Ulaştırma ve Altyapı Bakanı Cahit Turhan, TCDD Genel Müdürlüğünce Haydarpaşa Gar alanı ve Sirkeci Gar alanının atıl durumda olan birtakım kısımlarının kiralanmasına yönelik, İstanbul Büyükşehir Belediye Lideri Ekrem İmamoğlu'nun açıklamasına ait yazılı açıklama yaptı. Bakan Turhan, Lider İmamoğlu'nun açıklamalarını üzülerek takip ettiğini bildirdi.
'NE KADAR ETİK OLMUŞTUR?'
"Bilindiği üzere Haydarpaşa ve Sirkeci'de bahse bahis gayrimenkullerin bulunduğu alanlar, sit kapsamındadır ve imar kısıtlılığı bulunmaktadır" diyen Bakan Turhan, bu alanların Marmaray'ın hizmete girdikten sonra yolcu hareketliliğinin azalması nedeniyle muhtaçlık dışı kaldığını vurguladı.
TCDD'ye gelir sağlanması emeliyle, bu alanlar için ihaleye çıkıldığını kaydeden Bakan Turhan, "İhale baştan sona, TCDD'nin kiralama yönetmeliğine uygun olarak yapılmıştır. Buna rağmen, Sayın Belediye Lideri, ihale yapılmadan evvel, 'Ne kıymetine olursa olsun bu ihaleyi alacağım' diyerek ihalenin rekabet prensibini sekteye uğratmıştır. Şöyle ki; ihaleyi alan firma burada yapacağı işlerle ilgili ruhsat, müsaade ve dokümanları nereden alacaktır? Su, doğalgaz, gayri sıhhi kurum evrakı üzere dokümanlar nereden alınır? Elbette Belediye ve ona bağlı kurumlardan. Bu açıdan Büyükşehir Belediyesi'nin sürece müdahil olması en başından rekabet unsuruna halel getirmiştir. Artık soruyorum size, İBB'nin iştirakleri olan firmaların ihaleye girmesi ne kadar etik olmuştur?" sözlerini kullandı.
'BELEDİYE'NİN ORTAK TEŞEBBÜSÜ DAHA DÜŞÜK TEKLİF VERMİŞTİR'
Bakan Turhan, Belediye şirketlerinin ihaleden elenme sebebinin, toplumsal medyada yayınlanan görüntüde bahsedilen konularla alakalı olmadığını vurgulayıp, şunları kaydetti:
"Zaten ihale koşulları, evvelden kamuoyuna açıkça sunulmuştur. İhalede öncesinde, firmaların tek tek yahut ortak teşebbüs olarak girmesi halinde sağlaması gereken kurallar da aleni bir biçimde ilan edilmiştir. Belediye'nin kelam konusu firmaları, istenilen kaideleri gerek tek tek gerekse ortak teşebbüs olarak yerine getirememiştir. Ayrıyeten açık açık şartnamede, 'müştereken ve müteselsilen' tabirinin belirtilmesine karşın teklif mektubu ekinde bu söze yer verilmemiş ve değiştirilmiştir. İhale Kurulu, yaptığı inceleme sonucunda tüm bu konuları tespit etmiş ve İstanbul Büyükşehir Belediyesi’nin şirketlerinin oluşturduğu ortak teşebbüsü ihale dışı bırakmıştır. Kaldı ki, ihaleye Belediye'nin ortak teşebbüsü daha düşük teklif vermiştir. Artık buradan herkese soruyorum; ihale kaidelerini sağlayamayan ve daha düşük teklif verenin kazanması mı doğrudur, yoksa ihale kaidelerini sağlayıp daha yüksek teklif verenin mi kazanması mı?"
'SAYIN İMAMOĞLU'NU NEDEN RAHATSIZ ETMEKTEDİR?'
Açıklamasında, İstanbul Büyükşehir Belediye Lideri Ekrem İmamoğlu'na sorular yönelten Bakan Turhan, şu tabirlere yer verdi:
"Öncelikle şartnamede istenilen evrakları bile hazırlamaktan aciz olan İBB idaresinin ihaleyi almaya çalışması olağan bir durum mudur? Bugüne kadar ki ticari bağlarında de daima bu formülü mi izlemiştir? Ayrıyeten girmeye çalıştığı ihalede, Belediye ortak teşebbüsünün teklifinin 3 katı teklif veren şirketin, ihaleyi kazanmasından daha doğal ne olabilir? Kamunun yüksek çıkar elde etmesinden bir rahatsızlık mı duymaktadır? 'Yeterliliğe sahip olmadan ihaleye girerim, daha az teklif veririm; ihaleyi de bana vermek zorundasınız' demek zorbalık değil midir? TCDD, 350 bin TL kira vermeyi teklif eden şirket yerine, 100 bin TL teklif eden ortak teşebbüse bu ihaleyi verse, türel ve yasal davranmış olur mu? TCDD, karşıtı davranış gösterseydi, kamu ziyanı yaşanmış olmayacak mıydı? Kamudan bu tip gayrı legal taleplerde bulunmak, kendilerinin benimsediği ve alışkanlık haline getirdiği bir sistem midir? Şartname ve teklif edilen sayılar ortada ve her şey şeffafken, kopartılan bu yaygara, ihale makamına sallanan parmaklar, ihaleye fesat karıştırmak değilse nedir? İBB'nin elinde, bu alanların binlerce katı büyüklüğünde yerler var iken, ihaleye mevzu alanlarda toplum faydasına, çağdaş bir kültür- sanat alanı kurulacak olması, Sayın İmamoğlu'nu neden rahatsız etmektedir? Bu ihaleyi yapan TCDD; neyi, nasıl, niye ve ne kadar mühletle yapması gerektiğini tabi olduğu mevzuat yordamlarına uygun yapmıştır. Sayın Belediye Başkanı'nın ülkemizin saygın kuruluşlarından TCDD'nin prestijini zedelemeye kalkmasındaki niyeti nedir?"
'MAKSADI NE OLABİLİR?'
Bakan Turhan, Lider İmamoğlu'nun ihalenin iptal edilerek ihale konusu alanların Büyükşehir Belediyesine tahsis edilmesini istediğini belirterek şöyle devam etti:
"Benzer talep, İstanbul Büyükşehir Belediyesi’nin evvelki periyot idaresinden de gelmişti. Büyükşehir’in o zamanki yöneticileri, Haydarpaşa ve Sirkeci garlarına ilişkin kullanılmayan alanların Belediye’ye tahsisini istemiş, TCDD bu talebi uygun görmemiştir. Ülkemizin bugününe bakacak olursak, bugün ulusal birlik ve beraberlik günüdür. Belediye Başkanı'nın böylesine manalı günlerde, gerçekleri saptırarak, birtakım avukatları da yanına alarak, genel kamuoyunu ve İstanbul halkımızı galeyana getirmeye çalışmasına mana vermek mümkün değildir. Sayın Başkan’ın, gerçekleri saptırarak toplumu galeyana getirmeye çalışmaktaki amacı ne olabilir. Sanki İstanbul halkını galeyana getirmeye çalışması, lisanından düşürmediği kucaklama stratejisinin bir modülü mıdır?"
'GÜNDEM SAPTIRARAK VERDİĞİ KELAMLARI UNUTTURMANIN PEŞİNDE'
Bakan Turhan, Türkiye Cumhuriyeti'nin bir hukuk devleti olduğunu söyleyerek, şunları kaydetti:
"Kurumlarımız keyfiyet değil, hukuk temellerine nazaran yönetilmektedir. Belediyelerimiz de buna dahildir. Belediye lideri olmak, hiç kimseye hukuku çiğneme hürriyeti vermez. Belediyeler yahut belediye liderleri da hukukun üzerinde değildir. Gerçi Sayın İmamoğlu, misyondan alınan belediye liderlerini ziyaret etmekle, ne kadar hukuk ve hukuk tertibi yanlısı olduğunu ortaya koymuştur. Hukuk ölçülerinin dışına çıkmak, bir belediye lideri için tıpkı vakitte oyunu aldığı vatandaşları aldatmak manası da taşımaktadır. Buna kimsenin hakkı yoktur, olamaz da. Son olarak, Aziz İstanbul halkı! Sayın Belediye Lideri, bir yandan da gündem saptırarak İstanbul’a ve İstanbullulara verdiği kelamları unutturmanın peşinde. Metro ve ulaşım üzere mevzularda verdiği kelamlar vardı. Hani, o kelamlar nerede? Bu kapsamda, yeni projelere başlamak bir yana, evvelki belediye idaresi periyodunda yürütülen çalışmaların durdurulmuş olması konusunda da siz değerli İstanbul halkının bilgi sahibi olmaya hakkı vardır diye düşünüyorum. Ulusal birlik ve beraberliğe en çok gereksinim duyduğumuz şu günlerde, kendi sorumluluklarını yerine getirememenin acziyeti içerisindeki tutum ve ruh hali ile hareket eden bir şahsın, tarzına uygun bir ihale mazeretiyle, toplumsal medyada yalan-yanlış sözler içeren görüntüler paylaşıp, halkımızı galeyana getirmek istemesinin gayesini ve gayesini sizin engin basiretinize ve ferasetinize bırakıyorum."