Tıpta Tamamlayıcı ve Değişik Tanı ve Tedavi

Tıpta Tamamlayıcı ve Değişik Tanı ve Tedavi Yirminci yüzyılın ortalarından başlayarak, hastalıkların tam ve tedavilerinde gözlenen hızlı ve büyük aşamalar, sıkça bilimsel kantlara dayanmayan ve ilk olarak alternatif olarak adlandırılan yöntemlerde süratli bir artışı da beraberinde getirmiştir Özellikle bütün ve tedavileri zor, pahalı ve şifa olanakları eksik ve kronik hastalıklar grubunda yoğunlaşan bu alternatif tedavilerin büyük bir kısmı yüzyıllarca öncesinin inanç ve halk tababet uygulamalarının günümüze değin ulaşan temelleri üstüne kurulmuştur Hastalıkları kimsesiz iyileştirdiği iddiası ile ortaya atılan, günümüzde muhakkak bilimsel kanıtları gösterilmeyen alternatif tıp otoritelerinin ve özellikle sağlık durumu otoritelerinin büyük tepki, kısıtlama ve yasaklamaları karşı alternatif bir yol seçererek, geçerli ve yasal tedavileri bütünleyici (komplemanter) olarak bitmiş gündeme getirilmektedir Son zamanlarda ortaya atılan bir kavram da, bütünleyici (Entegratif) tedavilerdir Gitgide daha çok kullanılan bu yöntemlerle, etkinliği bilimsel olarak kanıtlanmış tedavilerin etkinliklerinin artırılması amaçlanmaktadır Tıp bilimi ve teknolojik gelişmelerde erişilen büyük başarılar, yararları bilimsel kanıtlardan mahrum alternatif ve bütünleyici tedavi yöntemlerinde de artışı beraberinde getirmiştir: Yaşam süresinin artışına paralel, tedavisi güç, kronik, dejeneratif ve maliyn hastalarda yükselme, yeni teknolojilerin yüksek maliyeti, hastaların bu olanaklara ulaşmasında güçlükler, hekimlerin hastalara yeterli süre ayıramayışı, aktüel çare yöntemlerine karşısında duyulan kuşku ve muhtemel alt etkilerinden dehşet Alternatif gibi nedenler alternatif ve bütünleyici, tedavi yöntemlerine olan ilgiyi bir ölçüde izah edebilir, Oysa, yalızca tıp konusunda Amerika Birleşik Devletleri'nde bu konuda yılda 34 milyar dolarlık bir pazarın bulunuşu bu tedavi uygulamaların neden çığ gibi arttığını izah etmeye yeterlidir Almanya ise bu alanda, Avrupa tıp olmalı ülkelerinin en büyük ihracatçısı konumundadır Özellikle kanser konusunda şarlatanlık düzeyine ulaşan, yararları kanıtlanmamış olan, hastaları hayati önemi olan erken bütün ve çare olanaklarından yoksun bırakan, hatta maddi ve manevi zararları olan bu alternatif yöntemler, ülkelerin gelişmişlik düzeylerinden egemen olarak artışın sürdürmektedir Gelişmiş ülkelerde bile, kanser hastalarının yarısının bu yöntemlerden birine başvurduğu oysa hekimine haber vermediği anlaşılıyor Ülkemizde bu oranın fazla daha yüksek olacağı kuşkusuzdur Perhiz ve nebati, kimyasal, biyoloji ile ilgili ilaçlardan, zihinsel ve maddesel yöntemlere kadar yüzlerce metodu taşıyan kanserden korunma, bütün ve tedavisine ilişkin öneriler günümüzde basılı yayınlama, İnternet aracılığı ve sabit yasa dışı ve hatta yasal klinikler aracılığı ile hastalara ulaştırılmaktadır Uzakdoğu'nun karoser hareketleri ve zihinsel yöntemlerinden, Afrika ve Güney Amerika kabile yöntemlerine, bütün dünyadan önerilen nebati ve biyolojik yöntemlere kadar sayısız ve etkinlikleri kuşkulu bütün alternatif kanser tedavi yöntemleri karşı, yasal önlemler çoğunluğunda etkisiz kalmakta, bunlar aracılığı ile büyük kazançları olanlar, yeni pazarlama yer ve yöntemlerini bulmakta güçlük çekmemektedir Şüphesiz bu konuda gerçekleri çağırmak, faydalı ve zararlı yöntemleri fark gözetmek, hastaların bedensel ve manevi zararlara uğramamasına niyetlenmek, yeniden modern tıbba ve bilime inananların görevleri arasında olmalıdır Bu amaçla 1 970'li yıllardan beri bu konuda çaba bildiren Amerikan Kanser Cemiyeti 'ne 1990 yılında Amerika Birleşmiş Devletleri Milli Sağlık Durumu Enstitüsü bünyesinde kurulan Alternatif Tıp Ofisi (OAM) eklenmiştir 1990 yılında komplemanter tıp yöntemlerini de kapsayacak şekilde Milli Komplemanter ve Alternatif Tıp Merkezi olarak yapılandırılan bu kuruluş, yıllık 50 milyon dolarlık bir bütçe ile de desteklenmiştir Bu kuruluşlar, yapmış oldukları araştırma ve değerlendirmeleri bir yandan hekimlere, bir yandan da alternatif çare yöntemleri enflasyonu aleyhinde bunalan hastalara ulaştırmaya çalışmaktadır Ancak bu çabalar şüphesiz tatmin edici değildir Gerçeği bulacak, hastalara doğru bilgileri aktaracak ve hatta gerektiğinde onların hasar görmeyeceği biçiminde en azından takviye tedavilerini bilimsel ortamda uygulayacak merkezlerin de kurulmaları günümüzde zaruri ışık halkası gelmiştir, 1990'lı ' yıllarca aralarında Amerika Birleşmiş Devletleri'nin en seçkin tıp merkezlerin de bulunduğu birçok tıp merkezi alternatif ve komplemanter çare yöntemlerini bilimsel yöntemlerle araştıran birimler kurulmuş ve Öğrencilerini de kurslarla eğitmeye başlamış bulunuyor Hatta bir kısım merkezler komplemanter, ya da entefratif çare olanaklarını istek eden hastalara sunmaya ve sonuçlarını değerlendirmeye başlamıştır sonuç olarak, kompleman, ter ve alternatif tedavi yöntemlerini günümüzdeki karmaşadan kurtarmak, belirtilen bilimsel bir zemine yatırım yapmak, hastalan parlatmak ve uyarmak tıp merkezine topluma ve hekimlere bu konulara yönelik eğitim ve uygulamaları zorunlu kılmaktadır