Son Konu

milli bayramlar

bilgiliadam

Yeni Üye
Katılım
16 Ağu 2017
Mesajlar
1,516,397
Tepkime
23
Puanları
48
Credits
-6
Geri Bildirim : 0 / 0 / 0
milli bayramlar

Milli Bayramlar
Şehir ve kasabalarda bir şenlik havası icinde kutlanan bu bayramların (30 Ağustos Zafer Bayramı,Cumhuriyet Bayramı,Kurtuluş Bayramları gibi) askeri gecitler,fener alayları vb resmigosterilerinde gelenek olan tek oğe seğmenler,zeybeklerin ozel kıyafetleriyle gosterilere katılmalarıdır

Ama bu bayramlar nedeniyle resmi gosteriler bittikten sonra,kimi yerlerde gece gec vakitlere kadar işcilerin,esnafın kendi aralarında hukumet ya da belediye meydanında duzenledikleri eğlenceler bu şenliklere farklı bir anlam katmaktadır

Bu eğlencelere davul,zurna takımları da katılırAnadolu kasabalarında her yerin kendi oyunları oynanmasına karşılık,İstanbul,Ankara gibi buyuk şehirlerde bu toplantılara farklı gruplar gosterileriyle katıldıklarından,eğlenceler bir tur halk dansları festivaligorunumundedir

Resmi bayramlarda bircok yerlerde resmi torenlerden sonra bayram yeri olarak nitelendirilen cayırlarda gureşler,koşular ve başka ceşit yarışmalar duzenlenir
Gecmiş yıllarda siyasi partiler resmi bayramlarda davullu zurnalı eğlenceler duzenleyerek bir yandan bayramların daha canlı gecmelerini sağlamış bir yandan da diğer partilerle bir yarışma ortamına girmişlerdirBoylece bayram gelenekleri de değişimden payını almışlardır


23 Nisan Ulusal Egemenlik ve Cocuk Bayramı
30 Ağustos Zafer Bayramı
19 Mayıs Ataturk'u Anma, Genclik ve Spor Bayramı
29 Ekim Cumhuriyet Bayramı


23 Nisan Ulusal Egemenlik ve Cocuk Bayramı

23 Nisan 1920 tarihinde Turkiye Buyuk Millet Meclisinin acıldığı gunun yıldonumu olarak kutlanmaya başlanan ulusal bayram,ilk kez 23 Nisan 1920 ’de “Hakimiyeti Milliye Bayramı olarak kutlanmıştır

1930 ’lu yıllarda Cocuk Esirgeme Kurumunun gelenekselleştirdiği “Cocuk Haftasının (23 Nisan – 1 Mayıs) başlangıcının da bu bayramla aynı gune rastlaması sebebiyle “Milli Hakimiyet Bayramı ile Cocuk Bayramı aynı gun kutlanmaya başlamıştır27 Mayıs 1935 ’te bu gun,23 Nisan Ulusal Egemenlik ve Cocuk Bayramı olarak kutlanılmaya başlanmıştır UNESCO tarafından 'cocuk yılı' ilan edilmesiyle de bu bayram,uluslararası nitelik kazanmıştır

Ulusal Egemenlik ve Cocuk Bayramı Turkiye Cumhuriyeti ’nin ilk ulusal bayramıdır Ataturk'un Turk cocuklarına armağan ettiği bayram dunya cocukları arasında sevgi ve dostluk bağlarının geliştirilmesi ve tum insanların barış icinde yaşayacakları bir dunyanın oluşmasına katkıda bulunmak icin her yıl duzenlenmektedir
Ataturk'un cocuk sevgisi herkes tarafından bilinmektedirAtaturk'un manevi cocuklarıyla ilişkisi,o yıllarda yaşayan kişilerin anı kitaplarında yer almaktadırAtaturk her fırsatta ‘‘Bugunun kucukleri yarının buyukleri diyerek cocukların toplumların gelişimi icin ne denli onemli olduğunu belirtmiştir

Geleceğin cocukların elinde olduğunu duşunen Ataturk,1924'te ilk Meclis'in acılış tarihi olan '23 Nisan' gununun bayram olarak kutlanmasına karar vermiş ve daha sonra bu bayramı cocuklara armağan etmiştir1979 ’dan bu yana her yıl 23 Nisan ’da TRT tarafından geleneksel olarak 23 Nisan Cocuk Şenliği duzenlenmektedir cocukları davet edilmektedir

Farklı kıtalardan farklı ulkelerden gelen cocuklar gonullu ailelerin evlerinde misafir edilmektedir1979'da 6 ulkenin katılmasıyla uluslararası boyutta kutlanmaya başlanan şenliklerde bugune kadar 87 ulkeden yaklaşık 18500 kişi konuk olmuştur
Dunyada cocukların sahip olduğu tek bayram olan 23 Nisan Ulusal Egemenlik ve Cocuk Bayramı ’nın 83 yıldonumu hepimize kutlu olsun


30 Ağustos Zafer Bayramı

Kurtuluş Savaşı'nın sonucunu belirleyen Buyuk Taarruz'un son gunu yapılan Başkumandanlık Meydan Savaşı'nın (30 Ağustos 1922) yıldonumlerinde kutlanan ulusal bayram
30 Ağustos Zaferi, ilk olarak 30 Ağustos 1923'te Ankara,Afyon ve İzmir'de şenlikler duzenlenerek kutlandıİzleyen yıllarda ulke genelinde kutlanmaya başladı ve Mayıs 1935'te 2739 sayılı yasayla Zafer Bayramı olarak kabul edildi

Zafer Bayramı'nda yapılacak torenler 1981'de cıkarılan 3456 ve 4400 sayılı iki bakanlar kurulu kararnamesi ve ekli bir yonetmelikle yeniden belirlendiUlusal bayram ve genel tatilleri duzenleyen 17 Mart 1983 tarihli 2429 sayılı yasayla 30 Ağustos gununun Zafer Bayramı olduğu ve o gun yapılacak torenlerin duzenlenmesi işinin Milli Savunma,İcişleri,Dışişleri,Milli Eğitim ve Kultur bakanlıklarına ve bunların yerel orgutlerine verildiği belirtildi
Zafer Bayramı gunu,resmi daireler,kurum,kuruluş ve fabrikalar 1 gun tatil yaparBayramın toren bolumunde Ankara'da Anıtkabir'e, obur yerlerde de Ataturk anıtlarına ve şehitliklere,Ankara'da genelkurmay başkanı,obur yerlerde de ordu,birlik ve garnizon komutanlarınca celenk konur,gecit toreni yapılırBayram dış temsilciliklerde de askeri ataşelerin katılımıyla kutlanır


19 Mayıs Ataturk'u Anma, Genclik ve Spor Bayramı

PROF DR DURSUN ALİ AKBULUT
On Dokuz Mayıs Universitesi Eğitim Fakultesi Oğretim Uyesi
Turk Tarihinde kutlanması gereken gunler vardır Bunlardan biri 19 Mayıs 1919'dur19 Mayıs 1919 Anadolu'da yeni Turk Devleti'nin fiilen temellerinin atıldığı gundur ve Turkiye Cumhuriyeti tarihimizin başlangıcıdır

Yuce Onder Ataturk'un Buyuk Nutkunu bu olayla başlatması, doğum gununu soranlara 19 Mayıs'ı işaret etmesi bunun kanıtı sayılmalıdır19 Mayıs'ın milli bayram olarak ilan edilmesi bu yargıyı daha da pekiştirmektedirAtaturk, gerek Milli Mucadele doneminde, gerekse Cumhuriyet doneminde yurdumuzun bircok şehrini ziyaret ettiBu ziyaretler,o şehirlerin mahalli ovunc gunleri olarak kutlandığı halde sadece 19 Mayıs yasa ile milli bayram kabul edildi

Mondros Mutarekesi'nin imzalanmasından sonra Mustafa Kemal Paşa,13 Kasım 1918'de İstanbul'a geldiİstanbul'da yaklaşık altı ay kaldı Bu sure icerisinde vatanın kurtuluşu icin ceşitli girişimlerde bulundu

Padişahla birkac kez goruştu ve ona bu konuda duşuncelerini aktardıGuclu bir hukumetin kurulması icin caba gosterdiBasın yoluyla geniş kitleleri bilgilendirmeye,halkı aydınlatmaya calıştı Kurtuluşa giden yolun temel ilkelerini yine bu donemde ortaya koydu Bunları cok yakın arkadaşlarına anlattı

Boylece Milli Mucadeleden yana az sayıda,fakat etkin bir grup oluşturmayı başardı Milli Mucadele Anadolu'dan başlatılacaktıBunun icin oncelikle birer gorevle Anadolu'ya gecilecek,mecbur kalınmadıkca gorev terkedilmeyecek,gorevi bırakmak gerektiğinde asla İstanbul'a donulmeyecek,calışmalar gayri resmi bir tarzda surdurulecekti

Samsun'dan başlayan surecte,onun tutum ve davranışları izlenecek olursa butun bu prensiplere bağlı kaldığı gorulecektirBaşlangıcta kendisiyle birlikte Milli Mucadeleye atılan arkadaşları arasında,zorunlu olmadıkları halde İstanbul'dan verilen emirlere hemen uyarak gorevini bırakanları,bununla kalmayıp İstanbul'a donenleri,soz konusu prensiplere aykırı davrandıkları icin Nutuk'ta ağır bir bicimde eleştirmektedirYuce Onder'i diğerlerinden ayrı ve ustun kılan, azmi, iradesi,kararlılığı,milletine sevgisi ve guveni, zafere olan mutlak inancıydı

Dokuzuncu Ordu Kıtaatı Mufettişliğine atandıktan sonra,heyecanla Harbiye Nezareti'nden cıkarken,kafes acılmış,onunde geniş bir alem,kanatlarını cırparak ucmağa(1)hazırlanıyorduOldukca sıkıntılı,zahmetli bir yolculuktan sonra,Samsun'da milletiyle kucaklaştı

Samsun,mulki taksimatta doğrudan Dahiliye Nezareti'ne bağlı Canik Sancağı'nın merkez ilcesiydiKaradeniz kıyısındaki bu şirin kasaba,Birinci Dunya Savaşı'nın yukunu taşıyan yerlerden biriydiGenel savaş sırasında ozellikle Rus istilasına uğrayan Turk topraklarından goc eden cok sayıda insan buraya gelmiş,kasabanın rengi, havası birden bire değişmiş, yeni gelenlerin barındırılması sıkıntılar yaratmıştı

Bunlar bir yana, Samsun aynı zamanda Pontuscu faaliyetlerin yoğun olduğu bir yerdiKaradeniz'de dolaşmakta olan İtilaf donanmasından, Yunan savaş gemilerinin varlığından cesaret alan ve Samsun Rum metropoliti Germanos tarafından orgutlenen Pontus ceteleri sokaklarda dolaşıyor,asayişi ihlal ediyor, koylere baskınlar duzenliyor,evleri,binaları ateşe veriyor ve korumasız Turkleri olduruyorlardı9 Mart 1919'da Samsun'a cıkarılan 200 kişilik İngiliz birliği, Pontus cetelerini busbutun şımarttı

Mutarekenin bozulacağı endişesiyle guvenlik kuvvetleri ya kullanılamıyor, ya da asayişsizliği onlemede yetersiz kalıyordu Bu durumda sırf nefsi mUdafaa icin Turkler de harekete gecince,bu zamana kadar Pontus cetelerinin teror faaliyetlerini seyreden İngilizler,seslerini yukselttiler ve 21 Nisan 1919'da Osmanlı Hukumeti'ne bir nota vererek Orta Karadeniz'de Turklerin hıristiyanları katlettiklerini bildirdiler,bunun onune gecilmediği takdirde bolgenin işgal edileceği tehdidinde bulundularEsasında olay bunun tam aksineydi

İngilizler gercekleri tahrif ederek,Pontuscuları korumayı ve karışıklıkların devamını amaclıyorlar bolgeyi işgal etmek icin bahane arıyorlardı İstanbul Hukumeti hemen bolgeye yetkili birini gondermek icin kolları sıvadıDerinlemesine bir araştırmadan sonra Mustafa Kemal Paşa uzerinde mutabakat sağlandı

Cunku O, ikinci meşrutiyetin calkantılı doneminde siyasete bulaşmamış, girdiği butun savaşlarda zafer kazanmış başarılı bir kumandandı İşte bu noktada Mustafa Kemal Paşa ile Samsun'un dolayısıyla butun Anadolu'nun ve Turk Milletinin kader cizgisi kesişiyordu O buyuk insan, sebatla, inancla, doğru bildiği yoldan ayrılmadan Turk Milletinin geleceğini kurtaran kahraman oldu

Mustafa Kemal Paşa'ya asayişsizliğe neden olan olayları tayin ve tespit ile bunların ortadan kaldırılmasının yanında daha başka gorevler ve gorevin gerektirdiği yetkiler de verilmişti

Ataturk,soz konusu yetkilerini değerlendirirken, bunları cok fazla bulduğunu ve İstanbul Hukumeti'nin bilerek,anlayarak bunları kendisine vermediğini belirtmektedirAynı gunlerde ve daha sonra Anadolu'ya bir kısmı şehzadelerin başkanlığında olmak uzere heyetler gonderildiBunlar da onemli yetkilerle donatıldılar

Nasihat Heyetleri, Tahkik Heyetleri,Teftiş Heyetleri adı altında Anadolu'da dolaşan bu kurulların da vatanın kurtuluşu yolunda buyuk sonuclar elde edecekleri bekleniyorduBasın,bu beklentilere tercuman oluyor,heyetler hakkında geniş bilgiler veriyor,gittikleri yerlerde karşılanmalarından her turlu faaliyetlerine kadar hemen her konuda kamuoyunu aydınlatıyor,hadiseyle birinci derecede alakadar oluyordu

Halbuki Mustafa Kemal Paşa'nın Anadolu'ya gonderilmesi İstanbul basınında cok az ve sadece haber niteliğinde yer almaktaydı Bu da kimden ve ne olcude sonuc beklendiğinin bir gostergesi sayılmalıdırBu halde esas olan gorev ve gorevin gerektirdiği yetkiler değil,yetkileri yerinde ve zamanında tam bir liyakatla kullanmak,mutlak zafere ulaşabilmektir Mustafa Kemal Paşa'nın başarı sırlarından biri de budur

19 Mayıs,sadece Turk milli kurtuluş hareketinin başlangıcı olmakla kalmadı, yeni Turk devletinin cağdaş değerlerle milletler ailesi icerisinde yerini almasını da sağladıMustafa Kemal Paşa'nın Samsun'a cıktığı andan itibaren zihnini meşgul eden problem millet iradesinin devlet hayatımıza yansıtılmasını sağlamaktı

Hatta denilebilir ki bunu kurtuluşun onune koymuş milli mucadelenin vazgecilemez ilk şartı saymıştı19 Mayıs'ı izleyen gunlerde yapmış olduğu yazışmalardaki terminolojiye bakılacak olursa,bu acıkca gorulur

İzmir soz konusu olduğunda ordu ve millet bu işgali tanımayacaktırderken bunu kastediyorduSamsun'dan Kazım Karabekir Paşa'ya cektiği telgrafta millet ve memlekete medyUn olduğumuz en son vazifei vicdaniyeden amacı da buydu

Kurtuluş mucadelesi ancak milletle birlikte kazanılabilirdi Milletle kazanılan mucadeleyi,yine milletle taclandırmak lazımdı Yayın hayatına başlamalarına onculuk ettiği ilk iki gazeteden biri İradei Milliye,diğeri Hakimiyeti Milliye adını taşıyorduBu değerler ve kavramlardır ki onu Turk Milletinin kalbinde milletin kurtarıcısı, devletin kurucusupayesine yukseltmiştir


29 Ekim Cumhuriyet Bayramı

Osmanlı İmparatorluğu'nda, ikinci Meşrutiyetin ilanından altı yıl sonra Birinci Dunya Savaşı başladı1914'te başlayan Birinci Dunya Savaşı'na dunyanın belli başlı devletleri katıldıDort yıl suren savaş sonunda bizimle birlikte olan devletler yenildiSavaş kurallarına gore biz de yenilmiş sayıldık Ulkemiz İngilizler, Yunanlılar,Fransızlar,İtalyanlar tarafından paylaşıldı
Ulusuna inanan, guvenen Mustafa Kemal Paşa,19 Mayıs 1919'da Samsun'a geldiErzurum'da,Sivas'ta kongreler duzenlediMustafa Kemal Paşa Tek bir egemenlik var,o da Milli egemenliktirUlkeyi yine ulusun kendi gucu kurtaracaktırdiyorduYurdun dort bir tarafından gelen ulus temsilcileri milletvekilleri 23 Nisan 1920 gunu Ankara'da Buyuk Millet Meclisi'nde toplandı

Meclis, Mustafa Kemal Paşa'yı başkan sectiMustafa Kemal Paşa'nın onderliğinde Buyuk Millet Meclisi Ulusal Kurtuluş Savaşı'nı başlattıBir yandan efeler,dadaşlar,seğmenler bulundukları yorede duşmana karşı koydularOte yandan duzenli ordular İnonu'de,Sakarya'da,Dumlupınar'da savaştılarYurdumuz duşmanlardan kurtarıldı
Tahtını, rahatını duşunen padişah, yenilen duşmanla birlikte yurdumuzdan kactı İmzalanan Lozan Barış Antlaşması ile yeni bir devlet doğduBu doğan devletin yonetim bicimi henuz belirlenmemişti
İkinci donem Buyuk Millet Meclisi 11 Ağustos 1923'te ilk toplantısını yaptı13 Ekim 1923'te Ankara Başkent olduAtaturk; duşmanın ulkeden atılıp sınırlarımızın belirlenmesinden sonra,coktan beri tasarladığı cumhuriyetin ilanı uzerinde hazırlıklar yapmaya başladı28 Ekim 1923 akşamı yakın arkadaşlarını Cankaya'da yemeğe cağırdıOnlara , Yarın Cumhuriyet'i ilan edeceğizDedi
29 Ekim 1923 gunu Ataturk,milletvekilleri ile goruştukten sonra taslağı hazırlanan cumhuriyet onergesi Turkiye Buyuk Millet Meclisi'ne verildiMeclis onergeyi kabul ettiBoylece ulkemizde cumhuriyet yonetimi kurulduAtaturk kurulan Turkiye Cumhuriyeti'nin ilk Cumhurbaşkanı olduCumhuriyet'in ilanı yurtta sevinc ve coşku ile karşılandı
Cumhuriyet;yurttaşların secme ve secilme hakkının olduğu bir yonetimdirUlus temsilcilerinin kabul ettiği yasalarla ulkenin yonetilmesidirCumhuriyet yonetiminde soz ulusundurCumhuriyet'i korumak, kollamak, yaşatmak her yurttaşın odevidir
 
Üst Alt