Tokat Gaziosmanpaşa Üniversitesi (GOÜ) Araştırma ve Başvuru Formu Hastanesi Çocuk Ergen Ruh Sağlığı ve Hastalıkları Asıl Bilim Dalı Başkanı Yrd Doç Dr Hasan Bozkurt, yurt içi ve yurt dışarıda yapılan araştırmalarda, somut, duygusal, psikolojik veya cinsel açıdan kuvvet yaşanan aile ortamlarında yetişen çocuk bireylerin, büyüdüklerinde kendi ailelerine kuvvet uyguladığının kanıt edildiğini söyledi
Yapılan araştırmalarda eşlerine zorlama uygulayan kocaların yüzde 50'sinin çocuklarına da şiddet uyguladığını göstermiş olduğunu ifade eden Bozkurt, “Hatta eşlerinden yani kocalarından şiddet görebilen kadınların birçoğunun da çocuklara güç uyguladığı saptama edilmiş Çocuklar bu yüzden aracısız veya dolambaçlı olarak şiddete maruz kalıyorlar
Anne babalarının arasındaki tartışmalara, bedensel ya da psikolojik şiddete bir şekilde tanık oluyorlar Annesinden ya da babasından bir şekilde doğruca baskı görebiliyorlar Hatta garip olanı, aile içerisinde zor olan ve bu ortamda çoğalan çocukların ileride büyüdüklerinde daha çok çocuklarına ve eşlerine baskı uyguladıkları ve problemlerini de kuvvetle çözdükleri ortaya çıkmış Yani bu durumda aile içi kuvvet sadece bir aileyi etkilemiyor, sonradan o ailede yetişen çocukların da ileride aile kurduklarında kendi ailelerine de şiddeti uyguladıkları ve bu şekilde nesilden nesile bir aktarım laf konusu oluyor dedi
Bozkurt, incitilen, alaya alınan, reddedilen, tehdit edilen ya da hakarete uğrayan çocukların psikolojik olarak en az maddi şiddete maruz kalan çocuklar dek etkilendiğini açıklama ederek, “Aile içi kuvvet denince sadece fiziksel zorlama akla gelmemeli Aslında fazla göz ardı ettiğimiz şehvetli, psikolojik zor, psikolojik travma, şehvetli istismar diye tanımlayabiliriz
Burada çocuklar genel olarak, incinme, alaya gücenme, reddedilme, korkutma edilme gibi böyle sözel şiddete maruz kalıyor Örneğin ‘sen salaksın, yapamazsın, geri zekalısın, seni doğurmaz olsaydım, arkadaşların bak ne değin iyi sen bir okulu bitiremedin ’ gibi en minik bu şekilde başlayıp, daha böyle ayıp veya küfür içerikli cümlelere dek çocukların psikolojileri bozulabiliyor Alt duygusal baskı, en düşük fiziki ve cinsel istismar değin manâlı Maddesel istismara uğrayan çocuklarda da, cinsel istismara uğrayan çocuklarda da benzer şekilde şehvetli istismara uğrayan çocuklar dek etkilendikleri görülüyor diye konuştu
Şiddete uğrayan çocukların güven duyguları kayboluyor
Şiddete uğrayan çocukların bu şiddeti en yakınları olan anne ve babalarından gördükleri için güven duyguları kaybolduğuna uyarı çelen Bozkurt, “Bütün insanlara güvensizleşmeye başlayan çocuklar çok daha büyük psikolojik problemler yaşayabiliyor Yeniden dikkat edilmesi gereken bir başka şart ise anne baba arasında yaşanan tartışmalardan nedeniyle çocukların kendilerini suçlu hissetmesi Aile içi şiddete maruz kalan, dolambaçlı ya da doğrudan maruz kalan çocuklarda en fazla zedelenen his güven duygusu oluyor
Çocuklar tabi aile içi şiddete maruz kalınca anne babalarına güvenmedikleri için veya böyle bir ortamda ben nasıl barınacağım, nasıl güveneceğim anneme babama, güvenemiyorum demeye başladığında artık tüm insanlara güvenmemeye başlıyorlar ki; zaten güven duygusu da delinince çocuklardaki psikolojik rahatsızlıklar da baş göstermeye başlıyor Emrindeki burada neler yapmalıyız, o fazla önemli Çocuklar, bilhassa ufak çocuklar, anne babaları tartışma ettiklerinde birbirlerini fiziki, psikolojik veya diğer türlü istismar ettiklerinde çocuklar kendilerini suçlayabiliyor Özellikle minik çocuklar işte annem babam benim yüzümden kavga ediyor, annem babam ben olmasaydım ağız dalaşı etmezlerdi gibi kendilerini suçlayıcı tavırlara ve davranışlara, düşüncelere kapılabiliyorlar
Çocuklara bu konuda özellikle yardım etmek, eşler arasındaki problemlerin kendilerinin suçu olmadığını, ayrıntılarıyla kendileriyle arasında bir problem olduğunu ve bunu en kısa zamanda çözeceklerini, kendileri çocukta bir rahat hisse vermeliler Çünkü onlarda güven duygusu kaybolduktan sonra çocuklar bu hissi, bu suçluluk hissini de ekleyince ancak bir çıkmaza giriyorlar şeklinde konuştu*
Yapılan araştırmalarda eşlerine zorlama uygulayan kocaların yüzde 50'sinin çocuklarına da şiddet uyguladığını göstermiş olduğunu ifade eden Bozkurt, “Hatta eşlerinden yani kocalarından şiddet görebilen kadınların birçoğunun da çocuklara güç uyguladığı saptama edilmiş Çocuklar bu yüzden aracısız veya dolambaçlı olarak şiddete maruz kalıyorlar
Anne babalarının arasındaki tartışmalara, bedensel ya da psikolojik şiddete bir şekilde tanık oluyorlar Annesinden ya da babasından bir şekilde doğruca baskı görebiliyorlar Hatta garip olanı, aile içerisinde zor olan ve bu ortamda çoğalan çocukların ileride büyüdüklerinde daha çok çocuklarına ve eşlerine baskı uyguladıkları ve problemlerini de kuvvetle çözdükleri ortaya çıkmış Yani bu durumda aile içi kuvvet sadece bir aileyi etkilemiyor, sonradan o ailede yetişen çocukların da ileride aile kurduklarında kendi ailelerine de şiddeti uyguladıkları ve bu şekilde nesilden nesile bir aktarım laf konusu oluyor dedi
Bozkurt, incitilen, alaya alınan, reddedilen, tehdit edilen ya da hakarete uğrayan çocukların psikolojik olarak en az maddi şiddete maruz kalan çocuklar dek etkilendiğini açıklama ederek, “Aile içi kuvvet denince sadece fiziksel zorlama akla gelmemeli Aslında fazla göz ardı ettiğimiz şehvetli, psikolojik zor, psikolojik travma, şehvetli istismar diye tanımlayabiliriz
Burada çocuklar genel olarak, incinme, alaya gücenme, reddedilme, korkutma edilme gibi böyle sözel şiddete maruz kalıyor Örneğin ‘sen salaksın, yapamazsın, geri zekalısın, seni doğurmaz olsaydım, arkadaşların bak ne değin iyi sen bir okulu bitiremedin ’ gibi en minik bu şekilde başlayıp, daha böyle ayıp veya küfür içerikli cümlelere dek çocukların psikolojileri bozulabiliyor Alt duygusal baskı, en düşük fiziki ve cinsel istismar değin manâlı Maddesel istismara uğrayan çocuklarda da, cinsel istismara uğrayan çocuklarda da benzer şekilde şehvetli istismara uğrayan çocuklar dek etkilendikleri görülüyor diye konuştu
Şiddete uğrayan çocukların güven duyguları kayboluyor
Şiddete uğrayan çocukların bu şiddeti en yakınları olan anne ve babalarından gördükleri için güven duyguları kaybolduğuna uyarı çelen Bozkurt, “Bütün insanlara güvensizleşmeye başlayan çocuklar çok daha büyük psikolojik problemler yaşayabiliyor Yeniden dikkat edilmesi gereken bir başka şart ise anne baba arasında yaşanan tartışmalardan nedeniyle çocukların kendilerini suçlu hissetmesi Aile içi şiddete maruz kalan, dolambaçlı ya da doğrudan maruz kalan çocuklarda en fazla zedelenen his güven duygusu oluyor
Çocuklar tabi aile içi şiddete maruz kalınca anne babalarına güvenmedikleri için veya böyle bir ortamda ben nasıl barınacağım, nasıl güveneceğim anneme babama, güvenemiyorum demeye başladığında artık tüm insanlara güvenmemeye başlıyorlar ki; zaten güven duygusu da delinince çocuklardaki psikolojik rahatsızlıklar da baş göstermeye başlıyor Emrindeki burada neler yapmalıyız, o fazla önemli Çocuklar, bilhassa ufak çocuklar, anne babaları tartışma ettiklerinde birbirlerini fiziki, psikolojik veya diğer türlü istismar ettiklerinde çocuklar kendilerini suçlayabiliyor Özellikle minik çocuklar işte annem babam benim yüzümden kavga ediyor, annem babam ben olmasaydım ağız dalaşı etmezlerdi gibi kendilerini suçlayıcı tavırlara ve davranışlara, düşüncelere kapılabiliyorlar
Çocuklara bu konuda özellikle yardım etmek, eşler arasındaki problemlerin kendilerinin suçu olmadığını, ayrıntılarıyla kendileriyle arasında bir problem olduğunu ve bunu en kısa zamanda çözeceklerini, kendileri çocukta bir rahat hisse vermeliler Çünkü onlarda güven duygusu kaybolduktan sonra çocuklar bu hissi, bu suçluluk hissini de ekleyince ancak bir çıkmaza giriyorlar şeklinde konuştu*