[ Haftalık Unutulmaz Oyun Müzikleri köşemizde hafızalarımızdan çıkmak bilmeyen, hepimizde derin izler ve tatlı anılar bırakan oyun müziklerini birlikte hatırlıyoruz. ]
Swampling yapayalnız bir karakter. Bataklıktaki evine girdiğimizde çok büyük bir sevinç yaşıyor çünkü nihayet onu hatırlayan birileri çıktı!
Swampling'in doğum günü bundan iki hafta önceymiş. Bir tanecik bile arkadaşı olmadığı için doğum gününü kutlamaya kimse gelmemiş, ama o yine de ümidini kaybetmemiş, "er ya da geç misafir gelir, kutlarız" diye düşünmüş. Bizi mutlu etmek için elinden geleni yapması da bu yüzden işte.
I is so pleased!
Belki pastamız yok ama bataklık çamurundan yaptığı ve tarifi nesilden nesile geçen Bataklık Yahnisi pişirmiş ve illa yememiz için ısrar ediyor. Zavallı Swampling zaten yalnız, zaten hiç arkadaşı yok, yahnisini tatmazsak daha da üzülecek. Yemeğin kokusuna bile dayanamayıp teklifini reddedince "şimdiye kadarki ilk doğum günü arkadaşım olduğunu sanmıştım. Artık kimse beni görmeye gelmiyor" diye ağlamaya başlayınca nasıl dayanalım ki?
Yüzümüz yeşile döne döne tabak tabak bataklık yahnisi yiyoruz, çünkü o evden Swampling'i üzmeden çıkmanın tek yolu bu. Yahnisini bitirince çok sevdiğimizi düşünüp yeni malzemeler toplamak için dışarı çıkıyor, biz de bu telaffuzu bozuk, sevimli mi sevimli karakteri arkamızda bırakıp yola devam ediyoruz.
Simon the Sorcerer özünde aynı Monkey Island serisi gibi komik bir oyun olsa da Swampling'in hikayesi beni hep üzmüştür. Bunun oyunu daha küçük yaşta oynamamla da bir ilgisi yok üstelik, sonrasında defalarca oynamama rağmen hep aynı yerde, hep aynı müzik eşliğinde, hep aynı duyguları yaşadım. Şu an bile Simon the Sorcerer deyince aklıma tema müziğinden bile önce Swampling müziğinin gelme sebebi de tam olarak bu olsa gerek.
Eğer oyunu oynadıysanız siz de aşağıdaki videonun Oynat tuşuna basar basmaz geçmişe gideceksiniz, tabii bu satırları okuduğunuz anda zaten kendinizi orada bulmadıysanız