Diş çürüğünün nedenleri araştırılmıştır, lakin tek bir nedenden bahsetmek mümkün değildir. Cinsiyetin çürük oluşumunda bir tesiri olmamakla bir arada, beslenme alışkanlıklarının, tükürük PH’nın, tükürük akış suratının, tükürükte bulunan enzimlerin, dişlerin yapısal özelliklerinin, sindirim sistemi illetleri ve şeker illeti üzere çeşitli rahatsızlıkların çürük oluşumu üzerinde tesiri olduğu tespit edilmiştir.
Çocuklarda çürük gelişimi, yetişkinlere kıyasla daha süratli olmaktadır. Bunun nedenleri ise, süt dişlerinin mütemadi dişlerden yapısal olarak farklı olması, mine ve dentin tabakalarının daha kolay demineralize olmasıdır. Evlatların karbonhidrat içeren besinleri daha ziyade tüketmesi, ağız bakımı için gereken el becerilerinin gelişmemiş olması da öteki nedenler arasındadır.
Evlatların sıcak soğuk hassasiyeti, sızı üzere durumları yorumlayamamaları, çürüklerin geç fark edilmesine yol açmaktadır. Şimdi çürük oluşumunu engelleyebilecek bir ilaç ve aşı geliştirilmemiştir, lakin fissür örtücü tatbikleri ile şimdi çürük başlamadan süt dişlerini korumak mümkün olmaktadır. Birebir devirde yüzeysel flour pratikleri ile de dişlerin çürüğe karşı direnci arttırılabilmektedir.
Topluluğumuzda ebeveynlerin içine düştüğü en önemli yanılgı ise, süt dişlerinin tedavi edilmesi gerektiğini bilmemeleridir. Pek çok anne-baba süt dişlerinin bölgesine mütemadi dişlerin çıkacağını, bu nedenle tedavinin gereksiz olduğunu sanmaktadırlar. Meğer vaktinden evvel yapılan bir süt dişi çekimi, evladın besinleri gereğince öğütememesine bağlı olarak sindirim sistemi problemlerine neden olabileceği üzere, ileriki yaşlarda dişlerde çapraşıklık (ortodontik problemler) üzere problemlere da sebep olmaktadır.
‘’Süt dişleri tedavi edilmeli midir?’’ sorusunun karşılığı nettir. Bölgesine gelecek daima dişler ağız içinde taraf sahaya dek elbette tedavi edilmelidir. Uygulanabilecek tedaviler çürüğün yerleşimine nazaran; dolgu yahut amputasyon (dişin hudutlarının alınması) olabilmektedir.