Son Konu

Şiddet goren kadından komşusu da sorumlu

bilgiliadam

Yeni Üye
Katılım
16 Ağu 2017
Mesajlar
1,516,397
Tepkime
42
Puanları
48
Credits
-46,831
Geri Bildirim : 0 / 0 / 0
Şiddet goren kadından komşusu da sorumlu
şiddete maruz kalanın cevresindekilerin ne yapması gerekiyor
İslamda nemelazımcılık yoktur

Bir kadın caresiz kaldığında, zulme uğradığında anne ve babanın, amcadayı, abikardeşin sahip cıkması mecburidir

İslam dinine gore şiddetin her turlusu gibi kadına karşı şiddet de buyuk gunah Yine İslama gore şiddeti uygulayanın yaptıklarına seyirci kalmak, gormemezlikten gelmek ya da oturduğu yerden ayıplamak da buyuk bir vebal İlahiyatcılara “Eşler anlaşamıyor ve birbirlerine şiddet uyguluyorsa aile buyukleri araya girmeli Şiddet goren kadına karşı sadece aile efradı ve guvenlik gucleri değil komşuları da sorumlu diyor

Gazetelerin ucuncu sayfaları sokak ortasında, boşanmak istediği eşi tarafından oldurulen ya da eşinden yediği dayaktan yuzu gozu mosmor olmuş kadınlarla dolu Akşam haber bultenlerinde dakikalarca bu kadınların dramları anlatılıyor Komşuları kameralara, yuzlerinde huzun, olen kadını kocasının cok dovduğunden soz ediyor Ya da uzaktan akrabası olan bir başka kadın; “Devlet bu işe bir el atsa, gencecik bir kadın kocası tarafından boşanmak istiyor diye olduruldu feryadında bulunuyor Her şeyi devletten beklemek, savcıların şiddet goren kadını koruma altına almasını talep etmek işin kolay tarafı Bu haberleri televizyondan izleyip uzulmek de

Prof Dr Hayrettin Karaman, eşinden şiddet goren ya da eşi tarafından oldurulen kadının vebalinin herkesin uzerinde olduğunu soyluyor: “Bir kadın caresiz kaldığında, zulme uğradığında anne ve babanın, amcadayı, abikardeşin sahip cıkması mecburidir Bunlardan biri sahip cıkmadıysa toplum ve devlet sahip cıkmalı Yani olen kadının ardından televizyon mikrofonlarına “Eşi tarafından sık sık dovulurdu diyen komşuya da bu cinayetin gunahında pay var Sadece komşunun değil akrabalarının, din gorevlilerinin ve devlet yetkililerinin de

İstanbul Muftu Yardımcısı Kadriye Avcı Erdemliye “İslam dinine gore şiddet uygulayan ve şiddete maruz kalana yakın cevresinin muamelesi nasıl olmalıdır? sorusunu yonelttiğimizde son bir aydır bu konu uzerine calıştıklarını oğreniyoruz İstanbul Muftuluğunun aylık dergisi Din ve Hayatın onumuzdeki sayısında “kadın ve şiddet ele alınıyormuş Yayın Koordinatoru Erdemli de şu sıralar dergide yer alacak, İslamın kadına karşı şiddete bakış acısını anlatan yazıları okuyormuş Barış ve huzur dini İslamın şiddetten, ozellikle de kadına karşı şiddetten sakındırdığına dikkat ceken Erdemli, “Şiddetin her turlusu gibi kadına karşı şiddet de cok cirkin ve buyuk gunah diyor ve bu sorumluluğu yalnızca devlet yetkililerinin uzerine yıkmamak gerektiğini vurguluyor Herkes cevresindeki şiddet vakalarından sorumlu Peygamber Efendimizin bir hadisinde soylediği gibi: “Bir yerde haksızlık varsa elinle duzelt, elinle duzeltemiyorsan dilinle duzelt Bunu da yapamıyorsan kalbinle buğzet

İslamda dayak boşanma sebebidir
Prof Dr Hamza Aktan (Eski Din İşleri Yuksek Kurulu Başkanı): “İslamda kadına karşı şiddet yasaklanmıştır Rahmet Peygamberi Efendimiz kadına şiddeti men etmiştir Şiddet bir yana, zevcelerinden hicbirine kırıcı ve incitici bir soz bile soylememiştir “Sizin hayırlılarınız eşlerini dovmez buyurmuştur İslam alimleri eşini doven kocaya, ya benzeri bir ceza ya da talep etmesi halinde kadına boşanma hakkı tanımışlardır Medyaya akseden haberlere gore şiddete maruz kalan kadınlar, genelde kocasından ayrılmak isteyen kadınlardır Boşanma isteği dinen meşru bir taleptir Kuranın vazettiği hukum ya guzellikle gecinmek, ya da guzellikle ayrılmaktır

Aile buyukleri devreye girmeli
Aralarında gecimsizlik bulunan eşleri kendi hallerine bırakmamak, kadın ve erkeğin aile buyuklerine yuklenmiş bir gorevdir Nasihatleri ve otoriteleriyle aile buyuklerinin arabulucu ve barıştırıcı olarak devreye girmeleri Kuranda mealen şu ifadelerle emredilmektedir: “Eğer karı?kocanın birbirinden ayrılacaklarından endişe ederseniz, o vakit, kendilerine erkeğin ailesinden bir hakem, kadının ailesinden bir hakem gonderin İki taraf işi duzeltmek isterlerse, Allah onları uyuşmaya muvaffak buyurur (Nisa 35) İki taraftan aile buyuklerinin devreye girmeleri de bir sonuc vermemişse eşlerin ayrılmaları gerektiğine karar verebilirler Bu kararları sebebiyle de eşlerin birbirlerine zarar vermelerine engel olurlar Ne yazık ki gunumuzde karıkoca ve cocuklardan oluşan cekirdek aile yapısı, ihtilafları cozmede aile buyuklerini devre dışı bırakmıştır

Kuranın tesis ettiği aile meclisi muessesesini işletme imkanlarının kalmadığı bir toplumda, şiddete maruz kalan ve kalabilecek olan eşlerin korunması icin birtakım tedbirler alınması zorunludur Bunu sağlama yol ve yontemleri farklı şekillerde olabilir Kadınlar icin sığınma evleri tesis etmek bu yollardan biridir Mağdur ve mazlum olanı korumak İslamın ongorduğu ve amme otoritesine yuklediği bir gorevdir Koruma yontemi zamana ve muhite gore farklı şekiller alabilir

İslamda nemelazımcılık yoktur
İstanbul Muftu Yardımcısı Kadriye Avcı Erdemli, şiddete maruz kalan ve sığınacak yeri olmayan kadınların koruma altına alınması gerektiğini soyluyor Erdemli, “Kadın sığınma evlerinin bugun icin bir cozum olduğunu duşunuyorum diyor

İslam şiddete nasıl bakıyor? Şiddeti uygulayana nasıl davranılmasını oneriyor?

İslam, eşlerin birbirinde huzur bulacağı bir evlilik ister Yine Kuranı Kerimde, “Kadınlar sizin icin birer elbise, siz de onlar icin birer elbisesiniz (Bakara 187) buyurarak eşlerin kavga etmesini şiddet uygulamasını değil, birbirini sarıp sarmalamasını, kusurlarını kapatmalarını, elbisenin insanı suslediği gibi birbirini suslemelerini ister Savaş gibi meşru olanlar haric, şiddetin her turlusu gibi kadına karşı şiddet de cok cirkin ve dinimizin sakındırdığı buyuk gunahlardandır Peygamberimiz, Veda Hutbesinde, erkekleri eşlerine kotu davranmaktan sakındırıyor ve onları “Allahın emanı ile aldınız diye uyararak emanete hıyanet etmemelerini istiyor

Eşine bir kereliğine bile el kaldırmayan Efendimiz, zor durumlarda nasıl davranılacağını bize kendi davranışları ile oğretiyor Hz Ayşe ile girdiği bir anlaşmazlık sonucunda Peygamberimiz, Ya Ayşe! Bu konuda seninle anlaşamıyoruz Babanı yani Hz Ebubekiri hakem tayin edelim ne dersin? diye sorduğunda Hz Ayşe kabul eder ve Hz Ebubekir hakem olur Peygamberimiz, Hz Ayşeye Sen mi başlarsın, yoksa ben mi başlayayım? diye sorar Sen başla! der Hz Ayşe, Ama doğru anlat! diye de ekleyiverir Bu soz uzerine, hakem olan Hz Ebubekir kızına cok kızar Ne yani, Peygamber yalan mı konuşur? diye kızına cıkışarak elini kaldırarak vurmak ister Burada, Allahın Resulu mudahale eder ve, Ey Ebubekir, biz seni kızını dovesin diye değil, anlaşmazlığa duştuğumuz şu konu uzerinde hakemlik yapasın diye cağırdık der Peygamber Efendimizin gonlu, eşinin, babası tarafından bile dovulmesine razı gelmemiştir

Şiddeti uygulayan ve şiddete maruz kalanın cevresindekilerin ne yapması gerekiyor? Bir sorumlulukları var mı?

Guzel dinimiz, eşlerin anlaşamamaları durumunda iki tarafın ailelerinin mudahil olmalarını ve arayı duzeltmelerini istemektedir İyi niyet girişimleri sonuc vermezse boşanma da bir yoldur Bana ne, nemelazımcılık İslamda yoktur Muslumanın uzerinde akrabalık ve komşuluk hakkı vardır Ne yazık ki ozellikle buyuk şehirlerde sokak ortasında kadını bıcaklıyorlar da kimse kurtarmıyor Boyle durumlarda her Musluman kendi imkanları ve kudreti nispetinde sorumludur Kadının şiddete uğradığını goren akraba, komşu veya hic tanımayan biri bile olsa onu once kurtarmakla sorumlu, emniyet gucleri bundan sonra guvenliğini sağlamakla sorumlu, hocalar bu vebalin buyukluğunu anlatmakla sorumlu ve tabii ki şiddete uğrayan kadın şiddete boyun eğmeyip kendini savunmakla sorumludur

Zaman Gazetesi
 
Üst Alt