Günümüzde devam eden çip sıkıntısı; LCD panellerden erkan kartlarına, oyun konsollarına, televizyonlara ve hatta otomobillere kadar her sektördeki ürünü etkiledi. Tüketiciler için bu durum stok sorunlarını beraberinde getirdiğinden satış mağazalarında kaoslara sebebiyet veriyor. Ülkeler ise yarı iletken üreticilerine maddi destekler vermeye başlayarak teknoloji dünyasında yaşanan sorunların çözümüne katkı sağladı. Bu noktada Japonya, çip üretiminde diğer ülkeleri yakalamak için bazı atılımlar yapmayı hedefliyor.
Japonya, çip fabrikası sayısı bakımından dünyadaki tüm ülkelerden ileri konumda olmasına rağmen ülkede yarı iletken sektörü dağılma eşiğine geldi. Pandemiyle de birlikte bunun etkisinin arttığını varsayarsak ülkenin acil önlemler alması şart. Japonya’nın geçmişte küresel yarı iletken satışlarındaki payı 1988’de yüzde 50’den bugün yüzde 10’un altına inmesi de yaşanılan düşüşü basit bir şekilde özetliyor. Yönetimin yakın zamanda yaptığı bir açıklamada, çip endüstrisini yeniden ayağa kaldırmak için gereken düzenlemelerin öncelikli bir şekilde yapılacağı belirtildi.
Başta bahsettiğimiz gibi Japonya’da çok sayıda çip fabrikası var. 84 adet fabrikanın üretimde sorun yaşamasının ana sebebi ise çok eski ekipmanların kullanılması. Bundan kaynaklı olarak fabrikalar arasında en gelişmiş donanımlara sahip olan merkez bile 10nm işlem teknolojisiyle çip üretebiliyor. Haliyle diğer ülkelerle yarışmak en azından bu şekilde çok zor. Ayrıca Çinli şirketler, ABD’nin ambargolarının etkisini azaltmak adına buradaki eski fabrikaların çoğunu da satın almıştı. Japonya’daki çip üreticileri arasında gelişmişlik bakımından tek istisna, kamera sensörleri ve USB bellekleriyle tanınan Sony ve Kioxia şirketleri olduğunu da belirtmekte fayda var.
Japonya’nın amacının yarı iletken üretimini artırmak olduğu söylense de, ülkenin diğer bir planı daha çok “ulusal güvenlik” ile ilgili. Spesifik olarak TSMC gibi şirketler, yerel tesisler, araştırma ve geliştirme merkezleri inşa etmek için cazip ortamlar yaratmak istiyor. Şirketlerin nihai hedefleri ise bağımsız bir yol çizerek altyapısını gelecekteki teknolojilerle aşılamak. Bu da ülkeler arası çekişmelere sebep olabilir.
Peki Japonya’nın bu hedefe ulaşması için neler yapması gerek? Tokyo Electron’un eski başkanı olan ve silikon endüstrisinin emektarı ismiyle bilinen Tetsuro Higashi‘ye göre, ülkenin bu üretim kolunu akif hale getirmesi için ilk başta en az bir trilyon yen (yaklaşık 9 milyar dolar) kaynak ayırması önemli. Bunun yanında vergi indirimlerinin de yapılması gerekiyor. İlerleyen zamanlarda Japonya’nın yapacağı atılımları hep birlikte göreceğiz. Konuyla alakalı düşüncelerinizi yorumlarda belirtmeyi unutmayın.