fotoğraf çekildikten daha sonra fotoğraf makinesinden dışarı meydana çıkan bu paket ışığa tutulunca manzara yavaş yavaş belirmeye başlar
Dijital fotoğraf makinelerinde ise film kullanılmaz Fotoğrafları elektronik olarak çeker ve saklar
TV ve video kameralarında da görüntü elektriksel olarak saptanır Röntgen kameralarında ise ışık yerine x – ışınları kullanılarak insan vücudunun içinin resimleri çekilmektedir
Birincil resim makinesi Fransız uyruklu Joseph Niepce tarafından 1826 yılında yapılmıştır Bu makineyi için çalışan Amerikalı George Eastman, 1888 yılında herkes tarafından zahmetsizce kullanılabilen ve içinde 100 resim çekebilecek uzunlukta bir film yer alan makineyi yapmıştır Hemen resim veren birincil otomatik makineyi ise 1947 yılında tekrar Amerikalı Edwin Land yapmıştır
Kaynakça:
bilisimgelisimcombilimteknik58fotografmakinesihtml
Her tür resim makineleri obtüratör (ışık kapakçığı), diyafram, vizör (göz merceği) ve objektif denilen dört asıl parçadan oluşmaktadır
Fotoğraf çekimine başlamadan makinenin ayarlanması gerekmektedir Oysa gelişen teknoloji tamamen günümüzde, tüm ayarlarını kendi kendine otomatik yapan makineler kullanılmaya başlanmıştır Hatta hiç ayar gerektirmeyen kolay donanımlı makineler de bulunmaktadır Uzaktan ya da yakın resmi çekilecek nesnenin görüntüsünün net olarak çıkması için başlangıçta tarafsız (mercek) ayarının yapılması gerekir Obtüratör denilen ışık kapakçığı saniyeden daha kısa bir anda açılarak ışığın film üstüne düşmesine izin verir Işığın makinenin içine tatmin edici ölçüde girmesini karşılayan deliğe de diyafram denir giderken çekim yapılan yerde ışık tatmin edici değilse flaş kullanılır Fotoğrafı çekilecek objenin veya manzaranın çerçevesini atamak için vizörden bakılır Gördüğümüz objenin resmini çekmek için obtüratörü açan fotoğraf çekme düğmesine yani diğer adıyla deklanşör düğmesine basılır Fotoğraf çekildikten sonra kurma kolu çevrilerek film ileriye sarılır ve kullanlımamış yeni bir karenin objektifin önüne gelmesi sağlanır
Bir Takım resim makinelerinin içinde, görüntüyü fotoğrafa dönüştürecek zorunlu kimyasal maddeler ve film paket olarak yerleştirilmiştir Fotoğraf çekildikten daha sonra fotoğraf makinesinden dışarı meydana çıkan bu paket ışığa tutulunca manzara yavaş yavaş belirmeye başlar
Dijital fotoğraf makinelerinde ise film kullanılmaz Fotoğrafları elektronik olarak çeker ve saklar
TV ve video kameralarında da görüntü elektriksel olarak saptanır Röntgen kameralarında ise ışık yerine x – ışınları kullanılarak insan vücudunun içinin resimleri çekilmektedir
Birincil resim makinesi Fransız uyruklu Joseph Niepce tarafından 1826 yılında yapılmıştır Bu makineyi için çalışan Amerikalı George Eastman, 1888 yılında herkes tarafından zahmetsizce kullanılabilen ve içinde 100 resim çekebilecek uzunlukta bir film yer alan makineyi yapmıştır Hemen resim veren birincil otomatik makineyi ise 1947 yılında tekrar Amerikalı Edwin Land yapmıştır
Kaynakça:
bilisimgelisimcombilimteknik58fotografmakinesihtml