Son Konu

"Paylaşmayı 3 yaşından önce öğretin"

nicebayan

Yeni Üye
Katılım
24 Ara 2016
Mesajlar
378,708
Tepkime
2
Puanları
38
Yaş
35
Web
nicebayan.com
Credits
-1
Geri Bildirim : 0 / 0 / 0
Dr Yavuz, “Paylaşma duygusunun bilincinde yetişen çocuk ileride kuracağı arkadaşlık ilişkilerinde de güçlük çekmeyecektir Tek yetişen çocuklarda kıskançlık duygusu en egemen huyları olarak bilinir Bilhassa kardeşi olmayan çocuklar paylaşma konusunda daha zor bir süreç yaşarlar sahip olduklarını paylaşmak, ailesini paylaşmak istemezler bu durum da onları kıskanç, geçimsiz, bazen agresif,ve uyumsuz bir çocukluk süreci geçirmelerine sebep olmaktadır dedi


PAYLAŞMAYI ÖĞRENMEK İMKANSIZ MIDIR?
Nöroloji Uzmanı Dr Mehmet Yavuz, konuya ilişkin olarak yaptığı açıklamada, “Çocuğunun mektep çağına dek olan süreçte eğitimi, gelişimi iyice anne ve baba sorumluluğundadır Şefkatli yol göstericilikle, çocuğunuz sahip olduğu her şeyi paylaşma zevkine varacaktır Ebeveynlerin onları anlayışla karşılamaları öfkelenmek cezalandırmak yerine doğruyu öğrenmesi konusunda destekçileri olmalıdırlar Çünkü çocuklar benmerkezcidir Ve her şey “onun “dur Çocuklar özellikle de anne ve babasını, onlardan aldığı sevgiyi paylaşmayı istemezler Çünkü annebaba onun gözünde en tanrısal varlıklardır Ve bu yüzden bir kardeşi olmasını bile istemeyebilir Burada da en büyük korkusu anne ve babasını sevginin bölünecek olma korkusudur, daha az sevileceğini önemsenmeyeceğini sezme duygusu onu daha hırçın bir çocuk haline getirebilir O yüzden ikinci çocuk kararı verilme sürecinde ebeveynlerin en büyük korkularından birinin kardeş fikrini çocuklarına empoze etme, ikisini de aynı seviyede seveceklerini yeni doğacak kardeşinin onun yerini dolduramayacağını hatta en büyük destekçisi olacağını örnekler vererek anlatmalıdırlar diye konuştu
ÇOCUĞUN ILK TEPKİSİ “HEPSI BENİM
“Birinci yaşını dolduran çocuk bedeninin bundan böyle ona ait olduğunu bilir Elleri ve kolları ile özellikle daha fazla hareket eder “Sahip olduğu çok sevgili “oyuncaklarını, “eşyalarını da, bedeninin bu organları,özünün, benliğinin kendisinin birer parçası olarak algılar diyen Dr Mehmet Yavuz, “Çocuklar, kendileri ile “sahip oldukları şeyler arasındaki farkı anlamadıkça, paylaşmakta zorluk çekerler Bu küçüklerin ikisine de, kitaptan ayrılmak, bir parçalarından terketmek gibi gelmektedir En küçük çocuk için, en manâlı sözcüklerden biri “egoistlikdir
Çoğunlukla bir hırçınlık nöbetini ve şiddetli bir çekişmeyi haber verdiği için de, anne ya da ba¬baların yüreğine nefret salan bir sözcüktür

Çocuğunuzun, başka minik çocuklarla bir aradayken bütün Oyuncaklara el koyusunu ya da bir arkadaşınızın çocuğu oynamak için eve geldiğinde, “kendisinin olan şeylerin başında olmasıyla karşılaşırsınız diye konuştu
Dr Mehmet Yavuz, çocuğa paylaşmayı bilgi vermek için yapılacak aktiviteleri ise şöyle sıraladı;
Çocuğunuzu alıp vermek ve paylaşmak düşüncesine alıştırmak için, nöbetleşe yapılan ve bir şey rolü üstlenilen oyunlar oynatın Bunlara birkaç örnek verelim: Tahterevalliye binme (iki kişiyle oynanır); Yüksek olmayan bir basamakta yere atlama (sırayla sıçramak kuraldır!), Dört tekerlekli oyuncak otomobil itmek ve itilmek; Evcilikte akarsu sofrası konut sahipleri ile konuklar; Top oyunları atma ve yuvarlama; Bir “yapıştırma ekibi belirlemek yapıştırıcıyı, makası, boyaları ve kesilecek elişi kâğıtlarım, birlikte iri bir fotoğraf gerçekleştirmek için paylaşmak (çocuk sayısı önemli yok)
Birçok annebaba, tartışma eden çocuklarına “senin, benim çekişmesini durdurmak için, birbirinin eşi oyuncaklar verirler Fakat, kimin daha fazla küpü olacağı konusundaki çekişmeleri, ağız kavgalarını önlemeleri fazla daha güçtür
Çocuğunuzun “mülkiyetçi davranışını anlamanın anahtarı, bunu geçici bir koşul, gelişmesinin doğal bir parçası olarak kabul etmenizdir 25 yaşındaki çocukların büyük çoğunluğunun, oynamakta oldukları, oynadıkları ve oynayabilecekleri her şeyi tamamen kendi mülkiyetleri altına almak istediklerini ve istekleri engellenirse bir hiddet nöbeti geçirmeleri olasıdır Farklı yaş gruplarından çocukları bir araya getirmek, sorunlara yol açabilir Daha büyük çocukların aklı, paylaşma düşüncesini alır; lakin, küçükleri, bu akıl çok öfkelendirir ve işi tatlıya bağlantı kurmak, arada kalan anneye veya babaya düşer
PAYLAŞMA DUYGUSU KÜÇÜK YAŞTA ÖĞRETİLİR
Paylaşma duygusunun küçük yaşta öğretilebildiğini anlatan Nöroloji Uzmanı Dr Mehmet Yavuz, açıklamasını şöyle sürdürdü;
“Çocuklar tam anlamı ile paylaşmaya 3 Yaşından sonra başlar Ebeveynler için zorlu geçecek bu süreçte onları anlamaya amaçlamak, içten kurabilecekleri iletişimin gelişimleri için çok kayda değer olduğu bilincine varmalarını sağlamalıdırlar giderken, çocukların her birinin kendilerine özgü birer kişilikle doğduklarını ve her birinin gelişme aşamalarına benzer yaşta ulaşmadıklarını, bu aşamaları benzer yaşta yaşamadıklarını yâd etmek, yardımsever olacaktır
İki yaşındaki çocuğunuza bir takım şeyleri başkalarıyla paylaşmasını söylediğinizde, sözünüzü dinliyorsa, onu adamakıllı övün ve bu yolda teşvik etmeyi sürdürün Sırf daha “verici bir kişiliği olduğu için, işbirliğini gerektiren oyunlara uzmanların söyledikleri yaştan önce katılmaya hazır olabilir
EN DÜRÜST YOL OYNAYARAK ÖĞRENME
Daha “mülkiyetçi bir çocuksa çoğunlukla de ufak çocukların birçok öyledir*bir bakıma kendini tehdit aşağıda hisseder ve kuvvetle oyuncaklarını kapıp aldığı ve ağlamasına yol açtığı için paylamak, cezalandırmak yerine, ona kendisinin “özel biri olduğunu hissettirmeye çalışın Elinizden geldiği kadar onunla baş başa kalmaya daha çok süre ayırın Ağabeyi veya ablasıyla “cici cici oynadığında, onu övün ve ödüllendirin
HER ŞEYDEN İKİ TANE
Çocuğunuz paylaşma konusunda kişiliğinden kaynaklanan inatçı bir negatif davranış sergiliyorsa, onu değişik çocuklarla elden geldiğince eksik bir araya getirmeyi, paylaşmayı öğreninceye kadar kimsesiz tutmayı düşünmeye başlayabilirsiniz
Oysa küçük bir çocuğun çevresiyle ilişkisini kesmek, hatalı bir tutumdur Böyle davranırsanız, onun öbür çocuklarla “birlikte değilse bile bir arada oynamaktan fayda göreceği, bir başka deyişle, başında sürekli ilgilenen bir anne olmadan, öbür çocukların “yanında oynayacağı zamanı kaçırabilirsiniz
Çocuğunuz yalnızca, başka çocukların arasına karışarak, birlikte oynanan oyunların “aldım, verdim durumlarıyla başa çıkmayı öğrenecektir
Bütün oyun hamurunu önüne çekmeye veya karşısındaki çocuğun elindeki oyuncağı çekiştirmeye başlarsa, üzülmek yerine, işe karışıp, minik çocuğunuzun dikkatini diğer şeye çekin Bu aşamada “olaya el koymanın en iyi yöntemi budur
KARDEŞLER ARASINDAKİ PAYLAŞMA İLİŞKİSİ NASIL OLUR?
Minik çocuğunuzun kişiliği dıştan, ailenizin yapısı da, onun paylaşmaya hevesli ya da hazırlanmış duruma gelmesini etkileyecektir Tek çocuk, “paylaşması istekleriyle daha ender karşılaştığından, paylaşma kavramına azıcık daha geç anlayacaktır Buna karşılık, minik çocuğunuzun ağabeyleri veya ablaları varsa, oyuncakların “cümbür cemaat göre paylaşılması gerektiği düşüncesine çabuk alışacaktır
Genel olarak, minik bir çocuk kendisini ne değin güvende hisseder ve sevilirse, paylaşmaya böylece çabuk alışır
Erkek ve kız kardeşler arasındaki ağız kavgalarının, çekişmelerin çoğunun, fiilen oyuncakların paylaşılamamasından değil, alaka sürüklemek için, annenin ve babanın sevgisinden aslan payını alma yöntemi olarak patlak verdiğini unutmamak yerinde olur
Bebeğinizi, kendisinden yalnızca bir ya da iki yaş büyük “ağabeyinin veya “ablasının apaçık paylaşılacak tek bir bisiklet olunca, çocukların ağız dalaşı etmesi kaçınılmazdır Küçük çığlığı basacak, büyükse yapışıp bırakmayacaktır Burada yine dengeleri karşılamak anne ve babaya düşecektir Tek bir taraf tutmadan zamanı bölümleyerek ikisinin de oynamasını sağlayabilirsiniz Bu Vesile Ile çıkabilecek kavgaları kısmen engellemiş olursunuz, fakat anne ya ada baba taraf tuttuğu hissettirirse bu çocuklar aralarında hırçınlığın artmasına sebep olacaktır Araya inatlaşma girecek ve çocuğunuz paylaşmak istemeyecektir
BİRİ SENİN, BİRİ ARKADAŞININ…
Çocuğunuz sizinle kolayca paylaşabilir; ama başkalarıyla paylaşması, olanaksız değilse bile, güçtür Küçük çocuğunuz ile oynamaya gelecek arkadaşı için ortalığa oyuncaklar dökerek bunları paylaşmalarını beklemenin, hiçbir yararı yoktur Aynı şeyleri yapıyor olsalar bile, onlara “kendi oyuncaklarını, oyun gereçlerini verin ve oynayacakları yeri ayırın Her birinin eline bir fotoğraf kâğıdı ve birer kutu boya kalemi verip, birini masanın bir ucuna, öbürünü öbür ucuna yerleştirmek, kavgaları en üye indirir Gene de biri yerinden kalkıp öbürünün elindekini kapmaya uğraşıyorsa, ona başka bir oyuncak verin Çocuğunuz “almanın ve “vermenin bir arada gittiğini keşfederken, siz de, o ve arkadaşları için, otobüs şoförcülüğü ve yolculuk oynama, dört tekerlekli bir oyuncak arabaya sırayla binme ve birbirini sırayla itme, birbirine top atma gibi paylaşma ve sırasını bekleme çevresinde çoğalan oyunlar yaratın
ÇOCUĞUNUZA VAKIT VERİN, VE SOSYALLEŞMESİNİ SAĞLAYIN
Çocukların çoğunun üç yaşlarında yuvaya başlatılmaları, tesadüf değildir Bu yaş, çocukların birlikte oynamayı, emrindeki yanlamasına ama ayrı olarak oynamaktan daha eğlenceli bulmaya başladıkları yaştır Böylelikle çocuğunuz sosyal deneyim elde edecektir Çocuğunuz merkez olduğu ve bütün ilgiyi, sevgiyi paylaştığı, bir düzen içinde grup halinde hareket ettiği, beklemeyi sabretmeyi ve paylaşmayı öğrenecektir
Aynı zamanda da bu yaş, çocuğunuzun konuşmasının hızla gelişmekte olduğu ve akılcı olarak anlatıldıkça her şeyi ayrıntılarıyla anlamaya başladığı yaştır Ona niçin tüm badana kalemlerini almaması gerektiğini, oyun arkadaşlarının da çizmek isteyeceklerini, onlarla kalemleri paylaşmazsa, arkadaşlarının sıkılıp üzülebileceklerini yumuşak bir sesle açıkladığınız sırada, sizi özenle dinleyecektir*
 
Üst Alt