Son Konu

Abdullah Bin Cahş

nicebayan

Yeni Üye
Katılım
24 Ara 2016
Mesajlar
378,708
Tepkime
2
Puanları
38
Yaş
35
Web
nicebayan.com
Credits
-1
Geri Bildirim : 0 / 0 / 0
ABDULLAH BİN CAHŞ (Uhud şehitlerinden)


Sad bin Ebî Vakkâs hazretleri, Uhud harbinde Hz Abdullah bin Cahşla arasında geçen konuşmayı şöyle anlattı:

Uhud'da, savaşın fazla şiddetli devam ettiği bir andı Abdullah bin Cahş yanıma sokuldu, elimden tuttu ve beni bir kayanın dibine çekti Bana şunları söyledi:

Hemen burada sen duâ et, ben âmindiyeyim Sonradan ben duâ edeyim, sen de âminde!

Kıyasıya vuruşayım

Ben de, Peki!dedim ve şöyle duâ ettim:

Allahım, bana çok kuvvetli ve çetin kâfirleri bayrak direği Onlarla kıyasıya vuruşayım Hepsini öldüreyim Gâzi olarak, geri döneyim

Abdullah bin Cahş benim yaptığım bu duâya, tüm kalbiyle âmindedi Daha Sonra kendisi şöyle duâ etmeye başladı:

Allahım, bana zorlu kâfirler gönder, kıyasıya onlarla vuruşayım Cihâdın hakkını vereyim Hepsini öldüreyim

En sonunda bir parça başına de beni şehîd etsin

Gönlüm böyle bir duâya âminçağrıda bulunmak açlık etmiyordu Lakin, o istediği ve evvelden laf verdiğim için mecbûren âmindedim

Kılıcı kırıldı

sonradan, kılıçlarımızı çektik, savaşa devam ettik İkimiz de önümüze geleni öldürüyorduk

O, son derece bahadırâne harbediyor, düşman saflarını tarumar ediyordu Düşmana hücum üzerine hamle ediyor, şehîd edinmek için derin bir iştiyakla hücûmlarını tazeliyordu

Allah Allah!diye çarpışırken kılıcı kırıldı O anda sevgili Peygamberimiz, ona bir hurma dalı uzatarak, savaşa devam etmesini buyurdu

Bu dal bir muıcize olarak kılıç oldu ve önüne geleni kesmeye başladı Çoğu düşmanı öldürdü

Daha sonra bu kılıç, vârisleri elinde uzun seneler kaldı En son bir Türk kumandanı, iki yüz altına bunu satın almıştır

Savaşın sonuna doğru Abdullah bin Cahş, Ebûl Hakem isminde bir müşrikin attığı oklarla arzu ettiği şehâdete kavuştu

Şehîd olunca, kâfirler, bu mübârek şehîdin cesedine hücûm ederek burnunu, dudaklarını ve kulaklarını kestiler Her tarafı kana boyandı

Muharebe bittikten sonra, Abdullah bin Cahşıı şehîd edilmiş bulan Hz Saıd, durumu ve onun yaptığı duâyı Peygamber efendimize anlattı

Resûlullah efendimiz de, onun duâsının kabûl edildiğini ve bu dünyada istediğine kavuştuğunu, âhırette de istediğine kavuşacağının anlaşıldığını bildirdi

Hz Abdullah bin Cahşıı ve dayısı Seyyidüşşühedâyanî, Şehîdlerin efendisiHz Hamza'yı aynı kabre defnettiler

Abdullah bin Cahş hazretleri, Resûlullahın halası Ümeyme ile Cahşıın oğludur Zevcâtı tâhirâttan Zeyneb binti Cahşı'n kardeşidir Habeşistana iki defa hicret etti Birkaç kere ordu kumandanı yapıldıHz Ebû Bekirıin vasıtasıyla, sözcüki şehâdet getirerek, ilk Müslümanlardan edinmek şerefine kavuştu

En çok katlananınızdır

Abdullah bin Cahş hazretleri, İslâmiyeti heyecanla yaşayan zâtlardandı Ilk Müslüman olduğu yıllarda, kâfirler kendisine her türlü ezâ ve cefâyı yapmışlardı Hepsine de îmânının verdiği kuvvet ile mukabele etmiş, ezâ ve cefâlara katlanmıştır Peygamber efendimiz, kendisi için buyurmuştur fakat:

Açlığa ve susuzluğa en fazla dayanan ve katlananınızdır

Resûlullah efendimizin şehîdler için verdiği müjdeleri duyarak, hep şehîd olmaya can atar, harplerde defalarca en önde kahramanca çarpışırdı

Peygamber efendimiz hicretin ikinci senesinde, Nahle'de, Kureyş müşriklerini gözetlemek üzere, ilk olarak Ebû Ubeyde bin Cerrâh'ı yollamak istemişti Hz Ebû Ubeyde, Peygamber efendimizden ayrılmaya dayanamıyarak ağlamaya başladı Bunun üzerine Peygamberimiz, onu göndermekten vazgeçti Hz Abdullah bin Cahş der oysa:

O gün Resûlullah aleyhisselâm, yatsı namazını kılınca bana buyurdu ancak:

Sabah yanıma gel! Silahın da yanında bulunsun! Seni bir tarafa göndereceğim

Sabahtan olunca mescide gittim Kılıcım, yayım, ok ve çantam üzerimde, kalkanım da yanımda idi Resûlullah efendimiz, sabahtan namazını kıldırdıktan daha sonra, muhâcirlerden benimle birlikte gidecek birkaç birey buldu Bir mektup vererek buyurdu ki:

Seni bu şahısların üzerine kumandan ödev ettim Git! İki gece yol aldıktan sonra, mektubu aç! Orada yazılanlara tarafından hareket et!

Yâ Resûlallah! Hangi tarafa gideyim?

Necdiye yolunu tut! Rekiye'ye, kuyuya yönel!

Abdullah bin Cahş hazretleri, Nahle seferine görevlendirildiği zaman, birincil kere Emîrülmüıminînsıfatı verildi Bu Nedenle, İslâmda ilk atama olunan emîroldu Mücâhidlerin, iki kişisi için bir develeri vardı

Kimseyi zorlama!

Sekiz ya da oniki şahsiyet bir birlik ile iki gün sonradan Melel mevkiine vardıklarında, mektubu açtı Mektupta şunlar yazılıydı:

Bismillâhirrahmânirrahîm Bu mektubu gözden geçirdiğin vakit, Mekke ile Tâif arasındaki Nahle vâdisine ininceye değin, Allahü teâlânın ismi ve bereketiyle yürüyüp gidersin

Arkadaşlarından hiçbirini, seninle birlikte gitmeye zorlamayasın! Nahle vâdisindeki Kureyşlileri, Kureyşlilerin kervanını gözetleyip denetleyesin! Onların haberlerini bize bildiresin!

Emîrülmüıminîn Hz Abdullah bin Cahş, Peygamberimizin mektubunu okuduktan sonra, Bizler Allahü teâlânın kullarıyız ve hep O'na döneceğiz İşittim ve itâat ettim Allahü teâlânın ve sevgili Resûlünün emrini yerine getireceğimdiyerek mektubu öpüp, başına koydu Daha Sonra arkadaşlarına dönerek dedi ancak:

Hanginiz şehîd olmayı istiyor ve özlüyorsa, benimle gelsin! Ulaşmak istemeyen dönüp gidebilir, hiçbirinizi zorlayıcı değilim Gelmezseniz, ben tek başıma gidip, Resûl aleyhisselâmın emrini yerine getireceğim

Biz de işittik

Arkadaşları defalarca birdenbire yanıt verdiler:

Biz de, işittik Allahü teâlâya, Peygamber efendimize ve sana itâat edicileriz Nereye istersen, Allahü teâlânın bereketi ile yürü

Sa'd bin Ebî Vakkâs hazretlerinin de bulunduğu küçük ordu ile Hicâz'a içten yol aldılar ve Nahle'ye geldiler Bir yere gizlendiler Oradan gelip geçen Kureyşîleri gözetlemeye başladılar

Bu sırada bir Kureyş kâfilesi geçti Develer yüklü idi Mücâhidler, Kureyş kâfilesine yaklaşarak, onları İslâma daıvet ettiler Kabûl etmeyince, çarpışma başladı Çarpışma sonunda, birisini öldürdüler, ikisini tutsak aldılar Birisi de atlı olduğu için ona yetişemediler Kâfirlerin bütün malı mücâhidlere kaldı

Hz Abdullah bin Cahş, bu ganimet mallarının beşte birini Resûlullah efendimize ayırdı Bu ganimet, Müslümanların aldıkları ilk ganimetti Bu beşte bir hisse de, birincil ayrılan beşte bir idi Birincil öldürülen müşrik ve alınan esirler de, bu Nahle seferindeydi Daha az önce ganimetle ilgili âyeti kerîmeler gelmemişti

Bundan sonradan Bedir gazâsı oldu Alınan esirler için, Resûlullah efendimiz, Hz Ebû Bekir, Hz Ömer ve Hz Abdullah bin Cahş'a danıştı Hicretin üçüncü senesinde yapılan Uhud harbinde büyük kahramanlıklar gösterdi Hz Abdullah bin Cahş yiğitliğin sembolüydü

En çok özlediği

Abdullah bin Cahş, Peygamberimize fazla bağlı idi Resûlullah efendimiz, onu emîr devir ettiği süre, kendisine sormuştu:

Ey Abdullah! Dünyada en çok açlık ettiğin, özlediğin nedir?

Bunun üzerine, Allah ve Resûlüne muhabbettirdiye arzetmişti

Hz Abdullah orta boylu, çok yakışıklı bir zât idi Peygamber efendimizi öyle ziyâde severdi Bu muhabbet uğrunda canını fedâdan çekinmemiş, Uhud harbinde en büyük kahramanlığı göstererek, Allahü teâlânın rızâsı uğrunda şehâdet şerbetini içmiştir

Eshâbi kirâm arasında lâkabı, El Mücâhidü fillah, yanî Allah yolunun fedâisiidi Şehîd olduğunda 40 yaşlarında idi Allah yolunda Habeşistan'a yapılan ikinci hicretten sonra, âilece Medîne'ye hicret etmişti Medîne'ye hicret edince, Asım bin Sâbit ile kardeş oldu *
 
Üst Alt