Teleskop, fazla uzak cisimleri yakınımızdaymış gibi gösteren çok etkileyici bir alettir Teleskoplar günümüzde çok dağıtılmış boyutlarda kullanılmaktadır Oyuncakçıdan alabileceğiniz ufak teleskopların yanına, tonlarca ağırlığa sahip mesela Huble Uzay Teleskobu gibi çeşitleri vardır Teleskopun ne kadar etkileyici bir aygıt olduğuna örnek vermek gerekirse, 20cm ’lik minik bir teleskopla 80 metre uzaktaki bir el yazısını okuyabilirsiniz
Dünyada, sırça mercek kullanan kırıcı teleskoplar ve aynalens sistemini kullanan yansıtıcı teleskoplar elde etmek üzere iki nesil teleskop çeşidi bulunur Her iki metodla da yapılan meslek benzer olmasına rağmen, birbirinden fazla öbür şekillerde çalışırlar
Teleskobun nasıl çalıştığını anlayabilmek için şöyle göz önünde bulundurmak gerekir; niçin 80 metre uzaklıktaki yazıyı okuyamıyoruz? Cevabı çok basit, çünkü yazının gözümüzde retina üzerine düşen boyutu çok küçük kalıyor ve okunamıyor Gözümüzü bir dijital kamera olarak düşünürsek, 80 metre uzaktaki yazıların görüntünün tamamına baktığımızda birkaç pikselden oluşacağını ve okunabilecek büyüklükten oldukça uzak olduğunu anlayabiliriz Eğer fazla daha büyük gözümüz olsaydı, o zaman görüntünün o kısmına odaklanıp yazıyı okuyabilirdik
İşte teleskobun alıştırma mantığı da bunun gibidir Tarafsız merceğinin odaklandığı yerden gelen ışık kırılmaya uğrayarak ya da aynalarla yansıtılarak bir noktada toplanır ve çok daha büyük gözükmesi sağlanır İnsan gözünde mercek sabittir, bu nedenle yakınlaştırma ya da uzaklaştırma yapamayız Yapabildiğimiz şey yalnızca bir noktaya odaklanabilmekten ibarettir
Elinize bir büyütücü alıp baktığımızda aslında büyütücü merceğiyle kendi göz merceğimiz arasında bir teleskop sistemi oluşturmuş oluruz
Teleskobun alıştırma şekline şematik olarak bakarsak;
Burada nesnel lensine gelen ışık, kırılarak göz merceğine yansır ve bakış artık küçük mercekte oluştuğundan kat be kat büyütülmüş gözükür
Teleskopların bu bakımdan iki esas özelliği bulunur, birincisi ışığı ne dek iyi alabildiği ve ikincisi aldığı görüntüyü ne dek büyütebildiğidir Bunlar da tarafsız merceğinin saflığına, kalitesine, pürüzsüzlüğüne ve en önemlisi büyüklüğüne bağlıdır Ne değin büyük mercek kullanılırsa böylece büyük görünüm elde edilir
Tarihçe
Teleskop başlangıçta Hollandalı Hans Lippershey göre 1608 yılında icad edilmiş ve askeri alanda kullanılmıştır Kırılma prensibine dayanan bu teleskob gökbilim alanında birincil kullanan Galileo ’dur Lippershey ve Galileo dışbükey ve içbükey lenslerin birleşiminden oluşan teleskopları kullanıyorlardı 1611 yılında Kepler iki konveks lens kullanarak geliştirdiği teleskobu kullanmaya başladı Kepler ’in geliştirdiği bu sistemi kullanan teleskoplar halen en iyisidir