bilgiliadam
Yeni Üye
Sepetcioğlu turkusunun sozleri
Sepetcioğlu hikayesi
Sepetcioğlu bir ananın kuzusu,
Hic gitmiyor kollarımın sızısı,
Boyleyimiş alnımızın yazısı
Yassıl dağlar yassıl aman,
Osman Efem geliyor vay vay!
Osman Efe de, Osman Efe ha! Halkın gonlunde umut, yureğinde sevgi Zalimler, halk duşmanları derseniz, koşe bucak peşinde Osman Efe’nin Yureklerinde bir korku ki, uykuları bolunuyor geceleri Derebeyi’nin dilinde Osman Efe’nin adı “Şu Sepetcioğlu denen eşkiyayı yakalayanı altınlara boğarım Olusunu, ya da dirisini getirene bağlar, bahceler vereceğim diyor Neden ki derseniz, diyelim Sepetcioğlu Osman Efe mert Bileğine guclu, yureğine sağlam
Kastamonu’nun Arac ilcesinin Yukarı Avşar koyunden Babasının bir karış toprağı yok Koyluk yerde topraksızlık kotu El eline muhtac eder topraksızlık Muhtac eder ki, gundelik işler karın doyurmaz Eli gorur, cebi gormez insanın Osman’ın babası da oyle N’apsın? Ek bir gelir gerek Sepet yapıp satıyor Hani cok bir şey kazanmıyor ama, gecinip gidiyorlar Babasının olumunden sonra Osman guc durumlara duşuyor Gecim sıkıntısı cekiyor Koyu terketmek zorunda kalıyor sonunda Varıp Kastamonu’ya yerleşiyor Baba mesleği sepetciliği de iş ediniyor kendisine Zaten bir anası, bir kendi Gecinip gidiyorlar Kollu sepet, ekmek selesi, kufe, ceşit ceşit Kucuklu buyuklu Gunde birkac tane yapıp satıyor Bir de şu var ki, devir cok eski Anadolu beylerin elinde Her beylik kendi bolgesinde yaşayanlardan sorumlu Yani ki, onların kazancını beylikler vergiliyor Beyin emrinde sipahiler Koy koy; kent kent dolaşıp kazanclarının bir kısmını topluyor Ama oyle bir toplayış ki, duşman başına Sipahilerin dediği dedik, caldığı duduk Varıyorlar harmanın başına “Bu harmandan elli gulek buğday ayırın aşar olarak diyorlar O kadar ciftcinin eli kolu bağlı Harmandan elli gulek buğday cıkar mı, cıkmaz mı Belli değil Cıkarsa geriye ne kalır Kışın coluk cocuk ne yer Soran yok Ya gelecek yılın tohumluğu? Sipahiler zalim! Gaddar! Şundan ki, sırtları kalın sipahilerin İlk guvenceleri “Bey sipahilerin Sonra “Beylerbeyi Sonra da “Padişah Padişah acıyor ağzını “Şunca buğday, şunca arpa Şunca deve gerekli bana diyor O kadar! Emri beylerbeyi alıyor, bey’e iletiyor Bey de sipahilere Ha, bir de “multezim denilen gelir toplayıcılar var Filan koyun tum gelirini kabala alıyor Yani, bey istediği oşru bildiriyor Diyelim ki bey koyden yuz cuval pirinc istiyor Bunu multezim koyluden topluyor Ayrıca kendisi icin de ek yapıyor buna Artık insafına kalmış Ne kadar pay isterse onu da ekleyip varıp koyluye bildiriyor “Urununuzden şuncasını oşur olarak istiyorum Filan yere getirip teslim edeceksiniz O kadar! Kim ki istenileni vermedi, ferman padişahtan İnsaf sipahiden
İşte Sepetcioğlu’nun yaşadığı devir, bu devir Sepetcioğlu’nun yaşadığı beylik de İsfendiyaroğulları Beyliği İsfendiyaroğlu Hamza Bey’de diniman kıt! İnsaf vicdan hak getire! Oşru artırdıkca artırıyor Koylu bir deri bir kemik Umurunda değil beyin Durmadan daha cok vergi alınması icin emir yağdırıyor Sepetcioğlu o zamanlar daha “efe değil Osman diyor herkes! “Sepetcioğlu Osman
Gunlerden bir gun, dukkanında sepet oruyor Osman Kapı tekmeyle acılıyor “Hamza Bey’in emridir Hafta sonuna kadar yuz tane sepet vereceksin oşur olarak Ellisi sele, ellisi kulplu olsun Tak kapı sipahiler dışarda Sepetcioğlu almış başını ellerinin arasına Başlamış hesaplamaya Gunde iki sepet orse, hafta sonuna kadar oniki sepet yapar Eldekileri de eklese, elli sepeti gecmez Bunların tumunu verirse neyle gecinecek Ustelik duğun hazırlığı var Ucbeş kuruş bir kenara atmak gerek Varıp anasına acmış durumu Anası tasalı “Oğlum sana kotuluk yaparlar Ne yapıp yap, istediklerini yerine getir Baban rahmetli de cok cektiydi Sepetleri yetiremeyince yollarda calıştırdılar Ev yapımında iş verdiler Sen sen ol, cekin Osmanlı’dan İstediklerini yetir Yoksa iyi olmaz Olmazı belli Ya caresi? Ne yapsın Osman Varıp komşu sepetcilerden odunc sepet istese kim verir Hepsi aynı durumda Caresiz Osman Gozlerinde uykular kacık Hafta sonunu iple cekiyor “Gelsinler Durumu anlatırım Nişanlıyım Yakında duğunum olacak Biraz anlayış gosterin bana derim Bunlar da insan Canımı alacak değiller ya! Olanı alır giderler diyor İyi Hoş! Ama evdeki Pazar carşıya uymuyor Hafta sonu gelip de sipahiler kapıya dayanınca işler karışıyor “Vay efendim vay! Nişanlıymış da para gerekliymiş Okuzun yamacına koşul da aklın başına gelsin Gor bakalım, yol yapmak mı kolay yoksa sepet mi? Osman’ın cevap vermesine kalmadan iki kişi yakalamış kollarından Suruye suruye atın terkisine bağlamışlar Surmuşler atları doğru Bey’in huzuruna Daha bir dolu adam bekliyor kapıda Kiminin ustu başı lime lime, kiminin gozu yaşlı Osman da girmiş aralarına Girmiş ya, alıp veriyor, alıp veriyor Cok gecmeden Bey gorunmuş Elinde nar cubuğu Sıradan girmiş “Demek emirlere karşı durursunuz Canınız ucuz sizin Keyfiniz bilir Alın bunları yol yapımına koşun O kadar! Bey buyurur, beycik vurur Adamlar sıra sıra dizilir yollara Osman’ın ici icine sığmıyor Osman tetikte Osman yolun kuytusunu kolluyor Sonra suzuluveriyor karanlıklara Ver elini Kastamonu İlkin anasına varıyor Durumu sergiliyor “Boyleyken boyle Canımı zor kurtardım Bu işin oluru yok Sizi size bırakıyorum Ben bu işi Bey’in yanına koymayacağım Onca zavallı adamın ahını alacağım Bey’den Anası urkek, “Oğul beyle yarışa cıkılmaz Kolu uzundur Bey’in Sağ komaz seni Kapısında kulu cok Baş edemezsin diyorsa da Osman kararlı “Gorsunler el mi yaman Bey mi! Dinsizin hakkından imansız gelir Yanına koymam bunu Sen benim baba yadigarı tufeğimi ver Nişanlıma da gozkulak ol deyip atlamış atına Doğruca nişanlısının evine Nişanlısı da yurekli kız Ustelemiyor hic
Osman duşuyor yollara Varıp Bey’in konağına ulaşıyor Pusu kuruyor İsfendiyaroğlu Hamza Bey de at sırtında gezintiye cıkıyor cok gecmeden Sozun kısası, Sepetcioğlu Osman, hakkından geliyor Bey’in Sonda da atını mahmuzlayıp Gulpu Dağına sığınıyor Gaddar Bey’in olumunu duyan halk sevinc icinde Dilden dile anlatıyorlar Sepetcioğlu’nu Bundan boyle de adını, “Sepetcioğlu Osman Efeyapıyorlar cokluk da Sepetcioğlu deyip kısadan kesiyor
Bey oldu diye, beylik dağılmıyor elbet Hamza Bey’in oğlu Rustem Bey alıyor beylik sırasını Babasından daha gaddar Rustem Bey Halkı daha cok eziyor Bir tek Sepetcioğlu karşı duruyor Rustem Bey’in buyruklarına Buyruğa buyrukla karşı koyuyor ustelik Rustem Bey, oşrun oranını artırınca o da buyrukluyor : “Filan gun, filan saatte, falan yere şu kadar baş koyun getirin O kadar! Koyunlar gelirse gelir; yoksa Bey’in adamlarından bir kacı gider Gidecek adamları da iyi seciyor Sepetcioğlu En gaddarlarını, halka en cok eziyet edenini seciyor sipahilerin
Bey’de bir telaş Atlılar cıkarıyor Gulpu Dağına Boş Halk seviniyor Sepetcioğlu’nun adı dillerde Herkes elinden gelen yardımı geri komuyor Acsusuz bırakmıyor Sepetcioğlu’nu Bey bakıyor bu işin oluru yok İşi kurnazlığa dokuyor Sepetcioğlu’nun anasıyla nişanlısını yakalatıp getirtiyor konağına Sonra da haber salıyor Sepetcioğlu’na : “Ya gelir teslim olur, ya da anasıyla nişanlısını boğdururum Sepetcioğlu durumu oğrenince bir gece baskın yapıyor Rustem Bey’in konağına Anasıyla nişanlısını alıp kacıyor Kimi, “Beyin adamlarının arasında Sepetcioğlu’nu tutanlar vardı, onlar yardım etti diyor; kimi, “Sepetcioğlu catal yurekli Bir nara atmış ki yerler yerinden oynamış Kimsenin kılı kıpırdamamış diyor
Sozun ozu, Sepetcioğlu, anasıyla nişanlısını da alıp Gulpu Dağına cıkmış yeniden Adı daha da buyumuş Halk daha tutar olmuş Beyin yureği korkulu Oşuru, eziyeti bırakıp bir tek Sepetcioğlu’nun peşine takmış adamlarını Sepetcioğlu derseniz uc can Anasıyla nişanlısı da yardımdan cok yuk oluyarlar ona Sipahilerin yaklaşma haberini duyunca yer değiştiriyorlar Gun oluyor acsusuz, saatlerce yuruyorlar Anası derseniz yaşlı Yola dayanamıyor Teslim olmayı da istemiyor Biliyor ki Rustem Bey sağ komaz bu kez Derken sipahilerin tuzağına duşuyorlar birgun Sepetcioğlu, aslanlar gibi doğuşuyor Nişanlısı da oyle Ama anası; anası yuruyemiyor gayrı Vuruşa vuruşa geri cekiliyorlar Ama, uzun surmuyor bu Sipahiler dağın tepesini dolanıp arkadan sarıyorlar Daha cok dayanamıyor Sepetcioğlu
Ucunun olusunu şenlikle şehire getiriyor sipahiler Gunlerce yiyip icip keyfediyorlar Halk geriden geriden izliyor bu şenlikleri Bir de turku yakıyorlar Sepetcioğlu icin Alıp Sepetcioğlu’nun tum yiğitliğini koyuyorlar bu turkuye
Yaslan Sepetcioğlu yaslan,
Laleli cimenli dağlara yaslan,
Analar doğurmaz sen gibi aslan,
Yassıl dağlar yassıl, Osman Efem geliyor aman!
Yassılsın dağlar ya! Yassılsın ki Osman Efe gecsin Osman Efe’yi asırlar otesinden bugune getirmek olanaksız elbette Ama turkusu var ya!
SEPETCİOĞLU
Sepetcioğlu bin ananın kuzusu,
Hic gitmiyor kollarımın sızısı,
Boyle imiş alnımızın yazısı,
Yassıl dağlar Osman Efem geliyor
Yaslan Sepetcioğlu yaslan,
Laleli cimenli dağlara yaslan,
Analar doğurmaz sen gibi aslan,
Yassıl dağlar, Osman Efem geliyor aman!
Kalk gidelim kışla onu aşağı,
Salıvermiş ince belden kuşağı,
Yaman olur Kastamonu uşağı,
Yassıl dağlar, Osman Efem geliyor aman!
Sepetcioğlu hikayesi
Sepetcioğlu bir ananın kuzusu,
Hic gitmiyor kollarımın sızısı,
Boyleyimiş alnımızın yazısı
Yassıl dağlar yassıl aman,
Osman Efem geliyor vay vay!
Osman Efe de, Osman Efe ha! Halkın gonlunde umut, yureğinde sevgi Zalimler, halk duşmanları derseniz, koşe bucak peşinde Osman Efe’nin Yureklerinde bir korku ki, uykuları bolunuyor geceleri Derebeyi’nin dilinde Osman Efe’nin adı “Şu Sepetcioğlu denen eşkiyayı yakalayanı altınlara boğarım Olusunu, ya da dirisini getirene bağlar, bahceler vereceğim diyor Neden ki derseniz, diyelim Sepetcioğlu Osman Efe mert Bileğine guclu, yureğine sağlam
Kastamonu’nun Arac ilcesinin Yukarı Avşar koyunden Babasının bir karış toprağı yok Koyluk yerde topraksızlık kotu El eline muhtac eder topraksızlık Muhtac eder ki, gundelik işler karın doyurmaz Eli gorur, cebi gormez insanın Osman’ın babası da oyle N’apsın? Ek bir gelir gerek Sepet yapıp satıyor Hani cok bir şey kazanmıyor ama, gecinip gidiyorlar Babasının olumunden sonra Osman guc durumlara duşuyor Gecim sıkıntısı cekiyor Koyu terketmek zorunda kalıyor sonunda Varıp Kastamonu’ya yerleşiyor Baba mesleği sepetciliği de iş ediniyor kendisine Zaten bir anası, bir kendi Gecinip gidiyorlar Kollu sepet, ekmek selesi, kufe, ceşit ceşit Kucuklu buyuklu Gunde birkac tane yapıp satıyor Bir de şu var ki, devir cok eski Anadolu beylerin elinde Her beylik kendi bolgesinde yaşayanlardan sorumlu Yani ki, onların kazancını beylikler vergiliyor Beyin emrinde sipahiler Koy koy; kent kent dolaşıp kazanclarının bir kısmını topluyor Ama oyle bir toplayış ki, duşman başına Sipahilerin dediği dedik, caldığı duduk Varıyorlar harmanın başına “Bu harmandan elli gulek buğday ayırın aşar olarak diyorlar O kadar ciftcinin eli kolu bağlı Harmandan elli gulek buğday cıkar mı, cıkmaz mı Belli değil Cıkarsa geriye ne kalır Kışın coluk cocuk ne yer Soran yok Ya gelecek yılın tohumluğu? Sipahiler zalim! Gaddar! Şundan ki, sırtları kalın sipahilerin İlk guvenceleri “Bey sipahilerin Sonra “Beylerbeyi Sonra da “Padişah Padişah acıyor ağzını “Şunca buğday, şunca arpa Şunca deve gerekli bana diyor O kadar! Emri beylerbeyi alıyor, bey’e iletiyor Bey de sipahilere Ha, bir de “multezim denilen gelir toplayıcılar var Filan koyun tum gelirini kabala alıyor Yani, bey istediği oşru bildiriyor Diyelim ki bey koyden yuz cuval pirinc istiyor Bunu multezim koyluden topluyor Ayrıca kendisi icin de ek yapıyor buna Artık insafına kalmış Ne kadar pay isterse onu da ekleyip varıp koyluye bildiriyor “Urununuzden şuncasını oşur olarak istiyorum Filan yere getirip teslim edeceksiniz O kadar! Kim ki istenileni vermedi, ferman padişahtan İnsaf sipahiden
İşte Sepetcioğlu’nun yaşadığı devir, bu devir Sepetcioğlu’nun yaşadığı beylik de İsfendiyaroğulları Beyliği İsfendiyaroğlu Hamza Bey’de diniman kıt! İnsaf vicdan hak getire! Oşru artırdıkca artırıyor Koylu bir deri bir kemik Umurunda değil beyin Durmadan daha cok vergi alınması icin emir yağdırıyor Sepetcioğlu o zamanlar daha “efe değil Osman diyor herkes! “Sepetcioğlu Osman
Gunlerden bir gun, dukkanında sepet oruyor Osman Kapı tekmeyle acılıyor “Hamza Bey’in emridir Hafta sonuna kadar yuz tane sepet vereceksin oşur olarak Ellisi sele, ellisi kulplu olsun Tak kapı sipahiler dışarda Sepetcioğlu almış başını ellerinin arasına Başlamış hesaplamaya Gunde iki sepet orse, hafta sonuna kadar oniki sepet yapar Eldekileri de eklese, elli sepeti gecmez Bunların tumunu verirse neyle gecinecek Ustelik duğun hazırlığı var Ucbeş kuruş bir kenara atmak gerek Varıp anasına acmış durumu Anası tasalı “Oğlum sana kotuluk yaparlar Ne yapıp yap, istediklerini yerine getir Baban rahmetli de cok cektiydi Sepetleri yetiremeyince yollarda calıştırdılar Ev yapımında iş verdiler Sen sen ol, cekin Osmanlı’dan İstediklerini yetir Yoksa iyi olmaz Olmazı belli Ya caresi? Ne yapsın Osman Varıp komşu sepetcilerden odunc sepet istese kim verir Hepsi aynı durumda Caresiz Osman Gozlerinde uykular kacık Hafta sonunu iple cekiyor “Gelsinler Durumu anlatırım Nişanlıyım Yakında duğunum olacak Biraz anlayış gosterin bana derim Bunlar da insan Canımı alacak değiller ya! Olanı alır giderler diyor İyi Hoş! Ama evdeki Pazar carşıya uymuyor Hafta sonu gelip de sipahiler kapıya dayanınca işler karışıyor “Vay efendim vay! Nişanlıymış da para gerekliymiş Okuzun yamacına koşul da aklın başına gelsin Gor bakalım, yol yapmak mı kolay yoksa sepet mi? Osman’ın cevap vermesine kalmadan iki kişi yakalamış kollarından Suruye suruye atın terkisine bağlamışlar Surmuşler atları doğru Bey’in huzuruna Daha bir dolu adam bekliyor kapıda Kiminin ustu başı lime lime, kiminin gozu yaşlı Osman da girmiş aralarına Girmiş ya, alıp veriyor, alıp veriyor Cok gecmeden Bey gorunmuş Elinde nar cubuğu Sıradan girmiş “Demek emirlere karşı durursunuz Canınız ucuz sizin Keyfiniz bilir Alın bunları yol yapımına koşun O kadar! Bey buyurur, beycik vurur Adamlar sıra sıra dizilir yollara Osman’ın ici icine sığmıyor Osman tetikte Osman yolun kuytusunu kolluyor Sonra suzuluveriyor karanlıklara Ver elini Kastamonu İlkin anasına varıyor Durumu sergiliyor “Boyleyken boyle Canımı zor kurtardım Bu işin oluru yok Sizi size bırakıyorum Ben bu işi Bey’in yanına koymayacağım Onca zavallı adamın ahını alacağım Bey’den Anası urkek, “Oğul beyle yarışa cıkılmaz Kolu uzundur Bey’in Sağ komaz seni Kapısında kulu cok Baş edemezsin diyorsa da Osman kararlı “Gorsunler el mi yaman Bey mi! Dinsizin hakkından imansız gelir Yanına koymam bunu Sen benim baba yadigarı tufeğimi ver Nişanlıma da gozkulak ol deyip atlamış atına Doğruca nişanlısının evine Nişanlısı da yurekli kız Ustelemiyor hic
Osman duşuyor yollara Varıp Bey’in konağına ulaşıyor Pusu kuruyor İsfendiyaroğlu Hamza Bey de at sırtında gezintiye cıkıyor cok gecmeden Sozun kısası, Sepetcioğlu Osman, hakkından geliyor Bey’in Sonda da atını mahmuzlayıp Gulpu Dağına sığınıyor Gaddar Bey’in olumunu duyan halk sevinc icinde Dilden dile anlatıyorlar Sepetcioğlu’nu Bundan boyle de adını, “Sepetcioğlu Osman Efeyapıyorlar cokluk da Sepetcioğlu deyip kısadan kesiyor
Bey oldu diye, beylik dağılmıyor elbet Hamza Bey’in oğlu Rustem Bey alıyor beylik sırasını Babasından daha gaddar Rustem Bey Halkı daha cok eziyor Bir tek Sepetcioğlu karşı duruyor Rustem Bey’in buyruklarına Buyruğa buyrukla karşı koyuyor ustelik Rustem Bey, oşrun oranını artırınca o da buyrukluyor : “Filan gun, filan saatte, falan yere şu kadar baş koyun getirin O kadar! Koyunlar gelirse gelir; yoksa Bey’in adamlarından bir kacı gider Gidecek adamları da iyi seciyor Sepetcioğlu En gaddarlarını, halka en cok eziyet edenini seciyor sipahilerin
Bey’de bir telaş Atlılar cıkarıyor Gulpu Dağına Boş Halk seviniyor Sepetcioğlu’nun adı dillerde Herkes elinden gelen yardımı geri komuyor Acsusuz bırakmıyor Sepetcioğlu’nu Bey bakıyor bu işin oluru yok İşi kurnazlığa dokuyor Sepetcioğlu’nun anasıyla nişanlısını yakalatıp getirtiyor konağına Sonra da haber salıyor Sepetcioğlu’na : “Ya gelir teslim olur, ya da anasıyla nişanlısını boğdururum Sepetcioğlu durumu oğrenince bir gece baskın yapıyor Rustem Bey’in konağına Anasıyla nişanlısını alıp kacıyor Kimi, “Beyin adamlarının arasında Sepetcioğlu’nu tutanlar vardı, onlar yardım etti diyor; kimi, “Sepetcioğlu catal yurekli Bir nara atmış ki yerler yerinden oynamış Kimsenin kılı kıpırdamamış diyor
Sozun ozu, Sepetcioğlu, anasıyla nişanlısını da alıp Gulpu Dağına cıkmış yeniden Adı daha da buyumuş Halk daha tutar olmuş Beyin yureği korkulu Oşuru, eziyeti bırakıp bir tek Sepetcioğlu’nun peşine takmış adamlarını Sepetcioğlu derseniz uc can Anasıyla nişanlısı da yardımdan cok yuk oluyarlar ona Sipahilerin yaklaşma haberini duyunca yer değiştiriyorlar Gun oluyor acsusuz, saatlerce yuruyorlar Anası derseniz yaşlı Yola dayanamıyor Teslim olmayı da istemiyor Biliyor ki Rustem Bey sağ komaz bu kez Derken sipahilerin tuzağına duşuyorlar birgun Sepetcioğlu, aslanlar gibi doğuşuyor Nişanlısı da oyle Ama anası; anası yuruyemiyor gayrı Vuruşa vuruşa geri cekiliyorlar Ama, uzun surmuyor bu Sipahiler dağın tepesini dolanıp arkadan sarıyorlar Daha cok dayanamıyor Sepetcioğlu
Ucunun olusunu şenlikle şehire getiriyor sipahiler Gunlerce yiyip icip keyfediyorlar Halk geriden geriden izliyor bu şenlikleri Bir de turku yakıyorlar Sepetcioğlu icin Alıp Sepetcioğlu’nun tum yiğitliğini koyuyorlar bu turkuye
Yaslan Sepetcioğlu yaslan,
Laleli cimenli dağlara yaslan,
Analar doğurmaz sen gibi aslan,
Yassıl dağlar yassıl, Osman Efem geliyor aman!
Yassılsın dağlar ya! Yassılsın ki Osman Efe gecsin Osman Efe’yi asırlar otesinden bugune getirmek olanaksız elbette Ama turkusu var ya!
SEPETCİOĞLU
Sepetcioğlu bin ananın kuzusu,
Hic gitmiyor kollarımın sızısı,
Boyle imiş alnımızın yazısı,
Yassıl dağlar Osman Efem geliyor
Yaslan Sepetcioğlu yaslan,
Laleli cimenli dağlara yaslan,
Analar doğurmaz sen gibi aslan,
Yassıl dağlar, Osman Efem geliyor aman!
Kalk gidelim kışla onu aşağı,
Salıvermiş ince belden kuşağı,
Yaman olur Kastamonu uşağı,
Yassıl dağlar, Osman Efem geliyor aman!