Avrupa Birliği, dünyanın ve ülkemizin merakla takip ettiği "aşı pasaportu" konusunda görüşmelere geçtiğimiz gün başladı. 2 gün evvel gerçekleştirilen AB doruğunda ele alınan bahiste birtakım kararlar da alındı. Bu kararlar, AB'nin onayladığı aşıları olan bireylere vize verilmesinin önünü açarken, Türkiye aleyhine bir durum da yarattı.
Avrupa Birliği, Çin aşısını şimdi onaylamamış, hatta argümana nazaran aşıyı geliştirenlerin AB'ye başvurmamış olması Türk vatandaşlarının aşı pasaportu alamayacağına işaret ediyordu. Onaylanmayan aşılara dair şimdi kesin bir karar alınmamışken birçok kişinin aklına Türk vatandaşlarının AB'ye seyahat edip edemeyeceği sorusu takıldı.
Çin aşısı olan vatandaşlar AB'ye seyahat edebilecek mi?
Ülkemizde kullanılmaya başlanan CoronaVac isimli Çin aşısı, dünyada Türkiye, Endonezya, Brezilya ve birkaç ülke dışında şimdi hiçbir ülkede onaylanmadı. Bu durumun aşı pasaportu üzerinde nasıl bir karara yol açacağına dair açıklamalar, Avrupa Kurulu Sözcüsü Dana Spinant'ın şu kelamlarıyla açıklandı:
"Vatandaşlarını korumak için hangi aşıyı seçeceği Türkiye'nin kendi kararı elbette. AB ile birebir aşıları kullanmak zorunda değiller. Şu kademede bahsettiğiniz kategoriye düşen aşıları olanların durumuna ait görüşme ve tartışma şimdi gerçekleşmedi. Hasebiyle aşı pasaportu teklifinin kendisi üzere bu nokta da şimdilik netleşmedi."
Bu kelamlardan de anlaşılabileceği üzere AB, şimdi bahse ait bir görüşme gerçekleştirmiş durumda değil. Münasebetiyle sorumuzun karşılığı da muhakkak değil. AB'de gerçekleşen aşı pasaportu görüşmeleri, Dünya Sıhhat Örgütü'nün de gündeminde olmaya devam ediyor. Örgütün genel sekreteri Tedros Adhanom Ghebreyesus, aşı pasaportu uygulamalarının hedeflenen maksada ulaşacağı konusunda kuşku içinde olduğunu belirterek şu formda bir açıklama yaptı:
"Bilhassa dikkat edilmesi gereken iki acil husus var. Birincisi, Sars-CoV-2 virüsünün yeni varyantlarının yakın vakitte ortaya çıkması ve ikincisi, milletlerarası seyahatler için aşılama ve test sertifikalarının potansiyel kullanımıdır. Her iki mevzuyu da birbirine bağlayan tema 'dayanışma'dır. Aşı olabilen ve olamayan makul kümeleri yahut ülkeleri önceliklendirmeyi yahut cezalandırmayı göze alamayız."