ÇOCUK AŞILAMASI
Hekimlikte temel ilke koruyucu hekimliktir, koruyucu hekimliğin en önemli işlevlerinden birisi de aşılamaktır.
Aşılama tarihçesi: Aşı konusunda ilk uygulamanın M.Ö. 590 yılında Çin'de Sung Hanedanı döneminde çiçek hastalığından korunmak için ciltteki iltihaplı maddenin sağlıklı kişilerin burnunun içine verilmesi olduğu bilinmektedir. Sistemli aşılama ise ilk kez yine çiçek hastalığına karşı olmak üzere 1796 yılında Edward Jenner tarafından başlatılmıştır. Aşılama ile ilgili ayrıntılı bilgiler Jenner'den 100 yıl kadar sonra, Pasteur tarafìndan elde edilmiştir. Bu büyük bilim adamı, infeksiyon hastalıklarının kaynağının mikroplar olduğunu keşfetmiştir. Ayrıca mikropların zayıflatılmış, hastalık yapamayacak hale getirilmiş biçimde insanlara verilmesiyle, bireyin bulaşıcı hastalıklardan korunabileceğini kanıtlamıştır.
Bağışıklık Sistemi: Kişi çevresinde bulunan kimi mikroorganizmaların ya da onların ürünlerinin zararlı etkilerine karşı dirençli olması hali BAĞIŞIKLIK olarak tanımlanır. Bağışıklık sistemi özgül yanıt veya özgül olmayan yanıt şeklinde tanımlanır. Bağışıklık pasif yada aktif olarak yani aşılama ile kazanılır.
Bu amaçla mikroorganizmaların zayıflatılmış, hastalık yapamayacak hale getirilmiş şekillerinin vücuda verilmesiyle, bağışıklık sisteminin uyarılmasını sağlamak üzere aşılar geliştirilmiştir.
İdeal bir aşı nasıl olmalıdır; hastalık belirtisine yol açmadan, en az hastalığı geçirmekle edinilecek kadar bağışıklık sağlayan aşıdır. Her aşı en iyi bağışıklık yanıtı sağlayacak sıvılarla ve kendisi için en uygun olan vücut bölgesine uygulanır. Aşı programları oluşturulurken; çocukların bağışıklık sistemlerinin infeksiyonlara karşı yanıt verebilme yetenekleri, mevsimler, hastalıkların yayılma yolları ve toplumların sosyoekonomik koşulları gibi bir çok faktör göz önünde bulundurulur.
Aşılama amaçları: Aşılama çalışmalarında güdülen başlıca amaç, insanların aşı ile önlenebilir hastalıklardan mortalite ve morbiditenin azaltılmasıdır.
Aşı kampanyaları: Kampanyalar, bir hastalığı tümüyle ortadan kaldırmak amacıyla da yapılabilmektedir. Ağızdan çocuk felci aşısının son yıllarda çok sayıda ülkede aynı tarihlerde kampanyalar halinde uygulanması, yok etme çabalarına iyi bir örnektir. Bu yaygın kampanyada amaç; çocuk felcini, tıpkı çiçek hastalığında olduğu gibi tamamen yeryüzünden silmektir
Rutin Aşı Takvimi : Ülkemizde Sağlık Bakanlığı tarafından önerilen ve uygulanan rutin aşı programı aşağıdaki gibidir.
Bu program içinde yer alan aşılar ; Difteri, Boğmaca, Tetanoz, Çocuk felci, Verem, hepatit B, Kızamık aşılarıdır.
Ek rutin aşılar : Sağlık Bakanlığı’nın uyguladığı rutin aşılar dışındaki bazı aşılar gelişmiş ülkeler başta olmak üzere birçok ülkede rutin aşı programı içerisinde uygulanmaktadır: MMR (kızamık-kızamıkçık-rubella) aşısı: Bu aşı 9 aylık kızamık aşısı yapılmış olan çocuklara 15 aylıkken uygulanabilir.
Hemofilus influenza tip b (Hib) aşısı : Özellikle çocukluk çağında menenjitlerin çok önemli bir bölümünü oluşturan Hib menenjitinin önlenmesi için önemlidir. Gelişmiş ülkelerde bu aşı ile Hib menenjitleri eradikasyon hedefine oldukça yaklaşmıştır. Aşının uygulama şeması çocuğun yaşına göre değişiklik gösterir.
Varisella (su çiçeği) aşısı : Varisella komplikasyon oranı düşük olmasına rağmen, gerek çok sık görülmesi, gerekse de immün yetmezlikli hastalarda mortalitelere neden olması nedeniyle, korunulması gereken bir hastalıktır. Aşısı oldukça pahalıdır, ancak çok koruyucu etkinliği yüksektir. Aşı 12 ayını doldurmuş çocuklara, 12 yaşa kadar tek doz uygulanır. 13 yaşında veya daha büyük çocuklara ve yetişkinlere ise su çiçeği geçirmemişlerse, en az bir ay ara ile 2 doz verilir.
Aşının uygulanamadığı durumlar; Aşı uygulanamadığı durumlar son derece nadirdir. Genellikle canlı olmayan aşılar her durumda yapılabilir, ancak bağışıklamanın yeterli olmadığı zamanlarda etkisiz olabilir..Canlı aşılarda ise bağışıklama sisteminin zayıf olduğu durumlardır. Malign hastalıklar, AIDS, kortikosteroid veya antineoplastik ilaç kullanımı, doğumsal bağışıklık yetmezlik sendromları gibi bağışıklık sistemini bozan primer ve sekonder hastalıklar, aktif tüberküloz, hastanede yatarak tedaviyi gerektirecek düzeyde zatürre, böbrek yetmezliği, metabolizma bozukluğu v.b. gibi sağlık sorunu olanlara geçici olarak aşı yapılamamktadır.