[ Haftalık Unutulmaz Oyun Müzikleri köşemizde hafızalarımızdan çıkmak bilmeyen, hepimizde derin izler ve tatlı anılar bırakan oyun müziklerini birlikte hatırlıyoruz. ]
İlk Doom oyunu 1993 yılında piyasaya çıktığında metal müzik günümüz görünümünün aksine zirve dönemini yaşıyordu. Birbirinden kaliteli albümler, gruplar ardı ardına boy gösteriyor, şarkılar kulaktan kulağa yayıldıkça daha da popülerleşiyordu.
Hal böyle olunca çoğu metal müziğin konusunu kendisine ana tema olarak yerleştiren Doom’un müzikleri de tabii ki en metalinden olmalıydı. Nitekim öyle de oldu, klasik Doom’un kendisi gibi müzikleri de (E1M1’e selam olsun) tüm oyuncular tarafından oldukça sevildi.
Aradan geçen uzun yıllardan sonra Bethesda, en köklü FPS oyunlarından biri olan Doom’u reboot ederek sıfırdan yapmaya karar verdi. Yeni yapımın müzikleri de Mick Gordon’a emanet edildi. Peki ama ne tarz bir müzik yapılacaktı? Metal müzik eski popülaritesini kaybetmişti sonuçta. Neyse ki Bethesda bu durumu dert etmedi, bu bir reboot’sa köklere sadık kalınacak dedi ve oyunun müziklerinin en metalinden olmasını istedi. Mick Gordon da aldı sazı eline….. pardon elektroyu, ve halen dinlediğimiz o gaz parçaları ortaya çıkardı.
İşte bunlardan en sevilenidir Rip & Tear. Doomguy’ın sinirini resmeden, oyuncuya da o siniri tam olarak yansıtmayı başaran bir parçadır kendisi. Gittiğimiz her mekânda çatır çutur şeytan öldürürken arkada hararetli şekilde çalarak bizi iyice gaza getirir. Biz de gaza geldikçe daha bir keyif alırız oyundan. Ne dediniz tam anlayamadım? Doom’u makinenizden sildiğiniz için pişman mısınız? Olur öyle hatalar, üzülmeyin
