Son Konu

Cushing hastalığı

bilgiliadam

Yeni Üye
Katılım
16 Ağu 2017
Mesajlar
1,516,397
Tepkime
29
Puanları
48
Credits
-6
Geri Bildirim : 0 / 0 / 0
Cushing hastalığı kuşing sendromu cushing hastalığı cushing hastalığı, cushing sendromu, belirtileri, tedavisi, nedir, pdf Merhaba Melek'ler Bu yazı cushing hastalığı hakkında detaylı ve de yardımsever bilgiler içermektedir Cushing hastalığı sendromu hakkında merak ettiğiniz herşey aşağı yer almaktadır 1548350696 1548350696 cushinghastaligi5c4f9f06784bacushinghastaligi5c4f9f06784ba cushinghastaligi5c4f9f06784ba CUSHİNG HASTALIĞI Böbreküstü bezinin kabuk (korteks) denen dış katmanında üç tip hormon üretilir Bunlar aldosteronu da taşıyan mineralokortikoitler, kortizolü de içeren glükokortikoitler ve eşey hormonlarıdır Mineralokortikoitler böbreküstü bezi kabuğunun en dış bölümü olan yumaklı bölgeden (zona glomerulosa), glükokortikoitler kabuğun orta bölümü olan demetli bölgeden (zona fasciculata), eşey hormonları ise kabuğun iç bölümü olan ağsı bölgeden (zona reticularis) salgılanır Böbreküstü bezlerinin bölgesel olarak çabuk çalışması, o alandeki hormonların daha fazla üretilmesine yol açar Bu da sonuçta değişik sendromlara, yani bir dizi belirtiyle ortaya çıkan birbirinden öbür bozukluklara neden olur Mesela glikokortikoitlerin aşın salgılanmasıyla Cushing sendromu, mineralokortikoitlerin, özellikle de aldosteronun aşın salgılanmasıyla ender görülen Conn sendromu ve eşey hormonlannm aşın salgılanmasıyla isimrenogenital sendrom ortaya çıkar SENDROM VE HASTALIK OLARAK CUSHİNG Cushing sendromu ve hastalığı aralarında ı ayınım anlayabilmek için, Cushing’i yaratıcı belirtilerin nedenlerini anlayışlı olmak gerekir Bu hastalığın adı, belirtilerini ve nedenlerini belirleyip tanımlayan ABD’ îi beyin cerrahından gelir Harvey Wiliiams Cushing, cerrahi girişimde bulunduğu hastalarda böbreküstü bezlerinin aşın çalışmaya tabi olarak büyüdüğünü fark etmiş ve bu hastalığın hipofizdeki tümörlerden kaynaklandığını öne sürmüştür Gerçekten hipofizde bilhassa bazofil adenomlan, yani bazofil hücrelerin insancıl tümörleri görülmektedir Bu iki olay aralarında açık bir temas vardır Hipofizin bazofil hücreleri olağan koşullarda adrenokortikotrop hormon (ACTH) üretme işlevini kusursuz biçimde yürütür Bu hormon böbreküstü bezlerini uyarır ve fonksiyonel olarak denetim altında miktar Bazofil hücreleri, adenom nedeniyle olduğu gibi, sayıca artarsa daha çok AjCTH üretilir ve böbreküstü bezleri aşm çalışmaya başlar ACTH’ye böbreküstü bezlerinin en çok demetli bölgesi duyarlı olduğundan, bu hormonun artmasıyla demetli bölgede üretilen kortizol aşın salgılanmaya başlar İşte Cushing hastalığının esas mekanizması budur Ama bazı olgularda hipofiz bezinin, aşm kortizol salgılanmasında en ufak bir etkisi bile yoktur Bu durumlarda hastalığın tek kaynağı böbreküstü bezleridir ve bazen hipofiz bezi yukanda sözü edilen mekanizmanın aksine işlemesiyle hastalığa ikincil olarak katılır Böbreküstü bezi tümörlerinin hastalığa yol açtığı bu durumlarda, aşm kortizol üretiminden ötürü hipofizin bazofil hücreleri bir dinlenme evresine girer Bu Nedenle hem ACTH, keza de üreme organlanm uyaran diğer hipofiz hormonlarının üretimi yavaşlar ve aşağı belirtilen bozukluklar ortaya çıkar öte taraftan böbreküstü bezindeki veya hipofizdeki bir tümörden kaynaklanmayan Cushing olgulan da bildirilmiştir Tartışmaya açık olan bu olgularda hipotalamustan aşın miktarda salınan ve hipofizin ACTH üretimini süratlandıran kortikotropin serbestleştirici etken (CRF) adlı madde üstünde durulmaktadır Cushing’in hipofiz tümöründen kaynaklanmadığı bütün olgular Cushing sendromu adı aşağıda toplanır BELİRTİLERİ Cushing hastalarının dış görünüşleri olİdukça tipiktir Bu hastalar şişmandır, , lakin vücutlarında biriken yağ alışılma; dik bir dağılım gösterir Hastaların yü; zünden diğer bilhassa kann, baldır üs■ tü ve enseleri yağlıdır Yüzleri yuvarlaklaşarak “aydede yüzü denen bir görünüm kazanır Ense, alabildiğine kalın’ laşir Bu bölgelerdeki yağlanmaya karşılık ince kalan kol ve bacaklar çarpıcı : bir karşıtlık oluşturur Cilt aydınlık kırmızı bir renk alır Genelde kamın daha aşağı bölgesindeki deride çatlaklar görülür Canlı kırmızı, ara sıra morumsu olan ve derinleşerek yayılabilen bu çatlaklar yinelenen gebeliklerden daha sonra kadınlarda görülen deri çatlaklarına benzer Keza olguların büyük bölümünde cilt kıllanmasında çoğaltma görülür Bu durum özellikle kadınlarda daha belirgindir Bazen sirklerde görülen sakallı kadınların çoğu doğrusu birer Cushing hastasıdır Kortizol yağ birikimini etkileyerek yağların kan dolaşımına girmesini sağlar bu nedenle Cushing hastalarının kanında yağ ve kolesterol düzeyi sikletsektir Dolaşıma giren yağ sonra vücudun farklı bölgelerinde bitmiş birikir Bu Nedenle Cushing hastalarının vücudunda dengesiz yağlanma ve şiş görünüm ortaya çıkar Kortizolün bir tesirsi de proteinleri yıkıma uğratarak, bunların aminoasitlere indirgenmesine yol açmasıdır Proteinleri ayrıştırmaya ilave olarak, ilk önce kollajen liflerini oluşturan proteinler gibi bir takım özel proteinlerin, bağdoku ve türevlerinde yer alan hiyaluronik asit ve mukoproteinlerin yapım aşamasındaki tepkime zincirim durdurur Böylece bağdokunun bu esas maddelerinin yapılması engellendiği için Cushing hastalarının kol ve butları ayrıntılarıyla zayıflar Bu organlardaki zayıflama yağlanma bozukluklanmn yanı sıra adale dokusunu yaratıcı proteinlerin de parçalanmasından kaynaklanır Bağdoku bakımından son derece varlıklı olan derinin çatlaması, derinin inşa taşı olan proteinlerin azalmasıyla açıklanır Bu Nedenle çatlayan ve kan damarlarının görülmesini pek eksik engelleyecek ölçüde incelen deri canlı kırmızı bir renk alır, Aym mekanizma çerçevesinde incelenebilecek diğer bir belirti de osteoporozdur (kemik dokusunda kalsiyum kaybı) Kemiklerin yoğunluğu azalmış, kalsiyum tuzlarının birikmesini sağlayacak protein ağı zayıflamış ve gözenekler büyümüştür Böylece kemik yavaş yavaş koflaşır ve kırılgan bir yapı edinir bu nedenle hafif darbe ve hayalmelerde bile kemik kırıkları oluşabilir Kortizol klasik koşullarda yeterli Ölçüde proteinin yıkıma uğrayarak aminoasitlere indirgenmesini sağlar Bu aminoasitler karaciğerde şekere dönüştürülür Cushing’li hastaların kanında ise şeker düzeyi yüksektir Çünkü karaciğer çoğalan aminoasit miktarına yan olarak vücudun tüketebileceğinden daha fazla dekstroz üretir Böylece ilerlemiş olgularda şeker hastalığı veya etken olan böbreküstü hormonunun steroit yapılı olmasından ötürü “steroit diyabet adıyla anılan tablo ortaya çıkabilir Aşmkortizol su, sodyum ve potasyum metabolizmalarını da bozabilir Hastanın vücudunda su ve sodyum tutulmasının bir sonucu olan ödemler ve idrarla aşırı miktarlarda potasyum kaybı ortaya çıkabilir Su, sodyum ve potasyum dengelerindeki bu düzensizlikler aym zamanda sık rastlanan bir diğer belirtinin de kaynağıdır: Yüksek tansiyon Kortizolün, irin tepkisini (beyaz kürelerin koruyucu tayin gerçekleştirmek üzere hasta bölgeye göçünü ve işlevini) baskılayan ve antikor oluşumunu engelleyen etkilefri nedeniyle bu hastaların mikroplara karşı direnci de kayda değer ölçüde azalmıştır Antikorlar bilindiği gibi vücuda giren virüs ve bakterilerin durdurulup yok edilmesinde önemli rol oynarlar Cushing’in, temelinde aşın kortizol üretimi yatan bir rahatsızlık olduğunu söylemiştik Lakin Cushing yalnız kortizol artışıyla tanımlanamaz Bu hastalıkta böbreküstü bezinin ağsı katmanından salgılanan eşey hormonlarının üretimi de artmıştır Bu Nedenle daha önce de sözünü ettiğimiz aşırı kıllarıma ve bu hastalarda sıkça görülen akne ortaya çıkar Böbreküstü bezinde üretilen erkek eşey hormonları veya değişik adıyla androjenler yağ bezlerinin çalışmasını hızlandırarak daha pozitif sebum (yağ bezlerinin salgıladığı yağlı madde) üretimine yol açar Fazla sebum üretimi aknenin başlıca nedenidir Kortizol kimsesiz da akne oluşumuna yol açabilir Bu etkisini yağbezlerinin aşın çalışmasını uyararak yok, cilt gözeneklerini tıkayarak gerçekleştirir Kortizol etkisiyle deride oluŞöhret keratinin, deri gözeneklerini tıkayarak buralarda sebum birikmesine ve çıbana benzer akne oluşumlarına yol açar HİPOFİZ TÜMÖRÜNÜN YOL AÇTIĞI ÇUSHING HASTALIĞININ TEDAVİSİ Nedeni hipofiz tümörü olan Cushing hastalığında tedavi doğal olarak tümöre yöneliktir • Cerrahî tedavi – Tanısı Cushing hastalığı olan olguların tedavisinde hipofiz cerrahi girişimle çıkarılır Fazla minik adenomlarda cerrahi girişimin başarı oranı yüzde 8595 dolayındadır Ameliyat sonrasında gelişebilecek olası bir böbreküstü bezi yetmezliği komplikasyonu hastaya teşebbüs öncesinden başlayarak steroit vermekle önlenebilir Bazı tıp merkezlerinde tanıya yönelik araştırmalar yaparak hipofiz tümörünün belirlenemediği durumlarda cerrahi girişimle hipofiz açılır Bu yöntemle, cerrahın başarısına bağlı olarak, yüzde 2070 arasında değişen oranlarda fazla minik adenomlar saptanmıştır Yine de adenomun saptanamadığı bazı Özel durumlarda hipofiz bezi tam olarak çıkarılır Daha büyük adenomlann cerrahi girişimle alınmasında galibiyet oranı yüzde 25 gibi düşük bir düzeyde kalır ve girişim sonrası komplikasyonlar da artar Girişim ardından olguların yüzde 20’sinde geçici tatsız diyabet (şekersiz diyabet) ve kanama, enfeksiyon, görme bozukluğu, daimi şekersiz şeker hastalığı gibi komplikasyonlar görülür Hipofizin çıkarıldığı olgularda hipofiz yetmezliği belirtilerini Önlemek için tedavi altına alınan hastaya beceriksiz olan hormonlar verilir Ağır olgularda ya da diğer tedavi yöntemlerine olumlu bir yanıt alınamayan hastalarda her iki böbreküstü bezinin çıkarılması yoluna gidilir On yıl öncesine kadar tedavide birincil seçenek olan bu girişimjn komplikasyonları Özellikle böbrek yetmezliği belirtileri şeklinde ortaya çıkar • Işın Tedavisi – Işın tedavisi cerrahi girişimin uygun olmadığı ya da hastalığın ilerleme göstermediği olguların yanı sıra adenomun nöroradyolojik belirtiler vermediği durumlarda ilk seçilecek tedavi yöntemidir Hem cerrahi teşebbüsden sonra tümörün her tarafta ortaya çıktığı olgularda ikinci tatbik olarak ışın tedavisine başvurulur 18 yaşm aşağıdaama hastalarda ışm tedavisinin yüksek oranda olumlu sonuçlar vermesi bu tedavinin çocukluk çağı Cushing’inde en geçerli usul olmasını sağlamıştır Işınlama yönteminde güç kaynağı olarak kobalt60 kullanılır Uygulanan doz 46 hafta süresince en çok toplam 45005000 raddır Erişkinlerde iyileşme oram yüzde 1525 dolaymda kalırken, 18 yaşın altındaki hastalarda bu oran yüzde 80′i aşmaktadır Işm çaresinin aralıklı rastlanan yan etkileri sinir sistemine ilişkin bozukluklar veya hipofiz yetmezliği şeklinde ortaya çıkar Işın tedavisinin olumsuz bir yönü de tedaviye geç yanıt alınmasıdır Gerçekten de tedaviye belli cevap fakat 318 ay aralarında değişebilen bir sürede alınabilir Ağır Cushing hastalarında bu umma süresi kabul edilemez Ayrıca ışm tedavisinden sonra yapılması mümkün bir cerrahi girişimde, ışın nedbesinden nedeniyle komplikasyonlar ortaya çıkabilir Hipofizin ışınlanmasından daha sonra beyin tümörü gelişiminin çok ender ortaya çıktığı bildirilmektedir Alışılmış ışın tedavisinin etkin oh madiği durumlarda ağır tanecikli ışınlamaya başvurulur Yalnız erişkinlerde kullanılan bu usul çok eksik sayıda merkezde uygulanmaktadır Bu usul ile elde edilen iyileşme oranı, bayağı ışınlamaya tarafından daha yüksektir (yüzde 6090) ve tedavi süresi daha kısadır Fakat ağır tanecikli ışınlar bilhassa sinir sisteminde daha yüksek oranda komplikasyonlara yol açar İtriyum elementinin kullanıldığı radyoaktif iğne yüzde 65 olguda iyileşme sağlamasına karşın, yol açtığı hipofiz yetmezliği ve öbür komplikasyonlar nedeniyle günümüzde geçerliliğini yitirmiş bir çare yöntemidir • Ilaç tedavisi – Hastalığın ilaçla tedavisi fonksiyonel bozukluklar açısmdan kayda değer yararlar sağlamakta ve tedavi alanında yeni ufuklar açmaktadır Burada doğrudan hipotalamushipofiz üstünde etkin olan ilaçlan inceleyeceğiz En yaygın olarak kullanılan ilaç kuşkusuz siproheptadindir Bu ilaçla değişen sonuçlar elde edilmiştir Olguların tümünde bu ilacın kesilmesiyle hastalık her yerde ortaya çıkmaktadır Gene serotoninin etkisini engelleyen ilaçlardan metergolin ile de aynı sonuçlar elde edilmiştir Fakat metergolinin tabi etkileri daha azdır ve bilhassa iştah artırıcı etkisi yoktur Prolaktinom (ön hipofizin prolaktin salgılatan hücrelerinin tümörü) tedavisinde başarıyla kullanılan bromokriptin, Cushing olgularının yalnız yüzde 50’sinde ACTH salgılanmasını azaltmaktadır Aynca bromokriptinin etkisi geçicidir ve bu ilaçla tedavinin ileri dönemlerinde, olguların yaklaşık yansında ilacın etkisi azalmaktadır Hipotalamusa tesir ederek aşın ACTH salınımını yoklama aşağı tutan sodyum valproat ise demin deney aşamasındadır Son olarak belirtmek gereleke ama, bu ilaçlann hiçbiri Cushing hastalığını, verdiği belirtiler ve biyokimyasal açılardan tam anlamıyla etkili biçimde denetleyememektedir BÖBREKÜSTÜ BEZİ TÜMÖRÜNÜN YOL AÇTIĞI CUSHİNG SENDROMUNUN TEDAVİSİ • Cerrahi tedavi – Böbreküstü bezi tümörlerinde muhakkak sonuç veren tek çare yöntemi tümörlü bezin çıkarılmasıdır Cerrahi girişim uygulanan Cushing sendromlu hastalarda hipotalamus ve hipofizin işlevleri aşın kortizol düzeyi yüzünden baskı aşağı kalmış ve buna alt olarak tümörsüz böbreküstü bezi atrofiye (doku gerilemesi) uğramıştır Böbreküstü bezinin manâlı ölçüde işlev dışı kalmasından Ötürü tümörü çıkanlan hastada akut böbreküstü bezi yetmezliği görülecektir bu nedenle girişim öncesinden başlayarak uygulanan glikokortikoit hormonlanmn verilmesi işleminin geride kalan böbreküstü bezinin yeniden eski işlevselliğine kavuşuncaya değin sürdürülmesi gerekir ,t Cushing sendromunun böbreküstü bezi adenomuna (insancıl ur) bağlı olarak geliştiği olgularda cerrahi tedavi ile belirli iyileşme sağlanır Lakin sendroma yol açan niçin bir karsinom, yani bu bezin kötü huylu tümörü ise cerrahi tedavinin başansı daha düşüktür Bu olguların üçte ikisinden fazlasmda ot gibi yaşama, bütün konana kadar akciğer, lenf bezi, karaciğer ve öbür böbreküstü bezine sıçrayarak metastaz, yani ikincil kanser odaklan oluşturmuştur Hastalığın gidişi aracısız tümörün biyoloji ile ilgili özelliklerine alt olarak değişiklik gösterir Olguların yüzde 25′inde beş yıllık yaşam süresine erişilmektedir Kanserin diğer organlara sıçradığı durumlarda bile yaşamın uzun sürdüğü olgular bildirilmektedir Bu olgularda cerrahi teşebbüs, tedavi edici olmamakla birlikte, ot gibi yaşama kütlesini azaltarak steroitlerin aşın salgılanmasını önler • Hap tedavisi – Tedavide kullanılan ilaçlar iki grup aşağı toplanır: Enzimleri zorlama altına alanlar ve adrenolitikler Ilk gruptaki ilaçlar tümörün büyümesine tesir etmez, fakat metastaz yapıcı böbreküstü bezi tümörü olan hastaların takriben yüzde 60′ında genel durumun düzelmesini ve biyokimyasal iyileşmeyi sağlar Bu ilaçlar ilk kez sindirim sistemi bozukluklan elde etmek üzere baş ve adale ağnsı, mide bulantısı, kusma gibi yan leri ve uyuşukluğa neden olmalan zünden tedavide zorluk yaratmaktadır Yüksek dozda tek hap göstermek yerine, ayrı ilaçlann az dozlarda birlikte kullanılması hormon üretiminin denetim altma alınmasında aynı etkiyi sağlar; bu nedenle tedavinin emrindeki etkileri de azaltılmış olur  
 
Üst Alt