Video oyunlarının devasa bir ilerleme kaydettiği son yıllarda oyun sektörünün birçok yan sektörü de etkilediğini gördük. Oyun temalı kaplamalar, kıyafetler, bardaklar, süs eşyalar ve hatta içecekler dahi satışa sunuldu. Bu temanın eksik kaldığı bir noktaysa ayakkabı sektörüydü. Elbette, oyun temalı ayakkabılar piyasada mevcut ancak bir oyuna tam anlamıyla hasta olanları tatmin edecek ayakkabılar neredeyse hiç bulunmuyor.
Bu tür ayakkabılardan kastettiğimiz şey, ayakkabıyı görünce oyunu hatırlamanızı sağlayacak, oyundan kopup gerçek dünyaya gelmiş gibi gözüken ayakkabılar. Bu ayakkabıları genelde cosplayer’ların ayaklarında görüyor olsak da Supplement Timing, bazılarına “keşke gerçekte olsa” diyeceğiniz türden konsept ayakkabılar oluşturdu. Gelin, oyunun tüm havasını ayağınıza taşıyan bu ayakkabılara bakalım:
Macera ruhunu dibine kadar gösteren Zelda ayakkabıları:
35 yıllık Zelda serisinin son oyunu Breath of the Wild, serinin günümüzde yeni oyuncular kazanmasını sağladı. Oyun, bugüne kadar gördüğümüz en detaylı Zelda oyunu olma özelliğini de taşıyordu. Oyunda uçsuz bucaksız ormanlar, platolar ve arazilerden geçiyor, maceradan maceraya atılıyorduk. Bu ayakkabı konsepti de yeşil-kahverenginin uyumuyla macera ruhunu muhteşem bir şekilde yansıtıyor.
Dieselpunk’ı gerçek dünyaya getiren Bioshock Infinite konsepti:
Bioshock serisinin son oyunu olan Bioshock Infinite, dieselpunk dünyalarında gördüğümüz estetiği muhteşem bir şekilde yansıtan örnekler arasında yer alıyor. Yukarıda gördüğümüz ayakkabı da retro-fütüristik dünyaları gerçek dünyaya taşıyan yapısıyla takdiri hak ediyor.
Oyunun tatlılığını aynı oranda taşıyan Animal Crossing: New Horizons konsepti:
Animal Crossing: New Horizons, son zamanların en fazla konuşulan oyunlarından birisi oldu. Bir karakter oluşturup kendi adanızı yarattığınız tatlı grafikli bu oyun da ancak bu kadar tatlı bir tasarımla ayakkabıya yansıtılabilirdi.
Zıp zıp dünyanın pır pır ayakkabısı: Portal konsepti:
Valve bünyesinden çıkan bir diğer efsane seri olan Portal, oyun dünyasına yepyeni bir tarz ve tema kazandırmıştı. Bu dünyanın beyaz ağırlıklı teması, dünyayı renklendiren mavi ve turuncu renkli portallarıyla birlikte bir ayakkabıya nasıl yansıtılabilir desek, cevap yukarıdaki ayakkabı olurdu.
Giyen kişiden uzaklaşmanız konusunda erken uyarı veren World of Warcraft konsepti:
Yılların bitiremediği World of Warcraft oyunu, devasa dünyasında birbirinden şiddetli yaratıklara ev sahipliği yapıyor. Kaosun hakim olduğu bu dünya da bir ayakkabıyı yukarıda gördüğümüz kadar canavar bir şeye dönüştürürdü.
Huzur dolu bir dünyadan kopup gelen Journey konsepti:
Journey, estetik anlamda günümüzün en etkileyici oyunlarından birisi olarak oyuncuları cezbetmeye devam ediyor. Çölde soluksuz bir maceraya atıldığımız oyunun minimalist ve ikonik sanatı, bu ayakkabıya oldukça güzel yansıtılmış.
“Zombi öldürcem ben!” diye bağıran Resident Evil: Village konsepti:
Oynayanı soluksuz bırakan ve adrenalinle dolduran Resident Evil serisinin çıkmasını dört gözle beklediğimiz Village oyunu, şimdiden bir ayakkabıya kavuştu. Serinin en korkuncu olacağı söylenen oyunun gotik havası, bu sert görünümlü ve yaralı ayakkabıyla birlikte bizce gayet güzel yansıtılmış.
Kratos kış kreasyonu: God of War konsepti:
Kendisini ilk tanıdığımızda gençlik ateşini terlikleriyle söndürmeye çalışan Kratos, yaş attıkça ayakkabı giymeye de alıştı. Gördüğümüz bu ayakkabıysa God of War dünyasına hayran olanların, özellikle uzun sakallı ve yapılı kişilerin sokakta gördüğü çocuklara “Boy!” diye bağıracağı anlarda giyebilecekleri bir ayakkabı.