Son Konu

Balık Avı Yemi Nasıl Yapılır

moderatör

Super Mod
Katılım
27 Tem 2022
Mesajlar
21,844
Tepkime
0
Puanları
36
Yaş
35
Credits
0
Geri Bildirim : 0 / 0 / 0
Balık Avı Yemi Hakkında Bilgi,Balık Avı Yemi Nasıl Yapılır,Amatör veya profesyonel, bütün balık tutucuların en büyük problemi de yem ve bu yemlerin muhafazasıdır.

Amatör öyle bir av yerine gider ki o kesimde yem bulunmaz.

Yapacağı iş, orada kullanabileceği yemi bozmadan, kokutmadan beraberinde götürmektir.

Mesela Marmara Adasına gidilecek, orada o günlerde lazım olan yem de hamsidir.

Şimdi hamsiyi bozulmadan götürelim.

Taze hamsiyi yıkayıp biraz tuzladıktan sonra bol unun içine karıştırıp hava ile temasını kesmelidir.

Unun içinde havasız kalan balık, bir hafta sonra dahi tazeliğini sürdürür.

Balığa çıkarken lazım olacak kadar yemi undan çıkararak yıkayıp kullanmalı, gerisini unun içinde ve serin yerde saklamalıdır.

Başka bir usul de sardalya için tavsiye edilir.

Balık tatlı suda iyice yıkandıktan sonra ince gözlü bir sepetin içine bir kat balık, biraz tuz konduktan sonra sepet bir yere asılır.

Suyu süzülen balıklar uzun zaman tazeliğini muhafaza eder.

Lazım olacak kadar alındıktan sonra geri kalan balıklar gene sepette mufaza edilir.

Uzak yerlere karides götürüleceği zaman şu şekil uygulanmalıdır: Yalnız kafaları koparılmış karidesler ayıklanmadan iyice yıkanıp hafif tuzlandıktan sonra küçük naylon torbalara taksim edilir.

Bu küçük torbaların hepsi daha büyük bir torbaya konarak buzdolabına veya serin bir yere konur.

Tuzlu karidesin bıraktığı su küçük naylon torbaların ağızlarını kapamış olacaklarından karideslerin hava ile teması kesilip taze kalmalarını sağlar.

Her av seansı için bir torba kullanılarak diğer karidesler torbalarda taze muhafaza edilirler.

Yurdumuzun üç tarafı denizle çevrilidir ve bu denizlerdeki balıklarla yedikleri yemler de ayrı ayrıdır.

Bundan başka balık avcılığında canlı ve cansız olmak üzere iki tür yem kullanılır.

Akdeniz ve Ege Denizindeki balıklara kullanılacak canlı yemler şunlardır:Kaya balığı, iskorpit, kupes, ilarya.

Marmara ve Boğazlarda da izmarit, istavrit, kaya, palamut ciğeri, uskumru, sardalya kullanılır.

Karadeniz’de pek oltacılık yapılmaz.

Burada avcılık daha çok çapari ve ağ ile olur.

Akdeniz’de ve Ege’de kullanılan cansız yem, mürekkep balığı, kalamar, sülina, akyem, papalino, hamur, yengeç ayakları ve bir takım böceklerdir.

Marmara ve Boğazlarda midye, izmarit, istavrit, deniz kurdu, hamur, palamut ciğeri ve bütün akyemlerdir. Hamsi ve karides genel yem sayılır.

Midye Yem Nasıl Hazırlanır​

Amatör balıkçının en çok kullandığı yem midyedir.

Denizde taş ve tahtaya tutunduğu saçaklı kısmın bulunduğu yere bıçağın ucu sokularak açılır.

İçindeki yumuşak kısım yem tahtasına konarak parçalara doğranıp kullanılır.

Başta izmarit olmak üzere bütün balıklar midyeyi severler.

Aslında izmarit için en elverişli yem mıcır midyedir. Mıcır midye o kadar küçüktür ki bir midyeden bir yem olur.

Ayıklanması saatler alan yüzlerle küçük midyeyi ayıklamaya üşenen amatörler, hatta profesyoneller daha çok içli büyük midyelere tercih ederler.

Büyük midyeleri denizden çıkarır çıkarmaz taze taze kullanmak doğru değildir.

Çok cıvık olduğu için hem iğneye iyi takılmaz, hem de balık tarafından rahatlıkla iğneden alınır.

Midyeleri bir gün evvelden ayıklayıp bir bezin üzerine yanyana dizdikten sonra bezin diğer ucunu ayıklanmış midyelerin üzerine kapamalıdır.

Bez arasındaki midyeleri üç yapraklı bir gazeteye sigara böreği gibi sarıp sabaha kadar bir yere bırakmak yerinde olur.

Bu şekilde ıslaklığı gazete tarafından içilen midyeler nemli bir şekil alarak cıvıklığı gider ve rahat çalışmayı sağlarlar.

Karadeniz kıyılariyle Marmara ve Boğazlarda midye sıkıntısı çekilmez.

Hemen her yerde bu yemi bulmak mümkündür.

Akdenizle Ege Denizinde midye çok zor bulunur veya hiç bulunmaz.

Böyle yerlere ava giderken iri midyeleri kaynar suda haşladıktan sonra bol bol tuzlayıp beraberce götürmek iyi bir yöntemdir.

Karides Yem Nasıl Hazırlanır?​

Sert ve boğumlu bir kabuk içinde beyaz bir eti vardır.

Boyları 3 santimden 5 santime kadardır.

Halk arasında (teke) diye de adlandırılır.

Kıyılara yakın sığlık yerlerdeki otluk ve yosunluk sularda yaşar.

Sallarla batık teknelerin yosunlu kenarlarında bulunur.

Özel karides sepetleriyle yakalandığı gibi kepçe ile de tutulur.

Kepçeyi yosunlar arasında gezdirmek suretiyle yapılan avcılığa birçok yerlerde (süzme) adı verilir.

Yosunlu yerlerle salların altına sık çalılar konarak araları karidesle dolduktan sonra çalıyı yavaş yavaş sudan çekip birdenbire sandala aktarmakla da karides avlanabilir.

Karideslerin kabukları ayıklandıktan sonra küçük parçalar halinde izmarit, istavrit, istrangilos, çipura, kupes ve benzeri küçük balıklar yakalanır.

Olduğu gibi veya burun kısmı hatta başı koparılarak hani, litrinos, mercan, levrek, karagöz gibi dip balıkları avlanır.

Kurt Yem Nasıl Hazırlanır​

Dere ağızlarında biriken kirli çamurlarla batak yerlerde bulunur.

Solucana benzerse de biraz daha yumuşaktır, yanlarında tırtıl gibi pütürler vardır.

İzmarit, ispari, tekir, barbunya için iştah açıcı bir yemdir.

Kefal balığı kurdu çok sever.

Kurdu denizden çıkarmak çok kolaydır.

Hayvanın bulunduğu çamurları kürekle alıp kıyıda bir düzlüğe atarak kurtları çamurlar arasından ayırmak gerekir.

İlk kürekte kurt çıkarsa aynı yerden bir kaç kürek daha almalıdır.

Küreğin çamurda yaptığı tazyiki hisseden kurtlar derhal derinlere kaçarlar.

Diğer bir kurt çıkarma şekli de bahçe tırmığı gibi bir aracı mecra veya dere ağızlarındaki çamurlarda sürütmektir.

Tırmığın çamura batan dişlerine kandil kandil takılan kurtlar elle toplanır.

Balık Yemi Hamur Nasıl Hazırlanır​

Hemen bir çok balıklara kullanılan geçerli bir yemdir.

Kullanıldığı alan pek geniştir.

Normal parakete ve gelincik paraketesi yemlenir. İzmarit ve karides sepetlerinin yemlenmesinde kullanılır.

Karagöz ve kefal balığı da hamurla yakalanır. Akdeniz bölgesinde bir çok balıklar hamurla tutulur.

Hamur, denizde olduğu kadar tatlı sularda da çok kullanılır.

Sazan, kızılkanat, akbalık, gökçebalık hamurla çok rahat avlanır.

Hamur yapılırken tuzlu balığın salamura suyu veya peynir salamura suyu kullanmalıdır.

Yoğrulurken bıçak ağzı ile biraz yağ konursa iğneye rahat takılacağı gibi balık tarafından da kolay alınmaz, suda kolay kolay iğneden dökülmez.

Bazı yerlerde hamura biraz peynir katmakla yetinirler.

Bir miktar yumurta sarısı hamuru beyazın çiğliğinden kurtarır. Tatlısularda kullanılacak hamurda bu kadar ayrıntıya gerek yoktur.

Taze Ekmek İçi

Tatlısularda; tatlısu ketallerinde yüz bedeninde kullanılan bir yem çeşididir.

İğneye hamurlaştırılmadan takılır ve iğneden kurtulup düşmemesi için olta suya çok yavaş indirilir.

Avuç içinde ovalanarak hamurlaştırılan parçalar iğneye küçük küçük yuvarlaklar halinde takılır.

Çekirge ve solucan bulunmadığı zamanlar amatörü yemsiz bırakmamış olur.

Palamut Ciğeri ve Bağırsağı​

İzmarit, istavrit, kaya ve kefal avlanmasında iş görür.

Levrek avında da topluca şekilde kullanılır.

Gece levrek beklerken iğneye tomar halinde takılan şekle (galoş yem) denir.

Taze olmak şartıyla palamutun eti de yem olarak kullanılır.

Akyem Balık Yemi​

İzmarit, istavrit, hamsi, gümüş, zargana ve uskumrudan yapılan yemlere akyem denir.

Akyemler balığın isteğine göre bir kaç şekilde kullanılır; Bütün yem, şakşak yem, yaprak yem, sülük yem gibi.

Akyemle çinakop, sarıkanat, uskumru, palamut, lüfer, kofana, torik, iskorpit, kırlangıç hatta sinarit, mercan gibi balıklar yakalanır.

Ege Denizi ve Akdeniz’de oturma olta ve dip oltalarında genellikle akyem kullanılır.

Akyemi yemeyen balık yoktur.

Bu konuda bütün başarı avcıya kalmıştır.

Balığa yemi yedirmesini bilmelidir.

Bütün denizlerimizdeki av sahaları arasında Marmara kıyıları ve Boğazın ayrı bir önemi vardır.

Buralarda hemen her gün balığa ayrı cins ve şekilde yemler kullanılır.

Bütün Yem​

Avlanacak balığa, kovaladığı balığı kaçıyormuş veya canlıymış gibi göstererek aldatma şeklidir.Bütün yem, oltaya birkaç şekilde takılır.

1 — Doğrudan doğruya alt ve üst dudaklarından tek veya üçlü iğneye takılarak,

2 — Sırtından tek veya üçlü iğneye takılarak,

3 — Uzun saplı iğne balığın ağzından sokulup, duruma göre iğnenin ucu karnından veya sırttan çıkarılarak,

4 — Yem balığın karnı yarılıp iğnenin ucu alt veya üstten çıkarılmak üzere yatırıldıktan sonra yarılan kısım dikilerek.1 ve 2 numaralı takılışlarda beden çift iğnelidir.

İğnenin biri dudak veya sırta takılırken ikinci iğne de yem balığın karın kısmına geçirilir.

Balığı ikinci iğne yakalayacaktır.3 numaralı takılışta balığın dudaklarını bir çöp veya bir iplikle bağlamak gerekir.

Balık deforme olmaz.4 numaralı şekil kılıç ve orkinos gibi balıkların avlarında kullanılır.

Yem balığı yüzüyormuş gibi göstermek için de siyah bir iplikle kuyruğundan askıya almak gerekir.

Bir ve iki numaralı tavsiye canlı yemlere de uygulanır.

Şakşak Yem Nasıl Takılır?​

İstavrit, izmarit ve benzeri balıklardan olur.

Yem balık, kuyruk tarafından fileto çıkarılır gibi kesilir.

Kesme işi yarı yere yani balığın anus deliği hizasına gelidiği zaman bırakılarak diğer tarafa geçilir.

Her iki taraf balığın yarısına kadar kesildikten sonra ortada boşta kalan kılçık koparılarak iğne veya zokaya baş taraftan takılır.

Yarı kılçığı alınan balık suda yumuşak hareketler yapar.

Şakşak yeme atlayan balık sertlik görmeyeceğinden iştahlı davranır ve yemi yutarak yakalanır.

Yaprak Yem Nasıl Takılır?​

İstavrit, izmarit, uskumru gibi balıklardan fileto çıkarılarak yapılır.

Yaprak yem filetonun kuyruk tarafından iğneye geçirilir.

Her seferinde bir defa çevrilmek ve iğneye batırılmak suretiyle iğnenin ucu kapatılır.

Sülük Yem Nasıl Takılır?​

Yaprak yemden, boylamasına iki veya üç uzunca yem almak suretiyle yapılır.

Bu yem daha ziyade küçük zokalarla, öksüz kösteklere uzunca olarak takılır.

Sulina Yem Nasıl Takılır?​

Parmak boyunda ve dolma kalem kalınlığında sedef gibi kabuğu bulunan bir hayvandır. Kumların arasında kendini dikine gömer ve gizler.

Kumda bıraktığı bir delik vasıtasıyla avladığı tek hücreli hayvancıklarla geçinir.

İşte bu delik sulinayi ele verir.

İnce bir tel veya değnek, hayvanın kumda açtığı deliğe sokularak hızla kumdan çekip çıkarılır.

Kabuk ikiye ayrılmak suretiyle içinden çıkarılan sert kıvamdaki et yem yapılır.

Sulina, Marmara’nın bazı yerlerinde, genellikle Akdeniz ve Ege Denizi’nde bulunur.

Bu yemle diğer balıklar yanında mercan ve çipura (hırisof) tutulur.

Kalamar Yem Nasıl Takılır?​

Küçük kalamarlar da çok güzel yem olur.

Bu yem de sulina gibi Marmara’nın bazı yerleri ile Akdeniz ve Ege Denizi’nde bulunur.

Kalamarın baş ve iç tarafı çoklukla levreğe kullanılır.

Kolları çipura ve mercan avında iyi iş görür.

Paraketa yemlenmesinde de geçerlidir.

Eti sert olduğundan iğneden zor alınır.

Solucan Yem Nasıl Takılır​

Tatlı sularda kullanılır. En küçük balıktan yayına kadar geçerli bir yemdir.

Küçük balıklar için kullanış şekli amatörler için mesele değildir.

İğnenin küçüklük veya büyüklüğüne göre solucanlar takarlar. Büyük sazanlarda ise çok defa şöyle yapılır.

Önce iğneye tam bir solucan takılır.

İkinci solucan biraz küçüktür.

Ortasından takılarak iğnede kıvranması sağlanır.Yayın gibi büyük balıklarda parmak büyüklüğünde solucan gerekir.

İğneye bir kaç solucan birden adeta salkım yem şeklinde takılır.

Ankara gibi şehirlerde bir çok balık amatörlerinin arabalarında toprak dolu torbalar içinde hazır solucanlar vardır. Toprağı rutubetli tutularak bu hayvanlar uzun zaman yaşatılırlar.

Bazı amatörler, her gittikleri yerde solucan aramaktan kurtulmak için evlerinin balkonlarında toprak dolu bir sandık bulundurur, arasıra bu sandığa tavuk ve benzeri hayvan kanı akıtırlar.

Kanlı toprakta solucanlar çabuk ürerler. Sülük de tatlısu için başarılı bir yemdir. Pek çok kimse bu hayvanı görünce tiksindiklerinden pek rağbet görmez.

Yemleme Nasıl Yapılır?​

Yemlemeler, avlanacak balığı bir yerde toplayarak bol avlanma sağlamak için başvurulan çarelerdir. Yemlemeden istenen diğer bir amaç da çevre balığını elde mevcut yeme alıştırmak, sonra da aynı yemle balığı tutmaktır.

Esasta yemleme diye bir sistem söylenemez.

Profesyonel olsun amatör olsun bir balık avcısı bulunduğu veya avlanacağı yerlerdeki yemleme metodlarını elbette bilecektir.

Asıl problem yabancı çevrelerde balık avlarken yapılması gereken yemlemedir.

Belirli yemleme şekilleri vardır ki bunlar hemen her yerde geçerlidir ve iyi sonuçlar verir.

Tatlı sularda uygulanan yemleme şekilleri Şöyledir:

1 — En ilkel yemleme suya ekmek parçaları atmaktır. Eğer ekmek parçaları iri, el gibi olursa su üzerinde yüzerler. Bu usul denizde ve tatlı sularda yüz kefali için uygulanır. Ekmek parçaları küçük küçük fırlatılırsa suyun dibine çökerler.

Bu şekilde de derince sularda otlak kefali, levrek ve karagöz yemlemesi yapılmış olur.Bu yemlemeler arasında oltasındaki hamur veya ekmeği balığa yedirmek amatörün kıvraklığına bağlıdır.

2 — Palamut ciğer ve barsakları da yemlemede önemli rot oynarlar. Bu yem hemen bütün balıklar tarafından benimsenir.

a) Palamut kafaları herhangi bir şeyle ezildikten sonra dizi halinde bir ipe bağlanarak kenardan veya sandaldan istenilen yere bırakılır. Yemin sağa ve sola kaymaması için de münasip büyüklükte bir taş bağlamayı unutmamalıdır.

b) Palamut ciğer ve bağırsakları da aynı şekilde iplere bağlanarak gene istenilen yere bırakılır ve balığın o noktaya toplanması sağlanır.

c) Yukarıdaki her İki yem, iyice ezilerek delikli bir torbaya veya hamsinoz bir fileye doldurularak uzun bir iple sandaldan denize veya kıyıdan istenilen yere bırakılır.Avlanma sırasında ip

vasıtasıyla torba ara sıra oynatılmakla ezik yemlerin sulara dağılması sağlanır. Bu suretle de torbanın dolayısıyla dipteki oltanın etrafında balıklar toplanmış olur.

3 — Karagöz, levrek ve mercan avlarında diğer bir yemleme sistemi de kabuklarıya beraber ezilen midyelerin av bölgesine dökülmesidir.Midyelerin kabuklarıyle beraber ezilmesinin nedeni, ezik midyelerin dibe çabuk çökmesini sağlamaktır.

4 — Bazı kıyılarda, münasip yerlere devamlı olarak yiyecek maddeleri, kemik parçaları hatta yemek artıkları dökmek suretiyle kefal veya diğer balıkları toplamak mümkündür.

5 — Genellikle tatlısularda tatbik edilen yemleme de amatörün avladığı yere arasıra bir tutam bulgur serpmesidir, bulgur olmadığı zamanlar kum da bu işi görebilir. Bulgurun tercih nedeni suya kumdan yumuşak düşmesi ve ıslanıp şiştikten sonra balığa yem olabilmesidir.

6 — Bir şamandıralı olta veya iskandil sığ suya çok yumuşak düşmediği takdirde oradaki balıklar derhal etrafa kaçışırlar. Bu gibi hallerde suya düşen oltayı bir iki metre çekerek bırakmak etrafa dağılan balıklara yemi biraz olsun yaklaştırmak demektir.

7 — Yem ve yemlemelerde yem cinsleri ve iğne renkleri çok büyük rol oynar.

Karides, hamur hatta akyem kullanıldığı zaman beyaz iğne, et, solucan ve benzeri koyu renk yemli oltalarda da siyah veya kırmızı renk iğne kullanılmalıdır.

Bizim açık deniz balıkçılığımız olmadığından, açık deniz yemlemesi bizde yoktur.

Avrupa ülkelerinin, uluslararası sularda avlandıkları zaman balıkçıların, bilhassa ton balığı ve morina avlarında, bu balıkların bulunduğu sulara önce canlı küçük yem balıklar serpildiği sonra da damaksız iğnelerle ve serpilen yem balıklara benzeyen zokalarla balık avladıkları bilinir.

Yalancı Yemle Balık Avı​

Aldatıcı yem, balığı aldatarak yakalamaya yarayan balık, kurbağa, solucan, karides gibi hayvanların kurşun, tahta veya plastikten yapılmış taklitleridir.

Yalancı yem, ülkemiz için yenidir ve çok kullanılmaz.

Bunun başlıca nedeni bol canlı yemin mevcut olduğu sularımızda bu araçlara ihtiyacımız olmamasındandır.

Avrupadaki amatörler, bu tür canlı yemlerden yoksun olunca balığı aldatmak için binbir çareler aramışlardır. Plwstikten kurbağalar, karidesler, solucanlar, boy boy ve çeşit çeşit balıklar, fareden kurbağaya, sülükten çekirgeye kadar balığın sevdiği ne varsa hazırlamışlardır.

Yayın için kurbağa, turna için fare ve muhtelif büyüklükte balıklar, binbir şekil ve büyüklükte kaşıklarla mepsler, gümüş ve sazan balıklarına benzeyen sert ve yumuşak balıklar yapmışlardır.

Halbuki bizde en büyük balıklar için bile hakiki yem bulmak her zaman mümkündür.

Avrupa’da çok ülkede bu imkan yoktur. Kaldı ki oralarda kıyılar açık denize baktığından amatör balıkçılık içsulara yönelmiştir.

Türkiye kıyıları bir dantel gibidir.

Bu sebeple Türk amatörler denizlerimizde istedikleri balıkları rahat bulmakta, hatta canlı yem sıkıntısı bilmemektedirler.

Sinarit, levrek, orfos gibi balıkların sürütmesinde çeşitli kaşıklardan başka gümüş, hamsi, istavrit biçiminde plastik balıklarla, tahtadan yapılmış mafsallı balıklar da kullanılır.

Tatlısularda kullanılan aldatıcı yemler, denizde kullanılanlardan çok daha çeşitlidir.

Her balığa özgü yalancı yemler vardır.

Yayın balığı için plastik kurbağa, fare, çok iri solucan gibi araçların küçüklü büyüklü birçok çeşitleri vardır.

Turna ve sudak için her çeşit kaşıklar yapıldığı gibi plastikten ve tahtadan yapılmış türlü çeşitli balıklar da kullanılır.

Sazan ve benzeri balıklar için, küçük solucan ve böcekler yapılmıştır.

Alabalık için genellikle bir markadan ismini alan boy boy mepsler vardır.

Gene alabalık için çekirge, kurt, böcek gibi yalancı yemler yanında her mevsimde kullanılan sinek ve benzeri kanatlı hayvanlar da çok iş görür.

Mepps Olta Kaşıkları​

Balık avlamak için hazırlanmış döner kaşıklar arasında.

Fransızca olmasına rağmen bütün milletlerce (Mepps) denilen, Anadolu köylüsünün çok güzel bir yakıştırma ile kelebek adını takdığı küçük kaşıkçıklar balık yakalamada büyük işler görür.

Genel adı ile mepps, bir santim boyunda bir arı vücudu gibi yuvarlak küçük bir sarı parçasının ortasındaki delikten geçirilmiş ince çelik telin üstteki ucuna oturtulmuş ve ufak bir çay kaşığını andıran parçacıkla, telin alt ucuna bağlanmış küçük üçlü iğnenin bir araya gelmesinden oluşan bir araçtır.

0 dan 5 numaraya kadar beş çeşit olan mepslerin 0 numarası 2 gr„ 5 numarası ancak 15 gramdır.

Bu kadar hafif bir ağırlığı 15-20 metreye atabilmek için çok ince misina gerekir.

Mepslerin fırıldak gibi dönen kısmı damla şeklinde bir kaşıkçıktır.

Balığın dikkatini çekmek için damlacıkların üzeri daha çok kırmızı hakim olmak üzere türlü renklerde noktalanmıştır.

Mepslerin kullanıldığı yerler genellikle tatlısulardır.

Suların büyüklüğüne göre 0-1 – 2-3 numaraları alabalıkta, 3-4-5 numaraları da sazan, sudak ve turna balıklarında kullanılır.

5 numaralı mepsler denizde lüfer için de geçerlidir. Yalnız mepsin özellikle denizde derin sudan gelmesini sağlamak için bir kıstırma bağlamak gerekir.

Tatlısularda mepsin fırlatıldığı 3 – 5 metrelik yerler esasen sığ yerlerdir.

Fakat açıklık göl ve derelerde 10-15 metreye fırlatıldığı zaman çekilirken küçük kaşıkçık dönerek gittikçe suyun yüzüne çıkar.

Bunu önlemek için kamışın ucunu suya sokarak çekmek gerekir.

Alabalığa mepsle çalışacak makinalar avuç içine sığacak kadar küçük makinalardır.

Bunların makaraları 0.20 veya 0.25 kalınlıkta ancak 100 metre misina alır.

Büyük makinaların makaralarına bu incelikte misina doldurmaya imkan yoktur.

Ufak makinalarla derelerde çok rahat çalışılır.

Zira ufak makinaların kamışları da kısa ve incedir. Ufak takımların bir özelliği de amatörü yormamasıdır.

Mepsi istenilen yere fırlatmak çok mühimdir.

Dar derelerde en ufak bir hata mepsin bir dala veya bir sarmaşığa takılmasına sebep olur.

Mepsi kurtarmak için yapılan çabalar da balığın o sudan kaybolmasını sonuçlandırır.

Bu gibi aksiliklere meydan vermemek için meps kullanacak amatörlerin, çimenlik ve kırlık yerlerde hedefler koyarak uzun zaman antrenman yapması çok yerinde olur.

Bilhassa alabalık avcılığı çok dikkat İster.

Balık kurnaz ve vesveselidir.

O kadar ki bir derede meps çekilirken misinanın durgun sularda meydana getirdiği çok ince dalgacıklar bile balığı ürkütür.

Bunun için misinanın suyun altından gelmesi sağlanmalıdır.

Mepsler, göl ve derelerde her zaman ve her mevsimde geçerlidir.
 
Üst Alt