Son Konu

Epistemoloji Nedir - Epistemoloji Hakkında Bilgi

iltasyazilim

Yeni Üye
Katılım
25 Ara 2016
Mesajlar
2
Tepkime
1
Puanları
38
Yaş
35
Credits
-2
Geri Bildirim : 0 / 0 / 0
veri felsefesi nedir
bilim felsefesi
felsefe tarihi

Veri edinme, bilme ve öğrenme insanın en esas güdülerinden ve onu öteki canlılardan ayıran en esas özelliklerindendir Bu güdüler, insanın ortaya çıkmasından itibaren bitmiş ve her zamanda insanın aktivitelerini temelden etkilemiştir Yani bilgi edinmenin, dolayısıyla da bilginin tarihi, insanlık tarihi değin eskidir

Felsefenin ilk ortaya çıktığı dönemlerde (MÖ 7 yüz sene; Yunan düşüncesi) ahali ilgilerini bilginin öznesine yok, nesnesine yoğunlaştırmışlardır Bu da demektir ancak felsefenin ilk dönemlerinde ırk bilen özneile yok de bilginin konusu olan nesneile ilgilenmişlerdir

Miletos Okulu'nun kurucusu olan Thales, her şeyin arkhesinin, yani asıl maddesinin suolduğunu söylemiştir Benzer şekilde Anaksimandros, her şeyin arkhesinin sonsuz ve sınırsız olan aperion, Anaksimenes ise havaolduğunu söylemişlerdir

İşte bunlar, nesne üzerine yoğunlaşan ve açıklama yapan akıl insanlarıdır

Herakleitos, Parmenides, Demokritos ve Anaksagoras gibi ilk dönem Yunan filozofları bilginin imkanı, kaynağı, sınırları ve ölçütlerine ilişkin ilk soruları, şüpheleri ve tartışmaları ortaya çıkarmışlardır

neticede verikonusunun, felsefî düşüncenin gündemine gelmesi; sofistler, Sokrates ve onu peşine düşüp takip eden Platon ve Aristoteles gibi büyük filozofların döneminde olmuştur

Veri felsefesinin tarihsel gelişimine azıcık göz gezdirdikten sonradan, acilen bilgi felsefesinin içeriğine değinilebilecektir

Bilim Felsefesi Nedir?

Bilim felsefesi genel anlamda; bilimin ne olduğu, bilimsel düşüncenin yapısı, bilimsel yöntemlerin işlevselliği, bilimsel sonuçların özellikleri, bilimin değeri ve bunlar gibi bilim hakkında sorulabilecek sorulara yanıt arayan felsefi yaklaşımın adıdır Yani bilim felsefesi, bilimin üzerine düşünmektir

Felsefenin ilk çağında felsefeye katkı karşılayan düşünürler, o dönemin felsefi düşünsel yapısını, bizim şimdiki zamanda anladığımız bilimsel düşünsel yapıya aynı nitelikte görmekteydiler Yani onlar felsefeyi, doğanın bilgisine ulaşabilmeye yarayan bir vasıta olarak kabul etmekteydiler Mesela Demokritos, takriben iki bin beş yüz yıl önce günümüzdeki atom anlayışının birincil düşünsel yapısını ortaya koymuştur Bu bağlamda, var olan bir şeyin sonsuza kadar bölünemeyeceğini; çünkü sonsuza kadar bölünen bir şeyin en son kertede herhangi bir büyüklük meydana getiremeyeceğini belirterek bu bölünmenin bir yerde durması gerektiğini vurgulamış ve bölünen şeyin en son kertede artık bölünemez bir halinin mevcut bulunması gerektiğini belirtmiştir Demokritos'un bu tanımı da şimdiki kaynaklarda bahsedilen atom parçacığına takriben bir kasıt taşımaktadır

Felsefe, ilk çağ baştan başa bizim bugün bilimden anladığımız şeyden daha öbür biçimde anlaşılmamıştır sonuç olarak Aristoteles, bugün bağımsız bilimler olarak tanımlanan fizik, matematik ve astronomi gibi bilimleri yalnızca felsefenin birer dalı olarak görmüş ve tanımlamıştır Hatta Newton, bilimsel görüşlerini kaleme aldığı kitabına, Doğa Felsefesinin Matematik İlkeleriismini vermiştir Yani Newton bile felsefe ile bilimi ayırmamıştır Felsefe ile bilim arasındaki ciddi fark, 19 yüzyılda kesin olarak yapılmaya başlanmıştır Günümüzde ise felsefe ile bilim arasındaki ilişki, bu iki bölge birbirinden ayrı birer bölge olarak ele alınarak araştırılmaya devam etmektedir

Bilimin felsefenin bir konusu olması ve hatta bu konunun belirtilmiş bir vakit içinde felsefenin bir alt disiplini olması söz konusudur Tarihsel bir izah etme olarak bilimin felsefenin içinden doğup geliştiği genel bir şekilde belirtilmektedir sonradan bilimin bir bilinç formu olarak ayrılmasından daha sonra da bilim felsefe ilişkisi süregelmiştir Bilim, felsefeden ayrılarak kendi içinde çoğu daha aşağı dala bölünmüştür Bu bağlamda her bilim dalı, varlığın öbür bir yanını kendisine çözümleme konusu yapmış ve ayrı bilim dalları ortaya çıkmıştır Bu bağlamda örneğin fizik cansız nesnelerin ve gökbilim de göksel olayların doğasını inceleyen benzer birer bilimsel alt dal olarak kabul görmüştür Benzer şekilde tekrar 19 yüzyılda, sosyal bilimler olarak adlandırdığımız sosyoloji, psikoloji, tarih ve ekonomi de kendilerine özel birer varlık alanını bilimsel anlamda kabul ederek felsefeden kopmuştur Bilim felsefesi bilhassa bu ayrımın sonrasında felsefenin bilim üzerine düşünmesinin bir sonucu olarak doğmuştur

Bilim kendi başına kendi anlamını bilemez, böyle bir bilme çabasına yöneldiği anda bilimin bilimini yapmaya çalışmış olur Bu anlamda bilim felsefesi, bilimin yerini, anlamını ve kuramsal konumunu saptamak üzere yürütülen felsefe içi çalışmaların bütünlüğüdür Bilimin felsefeden ayrışmasından sonradan felsefenin bilim üstüne düşünmesi bilim felsefesinin içeriğini oluşturmaktadır Özetle bilim felsefesi, bilimsel us ve yöntemlerin mantıksal veya kuramsal bir çözümlemesini vermeye çalışır

Bilimlerin felsefeden ayrılmaları, sadece konu ve analiz alanlarındaki ayrılıklar olarak gerçekleşmemiştir Bu durumda, bilim ile felsefe arasındaki esas fark, konudan çok yöntem farklılaşması olarak karşımıza çıkmaktadır Mesela felsefenin yöntemi tutarlı ve sistemli bir düşünme ise, bilimin yöntemi gözlem yapma, varsayımda yeralma ve bu varsayımı doğrulama şeklindedir

neticede bilim felsefesi; bilimin ne olduğunu, bilimsel kuramların özgül yapısını, bilimsel bilginin epistemolojik statüsünü, bilimsel yöntemlerin anlamlarını, bilimsel bilginin nesnesini, bilimin gelişiminin anlamını ve en genel anlamda bütün bilimin konumu, gelişimi ve iç yapısını değerlendiren, bunu kuramsal düzlemde ortaya koymaya çalışan felsefi disiplindir




seçme parça *
 
Üst Alt