TİP Genel Lideri Erkan Baş, Ahmet Şık için “Türkiye Cumhuriyeti katil olsaydı bugün bulunduğun yer TBMM değil, mezarlık olurdu” diyen MHP Genel Lideri Devlet Bahçeli'ye reaksiyon gösterdi. Baş, Ahmet Şık öldüremediğiniz Metin Göktepe’dir" dedi.
Türkiye Emekçi Partisi Genel Lideri Erkan Baş, TBMM'deki haftalık basın toplantısında konuştu. Baş, TİP Milletvekili Ahmet Şık hakkında soruşturma ve HDP hakkında kapatma davası açılmasına reaksiyon gösterdi.
Baş, halka karşı işlenen hataların art geriye ifşa olduğu bir devirden geçtiklerini belirtti. Birçoğu, yıllardır ülkenin onurlu gazeteci, aydın ve akademisyenlerin lisana getirdiği cürümlerin, bu sefer bir hata örgütü başkanınca anlatıldığını söyleyen Baş, işlenen yüzlerce kabahatin ortaya çıktığını lakin tek bir soruşturma bile açılmadığını, yargının harekete geçmediğini lisana getirdi.
"Ahmet Şık gazeteciliğin medarı iftiharıdır
MHP Genel Lideri Devlet Bahçeli bugünkü küme toplantısında "katil devlet" diyen TİP Milletvekili Ahmet Şık'ı gaye alarak “Türkiye Cumhuriyeti katil olsaydı bugün bulunduğun yer TBMM değil, mezarlık olurdu” demişti.
Baş, Bahçeli'nin bu kelamlarına reaksiyon gösterdi. Ahmet Şık'ın Türkiye'de gazeteliğin medarı iftiharlarından biri olduğunu söyleyen Baş, "Kontrgerilla, devlet içindeki çeteler, tarikat-ticaret-iktidar kontakları hakkında buldukları, yazdıkları, söyledikleri bu ülkenin araştırmacı gazetecilik tarihine geçmiştir. Bu kendini bilmezlerin, derin devletin sözcülerinin hakaretlerini de onur nişanesi olarak taşır" dedi. Baş, şöyle devam etti:
“Mezarlıkta olurdunuz diye tehdit edenlere sesleniyorum, Ahmet Şık öldüremediğiniz Metin Göktepe’dir, öldüremediğiniz Ugur Mumcu, öldüremediğiniz Hrant Dink’tir. Siz ezelden beri katledilen gazetecilerin, faili meçhul siyasi cinayetlerin ardındaki ellersiniz. Biz artık toprağın altında olan size teslim olmayanların çaba arkadaşlarıyız. Meclis’te ne işi var diye soranlara bir defa daha söylüyorum, halktan misyon aldık, hırsızları, çetecileri, halkın parasına, toprağına çökenleri rahat bırakmamak için buradayız. İşimiz, sizden hesap sormak, gerçekleri yüzünüze de haykırmak.”
