Son Konu

Uşun Koca Oğlu Segrek Destanı-Dede Korkut

bilgiliadam

Yeni Üye
Katılım
16 Ağu 2017
Mesajlar
1,516,397
Tepkime
31
Puanları
48
Credits
-6
Geri Bildirim : 0 / 0 / 0
dede korkut destanları Uşun Koca Oğlu Segrek Destanı
Uşun Koca Oğlu Segrek Destanı iceriği


Uşun Koca Oğlu Segrek Destanı)

zamanında Usun Koca derler bir kişi var idi, omrunde iki oğlu var idi Buyuk oğlunun adı Eğrek idi Cesur, deli, guzel yiğit idi Bayındır Han’ın sohbetine ne zaman istese getirdi Beyler beyi olan Kazan’ın anında buna hic kapı baca yoklu Beyleri ciğneyip Kazan’ın onunde otururdu



Kimseye iltifat eylemezdi Meğer hanım gene bir gun beyleri ciğneyip oturunca Ters Uzamış derlerdi Oğuz’da bir yiğit var idi, der: Bre Usun Koca oğlu bu oturan beyler her biri oturduğu yeri kılıcı ile, ekmeği ile almıştır, bre sen baş mı kestin kan mı doktun, ac mı doyurdun, cıplak mı donattın dedi Egrek der: Bre Ters Uzamış baş kesip kan dokmek huner midir dedi Der: Evet hunerdir ya! Ters Uzamış’ın sozu Egreğe tesir etti Kalktı Kazan Bey’den akın diledi Akın verdi İlan etti, akıncı toplandı Uc yuz mızraklı yiğit bunun yanına cem oldu Meyhanede beş gun yeme icme oldu



Ondan sonra Şiroguven kenarından Gokce Deniz’e kadar olan memleketleri yağmaladı Sayısız ganimet alındı Yolu Alınca Kalesine uğramıştı Kara Tekur orada bir koru yaptırmıştı Ucanlardan kaz, tavuk, yuruyenlerden geyik, tavşan bu avluya doldurup Oğuz yiğitlerine bunu tuzak yapmıştı Usun Koca oğlunun yolu bu koruya uğradı Korunun kapısını ufattılar Yabani geyik, kaz, tavuk kestiler, yediler ictiler Atlarının eyerlerini aldılar, giyimlerini cıkardılar Meğer Kara Tekur’un casusu var idi, bunları gordu, gelip der: Bre Oğuz’dan bir boluk atlı geldi, korunun kapısını ufattılar, atlarının eyerlerini alıp giyimlerini cıkardılar, bre ne duruyorsunuz dedi



Altı yuz kara elbiseli kafir bunların uzerine saldırdılar Yiğitleri oldurduler Eğreği tuttular Alınca Kalesinde zindana attılar Kara kara dağlardan haber aştı, kanlı kanlı sulardan haber gecti, kudretli Oğuz ellerine haber vardı Usun Koca‘nın ak otağı onunde feryat koptu Kaza benzer kızı gelini ak cıkarıp kara giydi Usun Koca oğul oğul diye akca yuzlu anası ile ağlaştılar sızlaştılar Her kemikli gelişir, kaburgalı buyur Meğer hanım, Usun Koca’nın kucuk oğlu Segrek iyi, cesur, alp, deli yiğit oldu BilgicikCom, Turkce, Edebiyat, Dede Korkut Destanları, Turkoloji, Dilimiz, Turk Destanları



Bir gun yolu bir duğun derneğe uğradı Kondular, yemek icmek ettiler Segrek sarhoş oldu Dışarı ayak yoluna cıktı Gordu ki oksuz oğlan bir cocukla kavga ediyor Bre noldunuz diye bir tokat birine, bir tokat birine vurdu Eski dutun biti, oksuz oğlanın dili acı olur Biri der: Bre bizim oksuzluğumuz yetmez mi, bize niye vuruyorsun, hunerin var ise kardeşin Alınca Kalesi’nde esirdir, var onu kurtar dedi Segrek dedi: Bre kardeşimin adı nedir?



Dedi: Egrek’tir şimdi Egreğe Segrek yakışır, kardeşim sağ imiş kaygılanmam, kardeşsiz Oğuz’da durmam, karanlıklı gozumun aydını kardeş diye ağladı



İceri sohbete girdi musaade istedi, beyler hoşca kalın dedi Atını cektiler bindi Koşturdu anasının evine geldi Alından indi anasının ağzını aradı Segrek burada soylemiş, gorelim hanım ne soylemiş:



Der:



Kalkıp ana yerimden doğruldum
Yelesi kara cins atıma sıcrayıp bindim
Capraz yatan Ala Dağ eteğine vardım
Kudretli Oğuz ellerinde duğun dernek varmış oraya vardım
Yemek icmek arasında
Ak boz atlı bir haberci geldi
Cok zamanmış Egrek derler bir yiğit esirmiş
Kadir Tanrı yol vermiş cıkıp gelmiş
Buyuk Kucuk kalmadı o yiğide karşı gitti
Ana ben de varayım mı ne dersin



dedi Anası burada soylemiş gorelim hanım ne soylemiş :



Der:

Ağzın icin oleyim oğul
Dilin icin oleyim oğul
Karşı yatan kara dağın
Yıkılmıştı yuceldi ahir
Akıntılı guzel suyun
Cekilmişti cağladı ahir
Koca ağacta dal budağın
Kurumuştu filizlenip yeşerdi ahir
Kudretli Oğuz beyleri izine varsa sen var
O yiğide yetiştiğinde
Ak boz atın uzerindin yere in
El bağlayıp o yiğide selam ver
Elini opup boynunu kucakla
Kara dağımın yukseği kardeş de
Ne duruyorsun oğul hoştur



dedi Oğlan anasına soylemiş, gorelim ne soylemiş:



Der:



Ana ağzın kurusun
Ana dilin curusun
Benim de kardeşim varmış kaygılansam olmaz
Kardeşsiz Oğuzda dursam olmaz
Ana hakkı Tanrı hakkı olmasaydı
Kara celik oz kılıcımı cekeydim
Birdenbire guzel başını keseydim
Alca kanını yer yuzune dokeydim
Ana zalim ana



dedi Babası der: Yanlış haberdir oğul, kacan giden senin ağabeyin değil, başkasıdır, ak sakallı ben babanı ağlatma, ihtiyarcık olmuş ananı sızlatma dedi Oğlan burada soylemiş :



Der:



Uc yuz altmış altı alp ava binse
Kanlı geyik uzerine kavga kopsa
Kardeşli yiğitler kalkar kopar olur
Kardeşsiz zavallı yiğit ensesine yumruk dokunsa
Ağlayarak dort yanına bakar olur
Ela gozden acı yaşını doker olur
Ela gozlu oğlunuzu gorunceye kadar
Bey baba hatun ana esen kalın



dedi Baba ana yanlış haberdir, gitme oğul dediler Oğlan der: Beni yolumdan ayırmayın, ağabeyimin tutulduğu kaleye varmayınca, ağabeyimin olusunu dirisini bilmeyince, oldu ise kanını almayınca Oğuz eline gelmem yok dedi



Baba ana ağlaşıp Kazan’a adam gonderdiler Oğlan kardeşini andı gider, bize ne oğut verirsin dediler Kazan der: Ayağına at kosteğini vurun dedi Yavuklusu vardı, acele duğun dernek ettiler Attan aygır, deveden erkek deve, koyundan koc kestirdilerBilgicikCom, Turkce, Edebiyat, Dede Korkut Destanları, Turkoloji, Dilimiz, Turk Destanları



Oğlanı gelin odasına koydular Kız ile ikisi bir doşeğe cıktılar Oğlan kılıcını cıkardı kız ile kendi arasına koydu Kız der: Kılıcını gider yiğit, murat ver murat al, sarılalım dedi Oğlan der: Bre kavat kızı, ben kılıcıma doğranayım, okuma sancılayım, oğlum doğmasın, doğarsa on yaşına varmasın, ağabeyimin yuzunu gormeyince, olmuş ise kanını almayınca bu gelin odasına girersem dedi



Ayağa kalktı Tavladan bir koc at cıkardı eyerledi Giyimini giydi Diz bağı, kol bağı bağladı Der: Kız sen beni bir yıl bekle, bir yılda gelmezsem iki yıl bekle, iki yılda gelmezsem uc yıl bekle, gelmezsem o vakit benim olduğumu bilesin, aygır atımı boğazlayıp aşımı ver, gozun kimi tutarsa, gonlun kimi severse ona var dedi Kız burada soylemiş, gorelim hanım ne soylemiş:



Der:



Yiğidim ben seni bir yıl bekleyeyim
Bir yılda gelmezsen iki yıl bekleyeyim
İki yılda gelmezsen uc dort yıl bekleyeyim
Dort yılda gelmezsen beş yıl altı yıl bekleyeyim
Altı yol ayrımına cadır dikeyim
Gelenden gidenden haber sorayım
Hayır haber getirene at elbise vereyim
Kaftanlar giydireyim
Şer haber getirenin başını keseyim
Erkek sineği uzerime kondurmayayım
Murat ver murat al oyle git yiğidim



dedi Oğlan der: kavat kızı ağabeyimin başına and icmişim, donmem yok dedi



Kız der: Ayağı uğursuz gelin diyeceklerine hayasız gelin desinler, kayın babama, kayınanama soyleyeyim dedi Soylemiş :



Babamdan daha iyi kayın baba
Anamdan daha iyi kayın ana
Develerinin erkeği urktu gider
Deveciler onunu kesti donduremez
Kara koc aygırın urktu gider
At cobanları onunu kesti donduremez
Ağıllarının kocları urktu gider
Coban onunu kesti donduremez
Ela gozlu oğlun kardeşini andı gider
Akca yuzlu gelinin donduremez
Size malum olsun



dedi Baba ana ah ettiler Yerlerinden kalktılar oğul gitme diyerek, gorduler care olmadı Elbette o ağabeyimin tutulduğu kaleye varmayınca edemem dedi Babası anası sur oğul, uğurun acık olsun, sağ esen varıp gelesin geleceğin var ise dediler
 
Üst Alt