884 bin aşılı, 884 bin aşısız kişinin karşılaştırıldığı çalışmada mRNA aşısının güvenli olduğu tespit edildi. mRNA aşısının yan etkilerinin araştırıldığı çalışma, şimdiye kadar bu konuda yapılmış en büyük araştırma. Çalışmada aşının pıhtılaşma yapmadığı, nadir miyoperikardit ve basit lenf şişmesi gibi yan etkileri olduğu belirlendi.
Ülke çapında mRNA Covid-19 aşısının güvenliğinin araştırıldığı The New England Journal of Medicine dergisinde yayınlanan "Safety of the BNT162b2 mRNA Covid-19 Vaccine in a Nationwide Setting" başlıklı çalışmanın sonucuna göre aşının ciddi yan etkileri olmadığı tespit edildi.
Üsküdar Üniversitesi Öğretim Görevlisi Doç. Dr. Kaan Yılancıoğlu'nun Twitter hesabından yaptığı paylaşımda açıkladığı çalışmanın sonucuna göre mRNA aşıları pıhtılaşma yapmıyor, ancak nadir miyokardit ve basit lenf şişmesi gibi yan etkileri var.
Kovid-19 aşıdan daha büyük risk taşıyor
Sabah'tan Dilan Kaya'nın haberine göre, Doç. Dr. Yılancıoğlu, yaptığı paylaşımda, "Böylesine büyük bir kohort çalışmadan sonra aşı güvensizdir diyebilmek için ancak bu kadar büyük bir çalışma gerekir. Artık aşının güvenli olup olmadığı hususu ile ilgili bilimsel olmayan görüşler yerine bilime güvenerek hareket etmek gerekiyor. Covid-19 enfeksiyonunun etkileriyle ilgili oldukça fazla çalışma var. Hastalığı geçirenler kalp, sinir, böbrek, sindirim sistemi ve neredeyse tüm sistemleri ilgilendiren ciddi sorunlar ile karşılaşıyor ve bu riskler enfeksiyonu geçirmeyenlere göre yüzlerce kat fazla" ifadelerini kullandı.
"Aşılar güvensiz olsa 1 kişiye dahi yapılmaz"
Ayrıca her gün onlarca analiz yayınlandığını ve aşıların güvensiz olması, en ufak bir tereddüt olması durumunda bir kişiye daha aşı yapılamayacağını bilmek gerektiğini belirten Yılancıoğlu, şöyle devam etti: "Saçma sapan komplo teorileri ile akılları bulandırmadan ciddi regülasyonlara ve bilime güvenmek daha akıllıca bir seçim. Bu tabloda da aşı ile Covid-19 hastalığının riskleri karşılaştırılıyor, hastalığın kendisinin koruyucu olan aşının risklerinden kat ve kat fazla olduğunu gösteriyor. Aşının minimal riskini büyütüp hastalığın kendisine daha fazla güvenmek akıl dışı bir durum. Belki bugün hastalığı geçirmediniz fakat koronavirüs artık aramızda ve bir yere gitmeyecek, er ya da geç herkes bu hastalık ile tanışacak. Bu sebeple aşılı olmayı önemsiyor ve öneriyoruz. Aşısız yüzlerce riski almak yerine aşının çok minimal risklerini kabul etmek neden zor? Ayrıca çalışmada hem hastalığın hem aşının karşılaştırıldığı 100 bin kişide risklerin yer aldığı tabloyu paylaşan Yılancıoğlu, "Sarı olanlar hastalığın kendi riskleri, maviler ise aşının riskleri (COVID-19 100 bin kişide 125 böbrek hastalığına sebep olurken, -5 değeri aşı mesela). Siz hangisini tercih ederdiniz?" dedi.