Alanya'da 2019 yılındaki kazı çalışmalarında, son radde kıymetli, benzersiz bir kesim tespit edildiğini tabir eden Prof. Dr. Eravşar, "Bu halde bir plaka çini, Selçuklu çini sanatında bu vakte kadar çıkmamıştı" laflarıyla gündeme oturdu. İşte, haberin ayrıntıları...
Selçuklu'nun kışlık başşehri olarak kullanılan kentin, ağır imar çalışmasına sahne olduğundan güçlü arkeolojik materyaller verdiğini söyleyen Prof. Dr. Eravşar, İçkale'ye girişte yapılan arkeolojik kazılarda hamam olarak düşülen yerin sarayın bir modülü, Alaaddin Keykubat'ın ailesiyle yaşadığı alan ile altının da sarnıç olduğu keşfedildi.
Çini yapıtlarının figürlerinin hala gözle görülür olduğunu ve benzersiz modüllerin bulunduğunu lisana getiren Prof. Dr. Eravşar, “Yaklaşık 50x80 santimetre ölçülerinde bir çini plaka. Bu halde bir plaka çini, Selçuklu çini sanatında bu vakte kadar çıkmamıştı. Bu açıdan ünik, tek, nadir bir kesim. Bunun geri kalan kısımlarını da bulmayı ümit ediyoruz. Bir kompozisyon bu modülde anlatılıyor. Süvari tasvir edilmiş, elinde mızrağı atın üzerinde, baş iki bölü üç nispetinde yandan resmediliyor, ay yüzlü badem gözlü Türk tipi dediğimiz tipte. Başın üzerinde bir miğfer ve yüzünü bir zırhla peçe biçiminde kapatmış. Sair bir kesimde farklı bir renkte birebir kompozisyon eli ve mızrağı fiyat vaziyette resmediliyor. Bunun bir bütün halinde devam ettiğini düşünüyoruz. Üzerinde ve alt tarafta bordür var. Bu 200 kasa çininin içinde muhtemelen öteki modülleri var. Biz bunları bulup sergilenebilir hale getirip müzeye nakledeceğiz. Böylece Türk çini sanatının bilinmeyen yeni bir pratiğini literatüre kazandırmış olacağız" halinde konuştu.