Son Konu

1 Kıtalık Canakkale Şiirleri

bilgiliadam

Yeni Üye
Katılım
16 Ağu 2017
Mesajlar
1,516,397
Tepkime
31
Puanları
48
Credits
-6
Geri Bildirim : 0 / 0 / 0
1 Kıtalık Canakkale Şiirleri

Canakkale Şiirleri 1 Kıtalık


Canakkale Destanı

Yıl 1915
18'indeyiz Martın
Kendine gel biraz!
Pek tekin değildi Canakkale'nin suyu,
Gecilmez bu boğaz
Gecilmez bu boğaz
Bizi
Ne topun yıldırır,
Ne kurşunun
Cunku artık
Başladı cengimiz
Er meydanında bulunmaz dengimiz
Sen misin Mustafa Kemal'im ileri diyen?
İşte fırladık siperden
Sırtına yuklenmiş kahraman
Seyit 276 kiloluk mermiyi,
Koşuyor bataryasına ateşler icinden
Bu mermi denizlere gomecek Elizabet'i Buvet'i
Yanıyor bugun Anafartalar yanıyor,
Denizler yanıyor,
Dağlar yanıyor
Zafer bizimdir artık
Duşman zırhlıları batıyor
Turk'um,
Muzaffer olarak doğmuşuz bir kere
Bir karış toprak uğruna Kimimiz şehit oluruz
Kimimiz gazi
Hic değişmez bu yazı
Dunyada her yer gecilir belki
Lakin gecilmez Canakkale Boğazı

Fahri ERSAVAŞ



Canakkale Şehitlerine

Şu Boğaz Harbi Nedir? Var mı ki dunyada eşi?
En kesif orduların yukleniyor dordu beşi,
Tepeden yol bularak gecmek icin Marmaraya
Kac donanmayla sarılmış ufacık bir karaya,
Ne hayasızca tahaşşud ki ufuklar kapalı!
Nerdegosterdiği vahşetle “bu: bir Avrupalı
Dediriryırtıcı, his yoksulu, sırtlan kumesi
Varsa gelmiş, acılıp mahbesi, yahut kafesi!
Eski Dunya, Yeni Dunya butun akvamı beşer
Kaynıyor kum gibi, Mahşer mi, hakikat mahşer
Yedi iklimi cihanın duruyor karşında,
Osrtralyayla beraber bakıyorsun ; Kanada!
Cehreler başka, lisanlar, deriler rengarenk
Sade bir hadise var ortada : Vahşetler denk
Kimi Hindu, kimi Yamyam, kimi bilmem ne bela
Hani tauna da zuldur bu rezil istila
Ah o yirminci asır yok mu, o mahluki asil,
Ne kadar gozdesi mevcut ise hakkiyle sefil,
Kustu Mehmetciğin aylarca durup karşısına;
Doktu karnındaki esrarı hayasızcasına,
Maske yırtılmasa hala bize affetti o yuz
Medeniyet denilen kahbe, hakikat yuzsuz
Sonra melundaki tahribe muvekkel esbab,
Oyle muthiş ki: Eder her biri bir mulku harab
Oteden saikalar parcalıyor afakı;
Beriden zelzeleler kaldırıyor amakı;
Bomba şimşekleri beyninden inip her siperin;
Sonuyor goğsunun ustunde o aslan neferin
Yerin altında cehennem gibi binlerce lağam,
Atılan her lağımın yaktığı: Yuzlerce adam
Olum indirmede gokler, olu puskurtme de yer
O ne muthiş tipidir: Savrulur enkaazı beşer
Kafa, goz, govde, bacak, kol, cene, parmak, el, ayak,
Boşanır sırtlara, vadilere, sağnak sağnak
Sacıyor zırha burunmuş de namerd eller,
Yıldırım yaylımı tufanlar, alevden seller
Veriyor yangını, durmuş da acık sinelere,
Suru halinde gezerken sayısız tayyare
Top tufekten daha sık, gulle yağan mermiler
Kahraman orduyu seyret ki bu tehdide guler!
Ne celik tabyalar ister, ne siner hasmından;
Alınır kala mı goğsundeki kat kat iman?
Hangi kuvvet onu, başa, edecek kahrına ram?
Cunku tesisi ilahi o metin istihkam
Sarılır, indirilir mevkii mustahkemler,
Beşerin azmini tevkif edemez suni beşer;
Bir goğuslerse Hudanın edebi serhaddi;
“O benim suni bediim, onu ciğnetme dedi
Asımın nesli diyordum ya nesilmiş gercek:
İşte ciğnetmedi namusunu, ciğnetmeyecek
Şuheda govdesi, bir baksana, dağlar, taşlar
O, ruku olmasa, dunyaya eğilmez başlar,
Vurulup tertemiz alnından, uzanmış yatıyor,
Bir hilal uğruna, ya Rab, ne guneşler batıyor!
Ey, bu topraklar icin toprağa duşmuş, asker!
Gokten ecdad inerek opse o pak alnı değer
Ne buyuksun ki, kanın kurtarıyor Tevhidi
Bedrin aslanları ancak, bu kadar şanlı idi
Sana dar gelmeyecek makberi kimler kazsın?
“Gomelim gel seni tarihedesem, sığmazsın
Herc u merc ettiğin edvara da yetmez o kitab
Seni ancak ebediyetler eder istiab
“Bu, taşındır diyerek Kabeyi diksem başına;
Ruhumun vayhini duysam da gecirsem taşına;
Sonra gok kubbeyi alsam da, rida namıyle;
Kanayan lahdine ceksem butun ecramıyle;
Mor bulutlarla acık turbene catsam da tavan;
Yedi kandilli Sureyyayı uzatsan oradan;
Sen bu avizenin altında, burunmuş kanına;
Uzanırken, gece mehtabı getirsem yanına,
Turbedarın gibi ta fecre kadar bekletsem;
Gunduzun fecr ile avizeni lebriz etsem;
Tullenen mağribi, akşamları sarsam yarana
Yine bir şey yapabildim diyemem hatırına
Sen ki, son ehli salibin kırarak savletini,
Şarkın en sevgili sultanını Salahaddini,
Kılıc Arslan gibi iclaline ettin hayran
Sen ki, İslamı kuşatmış, boğuyorken husran,
O demir cemberi goğsunde kırıp parcaladın;
Sen ki, ruhunla beraber gezer ecramı adın;
Sen ki, asara gomulsen taşacaksın Heyhat,
Sana gelmez bu ufukalar, seni almaz bu cihat
Ey şehid oğlu şehid, isteme benden makber,
Sana ağuşunu acmış duruyor Peygamber

Mehmet Akif ERSOY



Canakkale Destanı

Bir destan yazılmıştı, Canakkale isminde,
Bin dokuz yuz on beşin, Martın on sekizinde
O bir destan değildi, masal sayılır destan,
Olum kalım savaşı, kurtuluştu kaostan
Bu savaş milletimin, varlık yokluk savaşı,
Savaşan Mehmetciğin, koltuğundaydı başı
Uşuştu başımıza, dunyanın yabanisi,
Her birisi sanki de, cehennem zebanisi
Mahşeri aratmıştı, o gunde Canakkale,
Kurdular her cephede, etten, yurekten kale
Haclı hacın altında, hedef almış hilali
Geldiyse de top yekun, yaşadı izmihlali
Bir muhur basılmıştı, dunyanın tarihine
Kim ki şehit duşmezse, kuserdi talihine
Duğune gider gibi, gittiler şahadete,
Koştular seve seve, en buyuk ibadete
Vatan uğrunda canlar, fedadır birer birer
Şehittir o yiğitler, olmezler diridirler,
Cephedeydi neferi, duadaydı hastalar,
Kimi yetmiş den fazla, kimi cocuk yaştalar
Semadan yağmur gibi, yağıyorken kurşunlar,
Sevindiler giderken, Allaha kavuşanlar
Nerde mal mulk sevdası, canlarından gectiler
Kurşun kurşun, şehadet şerbetini ictiler
Ne Yar var akıllarda, nede cocuk hayali,
Hedef tek, canı verip, yuceltmekti hilali
Birkac gazisi kalan, tek savaştır cihanda,
Kanatlanıp uctular, cennete hep bir anda
Toprak kan kustu o gun, denizler demir yuttu,
Şehitleri O Nebi, kucağında uyuttu
Ne gerek mezar taşı, ne gerek ona mezar
Bugun tarih onları, altın harflerle yazar
Namazsız ve Kuran sız, duşse de bir yanına,
Kefensiz, kanlı yelek, şahittir imanına
Bir damla şehit kanı, butun dunyaya değer,
Bir toprak parcasıdır, vatan değilse eğer
Kurtarıp boğazları, şehadete erdiler,
Dunyaya yiğitliğin, bir dersini verdiler
Gafiller ucuz sandı,oysa paha bicilmez
Sonunda anladılar, Canakkale gecilmez
Vatana goz dikenler, azdırdıkca azdılar,
Aslanlar savunmanın, destanını yazdılar
Okusun butun dunya, oturup ezberlesin,
Artık ininden cıkıp,yurduma goz dikmesin
Bu vatanın evladı, kurbandır toprağına,
Cakallar ruzgar olsa, değemez yaprağına
Bir Hilal ki bağrında, yaşatır bu milleti,
Binlerce guneş feda, yaşasın Turk Devleti

Kasım KAPLAN



Canakkalede Şehadet

Conkbayırında kaldın elbet sana felaket
Bir bilseydin burası bizim memleket
Turk tur Turk e tek rakip devlet
Hep dışardan destekli buyuk hiyanet
Yedi duvel hepsi birden onumde
Unutmayız anarız seni Anzak gununde
Barıştan yana oldu Cabamız
Yurtta sulh, Cihanda sulh diye oğut veren Atamız
Tarihten alsaydık ibret
Turku, Kurdu bir Millet
Buna şahittir Canakkale de şehadet
Toprak rengi kızıllara boyandı
Yedi duvel hepsi birden dayandı
Bin yıl oldu bu topraklar bize yazıldı
Her goz dikene, gurzle mezar kazıldı
Canakkale benim guzel vatanım
Fedadır sel olsa akan kanım
Ayrılık en buyuk gaflet
Turku, Kurdu bir Millet
Buna şahittir Canakkale de şehadet

İrfan Kayagil
 
Üst Alt