“Enürezis nokturna” olarak da bilinen uykuda işeme 5 yaşından sonra, ardışık 3 ay boyunca, haftada en az 2 defa olan ve altta yatan herhangi bir hastalık ya da ilaç etkisi olmaksızın uyku sırasında istemsiz idrar yapma olarak tanımlanır. Islak çarşaf ve pijamalar, ve mahcup bir çocuk, pek çok evde karşılaşılan tanıdık bir sahnedir. Ancak umutsuzluğa kapılmamak gerekir, çünkü uykuda işeme tuvalet eğitiminin kötü gittiğini göstermez ve çocuk gelişiminin normal bir parçasıdır. Uyku sırasında mesanenin fonksiyonel kapasitesi ve üretilen idrar miktarı arasındaki uyumsuzluktan kaynaklanır.
Normal gelişimleri sırasında çocuklar, genellikle 2-3 yaşları arasında mesane kontrolünü kazanmaya başlarlar. Doğumda yaklaşık 15-20 ml olan mesane kapasitesi yaşla birlikte artarak yetişkinlikte 500-700 ml değerine ulaşır. Yenidoğan döneminde mesane refleks olarak günde ortalama 15-20 kez boşalır. Altıncı aydan sonra mesane kapasitesi artar ve işeme sıklığı azalır. Bir-iki yaş civarındaki çocuklarda istemli idrar yapma başlar. Gece kontrolü ise üçüncü ya da dördüncü yıllar arasında tamamlanır.
Yatak ıslatma veya uykuda altını ıslatma şeklindeki ifadeler suçlayıcı tanımlamalar olduğu için kullanılmamalı, bunların yerine “uykuda işeme” terimi tercih edilmelidir.
Birincil ve ikincil olmak üzere iki tip uykuda işeme durumu söz konusudur. Birincil tip uykuda işeme doğuştan beri arada hiç kuru kalma dönemi olmadan sürer gider. İkincil tipte ise en az 6 aylık bir süre tuvalet eğitimi sağlanır ancak sonra yeniden uykuda işeme başlar.
Ne zaman bir sorun olarak görülmeli ve doktora başvurulmalıdır?
Uykuda işeme yedi yaş altında ciddi bir sorun değildir. Pek çok çocuk beş yaş civarında tuvalet eğitimini tamamlar, ancak mesane kontrolünün tamamen sağlanması için belirli bir yaş yoktur. Uykuda işeme 5-7 yaş arasında azalarak devam eder ve 7 yaşında çok az çocukta bir problem olarak kalır. Yedi yaş civarında çocukların %5-10’unda görülür ve yılda %15 oranında kendiliğinden düzelir. Ancak bu çocukların %7’sinde sorun erişkinliğe kadar devam eder.
Uykuda işeme çoğu çocukta kendi kendine ortadan kalkar, ancak bazı çocuklarda müdahale gerekebilir. Bazı durumlar da altta yatan başka sorunların habercisi olabilir ve araştırılması gerekir.
-
Yedi yaşında sonda ısrarla devam ediyor ise -
Gece tam kuruluk sağlandıktan birkaç ay sonra tekrar etmiş ise -
İdrar yaparken ağrı ya da yanma, pembe ya da kırmızı idrar, normal dışı su içme ihtiyacı, kabızlık ve horlama eşlik ediyor ise
Nedeni tam olarak bilinmemekle birlikte çeşitli faktörler rol oynayabilir.
-
Küçük mesane: Çocuğun mesanesi gece idrar depolamaya yetecek kadar gelişmemiş olabilir. -
Mesane doluluğunu hissedememe: Mesaneyi kontrol eden sinirlerin gelişimi yavaş ise, özellikle çocuğu uykusunun derin olduğu durumlarda, uyanma sorunları yaşanabilir. -
Hormonal dengesizlik: Bazı çocuklarda gece üretilen idrar miktarını azaltan hormonlar henüz üretilmeyebilir. -
Stres: Yeni bir okul, yeni bir kardeş varlığında ya da ev dışında başka bir yerde uyunduğunda tetiklenebilir. -
Cinsel istismar: İkincil tip uykuda işeme durumunda yani gece kuru kalan çocuklarda sonradan ortaya çıkan uykuda işeme başlamış ise cinsel istismar düşünülmelidir. -
İdrar yolu enfeksiyonları: Enfeksiyon varlığında idrar tutmak zorlaşabilir. Uykuda işeme, gündüz idrar kaçırmaları, idrar sıklığında artış ve acil idrar yapma hissi, pembe ya da kırmızı idrar ve idrar yaparken yanma gibi enfeksiyon bulguları gözlenebilir. -
Uyku apnesi: Bazen tıkayıcı uyku apnesi olarak bilinen uyurken nefes alıp vermenin geçici duraklaması gibi sorunlarla da tetiklenebilir. Büyümüş bademcik ve geniz etinden kaynaklanabilir. Bu hastalarda ek olarak horlama, sık kulak ve üst solunum yolu enfeksiyonu geçirme, boğaz ağrısı ya da gündüz uyuklama görülür. -
Gece uyanamama: Mesane dolduğu zaman beyne sinyaller gönderir, bu sinyaller üzerine beyinden mesaneye giden sinyaller sayesinde mesane gevşer. Mesane dolumu arttıkça giden sinyaller de artar ve çocuk uyanır. Çocuk bu sinyallere cevap vermeyi öğrenmemiş ise uykuda işeme ortaya çıkar. -
Diyabet: Genellikle geceleri kuru kalan çocukta uykuda işeme şeker hastalığının ilk bulgusu olabilir. İdrar miktarında artma ve sık idrara çıkma, susama, yorgunluk, iştahta bozulma olmaksızın kilo kaybı eşlik eder. -
Müzmin kabızlık: İdrar ve gaytayı kontrol eden kas gurupları ortaktır. Uzun süreli kabızlık durumunda bu kaslarda işlev bozukluğu görülebilir ve uykuda işeme ortaya çıkabilir. -
İdrar yolları ve sinir sisteminin yapısal bozuklukları: Nadir durumlarda uykuda işeme idrar yolları ve sinir sistemi sorunlarıyla ilişkili olabilir.
-
Zamanından önce ve baskılı tuvalet eğitimi verilmesi (en sık rastlanan neden), -
Annenin aşırı titiz ve düzenli olması -
Hiç tuvalet eğitimi verilmemesi. -
Annenin aşırı koruyuculuğu. -
Ailede, ölüm, ayrılık, geçimsizlik, hastalık okul başarısızlığı gibi sorunların neden olduğu endişe.
-
Erkek çocuklarda iki kat daha fazla görülür -
Anne ve / veya babada benzer bir öykü var ise risk artar -
Dikkat eksikliği ve hiperaktivite bozukluğu olan çocuklarda daha yaygındır
Sinir bozucu bir durum olması dışında fiziksel bir nedenden kaynaklanmayan uykuda işeme herhangi bir sağlık sorununa yol açmaz. Bu durum en fazla çocuğu etkiler. Anne baba tarafından bir hastalık olarak kabul edilmediği için çocuk suçlanmakta ve cezalandırılmaktadır. Suçluluk ve utanç duygusu çocuğun öz saygısını olumsuz etkiler. Kamp ya da geceyi bir arkadaşında geçirme gibi sosyal aktivite fırsatlarını kaçırır.
Nasıl tanı koyulur?
Öncelikle detaylı tıbbi hikaye ve fizik muayene yapılmalıdır. Doktor muayenesi sonucunda altta yatan başka bir hastalıktan şüphelenir ise ek testler yapılabilir.
-
İdrar analizi: Enfeksiyon ve diyabet araştırılır. -
Radyolojik inceleme: Yapısal böbrek ve mesane sorunlarından şüphelenilir ise ultrasonografi, IVP (intravenöz piyelografi v.b.) yapılır. -
Kan analizi
Anne ve babaların tutumu çok önemlidir. Çoğu durumda öfke ve utanç duyguları ile çocuk cezalandırılır ve kardeşleri ile kıyaslanır. Bazı ailelerde ise tam aksine beze geri dönülür ve bezini değiştirirken sevecen tutumlar ile farkında olmadan uykuda işeme desteklenir. Cezanın da, sevecen davranışla ödüllendirmenin de doğru olmayacağı bilinmelidir.
Öncelikle çocuk desteklenmeli, bilerek ve isteyerek ortaya çıkan bir durum olmadığı bilinmelidir. Çocuklar anne babalarını rahatsız etmek için uykuda işemezler. Azarlama, utandırma ya da cezalandırma doğru değildir ve kendi kendine düzelme ihtimali olan bir soruna faydadan çok zararı dokunacaktır. Bazen bilinçsizce uygulanan davranışsal yöntemler çocuğun yaşam kalitesini olumsuz etkiler Bu nedenle profesyonel yardım alınmalıdır.
Tıbbi bir neden bulunamaz ise davranış tedavileri ve ilaç tedavileri kullanılabilir.
Davranış tedavileri
-
Sıvı kısıtlaması: Uyku vaktinden 2 saat önce sıvı alımı kısıtlanır. Sıvı kısıtlamasının uykuda işemeyi önleyeceğine inanılsa da bir yararı olmadığı gibi, kısıtlamaların gerilimi artırarak uykuda işemeyi kolaylaştırdığını gösteren araştırmalar da bildirilmiştir. -
Kafein içeren yiyecek ve içeceklerin verilmemesi -
Uykudan önce tuvalete gitme alışkanlığı kazandırılması: Uykudan önce mesanenin boşaltılması uykuda işeme ihtimalini azaltabilir. -
İkili işeme: Yatma rutininden önce ve yatağa girmeden hemen önce olmak üzere kısa aralıklar ile iki defa arka arkaya mesanenin boşaltılması fayda sağlayabilir. -
Gün içinde düzenli tuvalete gitme alışkanlığı kazandırılması: İdrar bekletme alışkanlığı mesane boşalmasını olumsuz etkiler ve uykuda işeme sorunlarına yol açabilir. -
Gece uyandırma: Uykuda işemelerin en sık yaşandığı zaman olan uykudan 1,5 saat sonrasında çocuk uyandırılarak mesane boşaltılmalıdır. Çocuğun tam uyanık olması gerekir. -
Kabızlık tedavi edilmelidir -
Mesane egzersizi: İşeme ihtiyacı hissedildiğinde idrar yapma süreleri kısa aralıklarla uzatılarak mesane kapasitesinin yavaş yavaş arttırılması amaçlanır. -
Enüretik alarm: Küçük, pil ile çalışan bir cihazdır. Islaklık algılayıcı kısmı çocuğun iç çamaşırına, ıslaklığın ilk oluşacağı alana yerleştirilir. Islanma gerçekleşir gerçekleşmez yüksek sesli alarm ya da titreşim ile çocuğu uyandırır. Bir süre sonra mesane doluluğunu hissetmeye alışan çocuk kendi kendine uyanıp idrarını tuvalete yapmaya başlar. En etkili tedavi yöntemidir. -
Psikolojik danışmanlık verilmesi: Travmatik bir deneyim sonrası gelişen ikincil uykuda işeme durumunda ya da çocukta oluşan öz güven sorunlarının üstesinden gelinmesi amacıyla önerilir.
Hipnoz, akupuntur, karyopratik tedavi, diyet ve bitkisel tedaviler bu amaçla denenmektedir. Sadece hipnoz ve akupuntur ile ilgili sınırlı sayıda bilimsel veri mevcuttur ve kanıtlanmış bilimsel etkinliğe sahip değillerdir. Diğer sayılan yöntemler ile ilgili kullanımlarını destekleyecek araştırma yapılmamıştır.