Nesneleri üç boyutlu görüntüleyen fotoğraf tekniğidir Özelliği mercek kullanılmadan yapılmış olmasıdır Holografi, cisimlerden gelen dalgalardaki enformasyonu belirtilen bir şekilde depo edip, bu enformasyonda hiçbir kayıp olmadan bitmiş ortaya çıkartmayı sağlayan bir tekniktir
Nesnelerin üç boyutlu görüntülerinin alınabileceği düşüncesini ilk ortaya atan 1947 yılında Macar fizikçi Denis Gabor ’dur Denis Gabor, elektronik mıknatısların üzerinde çalışırken ışığın nesneye ve filme ayrı olarak gönderilerek üç boyutlu görüntüler elde edilebileceğini kuramsal olarak kanıtladı Oysa bu önerge on beş yıl daha sonra, sabit frekanslı ışık olan lazerin bulunmasından( 1960 ) sonradan uygulamaya girebildi 1962 yılında ABD ’li E Leit ve J Upatmieks ve Rusyalı Yuri Denisyuk bilim adamları lazer ışınları kullanarak ilk hologramları elde etmeyi başardılar
Holografi cisme ve filme ayrı olarak gönderilen lazer ışınlarının film üzerinden girişiminin elde edilmesi ilkesine dayanır Bir prizma ya da ışığı kıran başka bir araç yardımıyla lazer ışını ikiye bölünür Birinci ışığın görüntüsü alınacak olan nesneye düşürülür ve nesnenin sabit frekansını koruyan bir dalga biçimi ekran üstünde elde edilir Öteki ışın demeti ise aynı ekrana birinci ışınla birleşecek biçimde gönderilir Ekranda oluşan teşebbüs görüntüyü ( Hologram ) verir Hologramın her tarafta lazer ışığıyla aydınlanmasıyla ekranın önünde ve üç boyutlu olarak gösterme elde edilir Bu pek bir görüntüdür ama, bakan birey görüntüye göre yerini değiştirdiğinde gerçek cisimlerde olduğu gibi görüntünün de açısı değişir
Fotoğraf ve holografi teknikleri aralarında çok büyük bir fark bulunmaktadır Fotoğraf tekniğinde, görünüm iki boyutlu olarak kaydedilir ve mercek kullanılır Her görüntüde ışığın yansıtıldığı fazla sayıda nokta mevcuttur Bu noktalardan meydana çıkan dağıtılmış dalgaların meydana getirdiği karışık dalgaya gövde dalgası denir Bu karışık dalga, resim tekniğinde optik bir mercek yardımı ile dönüştürülerek cismin görüntüsü elde edilir Hologram tekniğinde ise cismin optik olarak meydana getirilmiş görüntüsü değil, cismin dalgası kaydedilir ve mercek kullanılmaz
Holografi tekniği çok yeni bir buluştur Üzerinde çalışan bilim adamları 1980 ’li yıllara gelindiğinde tam renkli hologramları elde etmeyi başardılar Bugün bu tekniğin en geniş başvuru formu alanı tıp, sanayi ve havacılıktır Holografi ile bedendeki urların üç boyutlu görüntüsü alınabildiğinden, bitki örtüsü büyüklüğü konusunda muhakkak bilgi edinilmektedir Sanayide ise çok hızlı hareket eden nesnelerin üç boyutlu görüntülenmesi holografiyle olanaklı olabilmektedir
Uçaklarda pilotların ayrıca gökyüzünü ayrıca de göstergeleri benzer anda izleyebilmeleri oldukça güçtür Ama holografi tekniğinden yararlanarak doruk, havanın hızı, alçalma oranı gibi bilgileri ön camdan belirten ekranlar üretilmiş ve bu nedenle bu sorun giderilmiştir Holografinin daha da gelişmesi üç boyutlu TV ’leri izleyebilmemizi mümkün kılmıştır
Kaynakça:
Büyük Larousse, Büyük Ansiklopedi
Nesnelerin üç boyutlu görüntülerinin alınabileceği düşüncesini ilk ortaya atan 1947 yılında Macar fizikçi Denis Gabor ’dur Denis Gabor, elektronik mıknatısların üzerinde çalışırken ışığın nesneye ve filme ayrı olarak gönderilerek üç boyutlu görüntüler elde edilebileceğini kuramsal olarak kanıtladı Oysa bu önerge on beş yıl daha sonra, sabit frekanslı ışık olan lazerin bulunmasından( 1960 ) sonradan uygulamaya girebildi 1962 yılında ABD ’li E Leit ve J Upatmieks ve Rusyalı Yuri Denisyuk bilim adamları lazer ışınları kullanarak ilk hologramları elde etmeyi başardılar
Holografi cisme ve filme ayrı olarak gönderilen lazer ışınlarının film üzerinden girişiminin elde edilmesi ilkesine dayanır Bir prizma ya da ışığı kıran başka bir araç yardımıyla lazer ışını ikiye bölünür Birinci ışığın görüntüsü alınacak olan nesneye düşürülür ve nesnenin sabit frekansını koruyan bir dalga biçimi ekran üstünde elde edilir Öteki ışın demeti ise aynı ekrana birinci ışınla birleşecek biçimde gönderilir Ekranda oluşan teşebbüs görüntüyü ( Hologram ) verir Hologramın her tarafta lazer ışığıyla aydınlanmasıyla ekranın önünde ve üç boyutlu olarak gösterme elde edilir Bu pek bir görüntüdür ama, bakan birey görüntüye göre yerini değiştirdiğinde gerçek cisimlerde olduğu gibi görüntünün de açısı değişir
Fotoğraf ve holografi teknikleri aralarında çok büyük bir fark bulunmaktadır Fotoğraf tekniğinde, görünüm iki boyutlu olarak kaydedilir ve mercek kullanılır Her görüntüde ışığın yansıtıldığı fazla sayıda nokta mevcuttur Bu noktalardan meydana çıkan dağıtılmış dalgaların meydana getirdiği karışık dalgaya gövde dalgası denir Bu karışık dalga, resim tekniğinde optik bir mercek yardımı ile dönüştürülerek cismin görüntüsü elde edilir Hologram tekniğinde ise cismin optik olarak meydana getirilmiş görüntüsü değil, cismin dalgası kaydedilir ve mercek kullanılmaz
Holografi tekniği çok yeni bir buluştur Üzerinde çalışan bilim adamları 1980 ’li yıllara gelindiğinde tam renkli hologramları elde etmeyi başardılar Bugün bu tekniğin en geniş başvuru formu alanı tıp, sanayi ve havacılıktır Holografi ile bedendeki urların üç boyutlu görüntüsü alınabildiğinden, bitki örtüsü büyüklüğü konusunda muhakkak bilgi edinilmektedir Sanayide ise çok hızlı hareket eden nesnelerin üç boyutlu görüntülenmesi holografiyle olanaklı olabilmektedir
Uçaklarda pilotların ayrıca gökyüzünü ayrıca de göstergeleri benzer anda izleyebilmeleri oldukça güçtür Ama holografi tekniğinden yararlanarak doruk, havanın hızı, alçalma oranı gibi bilgileri ön camdan belirten ekranlar üretilmiş ve bu nedenle bu sorun giderilmiştir Holografinin daha da gelişmesi üç boyutlu TV ’leri izleyebilmemizi mümkün kılmıştır
Kaynakça:
Büyük Larousse, Büyük Ansiklopedi