Son Konu

Osmanlıda toprak yonetimi

bilgiliadam

Yeni Üye
Katılım
16 Ağu 2017
Mesajlar
1,516,397
Tepkime
23
Puanları
48
Credits
-6
Geri Bildirim : 0 / 0 / 0
Osmanli Devleti'nin kurulus doneminde ve bu devletin ekonomik, sosyal ve askeri gelismesinde onemli derecede rol oynayan etkenlerden biri de suphesiz ki toprak sistemidir Bu sistemin gelismesi ile ilgili muesseseler, devlete bir dinamizm veriyordu Bu sebepledir ki ortadan kalkip tarihe mal olusuna kadar toprak, bu devletin hayatinda onemli bir rol oynamisti

Bir toplumun, devlet olabilmesi icin, bazi hususiyetleri tasimasi gerekir Toprak (ulke) bu hususiyetlerin basinda gelmektedir Cunku her bagimsiz devletin, hak ve selahiyetlerini, mutlak surette kullanabildigi, belirli sinirlarla tesbit ve tayin edilmis bulunan cografi bir toprak parcasi diye tarif edilen ulkekavrami, ancak belli bir topraga sahip olmakla mumkun olabilir

Islam oncesi Turklerinde toprak, biri fertlerin digeri de cemaatin olmak uzere iki kisma ayriliyordu Islam oncesi Turk devletlerinin, kismen yerlesik de olsa, gocebe hayat tarzi ve an'anelerine gore bir mulkiyet telakkisine sahip olduklari bilinmektedir Hayvanlarina otlak vazifesi gormesinden dolayi gocebeler icin topragin ehemmiyeti buyuktu Eski Turklerde otlaklar, fertlerin degil, kabile veya cemaatlerin mulkiyetinde bulunuyorlardi Yedisu havalisinde oturan KazakKirgizlarin isledikleri topraklarda, ozel mulkiyet ve cemaat mulkiyeti olmak uzere iki tip mulkiyet vardi Ozel mulkiyete dahil bulunan arazi, kabilenin musterek mulkiyetinde bulunan topraklarin paylasilmasi ve sahis ile kabileye ait olmayan bos yerlerin benimsenmesi suretiyle meydana gelmisti Hususi mulkiyette sahibi, tam anlamiyla toragi temelluk eder Oldugu zaman arazi, ogullarina miras kalir Ancak varis bulunmadigi zaman soz konusu olan toprak cemaata kalir Cemaat icerisinde yeni bir aile kurulunca, cemaat ona idaresindeki araziden bir hisse verir Sayet verilebilecek yeni bir arazi yoksa, cemaat tarafindan onun icin, bir arazinin tedarik edilmesine calisilirdi Cemaat mulkiyetine ait olan arazi, muayyen parcalara ayrilarak bir kira karsiliginda gecici olarak fertlerin istifadesine terk edilirdi Bu arazinin kiracilar elinde birakilma muddeti, muhtelif yerlerde toprak, su ve ekim sartlarina gore degisiyordu

Turklerin Islam'i kabul edip Islam medeniyeti icindeki yerlerini almalarindan sonra, dini, iktisadi ve ictimai hayatlarinda degisiklikler meydana geldi Bu sebeple Musluman Turkler, her konuda oldugu gibi toprak hukuku ve idaresi bakimindan da Islami prensiplere bagli kaldilar Bunun icindir ki, Islam toprak hukuku ile ilgilenenler tarihi acidan bu sistemi dort ana devreye ayirirlar Bunlar:

a) Islamiyetin baslangicindan Hz Omer'in halifeligi donemine kadar olan devre,

b) Hz Omer devri,

c) Abbasi ve Selcuklu devri,

d) Osmanli devre

Islam medeniyeti icerisinde basli basina bir devreye konu olabilecek olan Osmanli toprak uygulamasi, gercekten toprak hukuku bakimindan buyuk bir onem arz eder Filhakika Osmanlilar, bircok muessesede oldugu gibi toprak mevzuunda da kendisinden onceki musluman devletlerin tatbikatindan istifade etmislerdi Zaten onlara bigane kalmalari da mumkun degildi Bu sebepledir ki devlet, henuz bir beylik durumunda oldugu zaman bile, Islami bir sistemin yerlesmesi icin calisiyordu Bunun icindir ki bu Musluman unsurlar (goclerle gelen ve uclarda yasayan gocebe Musluman Turkler) Osmanli Beyligi'ni siyasi ve kulturel bakimlardan, klasik Islam geleneklerinin ihyasini hedef tutan bir devlet olmaya dogru gelistirdiler Osman Gazi'nin halefleri, tedricen sultanlar haline geldiler Onlarin etrafinda karakterini dil ve irktan ziyade din ve medeniyetin tayin ettigi bir Osmanlilar cemiyetitesekkul etti

Islam aleminde bir gelenek olarak, Osmanlilardan onceki musluman devletlerde ve ozellikle Buyuk Selcuklularda gorulen ikta sistemi, Buyuk Selcuklulardan sonra gelen butun Turk Islam devletlerinde uygulanmistir

Selcuklularin, askeri mukataalar ihdas etmeleri, hanedanin, kendi baslica dayanagi olan Turk unsuruna mensup kutleleri yabanci sahalarda yerlestirmek, onlara hem toprak vermek hem de luzumunda askeri bir kuvvet olarak faydalanmak fikrinden dogmustur Bu suretle yavas yavas topraga baglanan gocebeler, hem bir karisiklik amili olmaktan cikiyor, hem de devlete kuvvetli bir askeri dayanak teskil ediyorlardi Bu usulun ehemmiyet ve faydasi, bilhassa Bizans'tan zapt edilen yeni sahalarda daha acik bir sekilde gorunuyordu Kismen harplerde ve fetihlerde imha veya esir edilen ve kismen de yerlerinde birakilan yerli ahaliden kalmis genis Anadolu topraklari, Selcuklularin takib ettikleri ikta sistemi sayesinde yavas yavas Turklesti
 
Üst Alt