Millet, yüzyıllardır evrenin oluşumunu merak etmiş ve bu konuda farklı alanlara yönlendirilmiş düşünceler ve teoriler sunmuşlardır Büyük patlama, ingilizce karşılığı ile Bigbang bu teorilerden biridir Ancak Büyük Patlama teorisinin diğer teorilerden farkı bilim insanlarının bu teori hakkında keza us olmalarıdır
Teoriye tarafından bundan hemen hemen 13 milyar yıl önce vakit ve madde yokken, çok yüksek sıcaklık ve yoğunluktaki bir ortamda patlama olmuş ve patlama sonucunda en süratli hareket eden kütleler en dışta, daha yavaş hareket edenler ise en içte olmak üzere, boşluğa doğru bir yayılma başlamıştır ve yeniden teoriye göre bu yayılma halen devam etmektedir Bilim insanları bu patlamayı tetikleyen sıcaklığın 1 milyar derecenin üstünde olduğu düşünmektedirler
Teori ilk olarak 1922 yılında Rus kozmolog Alexander Friedmann kadar ortaya atılmış oysa bu teoriye itimat etmek, evrenin hareketsiz olduğunu savunan bilim adamları için öyle basit olmamıştır Çünkü bu teori evrenin, vakit ve maddeden egemen olan tüm boyutların üzerindeki bir kuvvet kadar yaratıldığı anlamına geliyordu aynı zamanda bu teori “maddenin sonsuzdan gelip sonsuza gittiğini savunan materyalist bilim adamlarının görüşlerini en ince ayrıntısına kadar çürütmüştür oysa yine de bu teoriyi kabullenmek istememişlerdir Fakat ünlü gökbilimci Edwin Hubble ’ın 1929 yılında yaptığı gözlemler sonucunda evrenin sürekli genişlemekte olduğunu ispatlamasıyla, Büyük patlama teorisi için etkili bir kanıt bulunmuş oldu Edwin Hubble ’ın yaptığı bu çalışmayla Büyük Patlama teorisini kabul eden bilim adamlarının da sayısı artmıştır Ama yine de bir takım bilim adamları genişleyen âlem modeline yerinde öbür görüşler ortaya atmışlar Ancak 1989 yılında Büyük patlamadan arta kalan radyasyonu tespit etmek için NASA göre uzaya gönderilen COBE uydusu fırlatılışından sekiz dakika sonra radyasyonu saptama etmiş ve teoriyi kesin olarak kanıtlamıştır
Bu kanıttan sonradan sırt sırta gelen öteki kanıtlar teoriyi desteklemeğe devam etmiştir Evrendeki enerjinin tanıdık kısmının büyük bölümü yıldızlarda, Hirojenin (H), füzyon tamamen Helyuma (He) dönüşmesi ile oluşmaktadır Bu enerji dönüşümü evrenin başlangıcından bu yana devamlı bir süreçtir Eğer âlem sonsuzdan beri var olsaydı hidrojenin tümünün helyuma dönüşmüş olması gerekirdi Lakin şu lahza evrende var olan hidrojen, helyum oranı teorik hesaplamalara göre Büyük Patlama ’dan bu yandan olması gerektiği gibidir Bunun gibi bir fazla kanıt “Büyük Patlama teorisinin güçlenerek ilerlemesini sağlamaktadır
Bu teoriye ve peşinde gelen değişimlere ayrı bir açıdan bakacak olursak evrenin tesadüfen oluşmadığını görürüz ; çünkü büyük patlama teorisi evrenin bilinçli ve sistematik bir şekilde yaratıldığını kanıtlamaktadır Buna bağlı olarak evrenin bir parçası olan insan da bilinçli bir şekilde yaratılmıştır Kısacası Big Bang, keza tek Tanrılı dinlerin iddialarını destekleyerek bu dinlerin doğruluğunu onaylar, ayrıca de Tanrı ’nın sıfatlarını temellendirerek insanı dine fakir yaratan Tanrı ’nın, din göndermesinin akla yatkın olduğunu gösterir
Öyleki Kurani Kerim evrenin yaratılışı hakkında derin bilgiler içermektedir ve Büyük patlama teorisi ortaya atılmadan önce bu teoriyi böylesine tanım eden tek kitaptır
Red edenler, kâinat(gökler) ve dünya(yer) birbirleriyle bitişikken onları ayırdığımızı ve her canlıyı sudan yarattığımızı görmüyorlar mı? yine de onlar inanmayacaklar mı?
(21Enbiya Suresi, 30)
Ve evreni(göğü) kuvvetimizle kurduk Muhakkak ancak onu genişletmekteyiz
(51Zariyat Suresi, 47)
Bigbang teorisinin içerisinde de bahsettiğimiz gibi Evrenin sürekli genişlemesi yukarıdaki ayette açıkça belirtilmektedir Yani insanlığın ortaya attığı teoriler, düşünceleri, bilimsel araştırmaları ve evrenin sırları fiilen Kurani Kerimde saklıdır
Teoriye tarafından bundan hemen hemen 13 milyar yıl önce vakit ve madde yokken, çok yüksek sıcaklık ve yoğunluktaki bir ortamda patlama olmuş ve patlama sonucunda en süratli hareket eden kütleler en dışta, daha yavaş hareket edenler ise en içte olmak üzere, boşluğa doğru bir yayılma başlamıştır ve yeniden teoriye göre bu yayılma halen devam etmektedir Bilim insanları bu patlamayı tetikleyen sıcaklığın 1 milyar derecenin üstünde olduğu düşünmektedirler
Teori ilk olarak 1922 yılında Rus kozmolog Alexander Friedmann kadar ortaya atılmış oysa bu teoriye itimat etmek, evrenin hareketsiz olduğunu savunan bilim adamları için öyle basit olmamıştır Çünkü bu teori evrenin, vakit ve maddeden egemen olan tüm boyutların üzerindeki bir kuvvet kadar yaratıldığı anlamına geliyordu aynı zamanda bu teori “maddenin sonsuzdan gelip sonsuza gittiğini savunan materyalist bilim adamlarının görüşlerini en ince ayrıntısına kadar çürütmüştür oysa yine de bu teoriyi kabullenmek istememişlerdir Fakat ünlü gökbilimci Edwin Hubble ’ın 1929 yılında yaptığı gözlemler sonucunda evrenin sürekli genişlemekte olduğunu ispatlamasıyla, Büyük patlama teorisi için etkili bir kanıt bulunmuş oldu Edwin Hubble ’ın yaptığı bu çalışmayla Büyük Patlama teorisini kabul eden bilim adamlarının da sayısı artmıştır Ama yine de bir takım bilim adamları genişleyen âlem modeline yerinde öbür görüşler ortaya atmışlar Ancak 1989 yılında Büyük patlamadan arta kalan radyasyonu tespit etmek için NASA göre uzaya gönderilen COBE uydusu fırlatılışından sekiz dakika sonra radyasyonu saptama etmiş ve teoriyi kesin olarak kanıtlamıştır
Bu kanıttan sonradan sırt sırta gelen öteki kanıtlar teoriyi desteklemeğe devam etmiştir Evrendeki enerjinin tanıdık kısmının büyük bölümü yıldızlarda, Hirojenin (H), füzyon tamamen Helyuma (He) dönüşmesi ile oluşmaktadır Bu enerji dönüşümü evrenin başlangıcından bu yana devamlı bir süreçtir Eğer âlem sonsuzdan beri var olsaydı hidrojenin tümünün helyuma dönüşmüş olması gerekirdi Lakin şu lahza evrende var olan hidrojen, helyum oranı teorik hesaplamalara göre Büyük Patlama ’dan bu yandan olması gerektiği gibidir Bunun gibi bir fazla kanıt “Büyük Patlama teorisinin güçlenerek ilerlemesini sağlamaktadır
Bu teoriye ve peşinde gelen değişimlere ayrı bir açıdan bakacak olursak evrenin tesadüfen oluşmadığını görürüz ; çünkü büyük patlama teorisi evrenin bilinçli ve sistematik bir şekilde yaratıldığını kanıtlamaktadır Buna bağlı olarak evrenin bir parçası olan insan da bilinçli bir şekilde yaratılmıştır Kısacası Big Bang, keza tek Tanrılı dinlerin iddialarını destekleyerek bu dinlerin doğruluğunu onaylar, ayrıca de Tanrı ’nın sıfatlarını temellendirerek insanı dine fakir yaratan Tanrı ’nın, din göndermesinin akla yatkın olduğunu gösterir
Öyleki Kurani Kerim evrenin yaratılışı hakkında derin bilgiler içermektedir ve Büyük patlama teorisi ortaya atılmadan önce bu teoriyi böylesine tanım eden tek kitaptır
Red edenler, kâinat(gökler) ve dünya(yer) birbirleriyle bitişikken onları ayırdığımızı ve her canlıyı sudan yarattığımızı görmüyorlar mı? yine de onlar inanmayacaklar mı?
(21Enbiya Suresi, 30)
Ve evreni(göğü) kuvvetimizle kurduk Muhakkak ancak onu genişletmekteyiz
(51Zariyat Suresi, 47)
Bigbang teorisinin içerisinde de bahsettiğimiz gibi Evrenin sürekli genişlemesi yukarıdaki ayette açıkça belirtilmektedir Yani insanlığın ortaya attığı teoriler, düşünceleri, bilimsel araştırmaları ve evrenin sırları fiilen Kurani Kerimde saklıdır