Forumdas
Editor
- Katılım
- 6 Ara 2022
- Mesajlar
- 7,544
- Tepkime
- 15,298
- Puanları
- 113
- Konum
- adana
- Web
- forumdas.com.tr
- Credits
- -90
Değerli arkadaşlarım
bu linkte Türk edebiyatının değerli yazarlarının tüm bilgilerini sözlük sırası ile bulabilirsiniz....
ABDÜLHAMİT ADNAN ADIVAR
1882'de Gelibolu’da doğdu. 1955'te İstanbul’da yaşamını yitirdi. 1905'te tıbbiye’yi bitirdi ve Avrupa’ya gitti. Berlin Tıp Fakültesi’nde iç hastalıkları asistanı oldu. 1908’den sonra İstanbul’a döndü, Tıp Fakültesi’ne profesörlük, mütareke yıllarında Osmanlı Meclis-i Mebusan’ında İstanbul mebusluğu yaptı. İstanbul’un işgali üzerine eşi Halide Edip Adıvar ile Anadolu’ya geçti. Birinci Büyük Millet Meclisi hükümetinin sağlık bakanı oldu. Terakkiperver Cumhuriyet Fırkası’nın kurucuları arasında yer aldı. Partisinin kapatılmasından sonra 1926’da tekrar Avrupa’ya gitti. İzmir’de Mustafa Kemal Atatürk’e karşı düzenlenen suikast girişiminden sorumlu tutuldu. Bu suçlamadan beraat etmesine karşın 1939’a kadar İngiltere’de kaldı. Yurda döndükten sonra 1940’ta İslam Ansiklopedisi yazı kurulu başkanlığına getirildi. Son yıllarında günlük gazetelerde yazılar yazdı.
ESERLERİ
ARAŞTIRMA-İNCELEME:
Osmanlı Türklerinde İlim (1943)
Tarih Boyunca İlim ve Din (1944)
ELEŞTİRİ-MAKALE:
Bilgi Cumhuriyet Haberleri (1945)
Dur Düşün (1950)
Hakikat Peşinde Emeklemeler (1954)
ÇEVİRİ:
Bertrand Russel’den Felsefe Meseleleri (1935)
ADALET AĞAOĞLU
1929’da Ankara'nın Nallıhan ilçesinde doğdu. Ortaöğrenimini 1946'da Ankara Kız Lisesi’nde tamamladı. 1950'de Ankara Üniversitesi Dil ve Tarih Coğrafya Fakültesi’nin Fransız Dili ve Edebiyatı Bölümü’nü bitirdi. Açılan bir sınavla Ankara Radyosu’na girdi. 1051-1971 arasında TRT’de çeşitli görevlerde bulundu. TRT Radyo Dairesi Başkanlığı’ndan, kurumun özerkliğine el konulması sonucu istifa etti. Yazmaya 1946'da Ulus gazetesinde yayınlanan tiyatro eleştirileriyle başladı. 1948-1950 arasında Kaynak dergisinde şiirleri yayınlandı. Sevim Uzgören'le birlikte yazdığı "Bir Oyun Yazalım" adlı oyun 1953'da Ankara Küçük Tiyatro'da sahnelendi. İlk romanının yayınladığı 1973'e kadar sadece tiyatro yazırlığıyla ilgilendi. 1973'ten sonra çalışmalarını öykü ve romanda yoğunlaştırdı. Eserlerinde toplumun çalkantılı dönemlerini ve bu dönemlerin bireyler üzerindeki etkilerini irdeledi. Konularının yanısıra eserlerinin biçimsel yetkinliğiyle, özellikle ayrıntıları değerlendirişiyle, geriye dönüşler iç monologlar gibi değişik tekniklerden yararlanmadaki başarısıyla dikkat çekti. İlk romanı "Ölmeye Yatmak" 1973'te basıldı. Doğa, toplum, zaman ilişkilerinin insanın iç dünyasındaki yansımalarını düşünce üretebilecek boyutlarda irdeledi. Değişimler karşısında edebiyatın yapısal durumu bakımından da arayışçı davrandı, kendine özgü anlatım biçimleri geliştirdi. İstanbul’da yaşıyor.
ESERLERİ
Oyun:
Evcilik Oyunu (1964)
Çatıdaki Çatlak (1965)
Sınırlarda (1970)
Tombala (1967)
Üç Oyun: Bir Kahramanın Ölümü, Çıkış, Kozalar (1973)
Kendini Yazan Şarkı (1976)
Duvar Öyküsü (1992)
Çok Uzak-Fazla Yakın (1991)
Fikrimin İnce Gülü (1996)
Roman:
Ölmeye Yatmak (1973)
Fikrimin İnce Gülü (1976)
Bir Düğün Gecesi (1979)
Yazsonu (1980)
Üç Beş Kişi (1984)
Hayır (1987)
Ruh Üşümesi (1991)
Romantik Bir Viyana Yazı (1993)
Öykü :
Yüksek Gerilim (1974)
Sessizliğin İlk Sesi (1978)
Hadi Gidelim (1982)
Hayatı Savunma Biçimleri (1997)
Anı :
Göç Temizliği (1985)
Gece Hayatım (Rüya Anlatısı, 1991)
Deneme :
Güner Sümer Toplu Eserleri (1983)
Adalet Ağaoğlu Seçmeler (1993)
Karşılaşmalar (1993)
Geçerken (1996)
Başka Karşılaşmalar (1996)
ÖDÜLLERİ
1974 Türk Dil Kurumu Tiyatro Ödülü Üç Oyun’la
1975 Sait Faik Hikâye Armağanı Yüksek Gerilim’le
1979 Sedat Simavi Vakfı Edebiyat Ödülü Bir Düğün Gecesi ile
1980 Orhan Kemal Roman Armağanı Bir Düğün Gecesi ile
1980 Madaralı Roman Ödülü Çok Uzak-Fazla Yakın’la
1992 Türkiye İş Bankası Edebiyat Büyük Ödülü (Tiyatro)
1997 Aydın Doğan Vakfı Roman Ödülü Romantik Bir Viyana Yazı ile
1995 Cumhurbaşkanlığı Kültür ve Sanat (Edebiyat) Büyük Ödülü
AHMED VEFİK PAŞA
3 Ağustos 1823'te İstanbul'da doğdu. 3 Nisan 1891'de İstanbul'da yaşamını yitirdi. Paris maslahatgüzarı Ruheddin Efendi'nin oğlu. Mühendishane-i Berr-i Hümayun'da okudu. 1834'te Paris'e giderek bir süre Saint Louis Lisesi'nde öğrenim gördü. 1837'de Babıali Tercüme Odası'nda göreve başladı. 1840'ta Londra elçiliğine katip olarak atandı. 1847'de yurda döndü, Tercüme Odası başmütercimi oldu. 1851'de yeni kurulan Encümen-i Daniş'e (Bilim akademesi) üye seçildi. Aynı Yıl Tahran Büyükelçiliği'ne atandı. 1854'te Meclis-i Vâla üyesi, 1857'de Deavi Nazırı (Adalet Bakanı), 1860'ta Paris Elçisi, 1861'de Evkaf Nazırı, 1862'de Divan-ı Muhasebat (sayıştay) Reisi, 1863'te Anadolu Sağ Kol Müfettişi görevlerinde bulundu. 1871'e kadar kendisine görev verilmedi. Bu yıllarda Voltaire, Victor Hugo ve Lesage'den çeviriler yaptı, okullar için ders kitapları hazırladı. 1871'den sonra Sadaret Müsteşarlığı, Şuray-ı Devlet (danıştay) üyeliği gibi önemli görevlerde bulundu. 1877'de vezirlik verilerek ilk Meclis-i Mebusan'ın Başkanlığı'na getirildi. Edirne Valiliği, Maarif Nazırlığı yaptı. 1878'de Sadrazam oldu. 3 Mart 1878'de Ayestefanos (Yeşilköy) Anlaşmasını imzaladı. İki buçuk ay sonra görevinden alındı. 1879'da Bursa Valiliği'ne atandı. Bursa'da ilk vilayet tiyatrosunu kurdu. Kentin imarı için çalıştı. 1882'de üç günlük ikinci Başkan Vekilliği görevinden uzaklaştırıldı. Yaş*****n kalan bölümünde Rumelihisarı'ndaki yalısında araştırma, inceleme, ceviri ve derleme çalışmalarıyla ilgilendi. Osmanlı kültürüne yaptığı çok yönlü katkılarıyla tanınır. Özellikle Türk tiyatrosunun gelişmesinde önemli rol oynadı. Fransız tiyatrosundan çok sayıda çeviri yaptı. Dramaturji ve sahneleme teknikleriyle ilgilendi. Moliere'den uyarladığı "Zor Nikah" ve "Zoraki Tabip" Türk tiyatrosunun ilk oyunları oldu. 1887'de yazdığı "Arslan Avcıları yahud Hak Yerini Bulur" adlı bir oyunu var. Türkçe'nin gelişmesiyle ilgili önemli çalışmalar da yaptı. 1852'de "Müntehebat-ı Durub-ı Emsal" adlı atasözleri derlemesi ve 1876'da "Lehce-i Osmani" sözlüğünü yayınladı. Ulusal temele dayalı tarih anlayışını benimsedi, bu tarihin Osmanlı tarihinden ayrı olması gerektiğini savundu. Bu anlayışı 1869'da yayınlanan "Fezleke-i Tarih-i Osmani" adlı eserinde dile getirdi.
AHMET ALTAN
1950'de İstanbul'da doğdu. Yazar Çetin Altan'ın oğlu. Orta ve lise öğrenimini çeşitli okullarda tamamladı. Bir süre Orta Doğu Teknik Üniversitesi’ne devam etti. İstanbul Üniversitesi İktisat Fakültesi’nden mezun oldu. Yirmi dört yaşında gazeteciliğe başladı. Gece muhabirliğinden, genel yayın müdürlüğüne kadar gazeteciliğin hemen hemen bütün kademelerinde çalıştı. 1987'de köşe yazarı oldu. 1990’da genel yayın müdürüyken gazeteciliğe ara verdi. Çeşitli televizyon programları hazırladı. İlk romanı Dört Mevsim Sonbahar 1982'de yayınlandı. 1985'te yayınlanan ikinci kitabı Sudaki İz toplatıldı ve müstehcenlikten yargılanarak mahkeme kararıyla yakıldı. Birçok yazısından dolayı yargılandı ve 1995 yılında bir buçuk yıla mahkum edildi. Şimdi serbest yazar.
Şu anda yazdığı internet sitesi:
ESERLERİ
ROMAN:
Dört Mevsim Sonbahar (1982)
Sudaki İz (1985)
Yalnızlığın Özel Tarihi (1991)
Tehlikeli Masallar (1996)
Kılıç Yarası Gibi (2001)
İsyan Günlerinde Aşk (2001)
Aldatmak (2002)
DENEME:
Karanlıkta Sabah Kuşları (1997)
Kristal Denizaltı (2001)
Geceyarısı Şarkıları (2001)
İçimizde Bir Yer (2004)
Ve Kırar Göğsüne Bastırırken (2003)
ÖDÜLLERİ:
1999 Yunus Nadi Roman Armağanı Kılıç Yarası Gibi ile
AHMET HAMDİ TANPINAR
23 Haziran 1901’de İstanbul’da doğdu. Kadı Hüseyin Fikri Efendi'nin oğlu. Baytar Mektebi'ni bırakarak girdiği Darülfünun-ı Osmani'nin (Bugünkü İstanbul Üniversitesi) Edebiyat Fakültesi’nden 1923’te mezun oldu. Erzurum, Konya ve Ankara'daki liselerde öğretmenlik yaptı. Gazi Terbiye Enstitüsü'nde (Gazi Eğitim Enstitüsü) edebiyat dersleri verdi. 1933'ten sonra İstanbul'da Kadıköy Lisesi'nde edebiyat öğretmenliği yaptı. Güzel Sanatlar Akademisi’nde sanat tarihi ve estetik dersleri verdi. 1939'da İstanbul Üniversitesi Edebiyat Fakültesi'nde yeni kurulan Türk Edebiyatı Kürsüsü profesörlüğüne getirildi. 1942 ara seçimlerinde CHP'den Maraş Milletvekili olarak Türkiye Büyük Millet Meclisi’ne girdi, üniversitedeki görevinden ayrıldı. 1946 seçimlerinde tekrar aday gösterilmeyince bir süre Milli Eğitim Müfettişliği yaptı. Güzel Sanatlar Akademisinde tekrar derse girmeye başladı. 1949'da da İstanbul Üniversitesi Edebiyat Fakültesi Türk Dili ve Edebiyatı Bölümü’ne döndü. Bu görevdeyken 24 Ocak 1962’de İstanbul’da yaşamını yitirdi. Adını ilk kez "Altın Kitap" dergisinde yayınlanan "Musul Akşamları" şiiriyle duyurdu. Dergah, Milli Mecmua, Hayat, Görüş, Ülkü, Varlık, Oluş, Kültür Haftası ve Aile dergilerinde şiirleri yayınlandı. Hece vezniyle yazdığı bu ilk şiirler, imge zenginliklikleri ve müzikal nitelikleriyle dikkat çeker. Edebiyat Fakültesi'nde öğrencisi olduğu Yahya Kemal Beyatlı'dan çok etkilendi. Ama ilk eserlerinde Yahya Kemal'den çok Ahmet Haşim izleri görülür. Haşim gibi o da küçük yaşta kaybettiği annesinin yokluğundan duyduğu acıyı ve kendisini avutacak bir sevginin özlemini dile getirir. İçe dönük bir bakışla doğa ile iletişim kurmaya çalışır. Şiirinin bir başka yönü Bergson felsefesinden kaynanlanan zaman kavramıdır. Onun eserlerinde zaman, basit bir süreklilik değil, çok katlı ve karmaşık bir akıştır. "Ne İçindeyim Zamanın", "Bursa'da Zaman" şiirleri bu olgunun örnekleridir. İlk romanı "Mahur Beste" 1944'te Ülkü Dergisi'nde yayınlandı. Osmanlı Devleti'nin son döneminde seçkin bir çevrenin yaşayışını sergileyen bu romanın ardandan, kendi yaşamından da izler taşıyan "Huzur" 1949'da basıldı. Huzur, hem bir aşk hem de Tanpınar'ın İstanbul'a olan derin sevgisinin romanıdır. Estetik anlayışının, kültür birikiminin ve geçmiş kültürlere yaslanan yaşam felsefesini yansıttığı bu kitabı Tanpınar'ın en yetkin romanı sayılır. Romanda, Mümtaz ile Nuran'ın aşkı çerçevesinde Doğu ile Batı, eski ile yeni, geçmişin değerleriyle var olan değerler, aşk ile toplumsal sorumluluk arasındaki çatışmayı ve bu çatışmanın doğurduğu bireysel bunalımları irdeler. 1950'de Yeni İstanbul gazetesinde yayınlanan ancak ölümünden sonra 1973'te basılan "Sahnenin Dışındakiler" ile 1961'de basılan "Saatleri Ayarlama Enstitüsü"nde de iki uygarlık, iki değerler sistemi arasında bocalayan Türk toplumunun ironik tablosu çizilir. Ölümünden sonra plan ve notlarına dayanılarak biraraya getirilen ve 1987'de yayınlanan "Aydaki Kadın" da da aynı irdeleme vardır. Şiir, roman ve yazılarının yanısıra İstanbul, Bursa, Ankara, Ersurum ve Konya kentlerini doğal, tarihsel ve kültürel yapılarıyla anlattığı 1946'da basılan "5 Şehir" önemli eserleri arasındadır.
ESERLERİ
ŞİİR:
Bütün Şiirleri (1976-1981)
ROMAN:
Mahur Beste (tefrika 1944 - basım 1975)
Huzur (1949-1983)
Sahnenin Dışındakiler (tefrika 1950- basım 1973)
Saatleri Ayarlama Enstitüsü (1961-1977)
Aydaki Kadın (ölümünden sonra 1987)
ÖYKÜ:
Abdullah Efendi’nin Rüyaları (1943-1983)
Yaz Yağmuru (1955-1983)
Hikayeler (Kitaplaşmayan iki hikayesiyle birlikte tüm öyküleri, 1983)
DENEME:
Beş Şehir (1946-2001)
Edebiyat Üzerine Makaleler (1969-1977)
Yaşadığım Gibi (1970-1977)
ANTOLOJİLER:
Tevfik Fikret (1937-1944)
Namık Kemal (1942)
Yahya Kemal (1940-1982)
19. Asır Türk Edebiyatı Tarihi (Ancak birinci cildini tamamlayabildi, 1942-1985)
AHMET HAŞİM
1884’te Bağdat’ta doğdu, 1933’te İstanbul’da yaşamını yitirdi. Fizan Mutasarrıfı Arif Hikmet Bey’in oğlu. Çocukluğu Bağdat’ta geçti. 12 yaşında annesinin ölümü üzerine babasıyla birlikte İstanbul’a geldi. Mektebe-i Sultani'de (Galatasaray Lisesi) yatılı okudu. Tevfik Fikret ve Ahmed Hikmet Müftüoğlu'nun öğrencisiydi. 1907'de mezun oldu. Bir süre Reji İdaresi'nde çalıştı. Bir yandan da Hukuk Mektebi'ne devam etmeye başladı. İzmir Sultanisi Fransızca öğretmenliğine atandı. Hukuk eğitimini bırakıp İzmir'e gitti. 1912-1914 arasında Maliye Nezareti'nde çevirmenlik yaptı. 1. Dünya Savaşı yıllarını Çanakkale ve İzmir'de yedeksubay olarak geçirdi. Mütareke'den sonra İstanbul'a döndü. Devlet Güzel Sanatlar Akademisi'nde estetik ve mitoloji öğretmenliği yaptı. Harp Akademisi ve Mülkiye Mektebi'nde Fransızca dersleri verdi. Düyun-u Umumiye İdaresi'nde, Osmanlı Bankası'nda çalıştı. Akşam ve İkdam gazetelerinde köşe yazıları yazdı. 1928'de böbrek rahaksızlığının tedavisi için yurtdışına gitti ama iyileşemeden döndü. Şiire lise öğrenciliği yıllarında başladı. İlk şiirlerinde Abdülhak Hamid, Cenap Şahabettin, özellikle de Tevfik Fikret etkileri görülür. Bilinen ilk şiiri "Hayal-i Aşkım"da bu yönelmelere rağmen yeni bir sanat yönelimi olduğu dikkat çeker. Gençlik şiirleri Mecmua-i Edebiye, Musavver Terakki, Aşiyan, Jale, Musavver Muhit, Servet-i Fünun, Resimli Kitap dergilerinde yayınlandı. Bu şiirleri kitaplarına almadı. 2. Meşrutiyet'in yazınsal karmaşa ortamında onun şiiri ayrı bir ses olarak kendisini gösterdi. 1921'de basılan ilk şiir kitabı "Göl Saatleri"nin başındaki küçük manzumeler, bu dönemin asıl eserleridir. İzlenimci ressam etüdlerini andıran bu şiirlerle Ahmed Haşim, doğanın özünü sızdırmak ister gibidir. Şiiri, bir yandan Verlaine müziğine yaklaşırken, bir yandan Şeyh Gâlib'in parıltısını taşır. "Göl Saatleri", "Göl Kuşları", "Serbest Müstezatlar" ve "Muhtelif Şiirler" olmak üzere dört bölümden oluşan bu kitap Türk şiirinin Yahya Kemal Beyatlı'dan sonraki ikinci kanadını kurar. Beyatlı'nın geniş kesimleri kucaklayan toplumcu ve ulusçu şiirine karşılık Haşim daha dar ama daha derin bir kanalda akmayı tercih eder. İkinci ve son şiir kitabı "Piyale"nin girişinde "Şiir Hakkında Bazı Mülahazalar" bölümünde şiirle ilgili görüşlerini açıklar: Şair ne bir gerçek habercisi, ne güzel konuşmayı sanat haline getirmiş bir kişi, ne de bir yasak koyucudur. Şairin dili, düzyazı gibi anlaşılmak için değil, hissedilmek için yaratılmış, müzik ile söz arasında, ama sözden çok müziğe yakın ortalama bir dildir. Düzyazıda anlatımı yaratan öğeler şiir için sözkonusu olamaz. Düzyazı us ve mantık doğrur, şiir ise algı bölümleri dışında isimsiz bir kaynaktır. Gizliğe, bilinmezliğe gömülmüştür. Şairin dili, duyumların yarı aydınlık sınırlarında yakalanabilir. Anlam bulmak için şiiri deşmek, eti için bülbülü öldürmek gibidir. Şiirde önemli olan sözcüğün anlamı değil, şiir içindeki söyleniş değeridir. Şiiri ortak bir dil olarak düşünenler boş bir hayal kuruyor demektir. "Piyale" kitabındaki "Merdiven" ve "Bir Günün Sonunda Arzu" şiirleri, bu görüşleri yansıtan ve Türk edebiyatında görülmemiş bir şiirselliği ortaya koyan ürünlerdir. Bu kitapla birlikte Haşim'e saldırılar arttı. Ölçü ve Türkçe bilmemekle, toplum sorunlarına ilgisizlikle suçlandı. Yine de şiirleriyle 20'nci yüzyılın ilk çeyreğini etkilemeyi başardı.
ESERLERİ
ŞİİRLER:
Göl Saatleri (1921)
Piyale (1926)
FIKRA VE SOHBET:
Bize Göre (1926)
Gurabahane-i Laklakan (1928)
GEZİ:
Frankfurt Seyahatnamesi (1933)
AHMET MUHİP DIRANAS
1908'de İstanbul’da doğdu (Bazı kaynaklara göre 1904 Sinop). 21 Haziran 1980'de Ankara’da yaşamını yitirdi, Sinop’ta gömüldü. İlkokulu Sinop'ta okudu. Ankara'ya gelerek, öğretmenleri arasında Faruk Nafiz Çamlıbel ve Ahmet Hamdi Tanpınar'ın da bulunduğu Ankara Erkek Lisesi’nden 1930'da mezun oldu. 1930-1935 arasında Ankara'da Hakimiyet-i Milliye gazetesinde çalıştı. Ankara Hukuk Fakültesi'ne girdi ama 2 yıl sonra eğitimi bıraktı. İstanbul'a gitti. Güzel Sanatlar Akademisi'nde kitaplık müdürü oldu. Bir süre İstanbul Üniversitesi Edebiyat Fakültesi Felsefe Bölümü'ne devam etti. İstanbul Resim ve Heykel Müzesi Müdür Yardımcılığı görevine getirildi. 1938'de Ankara'ya döndü. 1942'ye kadar Halkevleri Kültür ve Sanat Yayınları'nın yönetmenliğini üstlendi. 1946'da Çocuk Esirgeme Kurumu yayın müdürü oldu. 1957'de aynı yerde Yayın Müdürlüğü'ne atandı. 1949'dan başlayarak Zafer gazetesinde köşe yazıları yazdı. Politikaya girme denemeleri başarılı olmadı. 1966 ve 1972 arasında Anadolu Ajansı, Türkiye İş Bankası yönetim kurulu üyeliği, Devlet Tiyatrosu Edebi Kurul Başkanlığı gibi üst düzey bürokratik görevler yaptı. İlk şiiri "Bir Kadına" 1926'da "Muhip Atalay" imzasıyla Milli Mecmua'da yayınlandı. Servet-i Fünun, Varlık, Çığır, Ataç, Yücel, Oluş, Ülkü, Şadırvan, Yeni Lisan, Hisar dergilerinde yayınlanan şiirleriyle Cumhuriyet döneminin etkin şairleri arasına girdi. Hecenin Beş Şairi ile Garip Akımı arasında yer alır. İlk şiirlerindeki Baudelaire etkisinden sıyrılarak dil ve üsluba ağırlık verdi. Şiiri plastik bir söz bütünü haline getirene kadar yoğuran bir şair oldu. "Olvido", "Kar", "Fahriye Abla" bu oluşumun önemli ve yıllardır unutulmayan örnekleri. Dıranas, Orhan Veli ve arkadaşlarının çıkışından sonra unutulmaya başlanan hece şairleri arasında geçerliliğini yitirmeyen, bir süre sonra da yeniden yüceltilen tek şairdir. Çevirileri, düzyazıları ve oyunları da büyük ilgi gördü.
ESERLERİ
ŞİİR:
Şiirler (1974)
Kırık Saz (Bugünkü dille Tevfik Fikret’in şiirleri) 1975
Şiirler (yaşam öyküsünü de içeren bir incelemeyle birlikte 1982)
OYUN:
Gölgeler (1947)
Çıkmaz (O Böyle İstemezdi’nin ilk yazımı)
O Böyle İstemezdi (1948)
Oyunlar (Gölgeler ve Çıkmaz birarada) (1977)
AHMET KUTSİ TECER
1901'de Kudüs’te doğdu, 1967’de İstanbul’da yaşamını yitirdi. 1929'da İstanbul Darülfünun'u (üniversitesi) Edebiyat Fakültesi Felsefe bölümünü bitirdi. Bir süre Sivas ve Ankara'da edebiyat öğretmenliği yaptı. Sivas Milli Eğitim Müdürlüğü, Milli Eğitim Bakanlığı Yüksek Öğrenim Müdürlüğü, Talim ve Terbiye Kurulu üyeliği görevlerinde bulundu. 1939'da Seyhan (Adana), 1943'te Urfa milletvekili seçildi. 1947'de Ankara Devlet Konservatuvarı Müdürlüğü'ne atandı. 1949'da Paris'e kültür ateşeliği öğrenci müfettişliği göreviyle gönderildi. 1950’de UNESCO Merkez Yönetim Kurulu üyeliği yaptı. Yurda döndükten sonra Galatasaray Lisesi, Devlet Güzel Sanatlar Akademisi ve Belediye Konservatuvarı'nda dersler verdi. Bu görevi ölümüne kadar sürdürdü. Hece ölçüsüyle yazdığı ilk şiirleri 1921-1925 arasında "Dergah" ve "Milli Mecmua" gibi dergilerde yayınlandı. Varlık, Oluş, Yücel, Türk Düşüncesi, Türk Dili ve bir ara kendisinin yönettiği "Ülkü" dergisindeki şiirleriyle tanındı. Hece ölçüsünde yeni olanaklar aradığı şiirinde zaman zaman lirik bir dille kişisel duygularını aktardı. Zaman zaman da ülke sorunlarına el attı. Sonradan başladığı oyun yazarlığında da yine ulusal duyguları işledi. Ünlü halk ozanımız Aşık Veysel'in keşfedilip Türkiye'ye tanıtılmasında önemli rolü vardır.
ESERLERİ
ŞİİR:
Şiirler (1932)
Tüm Şiirleri (ölümünden sonra, 1980)
OYUN:
Yazılan Bozulmadan (1947)
Köşebaşı (1948)
Bir Pazar Günü (1959)
Köroğlu (1959)
İNCELEME:
Köylü Temsilleri (Köy seyirlik oyunları derlemesi, 1940)
AKGÜN AKOVA
1962'de Sakarya Akyazı’da doğdu. Lise öğrenimini Gebze’de, üniversite eğitimini Hacettepe Üniversitesi Kimya Mühendisliği Bölümü’nde tamamladı. İstanbul Üniversitesi İşletme İktisadı Enstitüsü’nü bitirdi. İlk şiiri 1984'te Milliyet Sanat Dergisi’nde yayınlandı. Ardından peşpeşe şiir kitapları geldi. Bazı şiirleri İngilizce, Fransızca, Almanca, İspanyolca ve Boşnakça’ya çevrildi. Ataol Behramoğlu, onun şiiri için, "1980’li yıllara özgü külhani bir edanın özgün, başarılı sentezi. Neredeyse her dizeden taşan dizginsiz bir yaşama sevinci, gençlik ve enerji dolu şiirler" değerlendirmesini yapıyor.
ESERLERİ
ŞİİR:
Sansüttürme Şair Abüüü (1991)
Pepetye (1992)
Baba Bana Bağırma (1994)
Aşk ve Kuyrukluyıldız (1997)
Seçme Şiirler (1998)
DENEME:
Güzel Atlar Ülkesi (1996)
Yıkık Bir Çocuk Bahçesi Gibiydi Yüzü (1997)
Elimi Tut Yeter (1998)
ÖDÜLLERİ:
1998 Dil Derneği Ömer Asım Aksoy Ödülü, "Yıkık Bir Çocuk Bahçesi Gibiydi Yüzü" ile
ARİF NİHAT ASYA
7 Şubat 1904'te İstanbul Çatalca’da doğdu, 5 Ocak 1975'te Ankara’da yaşamını yitirdi. İstanbul Üniversitesi Yüksek Öğretmen Okulu Edebiyat Bölümü’nü bitirdi. Adana, Malatya, Edirne, Tarsus, Ankara ve Kıbrıs'taki liselerde edebiyat öğretmenliği yaptı. 1950-1954 arasında Seyhan (Adana) milletvekili olarak Türkiye Büyük Millet Meclisi'nde bulundu. Milletvekilliğinden sonra tekrar öğrtemenliğe döndü. Ankara Gazi Lisesi edebiyat öğretmeni iken 1962'de emekliye ayrıldı. İstanbul'a döndü. Yeni İstanbul ve Babıli’de Sabah gazetelerinde yazılar yazdı. Aruzla başladığı şiirde rubailer, gazeller yazdı. Özellikle rubailere büyük önem verdi. Rubailerden oluşan 5 ayrı kitap yayınladı. Daha sonra hece veziyle ve serbest vezinli şiirler de yazdı. Ulusçu şiirleriyle dikat çekti. Yurdun güzelliklerini, doğasını anlatan, kimi zaman yergici ama Türklüğü yücelten şiirleriyle bilinir.
ESERLERİ
ŞİİR:
Heykeltıraş (1924)
Yastığımın Rüyası (1930)
Ayetler (1936)
Bir Bayrak Rüzgar Bekliyor (1946)
Kubbe-i Hadrâ (Mevlana üzerine, 1956)
Kökler ve Dallar (1964)
Emzikler (1964)
Dualar ve Aminler (1967)
Aynalarda Kalan (1969)
Bütün Eserleri (1975-1977)
Rubaiyyat-ı Ârif (rubailer, 1956)
Kıbrıs Rubaileri (rubailer, 1964, 1967)
Nisan (rubailer, 1964)
Kova Burcu (rubailer, 1967)
Avrupa’dan Rubailer (1969)
Şiirler (Ahmet Kabaklı derledi, 1971)
Bütün Eserleri (1975-1977, Ötüken Yayınları)
DÜZYAZI:
Kanatlar ve Gagalar (özdeyişler, 1946)
Enikli Kapı (makaleleri, 1964)
ASAF HALET ÇELEBİ
29 Aralık 1907’de İstanbul’da doğdu. 15 Ekim 1958’de yine İstanbul’da öldü. Dahiliye Nezareti memurlarından Mehmet Sait Halet Bey'in oğlu. Galatasaray Lisesi’nde 8 yıl eğitim gördü. Kısa bir süre Sanayi-i Nefise Mektebi’nde öğrenim gördü. Adliye Meslek Mektebi’nden mezun oldu. Üsküdar Adliyesi Ceza Mahkemesi zabıt katipliği yaptı. Osmanlı Bankası, Devlet Deniz Yolları İşletmesi'nde çalıştı. İstanbul Üniversitesi Edebiyat Fakültesi Felsefe Bölümü kitaplığında görevliyken yaşamını yitirdi. Gençlik yıllarında divan edebiyatından etkilendi. Gazeller ve rubailer yazdı. 1937'den sonra serbest ölçü kullanmaya ve Batı şiirinin tekniklerine yönelmeye başladı. Şiirlerinde dinlerden, ideolojilerden, toplumsal olaylardan çok Anadolu-İran-Hindistan çizgisi üzerinde uzanan bir yaşamın görünümlerini sesler aracılığıyla dile getirdi.
ESERLERİ
ŞİİR:
He (1942)
Lâmelif (1945)
Om Mani Padme Hum (1953, ölümünden sonra 1983)
ARAŞTIRMA:
Mevlâna (1940)
Molla Câmi (1940)
Eşrefoğlu Divanı (1944)
Naima (monografi, 1953)
Ömer Hayyam (1954)
Divan Şiirinde İstanbul (antoloji, 1953)
Çeşitli dergilerde yayınlanan düz yazılarıyla, Hint edebiyatı üzerine makalelerini de Semih Güngör, Asaf Halet Çelebi incelemesiyle birlikte yayınladı.
ATAOL BEHRAMOĞLU
13 Nisan 1942’de İstanbul Çatalca’da doğdu. İlköğrenimini Kars ve Çankırı'da yaptı. 1966'de Ankara Üniversitesi Dil ve Tarih Coğrafya Fakültesi Rus Dili ve Edebiyatı bölümünü bitirdi. 1962'de Türkiye İşçi Partisi'ne girerek ilk örgütlenme çalışmalarına katıldı. "Fikir Kulüpleri Federasyonu"nun (FKF) kurucuları arasında yer aldı. "Dönüşüm" dergisininin kuruluş çalışmalarına katıldı, sahipliğini üstlendi. 1970'te İsmet Özel’le birlikte "Halkın Dostları" dergisini çıkardı. Aynı yıl İngiltere'ye, daha sonra Fransa'ya gitti. Paris'te gece kulübü bekçiliği, otel katipliği, öğretmenlik yaptı. 1972'de Moskova Üniversitesi Edebiyat Fakültesi'nde Sovyet edebiyatı üzerine inceleme yaptı. 1974'te Türkiye'ye döndü. İstanbul Şehir Tiyatroları'nda dramaturg olarak çalıştı. 1975'te kardeşi Nihat Behram’la birlikte "Militan" dergisini kurdu. "Sanat Emeği" dergisinin kurucuları arasında yer aldı. 1979'da Türkiye Yazarlar Sendikası'nın genel sekreteri oldu. Yayınevlerinde çalıştı. 12 Eylül harekatından sonra 1982’de Barış Derneği Davası nedeniyle 10 ay tutuklu kaldı. 1984’te Fransa’da Sorbonne Üniversitesi’ne bağlı Centre de Poetique Comparee bölümünde Türk ve Dünya Şiiri üstüne seminerler izledi, çalışmalar yaptı. İlk şiirleri "Ataol Gürus" takma adıyla Yeni Çankırı, Yeşil Ilgaz, Çağrı gibi yerel gazete ve dergilerde yayınlandı. Yükseköğrenimi sırasında Yapraklar, Dost, Evrim, Ataç gibi dergilerde çıkan şiirleriyle dikkat çekti. Bu dönemin şiirlerini biraraya getiren ilk şiir kitabı "Bir Ermeni General" 1965'te basıldı. Gençlik dönemi şiirlerinde Orhan Veli, Attilâ İlhan ve İkinci Yeni şiirinin ortak özellikleri etkin. Gerçek şiir kimliği 1965-1971 arasında Papirüs, Şiir Sanatı, Yeni Gerçek, Yeni Dergi ve Halkın Dostları'nda çıkan şiirleriyle oluştu. Bu şiirlerde toplumcu, etkin bir edebiyat anlayışının örnekleri yer aldı. Toplumcu gerçekçi şiir ilkelelerine yöneldi, şiirini yeni biçim ve tema arayışlarıyla besledi. Çevirileriyle de dikkat çekti. Edebiyat ve kültür üzerine yazdıkları, antoloji ve diğer çalışmalarıyla kuşağının önde gelen yazarları arasına girdi.
ESERLERİ
ŞİİR:
Bir Ermeni General (1965)
Bir Gün Mutlaka (1970)
Yolculuk Özlem Cesaret ve Kavga Şiirleri (1974)
Ne Yağmur... Ne Şiirler... (1976)
Kuşatmada (1978)
Mustafa Suphi Destanı (1979)
Dörtlükler (1983)
İyi Bir Yurttaş Aranıyor (1983)
Eski Nisan (1987)
Türkiye Üzgün Yurdum, Güzel Yurdum (1985)
Kızıma Mektuplar (1985)
Şiirler 1959-1982 (1983)
Bebeklerin Ulusu Yok (1988)
Bir Gün Mutlaka (1991)
Sevgilimsin (1993)
Yaşadıklarımdan Öğrendiğim Bir Şey Var (1991)
DÜZYAZI:
Yaşayan Bir Şiir (1986)
Şiirin Dili-Anadili (1995)
Mekanik Gözyaşları (1997)
Nazım’a Bir Güz Çelengi (1997)
Kardeş Türküleri (1986)
ANI:
Aziz Nesin’li Fotoğraflar (1995)
GEZİ:
Başka Gökler Altında (1996)
OYUN:
Lozan (1992)
MEKTUP:
Genç Bir Şairden Genç Bir Şaire Mektuplar (1995)
ANTOLOJİ:
Büyük Türk Şiiri Antolojisi (2 cilt, 1987)
ATTİLÂ İLHAN
15 Haziran 1925’te İzmir’in Menemen ilçesinde doğdu. 11 Ekim 2005'te İstanbul'da yaşamını yitirdi. İzmir'de Karşıyaka Cumhuriyet İlkokulu ve Karşıyaka Ortaokulu'nu bitirdi. Atatürk Lisesi'ndeki öğrenciliği sırasında Türk Ceza Kanunu'nun 141. maddesine aykırı davrandığı gerekçesiyle tutuklandı ve okuldan uzaklaştırıldı. Danıştay kararıyla eğitimi sürdürme hakkını kazandı. İstanbul'da Işık Lisesi'nden mezun oldu. İstanbul Üniversitesi Hukuk Fakültesi’ndeki yüksek öğrenimini yarıda bıraktı. 6 yıl aralıklarla Paris'te yaşadı. Türkiye'ye döndü. Çeşitli gazete ve dergilerde çalıştı. Demokrat İzmir Gazetesi Genel Yayın Müdürlüğü ve Başyazarlığı'nı üstlendi. Ankara’da Bilgi Yayınevi Danışmanlığını yaptı. Senaryolarında "Ali Kaptanoğlu" takma adını kullandı. Yeni Ortam, Dünya, Milliyet, Söz gazetelerinde köşe yazıları yazdı. Yelken ve Sanat Olayı dergilerini yönetti. İlk şiiri olan "Balıkçı Türküsü" 1941'de Yeni Edebiyat Dergisi'nde yayınlandı. "Nevin Yıldız" takma adıyla İstanbul, "Beteroğlu" takma adıyla Yücel dergilerinde şiirleri çıktı. 1946 CHP şiir yarışmasında "Cebbaroğlu Mehemmed" şiiriyle birincilik ödülü kazandı. Bu başarıdan sonra hızla tanınıp sevildi. Genç, Yeni Nesil, Varlık, Aile, Yirminci Asır, Seçilmiş Hikayeler, Kaynak, Ufuklar, Mavi, Yeditepe, Dost, Yelken, Ataç, Yön, Milliyet Sanat, Sanat Olayı gibi dergilerde şiirleri, deneme ve eleştirileri yayınlandı. Türk edebiyatının önemli isimleri arasına girdi. Garip Akımı ve İkinci Yeni şiirine karşı çıktı. Mavi ya da Maviciler adıyla tanınan toplumcu gerçekçi şiir akımını başlattı. Şiire yeni bir ses düzeni, taşkın, coşkulu bir anlatım ve kendisine özgü bir duyarlılık getirdi. Sisler Bulvarı, Yağmur Kaçağı, Ben Sana Mecburum şiir kitaplarındaki şiirleriyle genç şair kuşağını etkiledi. Yasak Sevişmek, Elde Var Hüzün kitaplarındaki şiirlerinde divan şiiri ve şarkılardan da yararlandı. İlk iki romanı Sokaktaki Adam ve Zenciler Birbirine Benzemez'den sonraki romanlarında tarihsel konulara ağırlık vermeye başladı. Bu tür romanlarında öz Türkçe akımına karşı çıktı. Senaryolarını yazdığı önemli filmler: Yalnızlar Rıhtımı (Lütfi Akad), Ateşten Damlalar (Memduh Ün), Rıfat Diye Biri (Ertem Gönenç), Şoför Nebahat (Metin Erksan), Devlerin Öfkesi (Nevzat Pesen), Ver Elini İstanbul (Aydın Arakon).
ESERLERİ
ŞİİR:
Duvar (1948)
Sisler Bulvarı (1954)
Yağmur Kaçağı (1955)
Ben Sana Mecburum (1960)
Bela Çiçeği (1962)
Yasak Sevişmek (1968)
Tutkunun Günlüğü (1973)
Böyle Bir Sevmek (1977)
Elde Var Hüzün (1982)
Korkunun Krallığı (1987)
Ayrılık Sevdaya Dahil (1993)
ROMAN:
Sokaktaki Adam (1953)
Zenciler Birbirine Benzemez (1957)
Kurtlar Sofrası (1963/64)
Bıçağın Ucu (1973)
Sırtlan Payı (1974)
Yaraya Tuz Basmak (1978)
Fena Halde Leman (1980)
Dersaadet’te Sabah Ezanları (1981)
Haco Hanım Vay (1984)
O Karanlıkta Biz (1988)
GEZİ-DENEME-ELEŞTİRİ:
Abbas Yolcu (1957)
Hangi Sol (1971)
Gerçekçilik Savaşı (1980)
Hangi Atatürk (1981)
Batı'nın Deli Gömleği (1982)
İkinci Yeni Savaşı (1983)
Sağım Solum Sobe (1985)
Yanlış Kadınlar Yanlış Erkekler (1985)
Ulusal Kültür Savaşı (1986)
ÖDÜLLERİ
1946 CHP Şiir Yarışması Birinciliği
1974 Türk Dil Kurumu Şiir Ödülü Tutuklunun Günlüğü ile
1975 Yunus Nadi Roman Armağanı Sırtlan Payı ile
AZİZ NESİN
20 Aralık 1915’te İstanbul’da doğdu. İki yıl Darüşşafaka Lisesi'nde öğrenim gördü. Kuleli Askeri Lisesi'ni bitirdi. Kara Harp Okulu ve Askeri Fen Okulu'ndan mezun oldu. Üsteğmen rütbesindeyken "görev ve yetkisini kötüye kullanmak" suçlamasıyla yargılanıp ordudan uzaklaştırıldı. Bir süre bakkallık yaptı. Ardından gazeteciliğe başladı. Yedigün, Karagöz ve Tan Gazetesi'nde çalıştı. Cumhuriyet adlı bir magazin dergisi yayınladı. Sabahattin Ali ile birlikte, Marko Paşa, Malum Paşa, Merhum Paşa, Alibaba mizah dergilerini çıkardı. 1951'de bir kitapçı dükkanı, ardından bir fotoğraf stüdyosu açtı. 1954'ten itibaren Akbaba mizah dergisinde takma isimlerle mizah öyküleri yazdı. Yazın yaşamı boyunda 100'ün üzerinde takma isim kullandı. Kemal Tahir'le birlikte Düşün Yayınevi’ni kurdu.Yeni Gazete, Akşam ve Tanin'de köşe yazıları yazdı. Yazarlığı, Öncü, Yeni Tanin ve "Ustura" isimli bir mizah eki de hazırladığı Günaydın gazetesinde sürdürdü. 1962'de Zübük isimli mizah dergisini çıkardı. 1963'te yayınevinin yanmasının ardından sadece yazmaya başladı. 1972'de Çatalca'da kimsesiz çocukların eğitimini gerçekleştirmeyi amaçlayan Nesin Vakfı'nı kurdu. Kitaplarının tüm gelirini bu vakfa bağışladı. 1976-1980 arasında her dalda edebiyat ödülleri veren Nesin Vakfı Edebiyat Yıllığı'nı çıkardı. 1979'da seçildiği Türkiye Yazarlar Sendikası Başkanlığı görevini yıllarca sürdürdü. Sadece Türk edebiyatının değil dünya mizah edebiyatının da sayılı isimleri arasında yer alan Aziz Nesin, düşünceleri ve yazıları nedeniyle siyasi iktidarlardan sürekli baskı gördü, tutuklandı, yargılandı, sürgün edildi, cezaevlerinde kaldı. 6 Temmuz 1995 tarihinde yaşamını yitirdi. Öykülerinde Türk toplumunu ayrıntılarıyla yansıtır. Anlatımında halk edebiyatının ana öğelerinden yararlanır. Yer yer masal temasıyla ve mizah aracılığıyla günlük olayları, toplumsal aksaklıkları eleştirir. Türk edebiyatında çağdaş mizah yazarlığı tekniklerini geliştiren, genç mizah yazarlarının doğmasına yolaçan yazardır.
ESERLERİ
ŞİİR:
Sondan Başa (1984)
Sevgiye On Ölüme Beş Kala (1986)
Kendini Yakalamak (1988)
Hoşçakalın (1990)
Sivas Acısı (1995)
KONUŞMALAR:
İnsanlar Konuşa Konuşa (1988)
Çuvala Doldurulmuş Kediler (1995)
HİKAYE:
Geriye Kalan (1948)
İt Kuyruğu (1955)
Yedek Parça (1955)
Fil Hamdi (1955)
Damda Deli Var (1956)
Koltuk (1957)
Kazan Töreni (1957)
Toros Canavarı (1957)
Deliler Boşandı (1957)
Mahallenin Kısmeti (1957)
Ölmüş Eşek (1957)
Hangi Parti Kazanacak (1957)
Havadan Sudan (1958)
Bay Düdük (1958)
Nazik Alet (1958)
Gıdıgıdı (1959)
Aferin (1959)
Kördöğüşü (1959)
Mahmut ile Nigar (1959)
Gözüne Gözlük (1960)
Ah Biz Eşekler (1960)
Yüz Liraya Bir Deli (1961)
Bir Koltuk Nasıl Devrilir (1961)
Biz Adam Olmayız (1962)
Sosyalizm Geliyor Savulun (1965)
İhtilali Nasıl Yaptık (1965)
Rıfat Bey Neden Kaşınıyor (1965)
Yeşil Renkli Namus gazı 81965)
Bülbül Yuvası Evler (1968)
Vatan Sağolsun (1968)
Yaşasın Memleket (1969)
Büyük Grev (1978)
Hayvan Deyip Geçme (1980)
70 Yaşım Merhaba (1984)
Kalpazanlık Bile Yapılamıyor (1984)
Maçinli Kız İçin Ev (1987)
Nah Kalkınırsın (1988)
ROMAN:
Kadın Olan Erkek (1955)
Gol Kralı Sait Hopsait (1957)
Erkek Sabahat (1957)
Saçkıran (1959)
Zübük (1961)
Şimdiki Çocuklar Harika (1967)
Tatlı Betüş (1974)
Yaşar Ne Yaşar Ne Yaşamaz (1977)
Surname (1976)
Tek Yol (1978)
ANILAR:
Bir Sürgünün Hatıraları (1957)
Böyle Gelmiş Böyle Gitmez (1. Bölüm 1966, 2. Bölüm 1976)
Poliste (1967)
Yokuşun Başı (1982)
Salkım Salkım Asılacak Adamlar (1987)
Rüyalarım Ziyan Olmasın (1990)
MASALLAR:
Memleketin Birinde (1987)
Hoptirinam (1960)
Uyusana Tosunum (1971)
Aziz Dededen Masallar
TAŞLAMA:
Azizname (1970)
FIKRALAR:
Nutuk Makinası (1958)
Az Gittik Uz Gittik (1959)
Merhaba (1971)
Suçlanan ve Aklanan Yazılar (1982)
Ah Biz Ödlek Aydınlar (1985)
Korkudan Korkmak (1988)
GEZİ:
Duyduk Duymadık Demeyin (1976)
Dünya Kazan Ben Kepçe (1977)
OYUNLAR:
Biraz Gelir misiniz (1958)
Bir Şey Yap Met (1959)
Toros Canavarı (1963)
Düdükçülerle Fırçacıların Savaşı (1968)
Çiçu (1970)
Tut Elimden Rovni (1970)
Hadi Öldürsene Canikom (1970)
Beş Kısa Oyun (1979)
Bütün Oyunları (Adam Yayınları)(1982)
ÖDÜLLERİ:
Üç Karagöz Oyunu (1968) ile 6. Karacan Armağanı birinciliğini (1968)
Çiçu ile Türk Dil Kurumu 1970 Tiyatro Ödülü’nü
Altın Palmiye (İtalya 1956, 1957)
Altın Kirpi (Bulgaristan, 1966)
Krokodil (Sovyetler Birliği, 1069)
Lotus Asya-Afrika Yazarlar Birliği Ödülü 1975
Bulgaristan Uluslararası Gülmece Kitapları Yarışması’nda Büyük Ödül 1977
bu linkte Türk edebiyatının değerli yazarlarının tüm bilgilerini sözlük sırası ile bulabilirsiniz....
ABDÜLHAMİT ADNAN ADIVAR
1882'de Gelibolu’da doğdu. 1955'te İstanbul’da yaşamını yitirdi. 1905'te tıbbiye’yi bitirdi ve Avrupa’ya gitti. Berlin Tıp Fakültesi’nde iç hastalıkları asistanı oldu. 1908’den sonra İstanbul’a döndü, Tıp Fakültesi’ne profesörlük, mütareke yıllarında Osmanlı Meclis-i Mebusan’ında İstanbul mebusluğu yaptı. İstanbul’un işgali üzerine eşi Halide Edip Adıvar ile Anadolu’ya geçti. Birinci Büyük Millet Meclisi hükümetinin sağlık bakanı oldu. Terakkiperver Cumhuriyet Fırkası’nın kurucuları arasında yer aldı. Partisinin kapatılmasından sonra 1926’da tekrar Avrupa’ya gitti. İzmir’de Mustafa Kemal Atatürk’e karşı düzenlenen suikast girişiminden sorumlu tutuldu. Bu suçlamadan beraat etmesine karşın 1939’a kadar İngiltere’de kaldı. Yurda döndükten sonra 1940’ta İslam Ansiklopedisi yazı kurulu başkanlığına getirildi. Son yıllarında günlük gazetelerde yazılar yazdı.
ESERLERİ
ARAŞTIRMA-İNCELEME:
Osmanlı Türklerinde İlim (1943)
Tarih Boyunca İlim ve Din (1944)
ELEŞTİRİ-MAKALE:
Bilgi Cumhuriyet Haberleri (1945)
Dur Düşün (1950)
Hakikat Peşinde Emeklemeler (1954)
ÇEVİRİ:
Bertrand Russel’den Felsefe Meseleleri (1935)
ADALET AĞAOĞLU
1929’da Ankara'nın Nallıhan ilçesinde doğdu. Ortaöğrenimini 1946'da Ankara Kız Lisesi’nde tamamladı. 1950'de Ankara Üniversitesi Dil ve Tarih Coğrafya Fakültesi’nin Fransız Dili ve Edebiyatı Bölümü’nü bitirdi. Açılan bir sınavla Ankara Radyosu’na girdi. 1051-1971 arasında TRT’de çeşitli görevlerde bulundu. TRT Radyo Dairesi Başkanlığı’ndan, kurumun özerkliğine el konulması sonucu istifa etti. Yazmaya 1946'da Ulus gazetesinde yayınlanan tiyatro eleştirileriyle başladı. 1948-1950 arasında Kaynak dergisinde şiirleri yayınlandı. Sevim Uzgören'le birlikte yazdığı "Bir Oyun Yazalım" adlı oyun 1953'da Ankara Küçük Tiyatro'da sahnelendi. İlk romanının yayınladığı 1973'e kadar sadece tiyatro yazırlığıyla ilgilendi. 1973'ten sonra çalışmalarını öykü ve romanda yoğunlaştırdı. Eserlerinde toplumun çalkantılı dönemlerini ve bu dönemlerin bireyler üzerindeki etkilerini irdeledi. Konularının yanısıra eserlerinin biçimsel yetkinliğiyle, özellikle ayrıntıları değerlendirişiyle, geriye dönüşler iç monologlar gibi değişik tekniklerden yararlanmadaki başarısıyla dikkat çekti. İlk romanı "Ölmeye Yatmak" 1973'te basıldı. Doğa, toplum, zaman ilişkilerinin insanın iç dünyasındaki yansımalarını düşünce üretebilecek boyutlarda irdeledi. Değişimler karşısında edebiyatın yapısal durumu bakımından da arayışçı davrandı, kendine özgü anlatım biçimleri geliştirdi. İstanbul’da yaşıyor.
ESERLERİ
Oyun:
Evcilik Oyunu (1964)
Çatıdaki Çatlak (1965)
Sınırlarda (1970)
Tombala (1967)
Üç Oyun: Bir Kahramanın Ölümü, Çıkış, Kozalar (1973)
Kendini Yazan Şarkı (1976)
Duvar Öyküsü (1992)
Çok Uzak-Fazla Yakın (1991)
Fikrimin İnce Gülü (1996)
Roman:
Ölmeye Yatmak (1973)
Fikrimin İnce Gülü (1976)
Bir Düğün Gecesi (1979)
Yazsonu (1980)
Üç Beş Kişi (1984)
Hayır (1987)
Ruh Üşümesi (1991)
Romantik Bir Viyana Yazı (1993)
Öykü :
Yüksek Gerilim (1974)
Sessizliğin İlk Sesi (1978)
Hadi Gidelim (1982)
Hayatı Savunma Biçimleri (1997)
Anı :
Göç Temizliği (1985)
Gece Hayatım (Rüya Anlatısı, 1991)
Deneme :
Güner Sümer Toplu Eserleri (1983)
Adalet Ağaoğlu Seçmeler (1993)
Karşılaşmalar (1993)
Geçerken (1996)
Başka Karşılaşmalar (1996)
ÖDÜLLERİ
1974 Türk Dil Kurumu Tiyatro Ödülü Üç Oyun’la
1975 Sait Faik Hikâye Armağanı Yüksek Gerilim’le
1979 Sedat Simavi Vakfı Edebiyat Ödülü Bir Düğün Gecesi ile
1980 Orhan Kemal Roman Armağanı Bir Düğün Gecesi ile
1980 Madaralı Roman Ödülü Çok Uzak-Fazla Yakın’la
1992 Türkiye İş Bankası Edebiyat Büyük Ödülü (Tiyatro)
1997 Aydın Doğan Vakfı Roman Ödülü Romantik Bir Viyana Yazı ile
1995 Cumhurbaşkanlığı Kültür ve Sanat (Edebiyat) Büyük Ödülü
AHMED VEFİK PAŞA
3 Ağustos 1823'te İstanbul'da doğdu. 3 Nisan 1891'de İstanbul'da yaşamını yitirdi. Paris maslahatgüzarı Ruheddin Efendi'nin oğlu. Mühendishane-i Berr-i Hümayun'da okudu. 1834'te Paris'e giderek bir süre Saint Louis Lisesi'nde öğrenim gördü. 1837'de Babıali Tercüme Odası'nda göreve başladı. 1840'ta Londra elçiliğine katip olarak atandı. 1847'de yurda döndü, Tercüme Odası başmütercimi oldu. 1851'de yeni kurulan Encümen-i Daniş'e (Bilim akademesi) üye seçildi. Aynı Yıl Tahran Büyükelçiliği'ne atandı. 1854'te Meclis-i Vâla üyesi, 1857'de Deavi Nazırı (Adalet Bakanı), 1860'ta Paris Elçisi, 1861'de Evkaf Nazırı, 1862'de Divan-ı Muhasebat (sayıştay) Reisi, 1863'te Anadolu Sağ Kol Müfettişi görevlerinde bulundu. 1871'e kadar kendisine görev verilmedi. Bu yıllarda Voltaire, Victor Hugo ve Lesage'den çeviriler yaptı, okullar için ders kitapları hazırladı. 1871'den sonra Sadaret Müsteşarlığı, Şuray-ı Devlet (danıştay) üyeliği gibi önemli görevlerde bulundu. 1877'de vezirlik verilerek ilk Meclis-i Mebusan'ın Başkanlığı'na getirildi. Edirne Valiliği, Maarif Nazırlığı yaptı. 1878'de Sadrazam oldu. 3 Mart 1878'de Ayestefanos (Yeşilköy) Anlaşmasını imzaladı. İki buçuk ay sonra görevinden alındı. 1879'da Bursa Valiliği'ne atandı. Bursa'da ilk vilayet tiyatrosunu kurdu. Kentin imarı için çalıştı. 1882'de üç günlük ikinci Başkan Vekilliği görevinden uzaklaştırıldı. Yaş*****n kalan bölümünde Rumelihisarı'ndaki yalısında araştırma, inceleme, ceviri ve derleme çalışmalarıyla ilgilendi. Osmanlı kültürüne yaptığı çok yönlü katkılarıyla tanınır. Özellikle Türk tiyatrosunun gelişmesinde önemli rol oynadı. Fransız tiyatrosundan çok sayıda çeviri yaptı. Dramaturji ve sahneleme teknikleriyle ilgilendi. Moliere'den uyarladığı "Zor Nikah" ve "Zoraki Tabip" Türk tiyatrosunun ilk oyunları oldu. 1887'de yazdığı "Arslan Avcıları yahud Hak Yerini Bulur" adlı bir oyunu var. Türkçe'nin gelişmesiyle ilgili önemli çalışmalar da yaptı. 1852'de "Müntehebat-ı Durub-ı Emsal" adlı atasözleri derlemesi ve 1876'da "Lehce-i Osmani" sözlüğünü yayınladı. Ulusal temele dayalı tarih anlayışını benimsedi, bu tarihin Osmanlı tarihinden ayrı olması gerektiğini savundu. Bu anlayışı 1869'da yayınlanan "Fezleke-i Tarih-i Osmani" adlı eserinde dile getirdi.
AHMET ALTAN
1950'de İstanbul'da doğdu. Yazar Çetin Altan'ın oğlu. Orta ve lise öğrenimini çeşitli okullarda tamamladı. Bir süre Orta Doğu Teknik Üniversitesi’ne devam etti. İstanbul Üniversitesi İktisat Fakültesi’nden mezun oldu. Yirmi dört yaşında gazeteciliğe başladı. Gece muhabirliğinden, genel yayın müdürlüğüne kadar gazeteciliğin hemen hemen bütün kademelerinde çalıştı. 1987'de köşe yazarı oldu. 1990’da genel yayın müdürüyken gazeteciliğe ara verdi. Çeşitli televizyon programları hazırladı. İlk romanı Dört Mevsim Sonbahar 1982'de yayınlandı. 1985'te yayınlanan ikinci kitabı Sudaki İz toplatıldı ve müstehcenlikten yargılanarak mahkeme kararıyla yakıldı. Birçok yazısından dolayı yargılandı ve 1995 yılında bir buçuk yıla mahkum edildi. Şimdi serbest yazar.
Şu anda yazdığı internet sitesi:
Ziyaretçiler için gizlenmiş link,görmek için
Giriş yap veya üye ol.
ESERLERİ
ROMAN:
Dört Mevsim Sonbahar (1982)
Sudaki İz (1985)
Yalnızlığın Özel Tarihi (1991)
Tehlikeli Masallar (1996)
Kılıç Yarası Gibi (2001)
İsyan Günlerinde Aşk (2001)
Aldatmak (2002)
DENEME:
Karanlıkta Sabah Kuşları (1997)
Kristal Denizaltı (2001)
Geceyarısı Şarkıları (2001)
İçimizde Bir Yer (2004)
Ve Kırar Göğsüne Bastırırken (2003)
ÖDÜLLERİ:
1999 Yunus Nadi Roman Armağanı Kılıç Yarası Gibi ile
AHMET HAMDİ TANPINAR
23 Haziran 1901’de İstanbul’da doğdu. Kadı Hüseyin Fikri Efendi'nin oğlu. Baytar Mektebi'ni bırakarak girdiği Darülfünun-ı Osmani'nin (Bugünkü İstanbul Üniversitesi) Edebiyat Fakültesi’nden 1923’te mezun oldu. Erzurum, Konya ve Ankara'daki liselerde öğretmenlik yaptı. Gazi Terbiye Enstitüsü'nde (Gazi Eğitim Enstitüsü) edebiyat dersleri verdi. 1933'ten sonra İstanbul'da Kadıköy Lisesi'nde edebiyat öğretmenliği yaptı. Güzel Sanatlar Akademisi’nde sanat tarihi ve estetik dersleri verdi. 1939'da İstanbul Üniversitesi Edebiyat Fakültesi'nde yeni kurulan Türk Edebiyatı Kürsüsü profesörlüğüne getirildi. 1942 ara seçimlerinde CHP'den Maraş Milletvekili olarak Türkiye Büyük Millet Meclisi’ne girdi, üniversitedeki görevinden ayrıldı. 1946 seçimlerinde tekrar aday gösterilmeyince bir süre Milli Eğitim Müfettişliği yaptı. Güzel Sanatlar Akademisinde tekrar derse girmeye başladı. 1949'da da İstanbul Üniversitesi Edebiyat Fakültesi Türk Dili ve Edebiyatı Bölümü’ne döndü. Bu görevdeyken 24 Ocak 1962’de İstanbul’da yaşamını yitirdi. Adını ilk kez "Altın Kitap" dergisinde yayınlanan "Musul Akşamları" şiiriyle duyurdu. Dergah, Milli Mecmua, Hayat, Görüş, Ülkü, Varlık, Oluş, Kültür Haftası ve Aile dergilerinde şiirleri yayınlandı. Hece vezniyle yazdığı bu ilk şiirler, imge zenginliklikleri ve müzikal nitelikleriyle dikkat çeker. Edebiyat Fakültesi'nde öğrencisi olduğu Yahya Kemal Beyatlı'dan çok etkilendi. Ama ilk eserlerinde Yahya Kemal'den çok Ahmet Haşim izleri görülür. Haşim gibi o da küçük yaşta kaybettiği annesinin yokluğundan duyduğu acıyı ve kendisini avutacak bir sevginin özlemini dile getirir. İçe dönük bir bakışla doğa ile iletişim kurmaya çalışır. Şiirinin bir başka yönü Bergson felsefesinden kaynanlanan zaman kavramıdır. Onun eserlerinde zaman, basit bir süreklilik değil, çok katlı ve karmaşık bir akıştır. "Ne İçindeyim Zamanın", "Bursa'da Zaman" şiirleri bu olgunun örnekleridir. İlk romanı "Mahur Beste" 1944'te Ülkü Dergisi'nde yayınlandı. Osmanlı Devleti'nin son döneminde seçkin bir çevrenin yaşayışını sergileyen bu romanın ardandan, kendi yaşamından da izler taşıyan "Huzur" 1949'da basıldı. Huzur, hem bir aşk hem de Tanpınar'ın İstanbul'a olan derin sevgisinin romanıdır. Estetik anlayışının, kültür birikiminin ve geçmiş kültürlere yaslanan yaşam felsefesini yansıttığı bu kitabı Tanpınar'ın en yetkin romanı sayılır. Romanda, Mümtaz ile Nuran'ın aşkı çerçevesinde Doğu ile Batı, eski ile yeni, geçmişin değerleriyle var olan değerler, aşk ile toplumsal sorumluluk arasındaki çatışmayı ve bu çatışmanın doğurduğu bireysel bunalımları irdeler. 1950'de Yeni İstanbul gazetesinde yayınlanan ancak ölümünden sonra 1973'te basılan "Sahnenin Dışındakiler" ile 1961'de basılan "Saatleri Ayarlama Enstitüsü"nde de iki uygarlık, iki değerler sistemi arasında bocalayan Türk toplumunun ironik tablosu çizilir. Ölümünden sonra plan ve notlarına dayanılarak biraraya getirilen ve 1987'de yayınlanan "Aydaki Kadın" da da aynı irdeleme vardır. Şiir, roman ve yazılarının yanısıra İstanbul, Bursa, Ankara, Ersurum ve Konya kentlerini doğal, tarihsel ve kültürel yapılarıyla anlattığı 1946'da basılan "5 Şehir" önemli eserleri arasındadır.
ESERLERİ
ŞİİR:
Bütün Şiirleri (1976-1981)
ROMAN:
Mahur Beste (tefrika 1944 - basım 1975)
Huzur (1949-1983)
Sahnenin Dışındakiler (tefrika 1950- basım 1973)
Saatleri Ayarlama Enstitüsü (1961-1977)
Aydaki Kadın (ölümünden sonra 1987)
ÖYKÜ:
Abdullah Efendi’nin Rüyaları (1943-1983)
Yaz Yağmuru (1955-1983)
Hikayeler (Kitaplaşmayan iki hikayesiyle birlikte tüm öyküleri, 1983)
DENEME:
Beş Şehir (1946-2001)
Edebiyat Üzerine Makaleler (1969-1977)
Yaşadığım Gibi (1970-1977)
ANTOLOJİLER:
Tevfik Fikret (1937-1944)
Namık Kemal (1942)
Yahya Kemal (1940-1982)
19. Asır Türk Edebiyatı Tarihi (Ancak birinci cildini tamamlayabildi, 1942-1985)
AHMET HAŞİM
1884’te Bağdat’ta doğdu, 1933’te İstanbul’da yaşamını yitirdi. Fizan Mutasarrıfı Arif Hikmet Bey’in oğlu. Çocukluğu Bağdat’ta geçti. 12 yaşında annesinin ölümü üzerine babasıyla birlikte İstanbul’a geldi. Mektebe-i Sultani'de (Galatasaray Lisesi) yatılı okudu. Tevfik Fikret ve Ahmed Hikmet Müftüoğlu'nun öğrencisiydi. 1907'de mezun oldu. Bir süre Reji İdaresi'nde çalıştı. Bir yandan da Hukuk Mektebi'ne devam etmeye başladı. İzmir Sultanisi Fransızca öğretmenliğine atandı. Hukuk eğitimini bırakıp İzmir'e gitti. 1912-1914 arasında Maliye Nezareti'nde çevirmenlik yaptı. 1. Dünya Savaşı yıllarını Çanakkale ve İzmir'de yedeksubay olarak geçirdi. Mütareke'den sonra İstanbul'a döndü. Devlet Güzel Sanatlar Akademisi'nde estetik ve mitoloji öğretmenliği yaptı. Harp Akademisi ve Mülkiye Mektebi'nde Fransızca dersleri verdi. Düyun-u Umumiye İdaresi'nde, Osmanlı Bankası'nda çalıştı. Akşam ve İkdam gazetelerinde köşe yazıları yazdı. 1928'de böbrek rahaksızlığının tedavisi için yurtdışına gitti ama iyileşemeden döndü. Şiire lise öğrenciliği yıllarında başladı. İlk şiirlerinde Abdülhak Hamid, Cenap Şahabettin, özellikle de Tevfik Fikret etkileri görülür. Bilinen ilk şiiri "Hayal-i Aşkım"da bu yönelmelere rağmen yeni bir sanat yönelimi olduğu dikkat çeker. Gençlik şiirleri Mecmua-i Edebiye, Musavver Terakki, Aşiyan, Jale, Musavver Muhit, Servet-i Fünun, Resimli Kitap dergilerinde yayınlandı. Bu şiirleri kitaplarına almadı. 2. Meşrutiyet'in yazınsal karmaşa ortamında onun şiiri ayrı bir ses olarak kendisini gösterdi. 1921'de basılan ilk şiir kitabı "Göl Saatleri"nin başındaki küçük manzumeler, bu dönemin asıl eserleridir. İzlenimci ressam etüdlerini andıran bu şiirlerle Ahmed Haşim, doğanın özünü sızdırmak ister gibidir. Şiiri, bir yandan Verlaine müziğine yaklaşırken, bir yandan Şeyh Gâlib'in parıltısını taşır. "Göl Saatleri", "Göl Kuşları", "Serbest Müstezatlar" ve "Muhtelif Şiirler" olmak üzere dört bölümden oluşan bu kitap Türk şiirinin Yahya Kemal Beyatlı'dan sonraki ikinci kanadını kurar. Beyatlı'nın geniş kesimleri kucaklayan toplumcu ve ulusçu şiirine karşılık Haşim daha dar ama daha derin bir kanalda akmayı tercih eder. İkinci ve son şiir kitabı "Piyale"nin girişinde "Şiir Hakkında Bazı Mülahazalar" bölümünde şiirle ilgili görüşlerini açıklar: Şair ne bir gerçek habercisi, ne güzel konuşmayı sanat haline getirmiş bir kişi, ne de bir yasak koyucudur. Şairin dili, düzyazı gibi anlaşılmak için değil, hissedilmek için yaratılmış, müzik ile söz arasında, ama sözden çok müziğe yakın ortalama bir dildir. Düzyazıda anlatımı yaratan öğeler şiir için sözkonusu olamaz. Düzyazı us ve mantık doğrur, şiir ise algı bölümleri dışında isimsiz bir kaynaktır. Gizliğe, bilinmezliğe gömülmüştür. Şairin dili, duyumların yarı aydınlık sınırlarında yakalanabilir. Anlam bulmak için şiiri deşmek, eti için bülbülü öldürmek gibidir. Şiirde önemli olan sözcüğün anlamı değil, şiir içindeki söyleniş değeridir. Şiiri ortak bir dil olarak düşünenler boş bir hayal kuruyor demektir. "Piyale" kitabındaki "Merdiven" ve "Bir Günün Sonunda Arzu" şiirleri, bu görüşleri yansıtan ve Türk edebiyatında görülmemiş bir şiirselliği ortaya koyan ürünlerdir. Bu kitapla birlikte Haşim'e saldırılar arttı. Ölçü ve Türkçe bilmemekle, toplum sorunlarına ilgisizlikle suçlandı. Yine de şiirleriyle 20'nci yüzyılın ilk çeyreğini etkilemeyi başardı.
ESERLERİ
ŞİİRLER:
Göl Saatleri (1921)
Piyale (1926)
FIKRA VE SOHBET:
Bize Göre (1926)
Gurabahane-i Laklakan (1928)
GEZİ:
Frankfurt Seyahatnamesi (1933)
AHMET MUHİP DIRANAS
1908'de İstanbul’da doğdu (Bazı kaynaklara göre 1904 Sinop). 21 Haziran 1980'de Ankara’da yaşamını yitirdi, Sinop’ta gömüldü. İlkokulu Sinop'ta okudu. Ankara'ya gelerek, öğretmenleri arasında Faruk Nafiz Çamlıbel ve Ahmet Hamdi Tanpınar'ın da bulunduğu Ankara Erkek Lisesi’nden 1930'da mezun oldu. 1930-1935 arasında Ankara'da Hakimiyet-i Milliye gazetesinde çalıştı. Ankara Hukuk Fakültesi'ne girdi ama 2 yıl sonra eğitimi bıraktı. İstanbul'a gitti. Güzel Sanatlar Akademisi'nde kitaplık müdürü oldu. Bir süre İstanbul Üniversitesi Edebiyat Fakültesi Felsefe Bölümü'ne devam etti. İstanbul Resim ve Heykel Müzesi Müdür Yardımcılığı görevine getirildi. 1938'de Ankara'ya döndü. 1942'ye kadar Halkevleri Kültür ve Sanat Yayınları'nın yönetmenliğini üstlendi. 1946'da Çocuk Esirgeme Kurumu yayın müdürü oldu. 1957'de aynı yerde Yayın Müdürlüğü'ne atandı. 1949'dan başlayarak Zafer gazetesinde köşe yazıları yazdı. Politikaya girme denemeleri başarılı olmadı. 1966 ve 1972 arasında Anadolu Ajansı, Türkiye İş Bankası yönetim kurulu üyeliği, Devlet Tiyatrosu Edebi Kurul Başkanlığı gibi üst düzey bürokratik görevler yaptı. İlk şiiri "Bir Kadına" 1926'da "Muhip Atalay" imzasıyla Milli Mecmua'da yayınlandı. Servet-i Fünun, Varlık, Çığır, Ataç, Yücel, Oluş, Ülkü, Şadırvan, Yeni Lisan, Hisar dergilerinde yayınlanan şiirleriyle Cumhuriyet döneminin etkin şairleri arasına girdi. Hecenin Beş Şairi ile Garip Akımı arasında yer alır. İlk şiirlerindeki Baudelaire etkisinden sıyrılarak dil ve üsluba ağırlık verdi. Şiiri plastik bir söz bütünü haline getirene kadar yoğuran bir şair oldu. "Olvido", "Kar", "Fahriye Abla" bu oluşumun önemli ve yıllardır unutulmayan örnekleri. Dıranas, Orhan Veli ve arkadaşlarının çıkışından sonra unutulmaya başlanan hece şairleri arasında geçerliliğini yitirmeyen, bir süre sonra da yeniden yüceltilen tek şairdir. Çevirileri, düzyazıları ve oyunları da büyük ilgi gördü.
ESERLERİ
ŞİİR:
Şiirler (1974)
Kırık Saz (Bugünkü dille Tevfik Fikret’in şiirleri) 1975
Şiirler (yaşam öyküsünü de içeren bir incelemeyle birlikte 1982)
OYUN:
Gölgeler (1947)
Çıkmaz (O Böyle İstemezdi’nin ilk yazımı)
O Böyle İstemezdi (1948)
Oyunlar (Gölgeler ve Çıkmaz birarada) (1977)
AHMET KUTSİ TECER
1901'de Kudüs’te doğdu, 1967’de İstanbul’da yaşamını yitirdi. 1929'da İstanbul Darülfünun'u (üniversitesi) Edebiyat Fakültesi Felsefe bölümünü bitirdi. Bir süre Sivas ve Ankara'da edebiyat öğretmenliği yaptı. Sivas Milli Eğitim Müdürlüğü, Milli Eğitim Bakanlığı Yüksek Öğrenim Müdürlüğü, Talim ve Terbiye Kurulu üyeliği görevlerinde bulundu. 1939'da Seyhan (Adana), 1943'te Urfa milletvekili seçildi. 1947'de Ankara Devlet Konservatuvarı Müdürlüğü'ne atandı. 1949'da Paris'e kültür ateşeliği öğrenci müfettişliği göreviyle gönderildi. 1950’de UNESCO Merkez Yönetim Kurulu üyeliği yaptı. Yurda döndükten sonra Galatasaray Lisesi, Devlet Güzel Sanatlar Akademisi ve Belediye Konservatuvarı'nda dersler verdi. Bu görevi ölümüne kadar sürdürdü. Hece ölçüsüyle yazdığı ilk şiirleri 1921-1925 arasında "Dergah" ve "Milli Mecmua" gibi dergilerde yayınlandı. Varlık, Oluş, Yücel, Türk Düşüncesi, Türk Dili ve bir ara kendisinin yönettiği "Ülkü" dergisindeki şiirleriyle tanındı. Hece ölçüsünde yeni olanaklar aradığı şiirinde zaman zaman lirik bir dille kişisel duygularını aktardı. Zaman zaman da ülke sorunlarına el attı. Sonradan başladığı oyun yazarlığında da yine ulusal duyguları işledi. Ünlü halk ozanımız Aşık Veysel'in keşfedilip Türkiye'ye tanıtılmasında önemli rolü vardır.
ESERLERİ
ŞİİR:
Şiirler (1932)
Tüm Şiirleri (ölümünden sonra, 1980)
OYUN:
Yazılan Bozulmadan (1947)
Köşebaşı (1948)
Bir Pazar Günü (1959)
Köroğlu (1959)
İNCELEME:
Köylü Temsilleri (Köy seyirlik oyunları derlemesi, 1940)
AKGÜN AKOVA
1962'de Sakarya Akyazı’da doğdu. Lise öğrenimini Gebze’de, üniversite eğitimini Hacettepe Üniversitesi Kimya Mühendisliği Bölümü’nde tamamladı. İstanbul Üniversitesi İşletme İktisadı Enstitüsü’nü bitirdi. İlk şiiri 1984'te Milliyet Sanat Dergisi’nde yayınlandı. Ardından peşpeşe şiir kitapları geldi. Bazı şiirleri İngilizce, Fransızca, Almanca, İspanyolca ve Boşnakça’ya çevrildi. Ataol Behramoğlu, onun şiiri için, "1980’li yıllara özgü külhani bir edanın özgün, başarılı sentezi. Neredeyse her dizeden taşan dizginsiz bir yaşama sevinci, gençlik ve enerji dolu şiirler" değerlendirmesini yapıyor.
ESERLERİ
ŞİİR:
Sansüttürme Şair Abüüü (1991)
Pepetye (1992)
Baba Bana Bağırma (1994)
Aşk ve Kuyrukluyıldız (1997)
Seçme Şiirler (1998)
DENEME:
Güzel Atlar Ülkesi (1996)
Yıkık Bir Çocuk Bahçesi Gibiydi Yüzü (1997)
Elimi Tut Yeter (1998)
ÖDÜLLERİ:
1998 Dil Derneği Ömer Asım Aksoy Ödülü, "Yıkık Bir Çocuk Bahçesi Gibiydi Yüzü" ile
ARİF NİHAT ASYA
7 Şubat 1904'te İstanbul Çatalca’da doğdu, 5 Ocak 1975'te Ankara’da yaşamını yitirdi. İstanbul Üniversitesi Yüksek Öğretmen Okulu Edebiyat Bölümü’nü bitirdi. Adana, Malatya, Edirne, Tarsus, Ankara ve Kıbrıs'taki liselerde edebiyat öğretmenliği yaptı. 1950-1954 arasında Seyhan (Adana) milletvekili olarak Türkiye Büyük Millet Meclisi'nde bulundu. Milletvekilliğinden sonra tekrar öğrtemenliğe döndü. Ankara Gazi Lisesi edebiyat öğretmeni iken 1962'de emekliye ayrıldı. İstanbul'a döndü. Yeni İstanbul ve Babıli’de Sabah gazetelerinde yazılar yazdı. Aruzla başladığı şiirde rubailer, gazeller yazdı. Özellikle rubailere büyük önem verdi. Rubailerden oluşan 5 ayrı kitap yayınladı. Daha sonra hece veziyle ve serbest vezinli şiirler de yazdı. Ulusçu şiirleriyle dikat çekti. Yurdun güzelliklerini, doğasını anlatan, kimi zaman yergici ama Türklüğü yücelten şiirleriyle bilinir.
ESERLERİ
ŞİİR:
Heykeltıraş (1924)
Yastığımın Rüyası (1930)
Ayetler (1936)
Bir Bayrak Rüzgar Bekliyor (1946)
Kubbe-i Hadrâ (Mevlana üzerine, 1956)
Kökler ve Dallar (1964)
Emzikler (1964)
Dualar ve Aminler (1967)
Aynalarda Kalan (1969)
Bütün Eserleri (1975-1977)
Rubaiyyat-ı Ârif (rubailer, 1956)
Kıbrıs Rubaileri (rubailer, 1964, 1967)
Nisan (rubailer, 1964)
Kova Burcu (rubailer, 1967)
Avrupa’dan Rubailer (1969)
Şiirler (Ahmet Kabaklı derledi, 1971)
Bütün Eserleri (1975-1977, Ötüken Yayınları)
DÜZYAZI:
Kanatlar ve Gagalar (özdeyişler, 1946)
Enikli Kapı (makaleleri, 1964)
ASAF HALET ÇELEBİ
29 Aralık 1907’de İstanbul’da doğdu. 15 Ekim 1958’de yine İstanbul’da öldü. Dahiliye Nezareti memurlarından Mehmet Sait Halet Bey'in oğlu. Galatasaray Lisesi’nde 8 yıl eğitim gördü. Kısa bir süre Sanayi-i Nefise Mektebi’nde öğrenim gördü. Adliye Meslek Mektebi’nden mezun oldu. Üsküdar Adliyesi Ceza Mahkemesi zabıt katipliği yaptı. Osmanlı Bankası, Devlet Deniz Yolları İşletmesi'nde çalıştı. İstanbul Üniversitesi Edebiyat Fakültesi Felsefe Bölümü kitaplığında görevliyken yaşamını yitirdi. Gençlik yıllarında divan edebiyatından etkilendi. Gazeller ve rubailer yazdı. 1937'den sonra serbest ölçü kullanmaya ve Batı şiirinin tekniklerine yönelmeye başladı. Şiirlerinde dinlerden, ideolojilerden, toplumsal olaylardan çok Anadolu-İran-Hindistan çizgisi üzerinde uzanan bir yaşamın görünümlerini sesler aracılığıyla dile getirdi.
ESERLERİ
ŞİİR:
He (1942)
Lâmelif (1945)
Om Mani Padme Hum (1953, ölümünden sonra 1983)
ARAŞTIRMA:
Mevlâna (1940)
Molla Câmi (1940)
Eşrefoğlu Divanı (1944)
Naima (monografi, 1953)
Ömer Hayyam (1954)
Divan Şiirinde İstanbul (antoloji, 1953)
Çeşitli dergilerde yayınlanan düz yazılarıyla, Hint edebiyatı üzerine makalelerini de Semih Güngör, Asaf Halet Çelebi incelemesiyle birlikte yayınladı.
ATAOL BEHRAMOĞLU
13 Nisan 1942’de İstanbul Çatalca’da doğdu. İlköğrenimini Kars ve Çankırı'da yaptı. 1966'de Ankara Üniversitesi Dil ve Tarih Coğrafya Fakültesi Rus Dili ve Edebiyatı bölümünü bitirdi. 1962'de Türkiye İşçi Partisi'ne girerek ilk örgütlenme çalışmalarına katıldı. "Fikir Kulüpleri Federasyonu"nun (FKF) kurucuları arasında yer aldı. "Dönüşüm" dergisininin kuruluş çalışmalarına katıldı, sahipliğini üstlendi. 1970'te İsmet Özel’le birlikte "Halkın Dostları" dergisini çıkardı. Aynı yıl İngiltere'ye, daha sonra Fransa'ya gitti. Paris'te gece kulübü bekçiliği, otel katipliği, öğretmenlik yaptı. 1972'de Moskova Üniversitesi Edebiyat Fakültesi'nde Sovyet edebiyatı üzerine inceleme yaptı. 1974'te Türkiye'ye döndü. İstanbul Şehir Tiyatroları'nda dramaturg olarak çalıştı. 1975'te kardeşi Nihat Behram’la birlikte "Militan" dergisini kurdu. "Sanat Emeği" dergisinin kurucuları arasında yer aldı. 1979'da Türkiye Yazarlar Sendikası'nın genel sekreteri oldu. Yayınevlerinde çalıştı. 12 Eylül harekatından sonra 1982’de Barış Derneği Davası nedeniyle 10 ay tutuklu kaldı. 1984’te Fransa’da Sorbonne Üniversitesi’ne bağlı Centre de Poetique Comparee bölümünde Türk ve Dünya Şiiri üstüne seminerler izledi, çalışmalar yaptı. İlk şiirleri "Ataol Gürus" takma adıyla Yeni Çankırı, Yeşil Ilgaz, Çağrı gibi yerel gazete ve dergilerde yayınlandı. Yükseköğrenimi sırasında Yapraklar, Dost, Evrim, Ataç gibi dergilerde çıkan şiirleriyle dikkat çekti. Bu dönemin şiirlerini biraraya getiren ilk şiir kitabı "Bir Ermeni General" 1965'te basıldı. Gençlik dönemi şiirlerinde Orhan Veli, Attilâ İlhan ve İkinci Yeni şiirinin ortak özellikleri etkin. Gerçek şiir kimliği 1965-1971 arasında Papirüs, Şiir Sanatı, Yeni Gerçek, Yeni Dergi ve Halkın Dostları'nda çıkan şiirleriyle oluştu. Bu şiirlerde toplumcu, etkin bir edebiyat anlayışının örnekleri yer aldı. Toplumcu gerçekçi şiir ilkelelerine yöneldi, şiirini yeni biçim ve tema arayışlarıyla besledi. Çevirileriyle de dikkat çekti. Edebiyat ve kültür üzerine yazdıkları, antoloji ve diğer çalışmalarıyla kuşağının önde gelen yazarları arasına girdi.
ESERLERİ
ŞİİR:
Bir Ermeni General (1965)
Bir Gün Mutlaka (1970)
Yolculuk Özlem Cesaret ve Kavga Şiirleri (1974)
Ne Yağmur... Ne Şiirler... (1976)
Kuşatmada (1978)
Mustafa Suphi Destanı (1979)
Dörtlükler (1983)
İyi Bir Yurttaş Aranıyor (1983)
Eski Nisan (1987)
Türkiye Üzgün Yurdum, Güzel Yurdum (1985)
Kızıma Mektuplar (1985)
Şiirler 1959-1982 (1983)
Bebeklerin Ulusu Yok (1988)
Bir Gün Mutlaka (1991)
Sevgilimsin (1993)
Yaşadıklarımdan Öğrendiğim Bir Şey Var (1991)
DÜZYAZI:
Yaşayan Bir Şiir (1986)
Şiirin Dili-Anadili (1995)
Mekanik Gözyaşları (1997)
Nazım’a Bir Güz Çelengi (1997)
Kardeş Türküleri (1986)
ANI:
Aziz Nesin’li Fotoğraflar (1995)
GEZİ:
Başka Gökler Altında (1996)
OYUN:
Lozan (1992)
MEKTUP:
Genç Bir Şairden Genç Bir Şaire Mektuplar (1995)
ANTOLOJİ:
Büyük Türk Şiiri Antolojisi (2 cilt, 1987)
ATTİLÂ İLHAN
15 Haziran 1925’te İzmir’in Menemen ilçesinde doğdu. 11 Ekim 2005'te İstanbul'da yaşamını yitirdi. İzmir'de Karşıyaka Cumhuriyet İlkokulu ve Karşıyaka Ortaokulu'nu bitirdi. Atatürk Lisesi'ndeki öğrenciliği sırasında Türk Ceza Kanunu'nun 141. maddesine aykırı davrandığı gerekçesiyle tutuklandı ve okuldan uzaklaştırıldı. Danıştay kararıyla eğitimi sürdürme hakkını kazandı. İstanbul'da Işık Lisesi'nden mezun oldu. İstanbul Üniversitesi Hukuk Fakültesi’ndeki yüksek öğrenimini yarıda bıraktı. 6 yıl aralıklarla Paris'te yaşadı. Türkiye'ye döndü. Çeşitli gazete ve dergilerde çalıştı. Demokrat İzmir Gazetesi Genel Yayın Müdürlüğü ve Başyazarlığı'nı üstlendi. Ankara’da Bilgi Yayınevi Danışmanlığını yaptı. Senaryolarında "Ali Kaptanoğlu" takma adını kullandı. Yeni Ortam, Dünya, Milliyet, Söz gazetelerinde köşe yazıları yazdı. Yelken ve Sanat Olayı dergilerini yönetti. İlk şiiri olan "Balıkçı Türküsü" 1941'de Yeni Edebiyat Dergisi'nde yayınlandı. "Nevin Yıldız" takma adıyla İstanbul, "Beteroğlu" takma adıyla Yücel dergilerinde şiirleri çıktı. 1946 CHP şiir yarışmasında "Cebbaroğlu Mehemmed" şiiriyle birincilik ödülü kazandı. Bu başarıdan sonra hızla tanınıp sevildi. Genç, Yeni Nesil, Varlık, Aile, Yirminci Asır, Seçilmiş Hikayeler, Kaynak, Ufuklar, Mavi, Yeditepe, Dost, Yelken, Ataç, Yön, Milliyet Sanat, Sanat Olayı gibi dergilerde şiirleri, deneme ve eleştirileri yayınlandı. Türk edebiyatının önemli isimleri arasına girdi. Garip Akımı ve İkinci Yeni şiirine karşı çıktı. Mavi ya da Maviciler adıyla tanınan toplumcu gerçekçi şiir akımını başlattı. Şiire yeni bir ses düzeni, taşkın, coşkulu bir anlatım ve kendisine özgü bir duyarlılık getirdi. Sisler Bulvarı, Yağmur Kaçağı, Ben Sana Mecburum şiir kitaplarındaki şiirleriyle genç şair kuşağını etkiledi. Yasak Sevişmek, Elde Var Hüzün kitaplarındaki şiirlerinde divan şiiri ve şarkılardan da yararlandı. İlk iki romanı Sokaktaki Adam ve Zenciler Birbirine Benzemez'den sonraki romanlarında tarihsel konulara ağırlık vermeye başladı. Bu tür romanlarında öz Türkçe akımına karşı çıktı. Senaryolarını yazdığı önemli filmler: Yalnızlar Rıhtımı (Lütfi Akad), Ateşten Damlalar (Memduh Ün), Rıfat Diye Biri (Ertem Gönenç), Şoför Nebahat (Metin Erksan), Devlerin Öfkesi (Nevzat Pesen), Ver Elini İstanbul (Aydın Arakon).
ESERLERİ
ŞİİR:
Duvar (1948)
Sisler Bulvarı (1954)
Yağmur Kaçağı (1955)
Ben Sana Mecburum (1960)
Bela Çiçeği (1962)
Yasak Sevişmek (1968)
Tutkunun Günlüğü (1973)
Böyle Bir Sevmek (1977)
Elde Var Hüzün (1982)
Korkunun Krallığı (1987)
Ayrılık Sevdaya Dahil (1993)
ROMAN:
Sokaktaki Adam (1953)
Zenciler Birbirine Benzemez (1957)
Kurtlar Sofrası (1963/64)
Bıçağın Ucu (1973)
Sırtlan Payı (1974)
Yaraya Tuz Basmak (1978)
Fena Halde Leman (1980)
Dersaadet’te Sabah Ezanları (1981)
Haco Hanım Vay (1984)
O Karanlıkta Biz (1988)
GEZİ-DENEME-ELEŞTİRİ:
Abbas Yolcu (1957)
Hangi Sol (1971)
Gerçekçilik Savaşı (1980)
Hangi Atatürk (1981)
Batı'nın Deli Gömleği (1982)
İkinci Yeni Savaşı (1983)
Sağım Solum Sobe (1985)
Yanlış Kadınlar Yanlış Erkekler (1985)
Ulusal Kültür Savaşı (1986)
ÖDÜLLERİ
1946 CHP Şiir Yarışması Birinciliği
1974 Türk Dil Kurumu Şiir Ödülü Tutuklunun Günlüğü ile
1975 Yunus Nadi Roman Armağanı Sırtlan Payı ile
AZİZ NESİN
20 Aralık 1915’te İstanbul’da doğdu. İki yıl Darüşşafaka Lisesi'nde öğrenim gördü. Kuleli Askeri Lisesi'ni bitirdi. Kara Harp Okulu ve Askeri Fen Okulu'ndan mezun oldu. Üsteğmen rütbesindeyken "görev ve yetkisini kötüye kullanmak" suçlamasıyla yargılanıp ordudan uzaklaştırıldı. Bir süre bakkallık yaptı. Ardından gazeteciliğe başladı. Yedigün, Karagöz ve Tan Gazetesi'nde çalıştı. Cumhuriyet adlı bir magazin dergisi yayınladı. Sabahattin Ali ile birlikte, Marko Paşa, Malum Paşa, Merhum Paşa, Alibaba mizah dergilerini çıkardı. 1951'de bir kitapçı dükkanı, ardından bir fotoğraf stüdyosu açtı. 1954'ten itibaren Akbaba mizah dergisinde takma isimlerle mizah öyküleri yazdı. Yazın yaşamı boyunda 100'ün üzerinde takma isim kullandı. Kemal Tahir'le birlikte Düşün Yayınevi’ni kurdu.Yeni Gazete, Akşam ve Tanin'de köşe yazıları yazdı. Yazarlığı, Öncü, Yeni Tanin ve "Ustura" isimli bir mizah eki de hazırladığı Günaydın gazetesinde sürdürdü. 1962'de Zübük isimli mizah dergisini çıkardı. 1963'te yayınevinin yanmasının ardından sadece yazmaya başladı. 1972'de Çatalca'da kimsesiz çocukların eğitimini gerçekleştirmeyi amaçlayan Nesin Vakfı'nı kurdu. Kitaplarının tüm gelirini bu vakfa bağışladı. 1976-1980 arasında her dalda edebiyat ödülleri veren Nesin Vakfı Edebiyat Yıllığı'nı çıkardı. 1979'da seçildiği Türkiye Yazarlar Sendikası Başkanlığı görevini yıllarca sürdürdü. Sadece Türk edebiyatının değil dünya mizah edebiyatının da sayılı isimleri arasında yer alan Aziz Nesin, düşünceleri ve yazıları nedeniyle siyasi iktidarlardan sürekli baskı gördü, tutuklandı, yargılandı, sürgün edildi, cezaevlerinde kaldı. 6 Temmuz 1995 tarihinde yaşamını yitirdi. Öykülerinde Türk toplumunu ayrıntılarıyla yansıtır. Anlatımında halk edebiyatının ana öğelerinden yararlanır. Yer yer masal temasıyla ve mizah aracılığıyla günlük olayları, toplumsal aksaklıkları eleştirir. Türk edebiyatında çağdaş mizah yazarlığı tekniklerini geliştiren, genç mizah yazarlarının doğmasına yolaçan yazardır.
ESERLERİ
ŞİİR:
Sondan Başa (1984)
Sevgiye On Ölüme Beş Kala (1986)
Kendini Yakalamak (1988)
Hoşçakalın (1990)
Sivas Acısı (1995)
KONUŞMALAR:
İnsanlar Konuşa Konuşa (1988)
Çuvala Doldurulmuş Kediler (1995)
HİKAYE:
Geriye Kalan (1948)
İt Kuyruğu (1955)
Yedek Parça (1955)
Fil Hamdi (1955)
Damda Deli Var (1956)
Koltuk (1957)
Kazan Töreni (1957)
Toros Canavarı (1957)
Deliler Boşandı (1957)
Mahallenin Kısmeti (1957)
Ölmüş Eşek (1957)
Hangi Parti Kazanacak (1957)
Havadan Sudan (1958)
Bay Düdük (1958)
Nazik Alet (1958)
Gıdıgıdı (1959)
Aferin (1959)
Kördöğüşü (1959)
Mahmut ile Nigar (1959)
Gözüne Gözlük (1960)
Ah Biz Eşekler (1960)
Yüz Liraya Bir Deli (1961)
Bir Koltuk Nasıl Devrilir (1961)
Biz Adam Olmayız (1962)
Sosyalizm Geliyor Savulun (1965)
İhtilali Nasıl Yaptık (1965)
Rıfat Bey Neden Kaşınıyor (1965)
Yeşil Renkli Namus gazı 81965)
Bülbül Yuvası Evler (1968)
Vatan Sağolsun (1968)
Yaşasın Memleket (1969)
Büyük Grev (1978)
Hayvan Deyip Geçme (1980)
70 Yaşım Merhaba (1984)
Kalpazanlık Bile Yapılamıyor (1984)
Maçinli Kız İçin Ev (1987)
Nah Kalkınırsın (1988)
ROMAN:
Kadın Olan Erkek (1955)
Gol Kralı Sait Hopsait (1957)
Erkek Sabahat (1957)
Saçkıran (1959)
Zübük (1961)
Şimdiki Çocuklar Harika (1967)
Tatlı Betüş (1974)
Yaşar Ne Yaşar Ne Yaşamaz (1977)
Surname (1976)
Tek Yol (1978)
ANILAR:
Bir Sürgünün Hatıraları (1957)
Böyle Gelmiş Böyle Gitmez (1. Bölüm 1966, 2. Bölüm 1976)
Poliste (1967)
Yokuşun Başı (1982)
Salkım Salkım Asılacak Adamlar (1987)
Rüyalarım Ziyan Olmasın (1990)
MASALLAR:
Memleketin Birinde (1987)
Hoptirinam (1960)
Uyusana Tosunum (1971)
Aziz Dededen Masallar
TAŞLAMA:
Azizname (1970)
FIKRALAR:
Nutuk Makinası (1958)
Az Gittik Uz Gittik (1959)
Merhaba (1971)
Suçlanan ve Aklanan Yazılar (1982)
Ah Biz Ödlek Aydınlar (1985)
Korkudan Korkmak (1988)
GEZİ:
Duyduk Duymadık Demeyin (1976)
Dünya Kazan Ben Kepçe (1977)
OYUNLAR:
Biraz Gelir misiniz (1958)
Bir Şey Yap Met (1959)
Toros Canavarı (1963)
Düdükçülerle Fırçacıların Savaşı (1968)
Çiçu (1970)
Tut Elimden Rovni (1970)
Hadi Öldürsene Canikom (1970)
Beş Kısa Oyun (1979)
Bütün Oyunları (Adam Yayınları)(1982)
ÖDÜLLERİ:
Üç Karagöz Oyunu (1968) ile 6. Karacan Armağanı birinciliğini (1968)
Çiçu ile Türk Dil Kurumu 1970 Tiyatro Ödülü’nü
Altın Palmiye (İtalya 1956, 1957)
Altın Kirpi (Bulgaristan, 1966)
Krokodil (Sovyetler Birliği, 1069)
Lotus Asya-Afrika Yazarlar Birliği Ödülü 1975
Bulgaristan Uluslararası Gülmece Kitapları Yarışması’nda Büyük Ödül 1977