Son yıllarda bilhassa sesli asistanları sık sık kullanıyoruz. Amazon Alexa, Siri üzere sesli asistanlara ek olarak pek çok firma da müşteri hizmetlerinde sanal asistanlardan yardım alıyor. Tekrar de bu durum, sanal asistanların görsel olarak da karşımıza çıkabileceği manasına gelmiyor.
Günümüzde dijital olarak görebildiğimiz asistanların imgesi Tekinsiz Vadi ismi verilen durumdan muzdarip. Bu durumu kısaca özetlemek gerekirse beşere benzeyen lakin insan olmadığı muhakkak olan bir şey gördüğümüzde yaşadığımız rahatsızlık hissidir.
Yapay zeka avatarlar insanları kandırabilir mi?
Pazarlama alanının önde gelen isimlerinden olan Guy Kawasaki, yakın vakitte Zoom üzerinden gerçekleştirdiği bir röportajda bu bahisle ilgili bir soruyu cevapladı. İki yıl içinde gerçek beşerlerle yapay zekaların ayırt edilemeyeceği istikametindeki teze yanıt veren Kawasaki değerli noktalara değindi.
Bir yapay zekanın insan gözüne olağan bir beşerden farksız gözükebilmesi için geliştirilmesi gereken beş alan bulunuyor. Bunlar sırasıyla şu alanlar:
- Beşere emsal bir suret
- İnsansı bir ses
- İnsansı hisler
- İnsansı hareket
- İnsansı sohbet
Amazon, Microsoft ve Google üzere firmaların insansı seslere sahip API'ler geliştirdiklerini ve hatta bu API'leri isteyenlerle paylaştıklarını da biliyoruz. Nöral ağlar kullanan bu API'ler vakit içerisinde de kendilerini geliştirmeye devam ediyor. Ayrıyeten şahısların seslerinden örnekler alıp konuşmalar hazırlayabilen yapay zekalar da bulunuyor.
Ses ve suret kâfi değil
İnandırıcı bir yapay zeka yüzü ve sesi, onlara eşlik eden yüz sözleri olmadığında pek bir mana tabir etmiyor. Aslında insan sözlerini taklit edebilen sistemler bulunsa da bir insanı taklit etmek ile kendi sözlerini geliştirebilen yapay zekalar oluşturmak hiç de kolay değil. Tekrar de bu tıp hareketler yapabilen yapay zekalar için çalışmalar yapıldığını bilmekte yarar var.
Bulmacanın en karmaşık kesimi ise insani sohbetler yapılabilecek bir yapay zeka geliştirmek. Şirketlerin kullandığı otomasyon sohbet botlarını düşündüğümüzde durum daha net ortaya çıkıyor. Bu yapılar aşikâr bir sistem içerisinde diyalog kurabiliyor. Kolay sohbetler ise botlar için epey sıkıntı.
Yani bir Simone sinemasındaki üzere gerçekçi bir yapay zekayı, Hal 9000 üzere ardımızdan iş çevirecek bir sistemi, hatta Jarvis üzere bir yandan bize yardımcı olurken bir yandan da laf sokuşturacak bir yapay zekayı yakın vakitte görmemiz epey güç. Tekrar de bu alanda her geçen gün daha fazla yatırım yapılıyor, biz de Tekinsiz Vadiye düşmeyen yapay zekalara daha çok yaklaşıyoruz.