Son Konu

Peygamber Efendimize Yazılan En güzel Mektup

nicebayan

Yeni Üye
Katılım
24 Ara 2016
Mesajlar
378,708
Tepkime
2
Puanları
38
Yaş
35
Web
nicebayan.com
Credits
-1
Geri Bildirim : 0 / 0 / 0
Peygamber Efendimize Yazılan En Güzel Mektup Seçildi


Sevgiliye arzu adlı mektup

Bana bu satırları yazmayı nasip eden Allaha hamd olsun Yoluna canlar feda edilen, uğruna âlemler yaratılan, nur yüzlü, gül kokulu efendimize salatu selamlama olsun Gül efendim: Seni bu satırlarla izah etmek olası değil Tüm kalemleri, kâğıtları ve dahi bütün mürekkepleri bir araya getirsek senin bir tek ahlakını bile hakkıyla yazabilmemiz muhtemel değil Efendim canım efendim sizi görmeyi sizin yanınızda olmayı böylece isterdim fakat, ama nasip değilmiş, Rabbim böyle dilemiş Düşünüyorum sizin devrinizde yaşasaydım neyiniz almak isterdim diye Daha çocukken kırlarda dolaşırken kutsal başınızı gölgeleyen bir bulut mu? Yoksa ne çileler çekerek İslamı yayarken, birincil inanan İslamı ilk kabul eden, bu uğurda şehit olan Müslüman mı? Şayet de Hira Nur dağında vahiy geldikten sonra beni örtün diyerek örtündüğünüz örtünüz mü? Ah ne olurdu bunlardan biri olma şerefine nail olsaydım da yanınızdan hiç ayrılmasaydım hiç olmazsa bastığınız topraklardaki üçgenin taban olmayan kenarı iziniz veya kapınızın eşiği olsaydım Nur efendim önceleri sizi o kadar çok tanımıyordum Okudukça, öğrendikçe sizi sevmeye başladım Sevdim, sevdim daha sonra size âşık oldum Bu böyle bir sevgiydi ama, bir annenin evladına olan sevgisinden daha ulu Bu öyle bir aşktı ama, Leylanın Mecnuna olan aşkından daha da öte Ah nur yüzlü efendim: Taifte sana atılan taş benim yüzüme gelse, kanlar içinde kalsaydım da sana değmeseydi Kutsal ayağının altına serilen dikenlere ben bassaydım da ağrılardan yürüyemez olsaydım da senin canın yanmasaydı Uhudda mübarek dişin şehit olacağına benim 32 dişim kırılsaydı da yemek yemek yiyemeseydim de sen hiç incinmeseydin Hz Vahşinin o oku sevgili amcana yok de bana atıp ciğerimi çıkarıp ta çiğneseydi de sen hiç üzülmeseydin Niye üzdüler oysa seni Ne yapmıştınız ki onlara, ne istediler sizden Efendim Olamadım Ebu Bekirin, olamadım sahabenden biri Olamadım mağara kapısını ağlarla ören örümceğin, Olamadım güvercin yumurtan Olamadım mağarada seni görebilmek için senelerce hasretle bekleyen bir yılanın, bir kıt mirin olamadım, olamadım Efendim Bir bilseniz efendim nelerimi vermezdim fakat bu şereflerden birine nail edebilmek için Anamı, Babamı, Malımı, Mülkümü hatta canımı bile Neyim varsa hepsini yolunuza feda olsun efendim Seviyorum seni ey kutlu Nebi Yetimlerin babası, fakirlerin dostu olduğun için vefakâr bir benzeyen, Şefkatli bir baba, Muhammed ün Belli olduğun için seviyorum Namaz kılarken incinmesinler diye secdeyi uzatan bir büyükbaba, Ashabın karnına bir taş, sen ise iki taş bağlayan Allahın Resulüsün diye seviyorum

Hayranım efendim güllere hayranım terinizdir diye Gökteki avuç içi hayranım efendim kutsal yüzünüze benziyor diye İncilere hayranım efendim mübarek dişinizdir diye

Kıskanıyorum deveniz Kusvayı hep arkanızda, defalarca yanınızda oluyor Kıskanıyorum sahabelerinizi sizinle sohbet edip feyizler alıyor Bir sahaben bir Bilalin, bir Musabın bir Ömerin, Osmanın, bir deveniz bile olamadık efendim Yanınızda bulunamadık, Bal damlayan sözlerinizden nasip olamadık Hadisler duyup ezberleyemedik Kuranı Kerimi sizin güzel tatlı sesinizden dinleyemedik Mescid de arkanızda namaz kılamadık Savaşlara katılıp yaralıların yaralarını saramadık, onlara bir bardak su veremedik Fazla muzdaribim efendim çook İçimiz yanıyor Sizi öylesine özledim ama anlatamam efendim Şu lahza çıkıp gelmenizi böylece isterdim ama diyorum

Dilim söylüyor, İçim yanıyor, Ama utanıyorum, Sizi davet etmeye Her türlü çirkinliklerin yaşandığı, helalin haramın hiç ayrım etmediği, Faizin tatlı bir baklava gibi yendiği, tesettürün az daha kalmadığı, zinanın açıktan açığa kol gezdiği bu devire sizi utanmadan nasıl misafir etme edebilirim oysa efendim! Üç kuruşluk dünya menfaatleri için kardeş kardeşi vuruyor

Şöhret, şöhret, para defalarca şeref görüyor, ama Allah (cc) korkusu, sizin sevginiz, size olan açlık, aşkınızla yanan gönüllerde gün geçtikçe büyüyor Gelin bundan böyle efendim Kuruyan çöller göle dönsün, yeşeren yapraklar güle dönsün Her şey size hasret, her şey size âşık Zerreden kürreye, habbeden kubbeye her şey efendim Kâinatın hiç solmayan gülüne sonsuz salât ve selamlama olsun Ahirette cemalini görmek ve şefaatinizi elde etmek dileğiyle


ALA RASÜLÜNA SALÂVAT *
 
Üst Alt