Sırt ağrıları milyonlarca insanın ortak sorunu... Yapılan çok sayıda ilmî araştırma sonucu; her beş kişiden biri sırt ağrısı çektiğini göstermektedir. Bilhassa gelişmiş devletlerde sırt sıkıntıları kıymetli bir meseleye dönüştü. Bunun için sırt sıhhatine ihtimam göstermeliyiz. Aksi takdirde bu ağrılar ömrümüzü olumsuz tarafta tesirler ve işgücü kaybına uğratır. Bir çok illette da olduğu üzere sırt ağrılarından değil geç kalınmaktan korkulmalıdır. Hedefimiz ağrısız, hareket kısıtlılığı olmayan keyifli bir topluluk yaratmaktır.
Sırtın yapısı
Sırtın fonksiyonel yapısı; on iki omur, artta faset eklemleri, omurlar arasında önde disk denen yastıkçılar ve artta deliklerden çıkan spinal sonlardan oluşur. Sırt omurga hareketleri; göğüs kafesinden ötürü, boyun ve bel omurga hareketlerine nazaran daha azdır.
Sırt ağrıları neden oluşur ve nasıl tedavi edilir?
Sırt ağrılarının nedeni sırtımızda omurganın her iki yanında bulunan kasların gerilmesidir. Bu gerilmenin en değerli nedeni gerilimdir. Gerilime girdiğimizde birinci evvel boyun kaslarımız gerilir. Bu gerilme sonucunda C harfine benzeyen boyun omurgamız düzleşir, omuz ve sırta giden hadlerin çıkışları daralır, sonlar ağırlık altında kalır. Bu pres ile birlikte sırttaki kaslar gerilir. Bu yüzden ağrı duyarız. Kasların uzun vade gergin halde kalması kas topaklarına neden olur. Yani tıpta fibrozit dediğimiz oluşumlara neden olur. Bu fibrozitler en ufak bir yorgunlukta, ağır kaldırma sonucunda, klima yahut vantilatör altında uzun mühlet kalmada ağrılar yaratır, dayanılmaz ağrılar çekeriz. Kas gerginliğini azaltmak için farkında olmadan sırtımızı kamburlaştırır, artık son devirlerini yaşayan ihtiyarlara döneriz. Bu ağrıları uzun hengam çekenler, avuç avuç ilaç alırlar, tabip doktor dolaşırlar, ömür uzunluğu bu ağrılardan kurtulamayacaklarını düşünerek karamsarlığa kapılırlar.
Ağrılardan kurtulmak mümkün mü, kurtulmak için neler yapmalıyız, nerelere başvurmalıyız?
1. Birinci olarak ağrımızın nedeni belirlenmelidir. Ağrının boynumuzdan mı, sırt kaslarından mı kaynaklandığı yoksa gayrı bir illetimiz mı olduğu tespit edilmelidir. Unutulmamalıdır ki akciğer illetleri, safra kesesi ve mide rahatsızlıkları da sırtta ağrı yapar. Teşhis öncelikle fiziki muayene, şikayetlerin dinlenmesi ile (ne yazık ki hastayı etkin olarak dinlemek birden fazla devir ihmal ediliyor ve yanlış sonuçlara yönleniliyor), sonra da MR, BT ve direkt grafi incelemeleri ile konur. EMG de bize yardımcı olur.
2. Sonra sıra sırt kaslarının gevşetilmesine gelir. Kas gevşeticiler ve lokal tesirli merhemler (bu merhemleri güzelce yedirerek sürdükten sonra kesinlikle en az on dakika ütüyle ısıtılmış havlu, sıcak su torbası yahut saç kurutma makinesiyle sıcak uygulanmalıdır) kullanılır, ancak yalnızca ilaç tedavisi kâfi değildir. Kesinlikle fizik tedavi yahut alternatifi (masaj, manipulasyon, nöral terapi, akupunktur, soft lazer) uygulanmalıdır. Fibrozitler teker teker tespit edilip yok edilmelidir.
3. Fizik tedavi ile birlikte gerilim etkeni de ortadan kaldırılmalıdır. Mümkünse hastanın ömründe gerilimi körükleyen ögelerde radikal değişiklikler yapmak, tatile çıkmak, hobilere daha uzun devir ayırmak nispeten yararlı olur. Şayet bu değişiklikler kâfi olmazsa bir psikiyatrisin yahut psikologun yardımını almak yararlı olur.
4. Tedavi bitiminde hekiminizin önereceği sırt kaslarını güçlendirecek egzersizleri yapmak gereklidir. Şayet gerekli ortam bulunursa sırtüstü yüzmek en düzgün egzersizdir. Güneş, deniz, sıcak kum, kaplıcalar çok yararlıdır. Soğuktan mümkün olduğunca korunmak gereklidir.
5. Tüm bu tedaviler sırasında ve sonrasında kimi hareketlerden kaçınmak gereklidir. Alandan bir şey alırken öne yahut yana eğilmek noktasına çömelmek, yukarı hakikat uzanmak bölgesine bir şeyin üstüne çıkıp işimizi görmek sırt ağrısı riskini azaltır. Başkaca mütemadi durum değiştirmek, yani uzun vade oturmamız gereken bir iş yapıyorsak en geç yarım saatte bir dolaşmak, birebir noktada ayakta durmaktan kaçınmak, televizyon seyrederken yahut gazete okurken sırtımızı ve başımızı dayayacak koltukları tercih etmek dikkat etmemiz gereken unsurlardandır.
6. Unutulmamalıdır ki keyifliyken yapacağımız karşıt hareketlerden bir dert doğmaz, lakin stresliyken yapacağımız her aykırı hareket sıhhatimizi önemli olarak tesirler.
Sırtın yapısı
Sırtın fonksiyonel yapısı; on iki omur, artta faset eklemleri, omurlar arasında önde disk denen yastıkçılar ve artta deliklerden çıkan spinal sonlardan oluşur. Sırt omurga hareketleri; göğüs kafesinden ötürü, boyun ve bel omurga hareketlerine nazaran daha azdır.
Sırt ağrıları neden oluşur ve nasıl tedavi edilir?
Sırt ağrılarının nedeni sırtımızda omurganın her iki yanında bulunan kasların gerilmesidir. Bu gerilmenin en değerli nedeni gerilimdir. Gerilime girdiğimizde birinci evvel boyun kaslarımız gerilir. Bu gerilme sonucunda C harfine benzeyen boyun omurgamız düzleşir, omuz ve sırta giden hadlerin çıkışları daralır, sonlar ağırlık altında kalır. Bu pres ile birlikte sırttaki kaslar gerilir. Bu yüzden ağrı duyarız. Kasların uzun vade gergin halde kalması kas topaklarına neden olur. Yani tıpta fibrozit dediğimiz oluşumlara neden olur. Bu fibrozitler en ufak bir yorgunlukta, ağır kaldırma sonucunda, klima yahut vantilatör altında uzun mühlet kalmada ağrılar yaratır, dayanılmaz ağrılar çekeriz. Kas gerginliğini azaltmak için farkında olmadan sırtımızı kamburlaştırır, artık son devirlerini yaşayan ihtiyarlara döneriz. Bu ağrıları uzun hengam çekenler, avuç avuç ilaç alırlar, tabip doktor dolaşırlar, ömür uzunluğu bu ağrılardan kurtulamayacaklarını düşünerek karamsarlığa kapılırlar.
Ağrılardan kurtulmak mümkün mü, kurtulmak için neler yapmalıyız, nerelere başvurmalıyız?
1. Birinci olarak ağrımızın nedeni belirlenmelidir. Ağrının boynumuzdan mı, sırt kaslarından mı kaynaklandığı yoksa gayrı bir illetimiz mı olduğu tespit edilmelidir. Unutulmamalıdır ki akciğer illetleri, safra kesesi ve mide rahatsızlıkları da sırtta ağrı yapar. Teşhis öncelikle fiziki muayene, şikayetlerin dinlenmesi ile (ne yazık ki hastayı etkin olarak dinlemek birden fazla devir ihmal ediliyor ve yanlış sonuçlara yönleniliyor), sonra da MR, BT ve direkt grafi incelemeleri ile konur. EMG de bize yardımcı olur.
2. Sonra sıra sırt kaslarının gevşetilmesine gelir. Kas gevşeticiler ve lokal tesirli merhemler (bu merhemleri güzelce yedirerek sürdükten sonra kesinlikle en az on dakika ütüyle ısıtılmış havlu, sıcak su torbası yahut saç kurutma makinesiyle sıcak uygulanmalıdır) kullanılır, ancak yalnızca ilaç tedavisi kâfi değildir. Kesinlikle fizik tedavi yahut alternatifi (masaj, manipulasyon, nöral terapi, akupunktur, soft lazer) uygulanmalıdır. Fibrozitler teker teker tespit edilip yok edilmelidir.
3. Fizik tedavi ile birlikte gerilim etkeni de ortadan kaldırılmalıdır. Mümkünse hastanın ömründe gerilimi körükleyen ögelerde radikal değişiklikler yapmak, tatile çıkmak, hobilere daha uzun devir ayırmak nispeten yararlı olur. Şayet bu değişiklikler kâfi olmazsa bir psikiyatrisin yahut psikologun yardımını almak yararlı olur.
4. Tedavi bitiminde hekiminizin önereceği sırt kaslarını güçlendirecek egzersizleri yapmak gereklidir. Şayet gerekli ortam bulunursa sırtüstü yüzmek en düzgün egzersizdir. Güneş, deniz, sıcak kum, kaplıcalar çok yararlıdır. Soğuktan mümkün olduğunca korunmak gereklidir.
5. Tüm bu tedaviler sırasında ve sonrasında kimi hareketlerden kaçınmak gereklidir. Alandan bir şey alırken öne yahut yana eğilmek noktasına çömelmek, yukarı hakikat uzanmak bölgesine bir şeyin üstüne çıkıp işimizi görmek sırt ağrısı riskini azaltır. Başkaca mütemadi durum değiştirmek, yani uzun vade oturmamız gereken bir iş yapıyorsak en geç yarım saatte bir dolaşmak, birebir noktada ayakta durmaktan kaçınmak, televizyon seyrederken yahut gazete okurken sırtımızı ve başımızı dayayacak koltukları tercih etmek dikkat etmemiz gereken unsurlardandır.
6. Unutulmamalıdır ki keyifliyken yapacağımız karşıt hareketlerden bir dert doğmaz, lakin stresliyken yapacağımız her aykırı hareket sıhhatimizi önemli olarak tesirler.
