Son Konu

Emaneti korumak ile ilgili hadis ve ayetler

bilgiliadam

Yeni Üye
Katılım
16 Ağu 2017
Mesajlar
1,516,397
Tepkime
29
Puanları
48
Credits
-6
Geri Bildirim : 0 / 0 / 0
Emaneti korumak ile ilgili hadis ve ayetler

Huzeyfetu'bnu'lYeman (radıyallahu anh) anlatıyor: Hz Peygamber (aleyhissalatu vesselam), bize iki hadis irad buyurmuştu Ben bunlardan birini gordum, diğerini de bekliyorum

Buyurmuştu ki: Emanet (din, adalet duyguları) insanların kalplerinin derinliklerine (yaratılışlarında, fıtri meyiller olarak) konmuştur Sonradan Kur'anı Kerim indi (İnsanlar kalplerine konmuş olan bu fıtri temayullerin) Kur'an ve hadiste te'yidini buldular

ResUlullah (aleyhissalatu vesselam) bize bu emanetin kalplerden kalkmasından da bahsetti ve buyurdu ki: Kişi uykuda imiş gibi farkında olmadan kalbinden emanet alınır Geride, benek izi gibi bir iz kalır Sonra ikinci sefer, yine uykuda imişcesine, kişi farkında olmadan kalbindeki emanet duygusundan bir miktar daha alınır Bunun da, kalpte bir kabarcık izi gibi bir izi kalır, yani şoyle ki, ayağın uzerinden bir kor parcasını yuvarlayacak olsan değdiği yerleri kabarmış gorursun Ne var ki, icinde işe yarar bir şey yoktur Sonra Hz Peygamber (aleyhissalatu vesselam) bir cakıl tanesi aldı, onu ayağının uzerinde yuvarladı (Ve sozune devam etti: ) Emanet bu şekilde peyder pey azalmaya devam eder, o hale gelinir ki artık) alış verişe giden insanlarda (itimad, guven, doğruluk ve) emanet tamamen kaybolur Hatta durustler falanca kabilede durust insanlar varmışdiye parmakla gosterilirler Bazan da, kalbinde zerre miktar iman olmayan bir kimsenin ne civanmerd, ne kibar, ne akıllı kişidiye ovulduğu olur(Huzeyfe devam etti: ) Ben oyle gunler gordum ki, hanginizle alış veriş yaptığıma aldırmazdım Muhatabım Musluman idiyse, bana karşı hile yapmasına dindarlığı mani olurdu Muhatabım Yahudi veya Hıristiyan idiyse, onu da, amiri(nden validen gelen korku ve disiplin) bana hile yapmaktan alıkoyardı Fakat bugun sizden sadece falanca falanca ile (gonul huzuruyla) alış veriş yapabilirim

* Ebu Hureyre (radıyallahu anh) anlatıyor: ResUlullah (aleyhissalatu vesselam) buyurdu ki: Emanet kaybedilince kıyameti bekleyinEmanet nasıl kaybolur?diye sordular İşler ehil olmayanlara teslim edilincediye cevapladı

* Yine Ebu Hureyre (radıyallahu anh) Hz Peygamber (aleyhissalatu vesselam)'in şu sozunu rivayet etmiştir: Sana emanet bırakanın emanetini geri ver Sana ihanet edene ihanet etme

* EbU Zerr (radıyallahu anh) anlatıyor: Ey Allah'ın ResUlu! dedim, beni memur ta'yin etmez misin?Bu sozum uzerine, elini omuzuma vurdu ve sonra da: Ey EbU Zerr, sen zayıfsın, memurluk ise bir emanettir (Hakkını veremediğin taktirde) kıyamet gunu rusvaylık ve pişmanlıktır Ancak kim onu hakederek alır ve onun sebebiyle uzerine duşen vazifeleri eksiksiz eda ederse o haricbuyurdu

* Ebu Sa'id (radıyallahu anh) anlatıyor: Resulullah (aleyhissalatu vesselam) buyurdular ki: Şuphesiz ki Kıyamet gunu, Allah'ın en cok ehemmiyet vereceği emanet, kadınkoca arasındaki emanettir Kadınla koca birbiriyle icli dışlı olduktan sonra, kadının esrarını erkeğin neşretmesi, o gun en buyuk ihanettir

* Hz Ebu Hureyre radıyallahu anh anlatıyor: ResUlullah aleyhissalatu vesselam, yanındaki cemaate konuşurken, bir adam gelerek: (Ey Allah'ın ResUlu!) Kıyamet ne zaman kopacak?dedi Aleyhissalatu vesselam konuşmasına devam etti, sozlerini bitirdiği vakit: Sual sahibi nerede?buyurdular Adam: İşte buradayım ey Allah'ın ResUlu!dedi Aleyhissalatu vesselam: Emanet zayi edildiği vakit Kıyameti bekleyin!buyurdular Adam: Emanet nasıl zayi edilir?diye sordu Efendimiz: İş, ehil olmmayana tevdi edildi mi Kıyamet'i bekleyin!buyurdular

* Hz Ali radıyallahu anh anlatıyor: ResUlullah aleyhissalatu vesselam (bir gun): Ummetim onbeş şeyi yapmaya başlayınca ona buyuk belanın gelmesi vacip olur!buyurmuşlardı (Yanındakiler: ) Ey Allah'ın ResUlu! Bunlar nelerdir?diye sordular Aleyhissalatu vesselam saydı: Ganimet (yani milli servet, fakir fukaraya uğramadan sadece zengin ve mevki sahibi kimseler arasında) tedavul eden bir meta haline gelirse,

Emanet (edilen şeyleri emanet alan kimseler, sorumlu ve yetkililer, memurlar) ganimet (malı yerini tutup, yağmalayıp nefislerine helal) kıldıkları zaman,

Zekat (odemeyi ibadet bilmeyip bir angarya ve) ceza telakki ettikleri zaman

Kişi annesinin hukukuna riayet etmeyip, kadınına itaat ettiği;

Babasından uzaklaşıp ahbabına yaklaştığı;

Mescidlerde (rızayı ilahi gozetmeyen husUmet, alışveriş, eğlence ve siyasiyata vs muteallik) sesler yukseldiği zaman

Kavme, onların en alcağı (erzel) reis olduğu;

(Devlet otoritesinin yetersizliği sebebiyle tedhiş ve zulumle insanları sindiren zorba) kişiye zararı dokunmasın diye hurmet ettiği;

(Ceşitli adlarla imal edilen) ickiler (serbestce) icildiği;

İpek (haram bilinmeyip erkekler tarafından) giyildiği;

(San'at, bale, konser gibi ceşitli adlar altında; bar, gazino, dansing ve salonlarda ve hatta televizyon ve filim gibi ceşitli vasıtalarla yaygın şekilde) şarkıcı kadınlar ve calgı aletleri edinildiği;

Bu ummetin sonradan gelen nesilleri, onceden gelip gecenlere (ceşitli ithamlar ve bahanelerle) hakaret ettiği zaman artık kızıl ruzgarı, (zelzeleyi), yere batışı (hasfı) veya suret değiştirmeyi (meshi) (veya gokten taş yağmasını, (kazfi) bekleyin

*EbU Hureyre radiya'llahu anh'den: Şoyle demiştir: Nebiyyi Muhterem salla'llahu aleyhi ve sellem buyurdu ki: Munafık'ın alametleri uctur Soz soylerken yalan soyler Va'd ettiği vakit sozunde durmaz Kendisine bir şey emniyet edildiği zaman hıyanet eder

* Abdu'llah b Amr (i'bni'lAs) radiya'llahu anhuma'dan: Şoyle demiştir: Nebiyyi Mukerrem salla'llahu aleyhi ve sellem buyurdu ki: Dort şey, her kimde bulunursa halis munafık olur Her kimde bunların bir parcası bulunursa onu bırakıncaya kadar kendisinde munafıklıkdan bir haslet kalmış olur (Bunlar da) kendisine bir şey emniyet edildiği zaman hıyanet etmek, soz soylerken yalan soylemek, ahdettiğinde ahdini tutmamak, husUmet (iddia ve murafaa) zamanında da hakdan ayrılmaktır
 
Üst Alt