Nasa bundan tam 250 yıl evvel varlığı keşfedilen, 150 milyon ışık yılı uzaklıktaki galaksinin fotoğrafını paylaştı... Hem son paylaşılan galaksiye hem de daha evvel paylaşılan galaksilere bir arada bakıyoruz
Aralardan bahsetmeden evvel, galaksiler ortası arayı tanımlamak için kullanılan ''ışık yılı'' ışığın 1 yılda katettiği arayı temsil eder. Bu ölçü 9 trilyon kilometredir. Yani ışık suratı 1 yıl boyunca tam 9 trilyon kilometre uzaklık kateder.
Başak takımyıldızında bulunan NGC 5037 isimli galaksi, astronom ve bestekar olan William Herschel tarafından 1785 yılında keşfedilmişti. Nasa, Hubble Uzay Teleskopu aracılığıyla, Geniş Alan Kamerası 3 ile imgenin çekildiğini belirtti.
Nasa'nın fotoğrafını paylaştığını son galaksi, NGC 5037.
Eliptik NGC 4696 Galaksisi'de yeniden Dünya'ya 150 milyon ışık yılı arada bulunuyor. Çapı ise tam 45 bin ışık yılı. Bu büyüklüğü, Dünya ile Güneş ortasındaki uzaklığın yalnızca 8 ışık dakikası olduğunu düşününce bir nebze hayal edebiliyoruz.
Bir galaksinin içerisinde olağan standartlarda yılda birkaç yıldız doğarken, bir Starburst galaksisi olan MCG+07-33-027 galaksisinde yılda yüzlerce yıldız doğuyor. Yıldız doğuran galaksinin Dünya'ya arası ise 300 milyon ışık yılı.
NGC 3274 isimli spiral galaksi bünyesinde birçok cüce galaksi bulunduruyor. Yani cüce galaksiler tarafından oluşan bir büyük galaksi kendisi. Bize uzaklığı ise 20 milyon ışık yılı.
Dünya'ya 62 milyon ışık yılı uzaklıkta bulunan NGC 4414, bir öteki ismiyle Topaklanmış Sarmal Galaksi'nin merkezindeki yıldızlar o kadar süratli dönüş suratına sahipler ki, yıldızları bir ortada tutmak için karanlık hususun gücü gerekiyor.
Bugüne kadar keşfedilmiş galaksiler ortasında, içinde bulunduğumuz Samanyolu Galaksisi'ne en çok benzeyen galaksi NGC 891'dir. Bu galaksi görünüş ve biçim olarak bizim galaksimize epey benziyor. Bize uzaklığı ise 27.400.000 ışık yılı.
Nasa'nın fotoğrafını paylaştığı bir öteki galaksi ise M63, başka ismiyle Ayçiçeği Galaksisi. Sarmal galaksiler kategorisine giren M63'ün Dünya'ya uzaklığı 35 milyon ışık yılı.
Tüm bu keşiflere karşın insanoğlunun uzaya dair yalnızca %0.10 bilgiye sahip olduğunu söylemek gerekiyor. Uzay kavramı muhtemelen hiçbir vakit büsbütün çözümlenemeyecek büyük bir gizem.