Stillwater
Yeni Üye
İçindekiler Hide
Bu konuda detaylı bir şekilde hem Zuhri ahir namazı neden kılınır? sorusuna hemde Zuhri ahir kılmak gerekli midir? sorusuna cevap verilmiştir.
Zuhr-i ahir namazının manasını kısaca “son öğle namazı” olarak açıklayabiliriz. İslam alimlerimiz bir kısmı, bir beldede birden çok camide Cuma namazının kılınmasının sahih olmayacağı belirtmişlerdir. Tabi ki bu alimlerimizin dayandıkları kaynaklar bulunmaktadır. Bu nedenle Hanefi mezhebi alimleri cuma günkü öğle namazı ihtiyat ile davranarak kılınmasının gerektiğini belirtmişlerdir. Zira İslam dininde takva olası ihtimalleri de göz önünde bulundurmayı gerektirmektedir. Bununla birlikte İslam alimlerimize göre ciddi bir ihtiyaç olmadığı taktirde örneğin bir beldede birden fazla camide Cuma namazı kılınmamalıdır. Fakat günümüzde özellikle büyük şehirlerde böyle bir imkan olmadığından dolayı günümüzde ki uygulamalar yapılmaktadır. Zira bu bir zorumluluktur. İşte bu nedenle tedbirli davranan alimlerimiz her ihtimale karşı cuma namazından sonra Zuhr-i ahir namazının kılınmasının en uygun olacağını belirtmişlerdir.
Maalesef günümüzde bir yerleşim biriminde bir camide Cuma namazını kılma imkan yoktur. Yüce Mevlamız Kuran-ı Kerimde, “Allah bir kimseyi ancak gücünün yettiği şeyle yükümlü kılar” (Bakara 2/286); “Allah dinde üzerinize hiçbir güçlük yüklemedi” (Hac 22/78) buyurmaktadır. İşte bu ayetlerden de yola çıkan alimlerimiz ihtiyaten zuhr-i ahir namazının kılınmasını sağlam bir delile dayanmamaktadır. Şüphe yok ki ihtiyatlı davranmak var olan sağlam iki delilden kuvvetli olanını tercih etmektir. Cuma namazının farz olduğunu ifade eden ayet ve hadisler tartışılma konusu dahi değildir. Fakat birden fazla yerde veya başka bir nedenle Cuma namazı kılmanın caiz olmadığını teyit etmekte olan delil de bir içtihadi bilgi olmaktan öteye gitmemektedir.
Özetle, Hanefi mezhebinde, bir beldede birden çok camide Cuma namazının kılınmasında bir mahsur yoktur. Fakat cuma namazları sonunda zuhr-i ahir namazını kılmakta gereklidir. Bununla birlikte zuhr-i ahir namazını kılmayan bir kimseye de durum izah edilmeli fakat kişi bu rağmen kılmıyor ise de münakaşaya girmemelidir.
Zuhr-i ahir namazının manasını kısaca “son öğle namazı” olarak açıklayabiliriz. İslam alimlerimiz bir kısmı, bir beldede birden çok camide Cuma namazının kılınmasının sahih olmayacağı belirtmişlerdir. Tabi ki bu alimlerimizin dayandıkları kaynaklar bulunmaktadır. Bu nedenle Hanefi mezhebi alimleri cuma günkü öğle namazı ihtiyat ile davranarak kılınmasının gerektiğini belirtmişlerdir. Zira İslam dininde takva olası ihtimalleri de göz önünde bulundurmayı gerektirmektedir. Bununla birlikte İslam alimlerimize göre ciddi bir ihtiyaç olmadığı taktirde örneğin bir beldede birden fazla camide Cuma namazı kılınmamalıdır. Fakat günümüzde özellikle büyük şehirlerde böyle bir imkan olmadığından dolayı günümüzde ki uygulamalar yapılmaktadır. Zira bu bir zorumluluktur. İşte bu nedenle tedbirli davranan alimlerimiz her ihtimale karşı cuma namazından sonra Zuhr-i ahir namazının kılınmasının en uygun olacağını belirtmişlerdir.
Zuhri Ahir Namazı Hakkında Bilmesi Gereken Diğer Bilgiler
Cuma namazı bir beldede sadece bir yerde kılınmalıdır görüşüne sahip olanlar, Hazreti Peygamber (s.a.v) ve Dört Halife döneminde olan uygulamadan yola çıkmaktadırlar. Zira o dönemde bir yerde Cuma namazı kılınmakta idi. (Şirbini, Muğni’l-Muhtac, I/544; Nevevi, el-Mecmu’, IV/451-452; Sahnun, el-Müdevvene, I/277-278; İbn Kudame, Muğni, III/212). Fakat bu noktada şu var ki Hazreti Peygamber Efendimiz döneminde Cuma namazının bir yerde kılınması bir ihtiyaçtı. Çünkü o dönemde bir yerleşim yerinde zaten birden fazla cami yoktu. Bununla birlikte o dönemde ki cami o beldede ki insanlara yetiyordu. Yani buradan yola çıkarak şunu diyebiliriz ki zaten günümüzde de örneğin bir mahallede bir cami var ve o mevkide oturan Müslümanlara yetiyor. Durum böyle iken o caminin yakınına bir cami yaptırarak orada da cuma namazı kılmak
Ziyaretçiler için gizlenmiş link,görmek için
Giriş yap veya üye ol.
açısından uygun değildir. Ki tamda bu nedenle İmam Şafii kendi zamanında Bağdat’a gittiğinde Cuma namazının birden fazla yerde kılındığını görünce bu uygulamaya karşı çıkmamıştır (Nevevi, Mecmu, IV/452; Şirbini, Muğni’l-Muhtac, I/544). İslam alimlerimiz ittifak ile demişlerdir ki eğer gerçekten bir ihtiyaç var ise birden fazla camide Cuma namazının kılmakta hiç bir mahsur yoktur. Fakat ihtiyat ile hareket etmeli ve Zuhri ahir namazı da kılınmalıdır.Maalesef günümüzde bir yerleşim biriminde bir camide Cuma namazını kılma imkan yoktur. Yüce Mevlamız Kuran-ı Kerimde, “Allah bir kimseyi ancak gücünün yettiği şeyle yükümlü kılar” (Bakara 2/286); “Allah dinde üzerinize hiçbir güçlük yüklemedi” (Hac 22/78) buyurmaktadır. İşte bu ayetlerden de yola çıkan alimlerimiz ihtiyaten zuhr-i ahir namazının kılınmasını sağlam bir delile dayanmamaktadır. Şüphe yok ki ihtiyatlı davranmak var olan sağlam iki delilden kuvvetli olanını tercih etmektir. Cuma namazının farz olduğunu ifade eden ayet ve hadisler tartışılma konusu dahi değildir. Fakat birden fazla yerde veya başka bir nedenle Cuma namazı kılmanın caiz olmadığını teyit etmekte olan delil de bir içtihadi bilgi olmaktan öteye gitmemektedir.
Özetle, Hanefi mezhebinde, bir beldede birden çok camide Cuma namazının kılınmasında bir mahsur yoktur. Fakat cuma namazları sonunda zuhr-i ahir namazını kılmakta gereklidir. Bununla birlikte zuhr-i ahir namazını kılmayan bir kimseye de durum izah edilmeli fakat kişi bu rağmen kılmıyor ise de münakaşaya girmemelidir.
Zuhri ahir namazına nasıl niyet edilir ve nasıl kılınır?
Şöyle niyet edilir: “Niyet ettim Allah rızası için dört rekatlık Zuhri ahir namazını kılmaya”. Bu namazın kılınışı ise normal bir vakitte öğlen namazının farzını nasıl kılıyor isek öyle kılınmalıdır. Öğlen namazının farzının kılınışı konusunda
Ziyaretçiler için gizlenmiş link,görmek için
Giriş yap veya üye ol.
? konusuna başvurabilirsiniz.Şafi Mezhebinde Zuhri ahir namazı
Şafi mezhebinde Zuhri ahir namazı kılınmamaktadır. Zira
Ziyaretçiler için gizlenmiş link,görmek için
Giriş yap veya üye ol.
nde cuma günkü öğlen namazı Zuhri ahir namazı olarak değil öğlen namazı olarak kılınmaktadır. Yani Şafi mezhebine tabi bir Müslüman Cuma namazını cemaatle beraber kılar, sonra ise her gün kıldığı niyet ile öğlen namazının dört rekatlık farzını kılar. Yalnız şu bilinmelidir ki Şafi mezhebinin bu görüşünün nedeni sadece yukarıda da zikrettiğimiz gibi bir belde de cuma namazının birden çok camide kılınıp kılınmaması ile sınırlı değildir. Zira Cuma namazı konusunda farklı fıkhi konularda yer almaktadır. Bunların sonucunda şafi mezhebinin genel görüşü budur.