Son Konu

Telkinname

iltasyazilim

Yeni Üye
Katılım
25 Ara 2016
Mesajlar
2
Tepkime
1
Puanları
38
Yaş
35
Credits
-2
Geri Bildirim : 0 / 0 / 0
TELKÎNNÂME

Alemdar YALÇINHacı YILMAZ*


Sunuş

Okuyacağınız belge, Malatya’nın Mezirme köyünde Şah İbrahim Veli üzerine yaptığımız alan araştırması sırasında, emekli bir polis memuru olan ve İstanbul’da yaşayan Mustafa Yılmaz Bey tarafından bize verilmiştir Köyün yaşlıları ile yaptığımız görüşme sırasında, icazetname ve şecerelerin cemlerde sergilendiğini ve bunun da sahte dedelik iddiasında bulunanlara inanılmaması için yapıldığını belirttiler Sayın Mustafa Yılmaz, bu belgenin başağalara ait bir belge olduğunu ve cemlerde sergilendiğini belirtti Mustafa Bey belgeyi Araştırma Merkezimize İstanbul’dan göndermiştir Belge parçalı kâğıtların eklenmesi ile oluşturulmuş on bir metrelik bir rulo hâlindedir Daha çok icazetname ve şecerelerin yazılış tekniği ile ve saklanış tekniğine uygun bir biçimde düzenlenmiştir Yani bir kişinin sürekli olarak yanında taşıyacağı özel bir kılıf içinde yağmura, rutubete ve yangına karşı korunmak üzere hazırlanmıştır

Belge metni, Eşrefzade İzniki tarafından düzenlenmiştir Metinde AleviBektaşi terminoloji ile Sünniliğin bazı ilkeleri âdeta birleştirilmiş gibi görünmektedir Eski Alevi kaynaklarında Sadreddin Konevi’ye zaman zaman atıf bulunmakla birlikte bu metinde Sadreddin Konevi’nin düşüncelerinin daha çok öne çıktığını görüyoruz

Belgenin bir başka önemli boyutu dili ve yazısıdır Dili, günümüzde rahatlıkla anlaşılacak kadar sadedir Anlatımda, geleneksel Türk nesir üslûbunun şiirli yapısı kendisini göstermektedir

Belge Türk tasavvuf kültürü bakımından çok önemli olduğu gibi Türk edebiyatı açısından da önemlidir Çünkü Eşrefzade İzniki, Türkçe’nin en yaygın anlarından birinin sahibi olan Eşrefoğlu Rumi’dir Eşref Oğlu Rumi, Kadiriyye tarikatı mensubudur ve Abdül Kadir Geylaniye bağlıdır Bazı AleviBektaşi belgelerinde, özellikle Güney Doğu Anadolu Bölgesindeki bazı Alevi kollarının Abdülkadir Geylani ile ilişkili olduklarını görüyoruz Ayrıca, Hacı Bektaş Veli’nin Araştırma Merkezimiz tarafından yayımlanan Makalatı Gaybiyye ve Kelimâtı Ayniyye isimli eserinde de ona atıf yapıldığı görülmektedir Yine, Tacü’lArifin Ebu’lVefa’nın da öğrencilerinin kendisinin ölümünden sonra Rufai tarikatına girdikleri bilinmektedir

Belgenin Aleviliğin önemli merkezlerinden birinde bulunması, cemlerde açılarak sergilenmesi, Ehli Beyt’e ve Anadolu Aleviliğine yakın bir dil kullanılması çok önemli bir durumdur Bu bakımdan araştırmacıların ve okuyucularımızın ilgisini çekeceği açıktır

Öcellikle, araştırmacıların bu belgeyi, Eşrefoğlu Rumi’nin Menakıbı Eşrefzade isimli kitabı ile karşılaştırarak çok önemli sonuçlar bulacaklarını umuyoruz



BELGENİN OKUNUŞU



Sîkâlü’l Kulûb

La ilahe illallah Muhammedün resulullah Ma şaellah Kân, vema lem yeşe’ lem yekün La havle vela kuvvete illa billahil aliyyil azim



(Belgenin bu kısmında yıldız şeklinde çizilmiş bir şekil ve içlerinde şu isimler yazılıdır)Hazreti Muhammed, Hatice, Hüseyin, Hasan, Fatıma, Ali

Dış kısmında: Hamza, Abbas, Kasım, Tahir, Tayyib, İbrahim

Tam ortada: Selamüllahi teala aleyhim ecmain

(Bu kısmın alt tarafında iki mühür bulunmaktadır Mühürlerde: “Elfakir Süleyman müştaku habibil kerim yazılıdır






TELKîNNÂME

Âdâbü’z zikri’ş şerifi suluki Kadiriyye, Şeyhi Ekber ve Eşrefzâde kuddise sırrıhüma hazretlerinin tarikatları üzere



Bismillahirrahmanirrahim

Şükr ü sipas ol ğafur u rahim vahid ü bî hemtâ olan bârî teala hazretlerine olsun ki nimeti bîhisab ve rahmeti bînihayetdir Salavat ol habibi şehinşah ve mürşidi âlem olan Hazreti risaletpenah efendimizin üzerine olsun ki, sadıkü’lva’dü’lemin ve rahmeten lil alemindir Ve ol şahın âl ve Ehli Beyt, ezvâc ve ashabına aşk birle tahiyyat olsun ki tayyipler ve tahirler ve gerçeklerdir Ve eşyahı selase ki, seyyidina Gavsi Geylanî ve hatemül evliya Şeyhi Ekber ve Eşrefzade Rumî hak celle ve ala hazretleri bunlardan razı olsun ki, irşadları hafkına dolup ve her canibte nuri münire mazhar bisyardır Ve ceddi manevilerimiz ki, Pir Muhammed ve Hüseyin Mücahidi ve mürşidi bozorkvarımız Mevlana Ahmed Arif hazaratının ervahı mutahharaları şad olsun kim, ulemai rabbaniyyundan sahibi rusuh ve insanı kamil olduklarında asla iştibah yoktur Cenabı zül celal hazretleri iş bu zikr olunan zevatı kiramın âbı ruyları hürmetine ihvan ü mühibbanımızı ve cümle ümmeti icabetten olan canları rahı rastdan reha kılmasın Allah, Allah, âmîn Ve bihürmeti seyyidi’lmürselin

Ve ba’dehu ey talip, rahı rıza kulağından pembei(pamuk) çıkar ve beyan olunacak makalatı işit ve hıfz idüp dü kûşuna(iki kulağına) menkûş(küpe) idin Ve anınla amel itkim, rahı necat ve eslaftan geçen gerçek irenler suluk ve eseri budur Cenabı vacibül vücud hazretleri sana aşk ve muhabbetini ihsan iylesün Zira aşk, bir mürşidi manevidir ki, talibi maksuduna vasıl kılıcıdır Ve aşkı hüdanın tahsil olunması zikri hüda iledir Hemen sen Allah Allah di, Hak seni mahrum komaz Bu tariki hidayette her salikin iradet ve hizmetine göre ücreti i’tâ olunur Elhasıl zikrullahda hasais(özellik ve sır) çoktur Ezcümle birisi, Hak celle ve alanın zâkirîn kullarına zikr ile mükabelesi olup Kur’anı Azimüş şanda: “Fezkurû ezkurkum(Bakara 152: Beni zikredin ki ben de sizi zikrdeyim, hatrlayayım) buyurmuştur Kema kale bilisani habibihi: “Ene celisün men zekerenî (Hadisi kutsi: Ben, beni zikredenin dostuyum) sadakallahül azim vez zakiru habibullah sadaka resulussakaleyn

İmdi zakir olan kimse için begayet lazımlı âdâb budur ki, ve her yevm yirmi dört saat içinde şuğli dünyadan bir hâlî(boş) vakitte ve bir halvet mahalde pak abdestle kıbleye karşı kuud(oturup) idüp ve gözlerini kapayıp cenabı hazreti risaletpenah sallallahü aleyhi ve sellem efendimizi ber vasii âlî ve müzeyyen kasr üzerinde kuud itmiş bilip yemininde Sıddıki a’zam hazretleri ve yesarında hazreti Faruk ve zahrında hazreti zinnureyn ve rikabında seyyidül evliya cenabı şah Aliyyül mürteza hazretlerini calis(oturmuş) olmuşlar bilip ve şahı velayet mübarek sağ dizini dikip ve sağ yedi şerifi sol canibinde ihsanı hüda olan zülfikarın kabzasında kuud itmiş ad oluna(hayal ede) Ve bu sır ehline bînikabtır(gizli değildir) El hadisi kudsî: “İnnellahe yuhibbü’şşücaate(Allah yiğitliği sever) ve sair ashabı kiram ve düvazdei imamân ve çehardei masum pakan rıdvanullahü teala aleyhim ecmain hazretleri dahi mürşidi âlem sallallahü aleyhi ve sellem hazretlerinin hizmeti şerifiyle ve nutkı düreri barları zuhuruna müntezıran sultanı enbiyanın ve çar kıdvei ehli imanın etrafını ihata itmişler bilip nitekim hakkı âlilerinde peygamberimiz buyurmuşlardır: “Ebu Bekr imadüddin(dinin direği) ve Ömer ğalikil fitne(Fineyi yok eden) ve Osman mihnetül münafıkîn(münafikların sıkıntısını çeken) ve Ali minnî ve ene min Ali haysü yekûnu ekûnü ve haysü ekûnü yekûnü(Ali ise benden ben de ondanım O neyse bende O’yum ben neysem o da O’dur) sadaka resulüs sekaleyn

Ve ba’dehu, zakir olan kimse Sultanül Evliya es Seyyid Abdülkadir hazretlerini kendi sağ omuzu üzerine ve hatemül evliya Şeyhi Ekber İbnil Arabi hazretlerini dahi sol omuzu üzerine basmışlar bilindikden sonra kutbul vakt Eşrefzâde Abdullah er Rumî ve Ebu Medinul Mağribî ve Yunusul Kısar el Haşimî ve Sadreddin el Konevî ve Abdülğani İbnin Nablusî ve Izzeddin Ahmed el Burusî ve Osman Nuri ve Mevlana eş Şeyh Ahmed kaddesnallahü esrarahüm ecmein Ve bunları dahi karşısında hazırıı meclisi kuud itmişler ad idüb ba’dehu sol destini(el) yesar(sol) dizi üzerine açık bırakıp kalben Bârî teala hazretlerinin lutf ü inayet ve feyzi hidayet ve aşkı muhabbetini, sâil(istek sahibi) sultandan nesne talep eder gibi ihsana muntazır durup ve zikr olunan zevatı kiramın sırrı ruhaniyyetlerinden sırren istimdad talep iyledikten sonra bir kere bismillahirrahmanirrahim diyip huzurı kalp ile okuyup ve kendi işiteceği kadar savtla(ses) kesrette(kalabalıkta) böyle hafi(gizli) ve halvette(yalnızken) cehren (açıktan)bis savt zira cehren olan zikirde safa ve esrar çoktur Yüz kere estağfirullah ve otuz üç kere salavatı şerife ve iki yüz altmış altı kere kelimei tevhid yani la ilahe illallah okuya Ve istiğfarda kalben uzar ve küstahlıklarına nadim ve muterif olarak, ya rabbi cemi hata ve günahlarıma tevbe ve inabet birle sana rucu ittim diye gönlünde cevelan ittire ve salavatı şerifede dahi gönlünden ilahi rahmetin peygamber efendimizin âl ü ahbabının üzerlerine ola diye ve tevhidi şerifte dahi kalbinden lâ ma’bude illallah la maksude illallah la matlube illallah(Allahtan başka ilah ondan başka sevgili ve ondan başka ulaşılacak yoktur) diye tefekkürde buluna gaflet itmeye Zira gaflet ile olan ibadet bîfaidedir Ve iki yüz altmış altı tevhidin nihayetinde, la ilahe illallah Muhammeden resulullah Aliyyün veliyyüllah, Abdülkadir şeyhi Ekber Eşrefzade şey’en lillah Ve mürebbimizi dahi beraber yad ide Yani falan zat mürşidüllah diye Ve badehu üç ihlas bir fatihai şerif okuyup şöyle diye; peygamber efendimizin ve cemi âl ü ehli beytinin ve ezvacının ve ashabının ve Adem ile hatemül enbiyanın meyanında gelen enbiyai izamın ve hatemden bu deme degin zuhur iden evliyai kiramın ve bana şu i’ta olunan ruhsatnamede zikr olunan şuyuhumuzun fil cümlesinin ervahı şeriflerine hibe ittim diyerek serefrû idüben kalkıp sair hizmetine meşgul ola Ve amma bu telkin ittiğimiz ezkar ile kalmayıp sırran ve cehran ve huzuran cenabı hak teala hazretlerinin zikrinden dûr(uzak) olmayıp gecelerde ve gündüzlerde dururken ve otururken ve yatarken ve kalkarken ve sağından soluna dönerken ve gezerken ve deryada sefine içre ve karada hayvan üzerinde ve debankeş giderken ve sağlığında ve meriz bîtab halinde ve dünyaca olan hizmeti her ne ise anı işler iken sukunla ve hareketle gizli ve aşikare yani kalp ile ve lisan ile zikri şerife devam idip cenabi Hakkı unutmamalı ehli huzurdan olmaya sa’y u gayret itmelidir Zira bari teala hazretleri Kur’anı Mübinde “Beni çok zikr edindeyü emreylemiştir Ve hakkı çok zikr etmek ancak böyle olur Ve zikri kesir(çok zikir) için adet ve vakit olmaz ve bizim zikri şerife vakit ve aded beyan iylediğimiz mübtedileri(yeni talebeleri) terbiye ve zikre alıştırmak ve tadını tattırmak içindir Nitekim Kuranı azemüşşanda “Ya eyyühellezine amenuzkurullahe zikran kesira (Ahzab suresi 41: Ey iman edenler Allahı çok zikredin) sadakallahül azim Kavli şerifi vacib teala hazretlerinin zikri kesir ile zikr edilmesini müminlere emr ve tenbihtir Zikrullahın hasaisi(sır ve faydalarının) bisyar(çok) olduğu ehline hafi değil ve biri muvakkat olmadığıdır ki abd mümin cemi evkatda(her zaman) Bârî tealayı zikr ile memurdur Velhasılı kelam zikri şerife umum halette müstedam(devam edip) olup la ilahe illallah Allah Allah di hemen durma ey talip Nitekim Hak teala Kuranı Mübinde “Ellezi yezkurunallahe kıyamen ve kuuden ve ala cunubihim(Ali İmran 191: Onlar ki Allahı oturarak, ayakta ve yanlarının üzerine yatarak zikrederler)buyurmuşturVe resul aleyhisselam dahi zikri hüdanın cemi a’mali hayriyyeden faideli ve ekmel ve Adem oğullarını tamudan halas idici olduğunu saadetle beyan buyururlar: “Ma amile ibnu Adem amelen enca lehu min azabillah min zekrillahi teala (İnsanoğlu kendisini azaptan kurtaracak işler olarak Allah’ı zikirden daha iyisini yapmaz) “Ve ela ünebbiüküm bi Hayri a’maliküm ve ezkaha ınde melikikum ve erfeaha fi derecatiküm ve hayrün leküm min i’taiz zeheb vel varak ve hayrun lekum ve min en telakku aduvvekum fe tadribu rikabehum ve yedribu rikabekum kalu: bela ya resulallah Kale: Zikrullahi azze ve celle ve seyyiru sebakal müferridun Kîle: men hum ya resulallah Kale: ellezine’htezzu bi zikrillahi hatta vadaaz zikru anhum ve evzarehum (size amellerin en hayırlısını, sizi en yüksek dereceye çıkararını, altından ve maldan daha iyisini ve düşmanlara galip gelicisini haber vereyim mi ? Evet ey Allah’ın elçisi, dediler Allahı zikreden ve önceki iyilerin yolundan gidenlerin yaptıklarını yapın, dedi Onlar kimlerdir, dediler Onlar zikirden sağa sola sallananlardır ki bu zikir onların bir çok günahtan kurtulmasını sağlamıştır) Sadaka resulullah

Nazm: Zikri Hakla bast idüp, can didesin canana bak

Varlığı kuvvayı Süleyman, katre ol ummana bak

Allah Allah di müdam, öz arını lâ ile geç

Var cemali cennette, zevkıyle ihsana bak

İmdi ey talip, bu kadar yorulup makali(sözü) uzatmaktan murad seni tariki aşka irşad ve seleften(eskilerden) geçen gerçeklere az ve çok benzetmek içindir Hemen benzeme sa’y it ki hadisi şerifte gelir: “Men teşebbehe bi kavmin ve hüve minhum(Kim bir kavme benzerse o onlardandır) ve bunu dahi bilmek gerektir ki talibi Hak olan kimse geceleri bütün bütüne gafletle geçirmeyip kalil ü bisyar(az veya çok) cenabı hakka ibadet ve zikri şerifine meşgul olmağı kendüye tederrüc(kademe kademe) ile âdet itmelidir Ve sultanüş şuyuh seyyid Abdulkadir radıyallahü anh hazretleri Gunye nam kitabında salikanı mübtedi haklarında buyurmuşlardır ki, hiç değil ise bir koyun sağımı miktarı talibi hak olan gecelerde uyanık bulunup salat ve zikrullahla meşgul olmalıdır Ve bunu dahi bilip amel it kim, sadık zakirlerle haşr olasın Şol telkin eylediğimiz vazifeyi 24 saat içinde her ne vakit kolayına gelir ise şuğli dünyadan bir hâlî vakitte icra it didiğimize ve vasi’ bıraktığımız sebep budur ki, terk olunup da yebuset ve kasaveti kalp itmemek içindir Zira, şeyhimiz Eşrefzade Abdullah İznikî kuddise sırrıhul baki Tarikatnamesinde buyurmuştur ki, talibi Hak olan kimse vird ü evradını ve buna benzer vazaif idindiği nesneleri terk itmek olmaz ve ger ider ise, şöylece bil kim, ol gün ona ruhani ve cismani gönül sıkıntısı yetişeceği bir çok kemil evliyadan mervidir Ve bir de talibi Hak olan kimseye lâzımdır ki, eline ve beline ve iline ve diline sahip ola Yani eliyle komadığı nesneyi kaldırmaya ve saniyen bele sahip olmak budur ki zinaya ve livataya yakın olmaya gözünü ve gönlünü dahi sakına yani şehvetle kimsenin püser(oğlan) ve duhterine(kızına) nazar itmeye ve gönlüne dahi bunun gibi nesne gelir ise, def’ine sa’y ide Ve nefsiyle ruz ü şeb(gece gündüz) durmayıp mücahede kıla Zira cihadı ekber nefisle muharebe itmektir Ve kale aleyhisselam ınde rucuihi minel ğazai(bir savaştan dönerken) : “race’na minel cihadil asğari ilel cihadil ekber(Küçük cihattan büyük cihada dönüyoruz) sadaka resulullah Ve ilden murad gönüldür ki, nazargahı ilâhidir Öyle bir âlî makamdır ki, cenabı hak sırrına mazhar olmağı cümlemize müyesser eylesin Elden geldiği kadar bu âlî makamın tathiri(temizliği) için paspanlık ve derbanlık idüb yani ağyarı hubbi sevai nefy itmeye(gönülden her şeyi çıkarmaya) gayreti aşk ve muhabbeti yari kararlaştırmağa sürat eylemek lazımdır Ve süratten murad istikamet ve vazaifini terk itmemektir Ve zebana(dile) sahip olmak dahi budur ki, gıybet, mâ lâ ya’nî ve küfri duruğ gibi fahişi bî faide hata ve evzarı iras idici makalatı terk itmektir Ve saliki mübtedi için, faideli sözleri dahi az söylemek lazımdır Zira sükutluk afatı zebandan bais necat ve marifetullah iras idici ve hakkı hakkel yakin bilmekliğe bir âleti maneviyedir Nitekim hadisi şerifte gelir: “Men samete neca minel cehli billahi (kim susarsa Allahı tanımamazlıktan kurtulur) “Vassamtü hikmetün (Susmak hikmettir) “Vel kizbü mücanibül iman (Yalan imanın düşmanıdır) “Vel gıybetü eşeddü minez zina (Gıybet zinadan tehlikelidir) “ Ve min husni islamil meri terkuhu ma la yanihi (İslâmın en iyi huyu boy lafı terk etmektir) sadaka habibullah Ve kıdvemiz ibnül Arabî şeyhi ekber kaddesellahü sırrahul ethar hazretleri dahi buyurmuşlardır: “Fessamtü yurisü ma’rifetullahi (Susmak Allah’a ulaştırır) el hasıl sukutlukta faide bisyar ve ibadetten olduğunu ehlullahtan bazıları beyan kılmışlardır Ve dahi talibi rahı visal olan aşıklara gayet gerekli nesne budur ki bisyar(çok) uymayıp haram melbusat(giysi) ve lokmayı terk birle helali dahi kalil(az) ekl(yemek) itmekle kendiye âdet idine Zira çok yemeklik kalbi öldürür Ve (büyükler) ne buldu ise nefisle mücahede ile buldular Ve kale aleyhisselam: “La yemutül kulubü illa bikesretit taami (Kalpler ancak çok yemek ile ölür) “ Ve cahedû enfüseküm bil cui vel ataşi fe innel ecr fi zalike ke ecril mücahidü fi sebilillah (Aç ve susuz bırakarak nefsinizle savaşın Bu, tıpkı mücahidin savaş alanındaki sevabı gibi sevap kazandıran bir iştir) “Vel ibadetü aşeratü aksam tis’atün minha fi talebil helali (İbadet on kısımdır; onlardan dokuzu helal rızık için çalışmaktır) sadaka habibullah Kema kalellahü teala azze ve celle fi Kur’anı azimüş Şan : “Kulû minet tayyibati va’melû salihan (Müminun 51: Temiz yiyeceklerden yiyin ve güzel ameller işleyin) sadakallahül azim Ve bir de talibi Hak ve saliki sadık oldur ki fenadan bekaya rıhleti unutmaya ve kendini daim meyyit makamında tutup teneşir tahtasının üzerinde bilekim üzerinden fenalık gelmeye ve Haktan ihafesi(korkusu) ve hayası terakki eyleye ve bir faidesi dahi budurkim mevti manevi sırrına mahzar düşmege mevti suriyi unutmamak bir âlettir Zira bu yolda ölmezden evvel ölmek gerektir Ve hadiste gelir: “Mûtû kabe en temûtû (Ölmeden evvel ölünüz) tarikatten murad ve maksud budur Bunu arzu idip digeri dahi unutmamalıdır Nice unutulurkim gelici şey yakındır: “Kullu âtin karib (Her gelen yakındır) ve bir de ehli tarik ve mümin şol candır ki istiğfarı lisanından kesmeye ve her dem mevte muntazır(bekleyen) olup tövbe üzere buluna ki gafil iken birden mevt irub(gelip) de tevbesiz azm(gitmek) itmeye El hasıl insan beşerdir her ne kadar şaşıp bed amelde bulunur ise dahi anı da sıdk ile geri günah itmemek niyetiyle hemen tövbe idip özünü hakka ısmarlayıp büka(ağlamak) ve yalvarmakla ibadete meşgul olmak lazımdır Günahkârım ve hata idiyorum, diye ümidi kesmek olmaz Hak teala anadan ve babadan ehramdır(daha merhametli) ve nice gümrahların tevbelerini kabil birle ısyanlarını afv ü mağfiret eylemiştir Ve hiç günah itmemişler gibi olmuşlardır Nitekim hadisi nebevi de gelir: “et Taibü minez zenbi kemen la zenbe leh (Günahından tevbe eden(ve bir daa onu yapmayan) hiç işlememiş gibidir) Murteza kerremallahü veche hazretlerinin huzuruna bir kimse gelir Ben bir günah işledim, nice ideyim didikte, tevbe eyle, diye buyurdular Tevbe ettim ve lakin bozdum, didikte, yine tevbe it, didiler Ya Emiral Müminin ne vakte kadar ideyim, diye sual ittikte, tâ şeytanı yeninceye kadar, diyü buyurdular Fefhem(Anla)

İmdi ey talib, istiğfar ve lafzai celali aşık, sadık için zebanından ve gönlünden bırakmak olmaz Vesselam hemen gezip otururken sırran(gizli) ve cehran(açık), estağfirullah ve Allah Allah, di müdam Bir de salik ve müştakı hüda olan kimseye cümleden elzem budur ki salatı hamsenin(beş vakit namaz) vakti geldikte geçirmeyüb ve ta’dili erkan üzere huşu ve hudu ve huzur ile ve Muhammed (as) ve Ali (kv) hazaratının işaret ve beşaret iyledikleri ve kıldıkları gibi eda itmege sa’y ü gayret ide Zira Allah Teala hazretleri kullarına tevhidden sonra yani vahdaniyetini birledikten sonra, namazdan sevgili nesne farz iylemedi Nitekim hadisi şerifte gelir; kalennebiyyü aleyhissalatü ves selam “Ma ifteraza ala halkıhi ba’dettevhidi ileyhi ehabbü mine’ssalah (Yarattıkları üzerine tevhitten sonra namazdan daha sevimli bir şeyi farz kılmadı) “Es salatü imadü’ddin fe men ekameha ekâme’ddin ve men terekeha fekad hedeme’ddin (Namaz dinin direğidir Kim onu kılarsa dinini sağlamlaştırmış, kim onu terk ederse dinini yıkmış olur) ve “men tereke’ssalate müteammiden fe kad kefere sadaka resulullah Manayı şerifi: Namazı kast ile bî özr(özürsüz) terk iden kafir olur, dimekdir Yani bir adam sağ ve salim özr ve bahanesi yok iken kılmasına gücü yettiği halde kılmayub terk itse, İmam Şafii katında kafir olur Ve İmam Ebu Hanife buyurur ki; “Namaza itikadı olup da kahilliğinden(tenbelliğinden) kılmasa ve niyeti giru kılmağa olsa, kafir olmaz günahkar olur Ve haklığını inkar itse kafirdir, radiyallahü anhüma

Ve bir de ehli imana lazımdır ki, resul aleyhisselamın âl ve ehli beytine ezvac ve ashabına ensar ve etbaına ve hatta atına ve devesine can u dilden muhabbet idüb ve gönlünü anların sevgisiyle daima tezyin ile ve nurul enderide ve hakkı alilerinde kıl ü kal(dedikodu) iden taifattan teberri(uzak)birle … sakınub ve dostlarına dahi tevella birle muhabbet ve kendüsü dahi bu babda keffi lisan şüphe vü şek ve karışıklıktan gönlünü uryan ve şanlarında gayretkeşliği üzerine mu’tad ve bendeganlık zümamını boynundan ihrac itmemeye sa’y itmelidir Zira Hak celle ve ala hazretleri ve resulü sallallahü aleyhi ve sellem efendimiz rütbei feyzleriyle makâmât ve kemâlâtı kudsiyyelerini âyât ve ahâdîs ile beyan buyurmuşlardır Kavluhû aleyhisselatü ve’sselam: “Eshabî ke’nnucumi bieyyihim iktedeytüm ihtedeytüm (Ashabım yıldızlar gibidir hangisine uyarsanız kurtulursunuz) Ve kale aleyhisselam: “Seeltü rabbi azze ve celle en la yerda an ümmetî ve ûhiyellahü ileyye kad radaytü an ümmetike illa an selesa; men kale:el Kur’anü mahlukun ve men sebbe eshabeke ve men tekelleme bil kaderi (Allaha ümmetimden kimlerden razı olduğunu sordum Bana ahiyle bildir ki, üç kişiden razıolmam; Kur’an mahluktr dienden, senn arkadaşlarına sövenden ve kader hakkında ileri geri konuşandan) Ve hassaten çehar yar Güzin(dört halife) radıyallahü anhüm ecmein hazaratının hakkı âlilerinde pek çok hadisi şerifler buyurmuştur Ez cümle biri “İnnellahe teala ferada aleyküm hubbe Ebi Bekr ve Ömer ve Osman ve Ali kema ferada aleykümü’ssalate ve’ssıyame ve’lhacce ve’zzekate fe men ebğada vahiden minhüm fela salate lehu ve sıyame lehu vela hacce vela zekate ve yuhşeru yevmel kıyameti min kabrihi ile’nnari ( Allah teala size Ebu Bekir, Ömer ,Osman ve Ali’yi sevmeyi tıpkı namaz, oruç, hac ve zekatı farz kıldığı gibi farz kılmıştır Kim onlardan birine buğzederse, onun ne haccı ne zekatı ne de orucu kabul olur Ve bu kişi mahşer gününde doğrudan doğruya cehenneme gider)

Ve kalellahü teala azze ve celle “Ve kefa billahi şehiden (İsra 96: Allah şahid olarak yeter) ve “Muhammedun resulullah vellezine meahu eşiddâü alel küffari rühemaü beynehüm terâhüm rukkean sücceden yebteğune fadlen minallahi ve rıdvana (Fetih 29: Muhammed Allah’ın peygamberidir Onunla beraber bulunanlar kafirlere karşı pek şiddetli, kendi aralarında çok merhametlidirler Onları ruku ve secde ediciler olarak görürsün Allah’tan rızalık ve yardım dilerler) sadakallahülazim Ve şanlarında daha bir çok hadis ve ayeti kerime olduğundan maada iş bu ayeti şerif dahi hazreti seyyidi kainat sallallahü aleyhi ve sellem efendimiz ile ve tarafı nebevilerinden cennetle tebşir olunan aşerei mübeşşere ki Ebu Bekr ve Ömer ve Osman ve Ali ve baki kalanıdırhakkı alilerinde inzal buyurulduğunu ekabir şuyuhumuzdan gavsül azam Abdülkadir el Cilî, şeyhi ekber ve sairleri kitaplarında ba mana hakikatiyle beyan buyurmuşlardır Radıyallahü teala anhüm ecmain Ve yine Ehli Beyt ve Ashabı Kiram şanlarında hadisi şerifte gelir: “Lev abedtümüllahe teala hatta tekunuke’l hanayâ ve sumtum hatta tekunuke’levtâr ve sallaytum hatta teciffe rükbetün minkum sümme ebgadtum vahiden min ehli beytî ev vahiden min ashabî lekebbekumullahu teala ala menahirikum fi narı cehennem (Şayet siz beliniz bükülünceye kadar ibadet etseniz ve iyice zayıflayıncaya kadar oruç tutsanız, dizlerinizin bağı çözülünceye kadar namaz kılsanız, daha sonra da ehli beytimden ve ashabından birine buğzetseniz, Allah sizi yüzüstü cehenneme atar) Sadaka habibullah Ve mana ehline hafi değil El hasıl rasulün evladını sevmeyen Harici Yezid ve ashabına buğz iden Rafizi Pelit ve dairei İslâmiyyetten huruç birle özünü viren ve cemi a’malini tebah ve yerini narı niran iylediğinde asla iştibah(şühphe)yoktur Zira ashabı kiram evladı manevi ve mürebbileri resul aleyhisselam ve âli ve Ehli Beyt sulbi, hem ruhani ve seyyidler ki evvel ve ahir gerek bila vasıta ve gerek bil vesait sulbiyet ve ruhaniyyet her iki cihetten ceddi bozorkvarları(büyük dedeleri) aleyhisselama peyvestedirler(ulaşırlar) Çünkü şeriat ve tarikat yani zahir batın cihetinden ta haşre dek kad müntehai âlem şuhud olan olanların fil cümlesi hakikatle onun tahtı mübayaasındadır Zira sahibi din mürşidi âlem oldur Ve kirvei müminin dahi böyledir Nitekim hadisi nebevide gelir: “Küllüt taki en naki fe hüve âlî (Kim saf bir inançla inanır ise, o yücelir) resul aleyhisselamın âl ve ehli beyt, ezvac ve ashabına muhabbet resullallaha muhabbettir Ve resulullaha muhabbet Hak celle ve alaya muhabbettir

Ey talibi hakkı rıza, eğer hakkın fevz ve hidayetine mazhar olmak dilersen âl ve ehli beytine ve ashabına muhabbet birle gönlünle fuadını tezyin eyle ve resulullah sallallahü aleyhi ve sellemin ehli beyti kimler olduğunu bilip sev Hıfz it, beyan olunur: Ali Hadar ve Fatımatüz Zehra ve imam Hasan ve imam Hüseyin ve ezvacı tahirat ve karabet (yakınlarından) ve aşiretinden olanlardır ve şan ve şeriflerinde vacib teala ve tekaddes hazretleri buyurur: “İnnema yuridullahe liyezhebe ankümür ricse ehlel beyti ve yutahhirukum tathira (Ahzab suresi 33: Ey Ehli Beyt, Allah ancak sizden kiri götürmek ve sizi tertemiz kılmak istemektedir) ve yine nazmı celilde : “Kul la eselüküm aleyhi ecran illel meveddeti fil kurba ve men yakterife haseneten nezidü lehu fiha hasenen innellahe ğafurun şekur (Şura Suresi 23: Bunun üzerine ben sizden akrabalık sevgisinden başka bir sevgi istemiyorum, kim küçük bir iyilik yaparsa, onu görür) sadakallahul azim İş bu ayeti kerime dahi şahi velayet Ali ve Fatıma ve Hasan ve Hüseyin hazaratının hakkı âlilerinde varid olmuştur Ve ey Saliki rahi aşk, imdi sana lazım olan ez can ü dil bî riya muhib olmaktır Zira bunlara tazim ve tevella birle muhabbet baisi fevz ve felah olduğunu Hak ve resulu ehli imana beşaret buyurmuşlardır Selamullahi teala aleyhim ecmain El hasıl Ehli Beyt ve âl ve ashab şanlarında ayeti kerimeler olduğu gibi ahadis dahi kesirdir Ve kale aleyhisselam: “Ya eyyühennasü innî terektu fîkum ma in ehaztum bihi len tedallu kitabullah ve utretî ehlu beytî (Ey insanlar, size iki şey bırakıyorum onlara sarıldıkça sapıklığa düşmezsiniz; biri Allahın kitabı diğeri ise, Ehi Beytimdir) ve yine hadisi şerifde hasseten Ali kerremallahu veche hakkında gelir: “Lev ictemaannasu ala hubbi Ali ibni Ebi Talib lemma halakallahu tealan nara mana: “ger cümle halk cem olsalar idi Ebi Talib’in oğlu Ali’nin muhabbeti üzerine Hak Teala tamuyu yaratmazdı Kema kale aleyhisselam “ Men mate ve fi kalbihi buğdu Ali ibni Ebi Talib felyemut yahudiyyen ev nasara ( Kim Ali hakkında kalbinde buğz taşıyarak ölürse ister Hıristiyan gibi ister Yahudi gibi ölsün) ve kezalik “ el Kur’an maa Ali ve Ali maa Kur’an(Ali Kur’anla Kur’an Ali ile beraberdir) ve keza “Lev lem yuhlik Ali ma kane li fatımetin kufuven manai şerifi: “Ve ger Ali halk olunmasaydı dünya da Fatıma’ya kufuv ve münasib olmazdı

İmdi ey veledi manevi, dideni(göz) aç ve gaflet etme kim Fatıma radıyallahu anha validemizle Hasan ve Hüseyin ve baki kalan eimmei isna aşaranın şanı şereflerinde varid olan bazı ahadis beyanındadır Hak hemen muhabbet ve inkıyadın cihetine tab u metanet ihsan buyursun Ve kale aleyhisselam: “Fatıma bid’atun minni fe men ağdabeha ağdebenî ve Hasan ve Huseyin seyyidü eşbabi ehlil cenneti ve huma rihani mined dünya ve hazani ebnaye ve ebna ibnetî allahümme inni uhibbuhuma ve ehabbu men yuhibbuhuma ( Fatıma benden bir parçadır Kim ona buğzederse bana buğzetmiştir Hasan ve Hüseyin ise, Cennet delikanlılarıdır Onlar benim evlatlarımdır Allah’ım ben onları ve onları sevenleri seviyorum) sadaka habibullah

Ey can bil imdi, imam muşarun ileyhimayı tahkir ve hakkı alilerinde buğz ve adavet eza ve cefa iden taifenin halleri niye muncir olacağı işbu hadisi şeriflerden ve avni hakla his olunur zira bunlar resulullahın hafitleri şehzadeleridir Ve Şah Ali peygamberin emmisi oğlu ve kerimesi Fatıma’nın zevci ve Hasan Hüseyin efendilerimizin pederidir Bunları bilip muhabbet ettikten sonra sulbi paklarından teşrif eden zürriyatı sadatın dahi fil cümlesine muhib olmak lazımdır

Nazım: Terki ser itsem münafıklar yedinde ne şeref

Âl ü ashab aşkına virdi Süleyman can dinür

Ve bir de dervişi muvahhid oldur ki, düvazdehi imaman ve çehardei masumi pakan rıdvanullahi teala ecmain hazaratını bile ve ismi şeriflerini ezber idip ve öz canından ziyade hürmet ve izzet kılıp seve Zira biri ibni ammirresul ve bakisi neslinden yani Fatıma ve Ali’den müteselsilen gelen evlat ve sadatı kiram ki imametle meşhur ve mağrufturlar Ve eimmei isna aşerenin evveli hazreti İmam Ali, ve ahiri İmam Muhammed Mehdii sahibi seyfi nusrettir ki vakit geldikte zuhur idecektir Nitekim hadisi şerifte gelir, kale aleyhisselam: “el eimme min ba’dî isna aşerete min kureyşi evveluhum Ali ve ahirihim Mehdi (Benden sonra Kureyş’ten 12 imam gelecek İlki Ali sonuncusu Mehdi) sadaka resulullah Ve duvazdeh imamlar bunlardır ki mübarek ismi şerifleri beyan olunur: Hazreti ibni amminnebi şîri hüda imam Aliyyül Mürteza eş şehid kerremallahu veche ve hazreti imam Hasan hulkırrıza eşşehid ibni Ali radıyallahu anh, ve hazreti İmam Hüseyin eş şehid bi deşti Kerbela ibni Ali radıyallahu anh ve Hazreti imam Zeynel Abidin alel evsat eş şehid ibni Hüseyin radıyallahu anh ve hazreti imam Muhammed el Bakır eş şehid ibni Zeynelabidin radıyallahu anh ve hazreti imam Caferus Sadık eş şehid ibni Muhammed radıyallahu anh ve hazreti İmam Musa el Kazım eş şehid ibni Cafer radıyallahu anh ve hazreti imam Aliyyür rıza eş şehid ibni Musa radıyallahu anh ve hazreti imam Muhammed et taki el Cevad eş şehid ibni Ali radıyallahu anh ve hazreti imam Ali en Naki el Hadi eş şehid ibni Muhammed radıyallahu anh ve hazreti imam Hasan el Askeri eş şehid ibni Ali radıyallahu anh ve hazreti imam Muhammed Mehdi sahibi zaman gelecek ey talip muntazır ol Allahu a’lem inşallah teala zuhuru gariptir(yakındır) Ve fırakı dâlleden bazıları Mehdi’nin zuhurunu bütün bütüne inkar iderler ve Hurufiler de; geldi, (O) Fazıl’dır, dirler her ikisi de kaziptirler(yalancıdırlar) Hadis ve evliya sözleriyle amel itmek gerektir

Ey veled, on iki imam selamullahi teala aleyhim ecmein hazaratını bildin Şöylece dahi bilip sevmek lazımdır ki bunların her birinin bir nice evladı dünyaya gelmiştir Ez cümle imam Ali hazretlerinin zukur(erkek) ve ünas(kız) 36 evladı olmuştur Ve imam Hasan hazretleri vefat ittikde 14 veya 15 oğlu ve bir nice duhterleri((kızı) kaldığı kütübi muteberede mesturdur Hazreti İmam Hüseyin’in Allahu a’lem 6 zukur ve bazı kızları olup ve imam Zeynel Abidin hazretlerinin ünas ve zukur 18 evladı doğup el hasıl cümlesinin bisyar bisyar veletleri var hep beyan itmege hacet yok ve imam Musa Kazım hazretlerinin zukur ve ünas 60 nefer evladı olduğunu bir çok zevat teliflerinde yazmışlardır Ve dahi bunlardan vafir kabaili sadat neseb sahipleri münşeab(çoğalmş)olmuşlardır Hususan gavsül a’zam seyyid Abdülkadir el Cili kuddise sırrıhul celi hazretleri min cihetil eb(baba tarafından) Hasenî ve min cihetil ümm(ana taarfından) Hüseynî olduklarını kamilinden imam Yafii ve imam Şarani ve Ebu Amirveş bir çok zevatı kiram esanidi mutebere ile tahrir buyurmuşlardır Ve dahi Bağdad ve Hama veHaleb ve Dımışk ve Trablus Şam ve Mısır ve seair biladı islamiyyede fi zamanina mevcud hayatda bulunan zürriyatın gerek kendileri için yedlerinde olan ve gerek bisselasil eslaftan gelip geçen âba ü ecdaddan baki kalıp da indelerinde mahfuz bulunan şecerelerle berat ve fermanları tanıklık eder Ve şöylece bilip itimat itmek gerektirkim nesli resul aleyhisselam yani Hasan ve Hüseyin radıyallahu anhüma hazaratının zürriyat ve sülaleleri bisselasil(silsile yoluyla) tâ kıyamete değin dünyadan münkati(bitmez)olmaz Kavluhu aleyhisselam : “Kullu hasabin ve neseb yenkatiu illa hasebi ve nesebi fe innehuma muttasılani la yenkatiani ila yevmil kıyame el Hasan vel Hüseyin sıbtan rasulullah sallallahu aleyhi ve sellem (Herkesin soyu kesilir benim soyum ise kıyamete kadar devam edecektir Hasan ve Hüseyin benim torunlarımdır)sadaka rasulussakaleyn

Nazım: Sırrını bil ey veled! Sıbtım(torunum) buyurdu çun resul

Dü imamdan dü kabile gelmesi, bu ayei kabul

İmdi ey veledi’rruhani on iki imam efendilerimiz beyan olundu Ve ondört masumı pakı da beyan idelim Bilip ve ismi şeriflerini ezber idip muhabbet kılasın Bunlar dahi mezkur eimmei isna aşerenin dokuzunun oğullarıdır ki nuristelik aleminde iken şerbeti şehadeti nuş birle ravzai cinana rıhlet iylediler Muhammedül ekber ibni imam Ali bin Ebi Talip ve Abdullah ibni imam Hasan ve Abdullah ibni imam Hüseyin ve Kasım ibni Hüseyin ve Hüseyin ibni imam Zeynel abidin ve Kasım ibni Zeynelabidin ve Aliyyüleftar ibni imam Muhammed el Bakır ve Abdullah ibni imam Caferi Sadık ve Yahya el Hadi ibni Sadık ve Salih ibni imam Musa ve Tayyib ibni Kazım ve Cafer ibni İmam Muhammed et Taki ve Kasım ibni imam Hasan el Askeri ve Cafer ibni Askeri rıdvanullahi teala aleyhim ecmain Cenabi Hak celle ve ala şefaatlarına mazhar eylesin amin Ve bu babda söz çoktur Açmağa hacet yoktur

Ey veledi rumî! Bilmek gerektirkim sıbteyn(HasanHüseyin) selamullahi aleyhima hazaratının sülalesi kıyamete kadar münkati olmaz Ve evladı resul kat’ olmadığı gibi bunların muhipleri(seven) ve adüvleri(sevmeyen) dahi kat’i(kesilmez) olmaz, fefhem Selamullahi ala Muhammed ve ala evladihim ve tabiihim ve lanetullahi ala aduvvihim(düşmanlarına)

İmdi ey hamili telkinname, bunları anladıktan sonra bu tariki aşkta sana lazım olan, kazaya rıza belaya sabır ve aza kanaat ve üstaza teslim olmaktır Şöyle ki meyyitin(ölünün) teneşir tahtası üzerinde gassal(yıkayıcı) pençesinde kenduya olan muamele ve hizmetinde sessiz ve hareketi olmadığı gibi ikrar sahih olsun ve gönül huzur bulsun Ve fuad(kalp) nurla dolsun Ve sır kapıları açılsın Ve lub(gönül) aleminden ilmi billah bahş kılınsın, buyurulmuştur El hasıl mürit meyyit ve şeyh gassaldır Kendini yudurup pak ittirmeye sa’y it Ger hubbi dünya cünüplüğünden tahir olursan Hızrveş(Hızır gibi) âbı hayatı nuş idip dirilirsin Hemen o murdarı dehanından(ağız) bırak Kavluhu aleyhisselam: “Hubbud dünya ra’sü kulli hatietin ve terküd dünya ra’sü külli ibadetin (Dünya sevgisi her tehlikenin başı, dünyayı terk etmek her ibadetin başıdır), “Ved dünya haramun ala ehlil ahirati vel ahiratu haramun ala ehlid dünya ve huma haramani ala ehlullahi teala (Dünya ahiret ehline haramdır Ahiret de dünya ehline haramdır Allah dostlarına her ikisi de haramdır) Sadaka rasulullah

İmdi ey veled sana bunu dahi bilmek elzemdir Tarikimiz aleviyyei cehriyye ve esası üç silsile üzeredir Hamadiyye ve Mübarekiyye ve Ebu Salihiyye terbiye ve irşadı salikan dahi bu üçledir: biri telkini zikri şerif ikinci, ilbası rida ve üçüncü sohbettir ki cümleden faidesi vafir ve evladır Hatta eshab ve sahabe tesmiye olunması şerefyabı sohbeti nebeviyye olduklarındandır Ve esas süluk dahi üç kısımdır: biri huzurı kalble cehren zikir ve ikincisi murakabe ve üçüncü teveccühtür ki Mevlana Şeyh Ahmedveş bir ere irtibatı tammedir

Nazım: Yek teveccüh kamile bin çilei merdaneden

Hub vesile vuslata sir ecnebi peykaneden



Ve zikri mezkur dahi üç türlüdür: biri taklittir ki validinden(babasından) evladın ahz(alması) itmesidir Ve biri dahi talimdir ki mürşid nail mürit mail şartlarıyla talim ider ki bizim indimizde buna teberrük denir Sahibi bila tecrid bendegandandır Ve üçüncüsü telkindir ki, maksudı asıl budur Ve bunun müntesibi müridi manevii mücerred yani masivadan tecriddir(Allahtan başka her şeyden arınma)

İmdi ey salik, hak sana zikir telkinini müyesser kıldı Lafzai celal ve tevhidi zebanından bırakmakim bütün insan olasın Ve cemi ehli kemal hakkı zikr itmekle kemali erdiler Ve ahlakı zemimeden kurtuldular Ve nefislerini bilip hakkı hakkel yakin bildiler Ve maksud buldular El hasılı kelam beş vakit namazı eda idip hakkı zikr itmeli Zira zikirden efdal ibadet ve zakirden efdal abid(kul) yoktur Efdalüz zikr dahi kelimei tevhittir Zikr ve namaz hakkında nice ayet ve ehadis vardır ki ehline hafi(gizli) değildir Kalellahu teala azze ve celle: “Utlû ma uhiye ileyke minel kitap ve ekimis salate innes salate tenha anil fahşa vel münker ve lezikrullahi ekber (Ankebut Suresi 45: Kitaptan sana vahyedileni oku ve namazı dosdoğru kıl Şüphesiz namaz, hayasızlıktan ve kötülükten alıkor Ve şüphesiz Allah’ın zikri en büyüktür) ve “Fe veylün lilkasiyeti kulubuhum an zikrillahi (Zümer Suresi 22: Allah’ın zikrinden kalpleri kaskatı kesilenlerin vay haline) sadakallahul azim Ve kale aleyhisselam: “İksirû zikrallahi hatta yekulul munafikune ennekum muraun (O kadar çok zikredin ki münafıklar size, bu riyakardır desinler) ve “iksiru zikrallahi hatta yekulune ennekum mecnun (O kadar çok zikredin ki münafıklar size, bu delirmiş desinler) ve “Efdaluz zikr la ilahe illallah (Zikrin en üstünü la ilahe illallah demektir) ve “Miftahul cenneti la ilahe illallah ve men kale la ilahe illallah halisan dehalel cennete (Cennetin anahtarı la ilahe illallah Kim bunu derse cennete girer) ve “Li külli şey’in sikaletün ve sikaletül kulub la ilahe illallah (Her şeyin bir cilası vardır, kalbin cilası ise la ilahe illallahtır) ve “Efdalul ibadeti dereceten indellahi yevmel kıyameti ez zakirune kesiran (Kıyamet gününde en iyi ibadet çok zikir yapanlarınkidir) ve “Alametü hubbillahi hubbu zikrihi (Allah’ı sevmenin belirtisi çok zikir yapmaktır) ve “ez Zakiru habibullah (Zikir yapanı Allah sever) sadaka resulussakaleyn

Ve dahi zakir oldur ki her nerede halkai zikir bulur ise giru kalmayıp dahil ola Ve ger ol meclisde halkai zikrin derununda veya taşrasında şeri şerife muhalif nesneler yok ise yani mey(içki) ve mahbuba(sevgili) dair eş’ar(şiir) ve şiş, kılıç ve def gibi şeyler icra olunmuyorsa reha(uzak) olmak olmaz Zira peygamberimiz aleyhisselam halkai zikir hakkında: “Besatini cennettir, otlayınız (cennet bahçesidir, faydalanın) diye buyurmuştur Ve 400 sahabe ile mescidi şerifinde kendisi ittiğini şuyuhumuzdan Eşrefzade ve Şehabettin es Sühreverdi kuddise sırruhuma hazaratı Avariful Mearif ve Müzekkin Nufus nam kitaplarında beyan buyurmuşlardır Ve şeyh Abdurrezzak el Kaşanî kuddise sırrıhu tefsirinde bu hadisi şerifi şöylece beyan eyler; kavluhu aleyhisselam: “İza merertum bi riyadil cenneti ferteû fiha, fe kalu, ma riyadul cenne ya resulallah, kale aleyhisselam; halkatuz zikr (Cennet bahçelerine uğradığınızda ondan faydalanın Nedir o, diye sorulunca, efendimiz: zikir halkasıdır, buyurdu) Sadaka resulullah

Ve bir de derviş ve talibi hak ve ehli ikrar olan kimselere lazımdır ki pirini ve üstazını, sulük ve erkanı bildikten sonra tarik ve silsilesinin ibtidasını ve intihasını bilip ve ricali silsileye yani meşayihine öz canından ziyade muhabbet ve hürmet idip gayretkeşleri ola A’nî(demek istiyorum ki)dostlarını rahmetle yad idip ve adüvlerinden uzlet ide Ve ikrarına sahip ola Katl idilmeyi kabul ve ikrar verdiği tarik ve silsilesinden rucu(geri dönmek)itmeye Zira gerçek ve hak üzere olan tarik ve şeyhe yetiştikten sonra ol şeyh vefat itmeden diğer bir şeyhe gitmek yoktur Ve vefat idenden sonra dahi gitmek icab eder ise, yine kendi tarikinden bir şeyhi kamil bulup varmalıdır Ve emma her tarikta bulunan kamil şuyuha hizmet idip himmetini almak ve kendini sevdirmek vardır İkrar bir ve hizmet bin didiklerinin sırrı budur El hasıl bu telkinnamemizle amel edip ikrarına sahip olan talibin hak maksudunu versin Ve iki cihanda aziz eyleyip rahmet ve nimetine gark eylesin Ve ger kabil etmez ise, ameliyle haşr olsun Görsün, elbet bulacağı vardır bulsun Ve yine biz diriz hak hidayet versin Zübdetül makalı remzi(sözün özünü) derk(anlar) eder erbabı hal Ey veled, Hak celle ve ala sana hidayet ve aşk ihsan buyursun, âmîn Kavluhu teala: “innellezine yubayiuneke innema yubayiunallahe yedullahi fevka eydikum fe men nekese fe innema yenkusu ala nefsihi ve men evfa bima ahede aleyhillahi feseyu’tihi ecran azima Sadakallahulazim Yani Hak teala buyurur: Ya habibim şol kimseler ki Hudeybiyye’de senden bey’atı Rıdvan ettiler Onlar keennehu(sanki) Hak tealiden bey’at kılmışlardır ki asıl maksud oldur Hak tealanın yedi nusreti(yardım eli) onların yedi itaatları üstündedir Kim ki ahdi ve bey’atı bozarsa onun zararı kendi nefsine racidir O ki Allah teala üzerine ahd ettiği ahd ve bey’ata vefa kılar ise yakında ona ecri azim i’ta ideriz ki ol uçmaktır, fefhem Ve “Vebtağû ileyhil vesilete venyebû ilellah (Maide 35: Allah’tan korkun ve ona ulaşmak için vesile arayınız) sadakallahulazim Her halde müslime tariki hidayette bir mürşidi kamil ve üstazı faika bey’at lazımdır Ve şeyhi arifi bulan kimseler âdâbını gözetip ve kadrini bilmelidir Ve kale kıdvetul evliya seyyiduna ve Mevlana el imam Aliyyül Murteza kerremallahu veche : “Lev le’lmurebbâ ma areftu rabbî (Bir terbiyecim olmasaydı rabbimi tanıyamazdım) ve kale Şeyh el Bestamî kuddise sırruhu: “men lem yekun lehu ustazun fe inneşşeytane ustazuhu (Üstadı ve şeyhi olmayanın şeyhi şeytandır) kema kale şeyhuna ve kıdvetuna ilallahi teala es seyyid Muhyiddin Abdulkadir el Cîlî radıyallahu anhu fi menakıbihil mevsum bi Kalaidil Cevahi : “innel insane iza lem yekun telakkanez zikraş şerife ellezi huvet tevhid min şeyhin mürşidin lehu nesebetin muttasıletin bin nebiyyi sallallahu aleyhi ve sellem ve illa fe beidun en yestahdaraha ındel haceti ileyha fi vaktin musibetil mevti ve lihaza sümme kale radıyallahu anh melihatut tekrar vet tesna la ta’filine fil vedai annî el hadisul kudsi : “La ilahe illallah hısnî ve men dehale hısnî emine min azabî (La ilahe demek benim kalemdir kim ona girerse azabımdan emin olur) sadakallahulazim

Bu bölümün sonunda iki mühür vardır bunlarda şu yazılıdır: La ilahe illallah Muhammeden resulullah

Yine burada iki kırmızı daire vardır Bunlardan birinde: Ya hazreti şeyhi ekber Muhyiddin el Arabi kuddise sırruh Viladet(Doğum): 560, rıhleti: 638

Diğerinde ise: Ya Şeyh Sadreddin Muhammed el Konevî kuddise sırrıh Rıhleti(Ölüm): 673 , yazılıdır


Ve ba’dehu: hazihis silsiletül Ahmediyyetün Nablusiyyetüs Sadriyyetüş şeyh Ekberiyyetül Kadiriyyetül Aleviyyetül Veliyyetün nebeviyye aleyhi efdalüt teslim vet tahiyya

Bismillahirrahmanirrahim ya Allah celle celaluhu ve tekaddeset esmauhu

Peyk(Haberci) hazreti Cebraili Emin ve hazreti mahbubı rabbül alemin hâtemün nebiyyin seyyidül evvelin vel ahirin sırrul vucud sahibul makamul mahmud efdalul halayık müfiduş şerayi’ vet tarayık seyyidüna ve şefiüna Muhammedül Mustafa mürşidü âlem sallallahu aleyhi ve sellem ve vasii nebi el imam Şah Murteza Ali ve el imam Ebi Abdullah el Hüseyn vel imam Zeynelabidin Ali vel imam Muhammed Bakır vel imam Caferus Sadık mecmaus selasil vel imam Musa Kazım vel imam Ebul Hasan Aliyyür Rıza Aynüt Turuk selamullahi aleyhim ecmain Vel halifetül a’zam Ebul Mahfuz Ma’ruful Kerhi Malum ola ki iş bu zatı şerifin bir nisbeti dahi Şeyh Ebu Süleyman Davutüt Taî’dir Ol dahi şeyh habibül acemiden ve ol dahi ser çeşmei meşayih seyyidüt tabiin eş şeyh Hasan ibnil Yesar el Basrî’den ol dahi seyyidül evliya, babu ulumin nebi fil meşarık vel meğarib el imam emirul müminin Ali ibni Ebi Talib’den ve ol dahi seyyidül mürselin ve resulü rabbil alemin seyyidüna ve nebiyyüna Muhammed ibni Abdullah sallallahu teala aleyhi ve sellem efendimiz hazretlerindendir Ve’ş şeyhul mezkurul Kerhî ve’ş şeyh Ebul Hüseyin sırrıs Sakatî ve’ş şeyh seyyidüt taifetis sufiyye Ebul Kasım el Cüneyd ibni Muhammed el Bağdadî ve’ş şeyh Ebi Bekr ed Delf ibni Hucder eş Şiblî ve’ş şeyh Ebil Fazl Abdulvahid ibni Abdulaziz et Temimi el Yemini ve’ş şeyh Ebul Ferec Yusuf et Tarsusî ve’ş şeyh Ebul Hasan Ali ibni Muhammed el Kuraşî el Hekarî (el Hakkarî?) ve’ş şeyh el kamil el evhad Ebus Said el mübarek ibni Aliyyül Mahzumî el Bağdadî ve’ş şeyhul muhakkikin el kutbur rabbanî vel ferdul câmius samadanî Muhyiddin es seyyid Abdulkadir el Cilânî ibnis seyyid ebu Salih Musa Cengidost , malum ola ki seyyid Abdulkadir hazretlerinin min cihetis sohbet bir şeyhi dahi eş Şeyhul Arif Hammad bin Müslim ed Debbas hazretleridir ve bu veli celilül kadrden dahi bis silsile mürşidi âlem sallallahu aleyhi ve sellem efendimize mühtehi olur Rıdvanullahi teala aleyhim ecmain ve’ş şeyhul âlem Ebin Nasr Yunus el Kasar ibni Yahya el Haşimi el Mekki ve’ş şeyhul kıdve hatemül evliya ve tacül esfiya alemüs salikin el alemür rabbanî, muhyil mille vel hak ved din seyyidünal arifi billahil mürebbi hazreti Ebu Abdullah Muhammed ibni Ali el Arabi et Taî el Hatemî el Endülisî eş şehir biş şeyhul ekber vel miskul esfer kaddesallahu sırrahul ethar, sahibut tesanifil kesira min halifetil haşimi ve şeyh hazretlerinin sohbetde meşayihinden biri dahi Ebu Medyen Şuaybul Mağribidir Ve bunun nisbeti külliyesi pir Abdulkadir Cili’yi ve cüz’iyyesi Ebi Saidül Endelüsiyedir Ve’ş şeyh el imam el allametül hucce Ebu’lMealî sadrul mille ved din Muhammed bin İshak ibni Muhammed bin Yusuf el Konevî ve’ş şeyh Şerefüddin el Musulî ve’ş şeyh Şemsüddin ve’ş şeyh Afifüddin ve’ş şeyh Muhammed ve’ş şeyh Hafız Ahmed ve’ş şeyh Zekeriya ve’ş şeyh Veli Ebul Hasan ve’ş şeyh El Fazıl Şehabuddin el Kebir ve’ş şeyh Mevlana Abdullah reisul ulema billah ve’ş şeyhul meşayih ibnin Nablusi üstad Abdulğani ed Dımışkî es Salihî ve’ş şeyh Salih el Bağdadî ve’ş şeyh seyyid Muhammed ve’ş şeyh Şihabüddin Ahmed ve’ş şeyh Ali el Civeri ve’ş şeyh seyyid Hasan el Bağdadi ve’ş şeyh Abdurrahim halifetül mucahidin ve’ş şeyh Ali el Mahdum ve’ş şeyh seyyid Ahmed Münib ve’ş şeyh İbrahim el Mustafavi ve’ş şeyh Hüseyin el Mücahidî ve’ş şeyhuna eş şeyh Kutbul Evhad Mevlana Ahmed arif el Ceddül manevi kaddesenallahu esrarahum ecmein Vel fakir Süleyman el Haşimi halife naimül kürdi ve hamilüttelkinname veledüner ruhani ed derviş alel mulakkab bil Ümmiyyür Rumi el Antakî sümme el Arabkirî el Hanbeli ibnisseyyid İbrahim el Mevlevi

İmdi malum ola ki silsilei ricalinin bir çoklarının künye ve memleketleri bast(söylenmediğine) olunmadığına sebep budur ki alemde olmadık nesne yoktur hususan asrımız pek fenadır bir ağyar(düşman) eline düşüp de kendilerine göre bir iş başarmasınlar içindir, fefhem Ve bir de bu telkinnameyi tazim birle güzelce himaye ve muhafaza edip ve derununda bulunan ismi şeriflerin sahiplerine can ü dilden muhabbet etmelidir Zira talibin sahibi silsile olup ve feyzyab olması tarik ve silsilei üstaz ve meşayihine muhabbet ve gayretlerini çekmek iledir eğer böyle olmaz ise ikrarı sahih olamaz İmdi ey veled köşkü aç pend(öğüt) sana ve ehli hak gerçek sıhabı tarikin ahvalini anlamak tarikiyla, makalatı cer ve cerrardan hazer(kaçın) birle baîd(zak) ol Zira müridi hakiki olan hakkı ve vadesini feramuş(unutup) edip halktan nesne talep etmez ve dost babını(kapısını)bırakıp avamı nas kapılarında riya ile tahsili dünya yalanmak için abı ruyunu(yüz suyunu)döküp ömr ü ikanına yani tahkiki iman cihetine olan sermayei suri ve manevisini itlaf birle yine … özünü itlafa nisbet tutanlardan olma Ve onlara uyup aşk u ezvak hal ü ilmi billah marifetullahtan mahrum kalıp özden bi haber yalnız söz öğrenip onunla evkatını(vakitlerini)zayi idenlerveş serabı mâ(su)sanıp ve her hayale aldanıp canına koşma Ne hayalin aslını bulup ikaz ve ne serapta abı lezize ulaşıp nuş etmekle defi hararet edebilirsin, fefhem

Ve talibi Hak oldur ki imtihanı dost zuhur edip de ifrat ile Bağdad’ı harap(fazla malla aşırı gtmek) ve uryan kalır ise atik(eski) veya cedid(yeni) setr(örtünecek) olacak kadar elbise ve bir uyunluk lokma sual veyahud ol kadar nesneyi zuhura getirici mangır(istesin, fazla değil) “İnnemel a’malü bin niyat (Ameller niyetlere göredir) niyeti uşşakı huda üzere istek itmek dürüsttür yani şol cana varayım hak ilham eder ise kenduya ihsan buyurduğu nesneden elbet bana i’ta olunur Bu abd hazinedar alet bir vekalet kılabilir, diye, olur ise ne a’lâ, olmaz ise kakımayup diğer birine gitmelidir bu da mübtedinindir(başlangıçta olan mürit) müntehinin(olgun mürit) sanılmasun El hasıl min cihetir rızk(rızık bakmından)halktan ümidini kat’ etmeyen(kesmeyen) hakkı aynel yakin ve hakkel yakin idrak edemez Bilkim hakikat da ilmel yakinen dahi bilmesi iman ve ikanı taklit ve noksan ehli esnam(put) ve şedr bu makule şeyh ve danişmend dede ve baba efendilerin sebil ve erkanı ilm ü irfan irşad ü himmet aşk ü hal muhabbet ü muridanı terbiye etmekte liyakat ve elleri olmadığı nümayandır(açıktır) Ve nutkı pendlerinden(öğütlerinden)tesirat ummayıp hemen haklarında duaya ağaz(başlama) ve bezmi sohbetlerinden(sohbet meclisi) firar birle kendine uzleti ihtiyar eyle Ve amma istemeksizin ve gönle dahi götürmemeksizin kendi iradetiyle gelen nesneleri ve hedayayı itayı dost bilip gerek şuyuh olsun ve gerek taliban olsun red etmeyip kabul kılmalı, dua ve hakka şükürler eylemelidir

Ve dahi bizim indimizde baş traş etmekte azim kerahat olup tamam saç veyahud kûşun(kulak) yumuşak yerine kadar veya traş eder gibi mikras(makas)ile derince kırkmalıdır Zira bir hadiste baş traş etmek Hicaz ve Umrede vardır sair vakitte yoktur Ve ger zaruret yani hacamet(kan alma)icab eder ise lazım olacak miktarı mahalli, ustura ile traş etmekte beis la(yok) Ve amma keyf için başının bazı yerini traş ve bazı yerini terk eder ise bu Mecusilerindir Kale aleyhisselam: “Halkul kafa min ğayri hacametin mecusiyyetün (Kan aldırma dışında başı traş etmek, Mecusiliktir) Sadaka resulullah Ve daha traş için hadisler ve haberler vardır Hazreti gavsin Gunye nam kitabına nazar olunsun Mervidir ki resul aleyhisselamın saçı mübarek omuzunun üzerinde idi Ve bazı âl ve ashab dahi resulun işaretiyle saçlarını tamamıyla uzatmışlardır Bu, sünneti me’sûreden(güçlü sünnet) olduğu sabittir Ve amma başı traş eder gibi derince kırkmak imamımız Ahmed bin Hanbel hazretlerinin kavlidir Ve traş için bazı zayıf kaviller var ise de hakikatı, etmekten etmemek evladır Veled, sakalına el urma(vurma) veyahud bir kabza(tutam bırak) Ve bir de tarikimizde vakf ü harifine ve çalgılı dügün nanından ve dilencinin topladığı lokmadan va can ateşi deyu pişirdikleri taamdan ekl etmeğe(yemeye)ruhsat yok ve lahmı harkuş dahi memnudur Zira kalbe kasavet ve yebuset iras(verip) edip ilmi ledün, irfanı aşk ve ezvakı ruhaniyyet cihetine bunların mazarrat ve sektesi olduğu ehline hafi değildir

Ve talibi sadık için nice gerekli nesneler vardır ki yazmağa hacet yoktur zira tarikimize dair şuyuhumuzun musennefatı(eseri) bihisaptır Bulup bazılarını almalı Ve bunu dahi bilmek gerektir kim suf(yün) ü beyaz bez ve keten elbise labis(giymek) olmak tarikimize mahsus olduğu şuyuhumuzun kitaplarında nümayandır Ve bir de tacı kulmihr ve yeşil destar(sarık) ile kadem haneye girmek olmaz çıkarmalı veya üzerine bir nesne örtü vermelidir Ve badehu ehli tarik ve mümin oldur ki halka şaş bakmaya ve amma yetmiş iki güruh ki fırakı dalle bunlardan baîd ve temiz olup heman resuli Ekrem ve ala âli ve ashabın açtığı ve gittiği sebile(yola) salik ola Zira bundan özüne rahı necat(kurtuluş yolu)yoktur Ve bu kadar çıkmaz yolları derk birle rahı rasttan cüda olmayan talibin demine hu ve ol gerçek elbette er olur binasib(nasipsiz) kalmaz

İmdi ey veledi manevi, bu sana telkinname ve dahi hilafetname makamında i’ta olundu Şeri şerif üzere ilm ü idrakin kadar sa’y ü gayreti elden bırakma Rızayı hak için gelip yakinin olan sade dillere pend(öğüt) birle delalet bu tariki aşkı şeyhi ekberiyye ve Eşrefiyyeyi ve emri hakkı bildir Ve ber hayat oldukça ramazanı şerife hürmet birle yedi aza üzere orucu tutup sadakasını ver ve Şabanını ihya et Recep, Şaban ve Muharrem aylarında saim(oruç) ol ve matemi Şah Hüseyni feramuş(unutma) eyleme Ve ger sadık ihvan bulursan, kırsekiz haftayı yani Cuma gecelerini hatmi şerif ve cehran zikrullah ile ihya kıl Destur eger bulunmaz ise, nakıslara(yanlış yoldakilere) garib(yakın) olup gönlünü gavgaya salma Kendin yalnız icra et Ve sıfatullah olan şeri şerife dokunur makalat söyleme Ve söyleyene dahi meydan verip, itibar etme ve dairei şeriyyetten taşra(dışarı)kadem atma ve eslafa(geçmişlere) muhalefette bulunma Ve hududu tarikatı güzelce muhafaza edip taş attırma kim Allah Teala da seni muhafaza eyleye Ve dahi tariki pir ve üstazını dünyaca olan şuğlün(işlerin) için pinhan(gizli) tutma ki münafık ve riyakarlardan olmayasın Ve şeri şerife muhalif harekette bulunmayıp tazim etmeli El hasıl şeriatsız tarikat sırları bilinmez ve tarikatsız marifet zuhura gelmez Ve marifetsiz hakikat bulunmaz Şeriatla amel et tarikat sırrına er Ve tarikatta istikamet ve mücahede kıl marifete gel Hakkı tahkik bil Ve marifetle hakikatı bul Makamı hakkel yakine ve dosta vasıl ol Şeriat bir ağaçtır Ve dalları tarikat, marifet yaprağı ve meyvesi hakikattır Bîşeriat(şeriatsız)nesne ele girmez Mürşid ve tarikatsız dahi ahlakı zemaimden reha(uzak)olunup insanı kamil olunmaz Ve belki rayb ü şekten(şüphe ve vesvese) dahi kurtulunmaz Ve Kuran’da olmadık şey yoktur Ve bu çar babın(4 kapı)ilmine camidir Ve Kuran azimüşşan Muhammed aleyhisselama geldi Ve mürşidi âlem oldur Ona, âl ü ashabına inkiyad(uymak) lazımdır Kavluhu teala: “Vela ratbe vela yabisin illa fi kitabin mübin (En’am Suresi 59: Yaş ve kuru ne ararsanız Allah’ın kitabındadır)Sadakallahülazim Ve kale aleyhisselatü vesselam: “İnne lilkurani zahran ve batnen ve libatnihi batnen ila sebate ebtanin ve fi rivayetin uhra ila se’bine ebtanin ev ma la nihaye ve eş şeriatü şeceratün vet tarikatü ağsanuha vel marifetü evraguha vel hakikatu esmaruha vel Kur’an camii bicemiiha (Kuranın bir zahiri bir batını vardır Batınının da yedi batını veya daha fazla batını vardır Ve şeriat bir ağaç, tarikat dalları, marifet yaprakları, hakikat meyveleridir Kuran ise, hepsinin toplamıdır) Ve “eş Şeriatü akvali vet tarikatü atvari vel marifetü re’sü mali vel hakikatü nakdü hali (Şeriat sözlerim, tarikat hareketlerim, marifet sermayem, hakikat ücretimdir) sadaka resulullah Ve talip şeyhini dilden feramuş(düşürmek,unutmak) etmeyip hayr ile yad eylemek dahi adabı tarikattandır Cenabı vacibül vucud hazretleri cümlemize istikamet, aşk ve muhabbetini ihsan buyursun Ve tariki hidayetten reha(uzak)kılmasın Amin Vel hamdülillahi rabbil alemin ve sallallahü ale seyidina Muhammedin ve ala alihi(ailesinin)ve sahbihi(arkadaşlarının) ve utretihi(yakınlarının) ve sellim ecmein ya muin(yardımcı) ve ya mücibus sailin(isteyenin duasını kabul eden)

Bu bölüm sonunda da iki kırmızı daire var Birinde: “Ya şeyh İzzettin Ahmed el Burusi kuddise sırruhu yazılıdır

Diğerinde ise, “Ya hazreti Şeyh Eşrefzade Abdullah er Rumi kuddise sırrıhu

Durubatut tevhidiş şerif ya Allah celle celaluh

(Zikirde kalbe vurulan darbeler)

Yek darbe du darbe se darbe çar darbe ismüz zat maal ümmehat

Yasü enfas murakabetül maiyye murakabetul fena murakabetul mevt

Etvaru’s Seb’a (Nefsin 7 kısmı)

1 Nefsi Emare, 2 Nefsi Levvame, 3 Nefsi Mülhime, 4 Nefsi Mutmaine, 5 Nefsi Razıye, 6 Nefsi Marziye, 7 Nefsi Kamile

Ve(bu yedi nefsin) zikirleri

1 La ilahe illallah, 2 Allah, 3 Hu, 4, Hak, 5 Hay, 6 Kayyum, 7Kahhar

ve mahalleri

1 sadr, 2 kalp, 3ruh, 4 sır, 5 serair, 6 ihfa, 7 hafi

ve nurlarının levnleri(renkleri)

1 ezrak(mavi), 2 esfar(sarı), 3 ahmer(kırmızı), 4 ebyad(beyaz), 5 ahdar(yeşil), 6 esved(siyah), 7 vessabi leyse levnuha(bunun rengi yoktur)

fefhem


Bu babda makal(söz)çoktur Bundan fazla açmağa destur yoktur Ey veled! Ger hakikatıyla idrak etmek dilersen iş bu telkinnamenin ahkamı üzere amel ve istikamet birle kendini unut ve aradan çık zira ol vucudun öyle bir günahtır ki evzarlara kıyas olunmaz Şöyle bilmek gerektirkim Âdem oğlanlarını nimeti uzmayı maneviden(üyük manevi nimetlerden) geri koyan oldur Kale aleyhisselam: “Vucuduke zenbun la kıyase aleyhi zenbün (Vucudun öyle bir günahtır ki benzeri yoktur) sadaka resulullah İkrar alam der isen ey salik, zahir ve batın varlığından ve enaniyyetten geç Ne bulunur ise, yokluk ile bulunur Hakkın kullarına, sen şöyle ve ben böyle, deyip kurulma Ve olur olmaz faydasız dağdağa ile yorulma Ey aziz! Men kime kurulursun, min cihetil batın sende olan her kulda var Ve cümlesinin aslı turab(toprak) Ve kamusu(hepsi) emrullah ile kaim ve haylardır(diri) Kavluhu teala: “Kul er ruhu min emri rabbi ve kul kullu min indillah (İsra 85: De ki, ruh Allah’ın emrindendir ve hepsi Allah’ın katındadır)Sadakallahulazim Ve maderi bozorkvarları(büyük anne) Havva radıyallahu anha ve pederi bozorkvarları(büyük dede) dahi ebul beşer Adem aleyhisselamdır Ve Adem topraktan ve ol yerden ve ol köpükten ve ol taliğadan ve ol sudan ve ol encuden ve ol kudretten ve ol iradetten ve ol bari teala celle ve ala hazretlerinin ilmindendir Kavluhu teala : “İnnellahe kad ehata bi külli şey’in ilma(Talak Suresi 12: Allah her şeyi ilmiyle kuşatmıştır) ve “Alleme Ademel esmae kulleha(Bakara 31: Allah bütün isimleri Adem’e öğretti) sadakallahulazim Ve bir de tenbihatı tarikatı aliyekim, rüya ve seyri suluk ahvalini ehlinin gayrisine faş(söylemek) etmeyip gayet pinhan(gizli) tutmalı Ger böyle olmaz ise, feyzyab olunmaz, hal ve ezvakı zikr ü tevhidin bisyar esrarından geri kalınır Ve dahi fukara ve mesakinin bezmi âlilerinden(meclislerinden) baid(uzak) olma ve onları dahi meclisinden uzak kılma Zira fukara ile hemnişinlik(beraber olmak) ve ihtilatta(karışmakta) riya olmaz Bu ise, rızaya(Allah’ın rızasını kazanmaya) pek gariptir(yakın) Diğerlerin ise, bezm ü sohbetlerinde riyadan reha olmak mümkün değildir Fefhem Riya ise, şirki hafidir(gizli) Ve ol saadetlü mutekid mabudu olan fukarayı sabirin ve zümrei aşıkinin bezm ü sohbetlerini kendine nimeti uzma ve muhabbetlerini dökünmez ğınayı manevi bilkim ferda(yarın) onlarla haşr olasın Hatemel vasaya(vasiyet tamam oldu) ve temmel kelam bi avnis selam celle celaluh

Tahrir olunup ita kılındığı senesi tarihidir: Ve kad hurrira fi hamsetil muharremil haram sene selase ve selase mie ve elf (13031885) min hicretin nebiyyil azam sallallahu teala aleyhi ve sellem

Sonda üç mühür bulunmaktadır Bunların hepsinde de şu isim yazılıdır: el Fakir Süleyman Naim müştakı habibi kerim Tarih: 1296(1878)
 
Üst Alt