Bir yılı geride bırakan koronavirüs sürecinde en ön saflarda yer alan filyasyon takımları yaşadıkları birbirinden farklı olayları DHA'ya anlattı. Filyasyon vazifelisi Mehmet Emin Işık, “Pozitif bir hadiseye geçmiş olsun ziyaretine gidip olumlu oluyorlar. Bize börek ikram etmeye çalışanlar, konuta çay içmeye, yemek yemeye davet edenler oluyor. Filyasyon için bir köye gittiğimizde bütün köy halkının cenazeye katıldığını belirleyip, 600 kişi için temaslı kararı vermiştik” dedi.
Sıhhat Bakanlığı'nın yayınladığı koronavirüs risk haritasında orta riskli vilayetler ortasında yer alan Eskişehir'de, hadise sayıları son 20 günde 17,28 artış gösterdi. Günlük 80'in üzerinde olumlu olayın tespit edildiği vilayette, 663 kişi meskende, 9'u entübe 119 hasta da Covid-19 servislerinde tedavi görüyor. Geçen yıldan bu yana ise koronavirüs nedeniyle 760 kişi hayatını kaybetti. Eskişehir'de filyasyon takımı olarak misyon yapan sıhhat çalışanı pandemiyle gayrette 1’inci yılını tamamlarken, bu süreçte yaşadıklarını anlattı. Eskişehir Sıhhat Müdürlüğü Odunpazarı Halk Sağlığı’na bağlı filyasyon grubunda misyon yapan diş protez teknikeri Mehmet Emin Işık, tüm sıhhat çalışanları üzere 7 gün 24 saat uğraşa devam ettiklerini söyledi.
"Rehavete kapılıyor, önlemi elden bırakıyorlar"
Vazifeleri gereği olumlu vakalarla temaslı olanları tespit ederek hadise sayısının düşmesine büyük katkı sağladıklarını kaydeden Işık, “Bizim bölgemizde günlük bin 100 hadise gördüğümüz oldu. Çok zorlandık, gece gündüz cansiperane biçimde çalıştık. Yasaklarla birlikte hadise sayılarında gözle görülür bir düşme sağlandı. Kısıtlama önlemleri biraz gevşetildi şu an. Bu nedenle insanlarımız biraz rehavete kapılıyor, önlemi elden bırakıyorlar. Şu an hadiseler yükseliyor” dedi.
"Yemek yemeye davet edenler oluyor"
Bir yıllık gayret sırasında çok enteresan olaylara şahit olduklarını söz eden Işık, “Çok değişik olaylarla da karşılaştık. Bir kişinin 100 kişi ile temas ettiğini tespit ettik. Birinci başlarda fabrikalarda çok temaslı vardı. Onlarla gayret ettik. İnsanlarımızda biraz bilinçsizlik var. Kimi katiyetle virüse inanmadığını söylüyor, kimi asemptomatik oluyor belirti göstermeden hastalığı atlatıyor. ‘Benim hiçbir şeyim yok’ diyor, karantinaya girmek istemiyor, ilaç kullanmak istemiyor. Bunlarla da gayret etmek zorunda kalıyoruz. Cenazeler, bayanların konutlarda günler düzenlemeleri. Hakikaten bazen çok gülünç, bazen çok üzücü olaylarla karşılaşıyoruz. Müspet bir olaya ‘geçmiş olsun’ ziyaretine gidip olumlu oluyorlar yahut bize börek ikram etmeye çalışanlar, meskene çay içmeye, yemek yemeye davet edenler oluyor. Filyasyon için bir köye gitmiştik. Köyde bir cenaze var ve bütün köy halkı cenazeye katılmış. Daha sonra bütün köy halkı teker teker cenaze konutuna başsağlığına gitmiş. Köyde yaklaşık 600 kişi vardı ve tamamı temaslı. Biz akşam saat 6 üzere gittik, sabah saat 6'ya kadar köydeki bütün meskenleri tek tek gezdik, hepsinin numunelerini aldık, hepsinin karantina süreçlerini başlattık ve tüm köyü karantinaya almış olduk. İnsanlardan istediğimiz yalnızca üç şey var; Maske, uzaklık ve kendilerinin el hijyenlerine dikkat etmeleri. Bunları sağladıkları vakit bu virüs esasen tabiatıyla azalacak” formunda konuştu.
Filyasyon grubunda yer alan diş protez teknikeri Mehmet Ali Yıldırım da normalleşme süreciyle birlikte insanların önlemleri gevşettiğini, olayların da yükselişe geçtiğini söyledi. Yaklaşık 1 yıldır filyasyon misyonunda yer aldığını anlatan Yıldırım, “Filyasyon sıkıntı bir misyon. Zira çoklukla konutları ziyaret ettiğimiz için gittiğimiz olayın kim, nasıl biri olduğunu bilmediğimiz için her türlü durumla karşılaşabiliyoruz. Önlemlerle birlikte bizim de mesaimiz bir epey hafiflemişti, rahatlamıştık. Denetimli normalleşmeden sonra hadise sayısı tüm Türkiye'de olduğu üzere Eskişehir'de de artmaya başladı. Ben bu artışın sebebinin denetimli olağanlaşma değil, insanların bu olağanlaşma sonucu önlemi elden bırakmaları olduğunu düşünüyorum” dedi.