Son Konu

A İle Başlayan Atasozlerinin Anlamları

bilgiliadam

Yeni Üye
Katılım
16 Ağu 2017
Mesajlar
1,516,397
Tepkime
31
Puanları
48
Credits
-6
Geri Bildirim : 0 / 0 / 0
A Harfi İle Başlayan Atasozleri Anlamları


A İle Başlayan Atasozleri Ve Anlamları



Ar dunyası değil kar dunyası
1 Yaptığı iş eğer namusuna dokunmuyor, onurunu zedelemiyorsa gecim icin şu ya da bu işi yapmalı insan; utanıp sıkılmadan para kazanmalıdır 2 Kimi insanlar vardır ki, namus ve onur denen değerleri bir tarafa fırlatmış, cıkar icin her turlu işi yapmaktadırlar

Arı bal alacak ciceği bilir
Bazı kimseler, acıkgoz insanlar ve işinin uzmanı olanlar, cıkar sağlayabilecekleri, kazanc elde edecekleri yerleri gayet iyi bilirler

Arı, kızdıranı sokar
Hicbir insan durup dururken coklukla birinin canını yakmaz Kişi ancak kendisini kızdırıp bunaltana, sataşıp ilişene, kotuluk yapana karşı ister istemez eyleme gecer; saldırır ve zarar verir

Arık okuze bıcak calınmaz
Gucsuz, zayıf, kendisini zor ayakta tutan kimselerden yararlanmaya calışmak, onlara eziyet edip cile cektirmek doğru değildir; bu yiğitliğin ve insanlığın şaşına yakışmaz

Arpa eken buğday bicmez

1 Kotu bir davranışta bulunan insan iyilik goremez 2 Yapmaya calıştığı işin uzerinde layıkıyla durmayan ondan iyi sonuc alamaz Arsızın yuzune tukurmuşler, yağmur yağıyor demiş Arsız insan kişiliğini, saygınlığını, utanma duygusunu yitirmiş insandır Dolayısıyla o ne kadar ağır hareket gorse, soz işitse yine de aldırış etmez; pişkinliğe vurup iyi bile karşılar

Arslan yatağından (yattığı yerden) bellidir (belli olur)

İnsanların kişilikleri ile surekli bulundukları yerler arasında bir ozdeşlik kurmak mumkundur Bir kimsenin kişiliği calıştığı iş yerinin niteliğinden; yatıp kalktığı evin temizliğinden, duzeninden anlaşılır

Asil azmaz, bal kokmaz (kokarsa yağ kokar, cunku aslı ayrandır)

Kendine has ozellikleri bulunan bir nesne ne denli bicim değiştirirse değiştirsin, asli ozelliğini yitirmez Bu durum insan icin de soz konusudur Soylu bir aileden gelen insanlar ne denli buyuk bir sarsıntı gecirirlerse gecirsinler, bayağı bir duruma duşup yozlaşmazlar; soyluluklarını yitirmezler Ama mayalarında kotuluk, noksanlık bulunan kimseler icin boyle bir şeyden soz edilemez; onlar eninde sonunda bir acık verirler, olumsuz yanlarını dışa vururlar

Aslını inkar eden (saklayan) haramzadedir

Bir insan carpık bir ailenin uyesi olabilir; yoksul, eğitim gormemiş kaba bir aileden gelebilir Bu durumunu birilerinden saklamak ve onlara karşı bir utanc kaynağı olarak gormek son derece yanlıştır Cunku insan, boyle bir aileden gelmekle değersiz olamaz Kendisini değerli ya da değersiz kılmak kendi elindedir Boyle bir tavrı da ancak zayıf karakterli insanlar gosterebilir ya da bu tavır ancak piclere yaraşır

Aşığa Bağdat sorulmaz (ırak değildir)
Kim ki bir şeyi elde etmek ister, ona taşkın bir kavuşma isteğiyle yanıp tutuşur, o kimseye zor şartlar ağır gelmez; o, her turlu cabayı gosterir; her turlu fedakarlığa katlanır

Aşık alemi kor, dort yanını duvar sanır

Aşk duygusuyla dolup taşan kişi, bu derin sevginin etkisiyle ne yaptığını bilemez; hoşa gitmeyecek davranışlarda bulunur, sanki bilincini kaybetmiş gibidir; yapıp ettiklerini kimse bilmez, gormez ve soylediklerini kimse işitmez sanır

Aşını, eşini, işini bil
Doğru, duzgun, sağlıklı, mutlu ve verimli bir hayat mı yaşamak istiyorsun? O halde yiyeceğine dikkat et, temiz ve helal ye Eşini ve arkadaşını iyi sec, kotulerden uzak dur Bir iş edin, edindiğin işe sahip cık, onu layıkıyla yap

Aş taşınca kepceye paha olmaz
Kimi değersiz gorulen, bir kenara atılmış bulunan araclar bir zaman gelir gerekli olurlar; bir zararı onlemeye yararlar İşte o zaman değerleri birden bire artar, kıymet bicilemez olurlar

Atlar nallanırken kurbağa ayağını uzatmaz
Meydanda olan şu ki, insana değer, nitelik ve kişiliğine gore davranılır; iş verilir Bu bakımdan kişi başkalarını ilgilendiren konularda ortaya atılmamalıdır Ayrıca, değersiz bir kimse de kıymetli ve nitelikli kişilere gosterilen ilgiyi ne beklemeli, ne de ummalıdır

Atlasa kıl yapışmaz
Durust, temiz, kotulukten uzak, işinde başarılı kimseler hakkında soylenen karalayıcı sozler, yapılan iftiralar havada kalır; boşuna soylenmiş olur, onlara bu sozlerin mazarratı bulaşmaz

At olur, itlere bayram olur
Kimi yararlı, kıymetli, şahsiyet sahibi kimselerin olmesi; bulunduğu gorevden ayrılması ya da alınması kimi cıkarcı, kıskanc ve aşağılık kimselerin işine gelir; onların sevinmesine yol acar

At olur meydan kalır, yiğit olur şan kalır

Dunyadaki her canlı gibi at da olumludur Gunu gelince o da bu dunyadan ayrılır Ama onun koştuğu, gezdiği meydan onunla gitmez; kendisinden sonrakilere kalır ve onu hatırlatır İnsan icin de durum atınkinden farklı değildir O da olumludur Doğacak, yaşayacak ve olecektir Ne var ki, bu dunyadan ayrılırken bıraktığı izler surup gidecektir İnsanlar bu dunyada bu izleriyle anılacaklardır

At sahibine (biniciye) gore eşer (kişner)
Yonetilen veya buyruk altında calışan kişi, tutumunu ya da calışmasını yoneticisinin tavrına gore ayarlar Bu sebeple yonetilen değil yoneten, calışan değil calıştırıcı daha onemlidir

At yiğidin yoldaşıdır
Cok acık olarak bilinen bir şey ki, gocebe bir millet olan Turkler icin at, savaşta ya da barışta candan bir dosttur Hemen her saati onunla gecer At, Turkler icin soyluluğun, yiğitliğin, vefakarlığın, yararlılığın ve inceliğin bir semboludur Silahsız er duşunulemediği gibi, atsız er de duşunulmemiştir Dolayısıyla at, Turk`un edebiyatına girmiş ve onemli bir motif oluşturmuştur At hakkında şiir, menkıbe, masal, atasozu soylenmiş; risaleler kaleme alınmış, adeta ona insan gibi muamele edilmiştir

Ava gelmez kuş olmaz, başa gelmez iş olmaz
Ucsuz bucaksız gokyuzunde ucan, istediği yere ulaşabilen kuşlar bile avlanmak tehlikesinden kurtulamazlar Hele usta avcılar da varsa tehlike daha da artar İnsanlar da benzer bicimde tehlikelerden uzak değillerdir Hic ummadıkları ceşitli felaketlerle karşılaşabilir, dert ve sıkıntılara duşebilirler İnsan kendini ne kadar guvenlik alanına cekmeye calışırsa calışsın dert, sıkıntı, tehlike, kaza ve turlu işlerden yakasını kurtaramaz

Ava giden avlanır
Bir cıkar sağlamak icin birilerine tuzak kuran, onları aldatan, onlara zarar vermeye calışan kimse, yapmaya calıştığı kotuluğe kendisi duşer; zarara uğrar

Av avlayanın, kemer bağlayanın
Bir uğraş vererek bir şeyi ele geciren kimse, onu hak eder; o, onundur Doğrusu ve yakışık alanı da budur Aksini duşunmek yanlıştır Bunun yanında, bir şey, onu kullanmasını becerip faydalanmasını bilenindir

Avrat var ev yapar, avrat var ev yıkar
Kimi becerikli, iyi huylu kadınlar vardır ki, yoksulluk icinde bile olsa onlar eve bir ceki duzen verir; temiz tutar, evi yaşanacak hale getirirler; icten, samimi davranışlarıyla yuvalarını mutlulukla doldururlar Kimi kadınlar da vardır ki, huysuzlukları, beceriksizlikleri, kotu davranışlarıyla ailenin duzenini ve mutluluğunu bozarlar Bolluk icinde bile olsalar, onların tertipsizlikleri, duzensizlikleri, beceriksizlikleri yuzunden ailede huzur kalmaz; onların bu tabiatları yuzunden aile kotuye gider, perişan olur ve sonunda yıkılır

Allah dağına gore kar verir (verir kışı)

Yuce Allah, her kuluna kaldırabileceği olcude yuk, sıkıntı verir Bu kimine az, kimine coktur Herkesin dayanabileceği kadardır

Allah doğrunun yardımcısıdır
Yuce Allah, insanlara neyin eğri, neyin doğru olduğunu kitapları ve peygamberleri vasıtasıyla gostermiştir Onun yap dediğini yapan, yapma dediğini yapmayan doğru yoldadır

Allah gumuş kapıyı kaparsa altın kapıyı acar
İşleri kotu giden kişi Allah`tan umut kesmemelidir Rahmeti bol olan Yuce Allah, kimseyi rızksız koymaz Allah`ın bir sebeple bizi icine duştuğumuz kotu durumdan cıkarıp, daha iyi ve guzel bir duruma kavuşturacağına inancımız tam olmalıdır

Allah`ın bildiği kuldan saklanmaz
Butun insanlar, yaptıkları her şeyden yaratıcıları olan Allah`a karşı sorumludurlar Allah, kullarının ne yaptıklarını, ne duşunduklerini ve kalplerinden gecenleri bilir İnsan, eğer bir suc işlemişse, bu sucundan dolayı once Allah`tan korkmalı ve utanmalıdır

Allah kulunu kısmeti ile yaratır
Her insan dunyaya rızkı ile gelir Allah, onu mutlaka bir gecim yoluna ulaştırır; bu yol zor ya da kolay olabilir Yeter ki insanlar birbirinin rızkına el uzatmasınlar

Allah sabırlı kulunu sever
Acı, yoksulluk, haksızlık ve hastalık gibi uzucu durumlar karşısında ses cıkarmadan, olacak veya gelecek bir şeyi telaşa kapılmadan bekleme erdemidir sabır Bu, insanın sahip olabileceği en değerli huylardandır Boyle kimseler dayanıklı olur, gucluklere goğus gerer, kotulukleri kolay savar, sıkıntıları cabuk atlatır Cenabı Hak da boyle kullarını sever Oyleyse bu sevgiye layık olmak icin sabırlı olmaya gayret etmeli insan

Allah sağ eli sol ele muhtac etmesin
Birine muhtac olup ondan bir şey istemek, istediğinin yerine gelmediğini gormek insana cok ağır gelir Bu yuzden bir de hakarete uğramak, hele en yakınından boyle bir tavır gormek insanı kahreder Bu sebeple Allah`a, bizi en yakınımıza dahi muhtac etmesin diye dua etmeyi bir gorev bilir insan

Allah`tan umut kesilmez
Allah, kendisine inananları guc durumda bırakmaz En umutsuz anlarında bile bir sebep yaratıp onları sevindirir, işlerini yoluna kor, durumlarını duzeltir Bu bakımdan Muslumanlar en kotu ve umutsuz durumlarında bile karamsarlığa duşup yalnızlık korkusuna kapılmazlar Yuce Allah`ın onlara lutufta bulunacağına, onları koruyacağına gonulden inanırlar

Allah ucamayan kuşa alcacık dal verir
Kiminin gucu az, kiminin yeteneği sınırlıdır Allah, bu insanlara da durumlarına gore imkanlar verir; kolaylıklar gosterir; onların da bir hayat duzeni kurmalarına, gecim yolu bulup barınmalarına yardım eder

Almadan vermek, Allah`a mahsus (yaraşır)
Hicbir şeye ihtiyacı olmayan, ama ihtiyac sahiplerinin muhtac olduğu tek varlık, şanı yuce olan Allah`tır Karşılık beklemeden yardım yapmak sadece ve sadece Allah`a mahsustur Bu sebeple insanlar yardımlaşırken bir karşılığı gozetirler Bir şey verirken almaya gereklilik duyarlar Oyleyse siz başkasına yardımcı olunuz ki, başkası da size yardımcı olsun

Almadığın hayvanı kuyruğundan tutma
Hicbir zaman alamayacağın bir mala alacakmış gibi, yapamayacağın bir işe yapacakmış gibi, yanında calıştıramayacağın bir kişiye calıştıracakmış gibi yakın ilgi gosterme Bu, karşı tarafa boş yere umut vermek olur ki, doğru bir hareket değildir

Alma mazlumun ahını, cıkar aheste aheste
Zalim olma, kotuluk yapıp da can yakma Yoksa mazlumların bedduasını alır, yaptığın kotuluklerin cezasını feci şekilde cekersin

Altın anahtar her kapıyı acar
Para guclu bir aractır Paranın halledemeyeceği, ortadan kaldıramayacağı engel ya da mesele yok gibidir Cunku insanlar cıkarlarına, nefislerine duşkundurler Bu duşkunluk onları zayıf bırakır Para da bu zayıf insanları kolayca elde eder Dolayısıyla karşılığını para ile odediğinizde, insanlar pek cok engeli onunuzden kaldırır; istediğiniz şeyi kolayca elde edersiniz

Altın eli bıcak kesmez
1 Zengin kişi para ile pek cok meselesini halleder, paranın gucu sebebiyle ona zarar vermek zorlaşır 2 Hunerli, işinin ehli kimseyi hayat zorlukları kolay kolay etkileyemez Bir an zorluklar onu sarssa bile, o yılmadan calışır; işlerini yoluna kor ve hayatını surdurur

Altın eşik, gumuş eşiğe muhtac olur
Ne varlığa, ne makama guvenmemeli; hic kimseye yukarıdan bakılmamalıdır Gun gelir insan elindeki varlığı yitirip yoksullaşabilir, bir zamanlar kendisinden daha yoksul olan bir kişiye muhtac olabilir Mevkisini de kaybedebilir ve kendisinden daha once altta olan insanların emrinde calışmaya mecbur kalabilir

Altın yere duşmekle pul olmaz
Yetenekli, durust ve değerli bir kişi bulunduğu yuksek yeri (makammevki) yitirip onemsiz bir yerde bulunmak zorunda kalsa bile değerinden bir şey kaybetmez

Altı olur, yedi olur, hep Allah`ın dediği olur
İnsanoğlu ne tur hesaplar ve planlar yaparsa yapsın, ne tur ihtimalleri goz onune alırsa alsın, sonucta Allah ne dilemişse o olur Bunun icin takdir, tedbiri bozar demişlerdir

Aman diyene kılıc kalkmaz (Eğilen baş kesilmez)
Yiğitliğinize, mertliğinize guvenerek teslim olan kişi size sığınıyor; canının da sizin tarafınızdan korunmasını istiyor demektir Boyle bir durumda ona kotuluk yapmak ya da onu oldurmek doğru değildir Aksi bir tavır insanlık dışı bir hareket olur, meğer ki sığınan kişi duşman bile olsa

Ana evladını atmış, yar başında tutmuş
Biliriz ki, cocuğu en fazla seven, ona en fazla emeği gecen, onu en fazla koruyan, onunla en fazla butunleşen genellikle annedir Bu sebeple ona ne kadar kızarsa kızsın, ondan ne kadar nefret ederse etsin, bu durumunu devamlı surdurmesi duşunulemez Cocuğun tehlikeye duştuğu bir anda, annelik icguduleri harekete gecer ve onu korumaya calışır

Ana gibi yar, Bağdat gibi diyar olmaz
Şehirler icinde Bağdat oteden beri guzel, onemli ve gozde şehirlerden biridir İnsanı kendine ceken, pek cok şehirde bulunmayan ozelliklere sahiptir Annenin de diğer insanlar icinde ayrıcalıklı bir yeri vardır Onun kadar cocuğunu seven, cocuğuna gonulden bağlı bir yakın, bir dost yoktur insanlar icinde Ne zaman başımız dara duşse hemen o koşar, elimizden tutmaya o calışır

Anlayana sivrisinek saz, anlamayana davul zurna az
Kimi meseleleri ustu kapalı, bazı ipucları vererek şoyle bir anlatmak zorunluluğu hasıl olur Anlayışlı kimseler bu tur konuşmadan ne denmek istendiğini kolayca anlarlar Ama kavrayışı kıt kimseler ne kadar acık anlatılırsa anlatılsın, ne kadar tekrar edilirse edilsin ne denmek istendiğini bir turlu anlayamazlar

Araba devrilince (teker kırılınca) yol gosteren cok olur
İnsanlar her nedense her şey olup bittikten, işler bozulduktan, ortaya kotu bir sonuc cıktıktan sonra nicin boyle yaptın, şoyle yapsaydın, bu yolu tutmalıydın gibi sozler soylemeyi alışkanlık edinmişlerdir Onemli olan yapma bicimindeki yanlışlığı, tutulan yoldaki tehlikeyi onceden gormek ve uyarıda bulunmaktır


Araba ile tavşan avlanmaz

Hemen her iş ayrı bir arac, yol ve yontemi gerekli kılar Başarıya ulaşılmak isteniyorsa o iş icin uygun olanlar secilmelidir Eğer bunun dışına cıkılırsa başarıdan soz edilemez

Acık ağız ac kalmaz
Calışan, didinen, ne istediğini bilen, bıkmadan usanmadan bunu dile getiren kişi gecim yolunu bulur; muhtac duruma duşmez, ac kalmaz

Acık yaraya tuz ekilmez
Acısı ve derdi taze olan bir kimsenin uzuntusunu artıracak soz ve davranışlardan kacınmak gereklidir

Acık yerde tepecik kendini dağ sanır
Kıymetli, yetenekli kimselerin bulunmadığı veya az bulunduğu bir yerde, kendinde az da olsa bir şey bulunan kimse boburlenmeye, buyukluk taslamaya başlar

Acılan solar, ağlayan guler
Hayatta hemen her şey bir değişimin icindedir, olduğu gibi kalmayıp tersine donebilir, guzel cirkinleşebilir; mutsuz mutlu, yoksul da zengin olabilir

Acın gozu ekmek teknesindedir
İnsanın tek amacı, oncelikle kendisi icin gerekli, yaşaması icin zorunlu olan, yokluğunu cektiği şeyi elde etmektir

Acın karnı doyar, gozu doymaz
1 Bir şeyin uzun suren yokluğu aclık ve doyumsuzluk duygusuna iter insanı; bu insan hic doymamış, ac kalacakmış gibi davranır; gozu nesnelerde kalır, o nesneleri kaybedecek sanısına kapılır 2 İhtiraslı kişi elindekiyle yetinmez, daha fazlasını ister

Ac kurt bile komşusunu dalamaz
Komşu hakkı cok yucedir Komşuya hangi şartlarda olursa olsun, ac ya da zengin iyi davranılmalıdır Cunku toplumun dirlik ve duzenliği bir yonuyle buna bağlıdır

Acma sırrını dostuna, o da soyler dostuna
Sır ozeldir ve gizli tutulmalıdır Onun gercekten duyulup yayılması istenmiyorsa, dosta bile acılmamalıdır Acılırsa o da ağzından kacırabilir ya da yakınına anlatabilir, bunu başkaları duyabilir, saklamaya calıştığın şey sır olmaktan cıkar, yayılır

Ac ne yemez, tok ne demez
Yoksul kişi ihtiyac duyduğu şeyin en kotusune bile razı olur; iyisini, kotusunu arayacak durumda değildir Oysa varlıklı kişi icin durum farklıdır, o her zaman daha iyisini ister, en guzel şeylerde bile bir kusur bulur, mırın kırın eder
 
Üst Alt